İlk Yardım İle Denizlerimizde Can Ve Mal Güvenliği

Konu, 'Makaleler' kısmında Yakamoz tarafından paylaşıldı.

  1. sarılacivert

    sarılacivert

    Mesajlar:
    296
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Kamış, Olta ne var ne yoksa
    En İyi Avı:
    PALATUTamadım
    Çok güzel bir anlatım, benim gibi yeni başlayan arkadaşlara okunulmasını tavsiye ederim.
     
  2. diren

    diren Diren

    Yaş:
    50
    Mesajlar:
    3.321
    Şehir:
    İstanbul ama daha çok Kocaeli
    Favori Kamış:
    şeker kamışı
    En İyi Avı:
    Hayallerim, aşkım ve çipuram.
    Bizler için önemli olan bu konuyu yeniden anımsayalım ;) :)
     
  3. diren

    diren Diren

    Yaş:
    50
    Mesajlar:
    3.321
    Şehir:
    İstanbul ama daha çok Kocaeli
    Favori Kamış:
    şeker kamışı
    En İyi Avı:
    Hayallerim, aşkım ve çipuram.
    Bu yazı "Elimize iğne battı. Ne yapmalıyız? İşte resimler " konusuna yazılmıştı. Bir kez de bu başlıkta anımsanması uygun olacaktır.
    Lütfen tetanoz aşısı yaptırma ve süresini takip etme konusunda gerekli özeni gösterelim.



    Sağlıklı günlerde, bereketli avlar dilerim. :)
     
    Son düzenleme: 25 Mayıs 2007
  4. osmanaltunel

    osmanaltunel

    Mesajlar:
    3.695
    Şehir:
    ANKARA / Gölbaşı
    Favori Kamış:
    olta
    En İyi Avı:
    Turna 140 cm. Gölbaşı
    Teşekkür ederim bu konunun güncelleşmesini sağladığınız için ve devamlı güncel kalmasındada yarar var herkese teşekkürler.
     
  5. esabi

    esabi SENIOR MEMBER

    Yaş:
    53
    Mesajlar:
    4.881
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    reklama gerek yok
    Favori Makine:
    favori kamışım bölümünde yazıyor
    En İyi Avı:
    pulu imzamda
    neeeeeeeee bu balıkların soktuğu yerleri sıcak suyamı soksunlar arkadaşlar bence o acıya bu siteden hiç kimse dayanamaz onun acısını çeken bilir neyse çok güzel ve herkesin bilmesi gereken konular emeği geçenlere teşekkürler bir eklemede ben yapayım trakonya veya iskorpit soktuğunda kanatılıp yabani otlar ağızda ezilip suyu yaraya sürülür veya peynir suyuna sokulur (amonyak bulana kadar)siz siz olun bilmediğiniz balığa sarılmayın ülkemizde bulunmaz ama belki irinaya denk gelebilirsiniz????
     
  6. cihantelli

    cihantelli

    Mesajlar:
    4
    Şehir:
    istanbul
    bu konuda daha şimdi hipotermiyle ilgili topic'e bi mesaj attım. ilkyardımın önemine inananlar lütfen baksınlar. belediyenin kursu tek tek balık çeşitlerine kadar detaylandırmıyor fakat 24 saatimizin balığa ayırmadığımız kısımları inanın daha tehlikeli - belki bu yüzden daha fazla zaman ayırmalıyız :) - ve mevzubahis ilkyardım kursunda başımıza gelmesi daha muhtemel konulara eğiliyorlar. orada yaptığım öneriyi burada da yapayım: dileyenler bana ad soyad ve telefonlarını verirse sayımızın 20 ye ulaşmasıyla birlikte hemen bir sınıf açtırabiliriz. ya da ben bi alıntı yapim diğer mesajdan da neymiş ne değilmiş öğrenelim.
     
  7. cihantelli

    cihantelli

    Mesajlar:
    4
    Şehir:
    istanbul
    bu konuyla ilgili daha önce yapılan çalışmalar

    ================================================================================

    Alıntı:
    morrigan´isimli üyeden Alıntı
    İLK YARDIM KURSU HAKKINDA;

    Kursu veren kurum: İBB
    Kursun başlangıcı: Katılım sayısı 20 olunca kursun müdüyle konuşup tarih alacağım (ki büyük ihtimalle o haftaki cumartesi günü başlayacaktır).
    Kursun süresi: Hafta Sonu : Üç hafta arka arkaya C.TESİ günleri !
    Kurs saati: 10:00-15:00 arası.
    Kursun yeri: İstanbul büyük şehir belediyesi itfaiye daire başkanlığı acil yardım ve cankurtarma müdürlüğü ilkyardım eğitim merkezi(iett garajı yanı-edirnekapı)

    Kurs bitiminde SERTİFİKA ve İLK YARDIM ÇANTASI verilecek.

    Katılacak olanların özel mesajdan isim , soyisim ve telefon numaralarını bırakmasını rica ediyorum.
    ======================================================================================-
    motosiklet.net üyesi fragrance_chaplin ' den alıntıdır
    ( http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=ilkyardim+kursu )

    Kanımca tüm vatandaşların katılması gereken kurs.
    mesela istanbul ve yakın illerde sadece 70 adet ambulans olduğunu düşünürsek mutlaka ama mutlaka katılmamız gereken kurs...

    kazalarda sıkça gördüğümüz ,iyi niyetli kişilerin ilk yardım adı altında yaralıyı karga tulumba araçlara bindirip aslında ölmeyecek insanların istemeyerek de olsa ölümlerine sebep olmasıdır.
    nedeni ise çok açık.bilgisizlik,eğitimsizlik...
    işte bu nedenle istanbul büyük şehir belediyesi itfaiye daire başkanlığı acil yardım ve cankurtarma müdürlüğü ilkyardım eğitim merkezi'nde isteyen herkese ücretsiz(!)ilkyardım kursu verilmekte 3 gün süren kursta başarılı olan kursiyerlere sertifika verilmektedir.tabi ücretsiz verilen ilkyardım çantasını da unutmamak gerekli.

    ders aralarında kantine indiğinizde kibar bir şekilde çay ikramı dahi yapılmakta.takdir etmek lazım.hem normalde 200-250 ytl. olan bir eğitimi bedavaya verip bir de her ders arası çay ikram ediyorlar.
    ama talebin azlığı konusunda yakınıyor eğitmenimiz dr. muhteşem turunç.
    kendisi 14 senesi ambulans doktorluğu olmak üzere 20 yıllık doktor.gözlemlediğim üzere çok tatlı,çok kafa bir insan.dersleri muhabbet ortamında ara ara yükselen kahkahalarla geçirmeyi tercih ediyor.ve 1 hafta sonraki dersi iple çekmemizi sağlıyor.

    derslerde "ilkyardımın tanımı", "ilkyardımı gerektiren durumlar", "omurga yaralanmalarına yaklaşım", "kalp-akciğer canlandırması", "kanamalar", "kırık-çıkık ve burkulmalar", "şok", "yanıklar", "ilkyardım malzemeleri", "zehirlenmeler", "suda boğulmalar", "elektrik çarpmaları", havale ve katılma nöbetleri", "ilkyardımda 6t kuralı", "havayolu açılması teknikleri" gibi konularda hem pratik hem uygulamalı olarak eğitim veriliyor.
    tüm tanıdıklarımızı bu eğitimden haberdar etmemiz gerekiyor...

    20 kişilik gruplar halinde eğitim alınıyor.
    kursta 6 adet derslik var ama talep olmadığı için hepsi boş!
    ücretsiz olmakla beraber tüm dünyadaki standart ilk yardım kurslarıyla aynı eğitim verilmekte.

    ========================================================================================
    Acil yardım ve can kurtarma müdürlüğü ilkyardım eğitim merkezinin telefon numarası: (0212) 501 23 30

    Dikkate alınması gereken bir olay lütfen katılımlarınızı bekliyorum.
    (Not: Bu benim düzenlediğim bir şey değil bu kurs zaten var olan bir kurs fakat talep olmadığı için benim de elimden gelen bir şey olsun diye bunu sizlerle paylaşmak istedim. Ben de geçen hafta kursa başladım (motosiklet.netten fear_factor nickli arkadaşın sayesinde ) ve oradakilerin tek yakındıkları şey ilgisizlik... Ayrıca şu an burası ahrici 2 tane daha 20 kişilik grup toplamaya çalışıyorum pek ilgi yok ne yazıkki lütfen bari siz ilgi gösterin )



    bu çağrıma sevil abla diğer başlıkta uzaklığın engel olduğunu belirten bir cevap vermiş. ulaşımı daha kolay olan arkadaşlar cevap yazsınlar da sevil ablayı ve yerleşimi uzak olan diğer dostlarımızı kıskandıralım kıpkırmızı ilkyardım çantalarımızla :)
     
  8. wagabonds

    wagabonds

    Mesajlar:
    129
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    olta
    çok yararlı bir konu olmuş bir çogumuzun işine yarayacagını düşünüyorum teşekkürler
     
  9. gülbaharlar

    gülbaharlar gulbaharlar

    Yaş:
    52
    Mesajlar:
    4.214
    Şehir:
    manisa
    Favori Kamış:
    el oltası, kamış
    En İyi Avı:
    13 kilo aynalı sazan
    Denize Girerken Dikkat: Bazı Canlılar Sizin İçin Tehlikeli Olabilir!

    Ülkemizi çevreleyen denizlerde yaşayan hayvanların bazıları, avlarını yakalamak veya kendilerini savunmak üzere vücutlarının çeşitli yerlerinde savunma aygıtları, zehir içeren bezler ya da elektrik deşarjı oluşturabilecek organlara sahiptir. Yaz mevsiminde denizin tadını çıkarmak isterken zehirli bir balığın sürprizli iğnesi ile karşılaşabilirsiniz. Küçük bir diken batması büyük bir yara haline gelebilir. Zehir, hem sinir sistemini hem de kalbi etkileyici olabilir. Zehirli diken, doğrudan doğruya toplar damara saplanırsa sonuç, ani ölüm bile olabilir. Sahilde başınıza gelen zehirli hayvan sokmaları ya da çarpmalarına karşı ne yapacağınızı biliyor musunuz? Küçük diye pek dikkate almadığınız birçok deniz hayvanı sağlığınız için tehlikeli olabilir. Bu hayvanları tanımak korunmanın ilk adımı olabilir. Denizlerimizde rastlanan bu tür canlılarla temas edilmesi halinde yapılması gereken ilk yardım çalışmalarını da bilmekte de büyük yarar var. Denizlerimizde yaşayan tehlikeli veya zehirli bu deniz canlılarından bazılarını tanıyalım:

    DENIZ ANASI: Yaşadıkları denizlere göre boyları, renkleri ve zehir şiddetleri değişen deniz analarının, ölü olsalar bile dokunaçlarındaki zehir etkili olabilir. Deniz anasının etkisi zehirin miktarı ile ilgilidir. Ülkemizde öldürücü düzeyde zehirli denizanası türleri yaşamamakla birlikte, bunların uzantılarında bulunan yakıcı kapsül hücreleri, deriyle teması sonucunda patlar ve zehirini deriye zerketmesiyle yanma ve kaşıntı başlatır. Kaşıntı daha sonra yerini acıya bırakır. Bu acının önemsiz bir kaşınma ve ovuşturma ile geçişti-rildiği zannedilse de bazı kimselerde nefes darlığı, bulantı ve mide krampları görülebilir.

    Suda denizanasına herhangi bir şekilde temas edilirse, sudan çıktıktan sonra kesinlikle kaşımamalı ve ovuşturulmamalıdır. Patlamamış yakıcı kapsüller varsa deriden bir havlu ile temizlemek suretiyle uzaklaştırılır. Yanan yerin tatlı suyla yıkanması ilk tedbir olarak yanlış bir uygulama olup, böyle bir uygulamanın, deniz suyu yoğunluğuna sahip patlamamış kapsüllerin, yoğunluk farkından dolayı patlamasına neden olması söz konusudur. Denizanasının dokunduğu bölgeyi amonyaklı su, veya o yoksa sirke ile silmek kazazedeyi rahatlatır. Ciddi yaralanmalarda doktora başvurmak gerekir, aksi halde daha kötü sonuçlar ortaya çıkabilir.

    DENIZ KESTANESI: Küresel vücutları, hareketli ve düzgün aralıklarla sıralanmış dikenleri denizkestanelerinin karakteristiğidir. Genellikle kaya-lık ve temiz kumlu sığ denizlerin diplerinde yaşayan canlılardır. Denizde veya dipte farkına varmadan üze-rine basıldığında veya herhangi bir yerinize sürtünmeden dolayı dikenleri batar ve kırılarak o bölgede kalır. Eğer bu dikenler hemen çıkarılmazsa zamanla o yerde iltihap oluşabilir.

    Deniz kestanesinin dikenlerinin battığı bölge zeytinyağı ile yumuşatılıp bir cımbız yardımıyla dikenler çıkarılır. Yaraya kum kaçmamasına dikkat edilmelidir Dikenleri çıkarıldıktan sonra o bölge antiseptik sıvılarla temizlenmelidir. Aksi halde ağrılı iltihaplar oluşur.

    VATOZ: Genellikle kıyı şeridinde, deniz dibinde kumlu zeminlerde bulunan vatozların vücutları eşkenar dörtgen şeklinde; baş uçta sivrileşmiş, pulları ve sırt yüzgeçleri bulunmaz. Kuyruk uzun, kamçı şeklinde, birbirine ters eğimli, bazen kancalı zehirli dikenlere sahiptirler. Çıplak ayakla kumlu deniz tabanlarında bir vatoza basılması halinde, şiddetli ve birbiri ardına darbe duygusu hissedilir ve zamanla et-kilenen yerde dayanılmaz bir sancı başlar. Vatozlar bazen zor iyileşen yırtılmış yaralara da yol açarlar. Kan basıncı düşer, büyük ölçüde terleme, kusma, , karın ağrısı ve kalp çarpıntısına yol açabilir.

    Ilk yardım olarak, batan ve kırılan dikenler hemen çıkarılmalı, soğuk tuzlu suyla yara emilmeli ve ovulmalı; daha sonra yaranın bulunduğu kısım, mümkünse tüm vücut, yaklaşık bir saat süreyle sıcak suya sokulmalıdır. Yara antiseptik solüsyonlarla temiz- lendikten sonra kanama varsa durdurulmalı ve hasta sağlık kuruluşuna götürülmelidir.

    ISKORPIT: Sırt yüzgeçleri zehirli olan iskorpitler, ülkemizde en sığ sulardan 80 m. derinliklere kadar taşlı, yosunlu kayalar arasında yaşar. Az hareket ederler. Tehlike zamanında şiddetle çırpınırken diplerinde zehir bezleri olan yüzgeç dikenleri ile baş ve burun dikenlerini çevrelerindeki canlılara çarparak yaralarlar. Bunlardan başka sırt ve karınlarındaki yüzgeçlerinde bulunan bazı dikenler de zehirlidir. Genellikle denizde yüzerken üzerine basıp dikenlerin batmasıyla veya amatör balıkçıların ellerine dikenleri battığında, kişinin duyarlılığına bağlı olarak, çok acı veren ve geç kapanan yara meydana gelir. Bu durumda eğer diken yaranın içinde kırılıp kalmışsa çıkarılması gerekir. Yara sabunlu su veya amonyak ile yıkanmalıdır.

    MÜREN: Boyları 1,5 metreye kadar uzayabilen müren balıklarının görünüşleri yılanı andırır. Göğüs yüzgeçleri olmayan mürenlerin kuvvetli çeneleri son derece keskin dişlerle kaplıdır. Mürenlere en çok Ege ve Akdeniz kıyılarında rastlanır. Sanıldığı gibi saldırgan olmayan mürenler, kayaların içindeki oyuklarda yaşarlar. Dalış esnasında merakınıza yenik düşüp yuvalarına el sokarsanız mürenin saldırısına maruz kalabilirsiziniz. Bazen ısırdıkları zaman öldürülünceye kadar çenelerini açmayabilirler. Oldukça derin ve çok geç kapanan bir yara açarlar. Ağızlarındaki çok çeşitli bakteriler nedeniyle ısırılan yer çoğunlukla iltihaplanır. Kişinin duyarlılığına bağlı olarak durum ağırlaşabilir.

    Yara, sabunlu su ya da antiseptik solüsyonlarla yıkandıktan sonra kanama varsa durdurulmalı ve en yakın sağlık kuruluşuna gidilmelidir.

    KURBAĞA BALIĞI: Boyları 30 cm kadardır. Vücutları grimsi kahverengi olup düzensiz açık renkli benekleri vardır. Birinci sırt yüzgeci siyahtır. Trakonyalara benzerler; onlardan farklı olarak gözleri yukarıya doğru ve başları büyüktür. Taşlık, kumluk ve kısmen çamurlu bölgelerde zehir içeren birinci sırt yüzgecinin ilk dikenleri açıkta kalacak şekilde zemine gizlenerek veya gömülerek avlarını beklerler. Sert dikenin üzerine basılmasıyla yaralanma olur. Ağrı ve sızısı pek fazla olmamakla birlikte, yara çabuk iyileşmez.

    Lezzetli eti olan (özellikle balık çorbası için kullanılan) bu balığı balıkçılar tuttukları zaman, çoğunlukla sırt yüzgeçlerinin zehirli kısımlarını keserler. Çünkü bu zehir, balık öldükten sonra da aynı etkisini sürdürür. Tedavisi iskorpit balığında olduğu gibidir.

    TRAKONYA: Özellikle dalış yapacakların dikkat etmesi gereken bir balık türü olan trakonyalar 40 cm boyundadır. Kuma gömülü yaşarlar ve basıldığında dikenlerinden zehir salgılarlar. Zehirden etkilenen organ şişer, hücreler ölür. Sinirler etkilenir ve hatta ölüm söz konusu olabilir. Iğnenin batması durumunda , yara amonyak ile yıkanmalı ve zehirin yapısını bozabilmek için olabildiğince sıcak suya sokulmalıdır. Hasta en kısa zamanda en yakın sağlık kuruluşuna götürülmelidir. Şişen yerlere buz ve alkol pansumanı yapılabilir. Oltaya gelebilirler, bu takdirde iğnelerinden tutmamak gerekir. Öldüklerinde dahi sırt yüzgeçleri diktir ve zehirleyici özelliğini kaybetmez.Bu tür kazalarda; ağrının giderilmesi, zehirin et- kilerinin azaltılması ve yarada ikincil bir enfeksiyonun önlenmesi gerekir. Öncelikle, yara içinde diken veya parçaları kalmışsa çıkarılır, yara tuzlu su veya fizyolojik serum ile bol bol yıkandıktan sonra antiseptik bir solüsyonla temizlenir.

    Son olarak, deniz kenarında veya balıkçı tek-nenizde, denizdeki süprizlere karşı ilk yardım çantanızda turnike, antiseptik solüyonlar, sargı bezleri, lokal anestezik, antihistaminik gibi ilaçların hazır bulunmasının faydalı olacağını belirtmek isterim.
     
  10. didaci

    didaci Ayhan

    Mesajlar:
    231
    Şehir:
    denizli
    Favori Kamış:
    olta
    En İyi Avı:
    aynalı sazan. 4'5 kg-levrek yaklaşık1 kilo
    ali kardeş vermiş olduğun bilgiler gerçekden dikkate alınması gereken ve asla ihmal edilemesi gereken şeyler teşekürler paylaşım için. bir sorum olacak yaptığımız avlarda resim ve videoları nasıl sitemize yükleyebiliriz eğer bilgin varsa ve yardımcı olursan sevinirim. şimdiden teşekürler.......!!!!
     
  11. passion

    passion

    Mesajlar:
    1.117
    Şehir:
    izmir
    Favori Kamış:
    olta
    ali abi paylaşımın için tşk ler....:)
     
  12. trefli

    trefli semih sözer

    Mesajlar:
    272
    Şehir:
    bandırma
    Favori Kamış:
    seac-sub xfire 85 zıpkın posedion ultımade olta
    En İyi Avı:
    hala denizde duruyor
    paylasımın için tesekkürler..faydalı bilgiler...
     
  13. OrhanCinoglu

    OrhanCinoglu

    Yaş:
    44
    Mesajlar:
    344
    Şehir:
    kucukyalı istanbul
    Favori Kamış:
    kamış
    En İyi Avı:
    57 cm kefal 1,5-2kg arası
    çok değerli bilgiler bunlar elinize sağlık
     
  14. yalnız balıkçı 45

    yalnız balıkçı 45 kamil

    Mesajlar:
    123
    Şehir:
    Manisa
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Aynalı -14 kg fazla
    Bravo Ali .Döktürmüşsün vallahi.Paylaşım için Teşekkürler.
     
  15. poissonbleu

    poissonbleu murat

    Yaş:
    50
    Mesajlar:
    135
    Şehir:
    ısparta
    Favori Kamış:
    olta
    En İyi Avı:
    kocaağız 4kg
    zehirli balıklara dikkat

    verdiğin yararlı bilgiler için teşekkürler.
    benim dikkat çekmek istediğim başka bir konu da küresel ısınma nedeniyle süveyş kanalından geçerek hint okyanusundan akdenize geçen ve etinde veya iç organlarında zehir taşıyan balıkların yenmemesi gerektiğidir.
    bu balıklardan şu anda balon balığı ve bunun türlerine akdenizde rastlanıldı.
    bu tür zehirlenmeler balığın saklama koşulu veya pişirme tarzıyla ilgili değildir ve direk olarak sinir sistemini etkilemekte ölüme kadar varan sonuçlara yol açmaktadır.
    okyanusta bulunan bazı balıklar da zararlı olmadıkları halde mercan adalarında bulunan ve birkaç türü bulunan zehirli alglerden veya zehirli kamçılı canlılardan yiyerek zehiri bünyelerine almaktadırlar ve bunun insanlar tarafından yenmesi halinde insanlara da geçmektedir.
    ben bulunduğum yerde haziran ayında böyle bir balıktan zehirlendim.
    ilk belirtisi ellerde ve dudaklarda yanma oluyor sanki elinizde sıcak birşey tutuyormuşsunuz gibi elinizden alev fışkırıyor.
    su içtiğiniz zaman dudaklarınız yanıyor.ikinci aşama kusma ve ishal.böyle bir durumda hemen bir sağlık kuruluşuna başvurun nasıl olsa geçer demeyin.
    iyilişseniz bile aylar süren halsizlik meydana geliyor bende 1 ay sürdü sanki ağır grip geçiriyormuşsunuz gibi.
    halkımızda zehirli balıkların rengarenk veya dikenli balıklar olacağı şeklinde yanlış bir anlayış da mevcut, zehirli balık çok masum görüntülü de olabilir.
    bu nedenle herkesin iyiliği için tavsiyem ''denizden babam çıksa yerim'' anlayışının bir kenara bırakılarak bilmediğimiz balıkların yenmemesi gerektiğidir.
    denizlerimizde yaşayan türler forumda zaten resimleri ve ayrıntısıyla anlatılmış durumda.
    herkese sağlıklı günler ve iyi avlar dilerim.
     
  16. Suatreis

    Suatreis

    Mesajlar:
    267
    Bu yazının orjinaline http://www.ekolojimagazin.com/?s=magazin&id=150 linkinden ulaşabilirsiniz.

    İlk yardım ve acil müdahale konusundaki eğitimim ve balık anatomisi hakkındaki birikimlerim buradaki birtakım bilgilerin sadece anlaşılır ve özet olarak belirtilmiş olması nedeni ile eksik olduğunu işaret etmektedir. Daha derinlemesine incelenmesini tavsiye ediyorum. Örneğin Trakonya isimli balığın boyutları küçüldükçe (yavru) zehir (bir cins aminoasit) konsantrasyonunun yükseldiğinin belirtilmemiş olması, beraberinde umursamazlık ve ihmali de getirecektir.
     
    Son düzenleme: 25 Eylül 2007
  17. Yakamoz

    Yakamoz MUSTAFA

    Mesajlar:
    880
    Şehir:
    İSTANBUL==TRABZON
    Favori Kamış:
    LINEAEFFE OYSTER CAST KAMIŞ 3.90
    Favori Makine:
    OKUMA TRAVERTINE TR55 MAKİNE
    En İyi Avı:
    DOSTLARIM
    Arkadaşlar bu konuya eklemek istediğim ve herkese faydalı olacağına inandığım bir danışma hattı numarasını sizlerle paylaşmak istedim umarım yararlı olur

    Zehir Danışma Merkezi'ne;Türkiye'nin her yerinden,il kodu çevirmeden ve ücret ödemeden '0 800 314 79 00' (5 hat) numaralı telefon aranarak ulaşılabilir. Cep telefonları ile bu hatta ulaşılamazken ; yine 24 saat hizmet veren '0 312 433 70 01' numaralı telefon hattı,cep telefonu dahil tüm operatörlerden aranabilmektedir.


    KAYNAK : http://www.denizce.com
     
  18. Efecan45

    Efecan45 Efecan

    Yaş:
    31
    Mesajlar:
    45
    Şehir:
    Manisa
    Favori Kamış:
    Eagle telescopic rod
    Favori Makine:
    orjon seahawker hs 400
    çok güzel ve yararlı bi konu
    Teşekkürler
     
  19. ozgurcan

    ozgurcan Özgürcan

    Mesajlar:
    725
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Çapari ile havada uçan martı ve tabii ki hemen serbest bırktık! (Gülmeyin, şahitlerim bile var)
    Bilgiler için çok teşekkür ederim.

    "TRAKONYA
    Balığı iğnesi( ölmüş bile olsa) battığında zehir kesecikleri baskı altında kaldığından deriye zehir zerk edilmiş olur. Ağrısı çok şiddetli olabilir.Şişme, kızarıklık, batma hissi ve acı hemen ortaya çıkar. Beze şişmesi(lenfa de nit) bulantı, kusma, adale güçsüzlüğü,solunum zorluğu, kalp durması, şok ve koma gibi olaylar hassas ve alerjik şahıslarda beklenebilecek başlıca semptomlardır.
    Tedavi; İlk önlem olarak balığın soktuğu bölgeyi,steril edilmiş ince bir bıçak ucu ile genişletip,yarayı emerek zehirin fazlasının boşalmasını sağlamaktır.Ağrıyı azaltmak için yaralı kısım çok sıcak suya sokulduktan sonra üzerine sulu amonyak sürülür. Şişen kısma buz ve alkol pansumanları yaparak ağrının azalması sağlanır. Ağızdan alınabilecek başlıca ağrı kesiciler ve antihistaminikler Zyrtec tablet günde bir, Travegly, Longifen, Antistine, İncidal. Çok şiddetli belirtilerde,hekim nezaretinde kortizon ve Antihistaminik zerkleri ile kalbi kuvvetlendirici ilaçlar tavsiye edilir." denilmiş;


    Bİlmediğim için soruyorum; ağız yolu ile emmek tehlike yaratırmı? Ağız yolu ile bize de zarar verirmi?
    Demin sitede yılanlar ile ilgili bir yazıda ağız yolu ile zehiri emmek zararlıdır diyordu.
    Bu durumda orada da bahsedildiği gibi bir enjektör yardımı ile bunu yapmamız daha doğru olmazmı?
    Şu durumda böyle durumlara karşı çantamızda bir de amonyağın yanında enjektör bulundursak sanıırm daha yarrlı olur.
     
    Son düzenleme: 23 Ağustos 2009
  20. LapinCash

    LapinCash

    Mesajlar:
    2.817
    Süper bir konuymuş bu daha önce neden görmedim acaba.