İspari ile akşam sefası

Konu, 'Av Hikayeleri' kısmında Ay ışığı tarafından paylaşıldı.

  1. Ay ışığı

    Ay ışığı

    Mesajlar:
    60
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Tamamen acemi şansı sekiz adet sazan
    Yıl 1998 ve yer de Gebze/Eskihisar’dı. 1 kilo mezgit maceramdan sonraki ilk hafta sonumdu. Soluğu yine hemen kayalıkların üstünde almıştım.

    Hafta sonuydu ve sabah erken saatte gitmiştim. Çantama bir iki dilim de ekmek almıştım. Azimliydim, yanımdaki kova dolmadan da ayrılmayacaktım. “Bismillah” deyip oltayı savurdum. Ancak bir de baktım ki, kurşun takımı almış gidiyor. :) Emniyeti kapalı bıraktığım için o günkü ilk takımı vermiştim denize. Dakka bir ve ben ilk golü yemiştim. Hani saçım çok olsa yolucam saçımı başımı ama:)

    Neyse, 1-0 da olsa başladık bir kere. Durmak da, dönmek de yoktu. Derken yine akşamı ettim. Yine bir tek balık bile yoktu kovamda. Sabahki hırsım, sevincim, her şey tükenmişti. Artık eve nasıl döneceğimi düşünmeye başlamıştım bile. Ne diyecektim. “Gittim denizi bulamadım desem” :) olmazdı !

    “Son bir defa daha atayım” deyip salladım oltayı. Yine boş. Derken bir defa daha, “son bir kez” dedim, kendi kendime. Ama bir türlü de ardı arkası kesilmiyordu, son defaların. Güneş de son vedayı verip saklanmaya başladığında pes ettim. Oltamı topladım. İğneleri sudan çıkartıp, oltayı havaya kaldırdığımda yine tüm midyelerin uçup gittiğini gördüm. İçimden sinirli sinirli “afiyet olsun” dedim.

    Tam o sırada kuvvetli bir dalga kayalara doğru gelmeye başladı. Bir adım yukarı çıkayım derken elimdeki oltanın dengesini yitirdim ve oltanın uç tarafı suya kadar indi. Kurşun dibe doğru süzüldüğünde ben savuşturduğum dalgaya seviniyordum.

    Hemen ayağa kalktım. Oltayı havaya kaldırıp, toplayıp gideceğim ya, o da ne! Oltanın ucunda o ana kadar hiç hissetmedim bir kıpırtı vardı. Kurşun kayaların arasında bir o yana bir bu yana koşuyor sanki. O çırpınışların verdiği keyifle oltayı kaldırmamla birlikte kuzu gibi bir balıkla karşılaştım. Tüm günün yorgunluğunu bana unutturan o balık olmuştu. Gün boyu çektiğim cefayı, akşam sefasına döndüren bir tek balık olmuştu.

    O andan sonra 1 saat kadar daha uğraştım ama olmadı. Başka tutamadım. Eve vardığımda, sanki balina yakalamışım edasıyla balığı mutfağa götürdüm. Yerken de zaten bir türlü bitiremedim. Meğer ne büyükmüş. :)

    Adını ise bir ay kadar sonra öğrendim. Bir balıkçının tezgahında gördüğümde.
     
  2. kbülent

    kbülent

    Mesajlar:
    79
    Şehir:
    izmir
    Favori Kamış:
    olta
    En İyi Avı:
    ıldır levrek 1 kg
    guzel yazmışsın ustacım,hepimizin içinede böyle girmedimi bu sevda. daha 7 yaşındayken akçayda uydurma bir olta ile yakalanan 20 cm lik kefal aksam yemeğinde bana kiloluk gibi gelmişti