İstanbul 1.Organizasyon - Büyük Ada

Evetttt, işleri bitirdim geldim arkadaşlar, hepsi bitmedi yarına da bıraktım ama olsun biraz da ben anlatayım


Sabah erkenden Bostancı iskelesinde Hamdi, Erdem, ben ve Hamdi'nin misafirleri bir araya gelip, vapura hep birlikte bindik... Sonra vapurun açık kısmına geçince orada da Avcı 55'le karşılaştık... Hepbirlikte gırgır şamata hoşsohbet adaya vardık.. Saat 9'da adadaydık ve iskelenin önündeki çay bahçesine kurulup çaylarımızı içmeye ve gelecek olanları beklemeye başladık... Aman tanrım o da ne, deniz otobüsleri, motorlar gelip gidiyor ama siteden gelen yok bizden başka... ortalığı kolaçan ediyoruz gözden kaçırmayalım diye ama nafile kimse yok... Her neyse tüm bekleyişlerimizin sonucunda sadece Kral balıkçı geldi saat 10.35 'de... Ona da şükür

İskeleden sağ tarafa doğru ilerledik ve eski bir iskelede demir attık.. Ne var ne yok bilmediğimiz için herkes farklı bir takım hazırladı ve oltaları sallamaya başladık... Bol bol yeşillik çekiyorduk denizden ama balık bir türlü gelmiyordu. En sonunda 2 tane lapin alabildi kral balıkçı oradan ama oltayı izmarite atmıştı aslında ayrıca kaya balığı yuvası vardı sanırım, her çekişte aldık maşallah

Orada vakit harcadık biraz ve sonra Deniz (Hamdi arkadaşımızın kayınbiraderi olur-vatozu tutmayı başarabilen arkadaşımız) ve ben mendireğin ucuna gitmeye ve orayı yoklamaya karar verdik... Gittik baktık ki bir sürü gümüş var ama kaynıyor, yığınla... olta attık oraya... arkamızdan Erdem ve diğer misafirler geldi ve ben oltayı bırakıp mendireğin ta ucuna gittim Erdem'le birlikte... Bir baktık ki dip kefalden geçilmiyor.. Ama nasıl, kocaman kocaman hepsi... Hemen karşıya seslendik tabi bu tarafa taşınalım kefal var burada diye Demez olaymışız O tarafa taşındık ama, o koca kefallerden bir tanesini tutamadık hiçbirimiz... denemediğimiz takım, denemediğimiz yem kalmadı... Oltanın yanından geçip yeme dokunmuyorlar... Aklımı yitirecektim (ki bayağı bir dalga geçtiler benimle, çünkü ayrılana dek kefalleri sayıkladım durdum) Ama son dakikalarda Deniz'in vatozu bizi bayağı heyecanlandırdı, çünkü birbirimize uzak duruyorduk ve bazılarımız kalkan sandık uzaktan vatozu... Bu arada kral balıkçı vatozu ellemek için epey bir hevesliydi, dokundu ve gördü nasıl birşey olduğunu eli kevgire döndü geçmiş olsun tekrar kral balıkçı....

Kral balıkçının kekleri ve çay-kahvesi, Avcı 55'in börekleriyle de karnımızı doyurduk Allah razı olsun...

Günümüz çok güzel geçti... Hava güzel, bizler gırgır şamata... Bence balık tutamasak da harikaydı.. Gelemeyen arkadaşlar, bana sorarsanız çok keyifli bir günü kaçırdınız...

Bu arada biz büyükler kefal peşinde koşaduralım, ufaklıklar gümüşleri kovaya yığdılar

Her neyse bana kalsa daha saatlerce anlatırım ama diğer arkadaşlar da resimler eklendikten sonra yazarlar zaten... Hepinize sevgiler arkadaşlar... Orada bulunan tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim, gerçekten keyifli bir gün geçirdik...

Resimler çok fazla, o nedenle sadece bir kısmını ilk mesaja ekleyeceğim şimdi...

 

Bu arada haftaya kefal tutmaya gideceğim... Ama tuttuğum kefallere iki çift lafım var sırf bunun için tutmaya gidiyorum "Siz değilmiydiniz geçen hafta oltaya gelmeyen... Şimdi elimdesiniz ama bu sefer ben sizi istemiyorum, hadi bağışladım sizi, güle güle" diyeceğim ve suya bırakacağım Ama istavritlere acımam alırım