3 kişi geçen hafta bir baraj göletine gittik oltalarımızı attık biraz bekledik sazanlar bir kaç tane atladı zıpladı sonra arkasından bir kayık belirdi ortalarda barajın ağ ile ava yasak olduğu sadece olta avına serbest bırakıldığı baraja akşamdan bıraktığı ağını toplayan yasak avlanan 2 köylü.Çok değil topu topu 3000 metre ağ dökmüşler!neyse bir kaç balık çıkardılar ağlarınıda toplayıp kaçarcasına kenara çıkıp kayboldular.Baraj kenarı yine ana baba günü milletin hiç işi yok haftalık kalmaya geliyormuş! Derken bizim şamandıralar oynamaya hatta batmaya başladı çekiyoruz ve ucunda bir balık ama sazan değil Kefal kardeş sazandan önce atlıyor yeme eh nasip diyerek alıyoruz livara Vural hocam bir yandan ben bir yandan yeğenim bir yandan derken 36 adet kefal birikti livarda.Bu arada sakın yasal limit muhabbetine girmeyin su ürünleri yetkilileri haddinden fazla kefal ürediği ve sazan yumurtalarına zarar verdiği için kefal avında limiti kaldırdı bu barajda! Balık kesildiği sırada kıyıda dolaşırken bulduğum bir İnsanlık dışı durumu Vural hocamdan görüntülemesi için ricada bulunuyorum sağolsun kırmadı beni resimde net görünüyormu bilmiyorum ama bu aracın içinde 1 kefal ve 2 aynalı sazan yavrusunun dökülmüş etlerinden geriye kalan kemik ve kılçıkları kalmış.İNSANLIKLA ALAKASI OLMAYAN YARATIKLAR BİR KEZ DAHA SİZE SESLENİYORUM BU TIRIVIRI DENEN ŞEYİ YAPMAYIN,SATMAYIN VE ALMAYIN 3 kuruşa ihtiyacı olan tırıvırı satan adiler gelin o parayı biz verelim sizede satmayın o illeti, yada kullanan her kimde yollasın bana 1 takım olta hediye edeyimde İNSAN SIFATINI yeniden kazansın Fotoğraflar(Vural hocam akşama ekleyecekmiş ben dayanamayıp yazımı yazıp konuyu açtım) her şeyi apaçık ortaya koyuyor yorumları size bırakıyorum
mehmet abi haklısın bunlarla mücadele etmemiz lazım ben bile pazar günü kendi gözümle gördüm adam avuca bile sığmayan sazanı yakalıyordu onu bırak desem onunla orda kavga etmem lazım yani herkes bu işin bilincinde değil ama bu konuda yapacak bişeyde yok yapan yapıyor abi selamlar
Bana öyle bir şey denk gelse yemin ediyorum o adamla direk kavga ederim adı üstünde on u kullanan adamlarda tırıvırı adamlar filişkadan insanlar insanlıktan nasibini almamış doğa sevgisinden mahrum hayata dair bir şey bilmeyen insanlar yazıklar olsun o tırıvırıyı imal edenide kullananada...
bundan 2 ay önce porsuk çayı kenarında babamla avlak yeri bakarken ikimizinde bir andan surat ifadesi değişti.. Suyun uzerindeki ağaç dalına takılmış bir tırıvırı ve kendinini bu tuzaktan kurtarmaya çalışan el kadar biz buralarda dargın dediğimiz sarı balığa benzer bir balık. Kim bilir kaç gündür hayat mücadelesi vermiş ve artık yorgunluktan salıvermiş kendini.. babam benden hızlı davranıp girdi akıntılı suyun içine ve biraz uğraşla çıkartık tırıvırıyıda balığıda. Yıllardır olta ile amatör avcılık yaparım o yavru balığın o halini görünce önce kendimden tiksindim insanlığımdanda utandım. Abartmadan yazıyorum bunları bu tırıvırıyı oraya atan şahsı görseydim o tırıvırıyı ayağından bağlayıp o ağaca asmamak an meselesi olurdu. Biraz durgun suda balığın kendini gelmesini bekleyik salıverdik balığı ama yaşama şansı azdı.O sıkıntıyla olta atmadık babamla suya kim görse o balığın yorgun çırpınışlarını sanırım aynı şeyi yapardı. BURDAN o Tırıvırı kullanan TIRIVIRI insanlara söylüyorum eğer insanlığınız varsa gidin ona vereceğiniz parayla balık alın çoluk cocuğunuzla yiyin. Yada İsmim Serdar gördüğüm yerde o tırıvırıları ben yediririm. (Kusura bakma konuyu açan mehmet abi ama inanın çok sinirliyim bu konuda)
bu illeti satan is yerlerini didik disik ariyacaklar 1 tiriviriya 1000 ytl ceza yasacaklar tiriviri basi..ondan sonra satabiliyorlarmi bak..ceza paralarinida baliklandirmada kullanacaklar goller ve barajlarimizi....iste o zaman super olur ve artik kimse ne satar nede kullanir...
Mehmet Kardeş ; Serdar Kardeş , yerden==gök'e kadar haklısınız. Şahsen ben görsem başımı belayı bulurdum. Yazıklar olsun bunlara, insanlıkdan zerre kadar nasibini almamış mahluklar. Yazıklar olsun ssize be, YAZIKLAR OLSUN!..
Valla akşama Vural hocam resimleri eklesin görün tam bir vahşet tablosu inanın.Daha etrafı araştırsak neler var neler bir görseniz.İnsan, insanlığını unutmuş arkadaşlar orada! Başka söz bulamıyorum ben şahsen
arkadaslar gecenki avımızda mehmet abi ile cektiğimiz tırıvırının zararlarını en güzel anlatan resimler işte bu resimler. İşlerimden dolayı resimleri biraz geciktirdiğim için mehmet abiden ve sizlerden özürdilerim saygılar...
Haklısınız eş-dost-tanıdık muhabbetini bir kenara bırakıp onlarla ciddi olarak ilgilenmek gerekiyor! Bu arada şahsi çabalarım sonuç veriyor Tarım İl Müd.lüğünden Su Ürünleri bölümü ciddi olarak kolluk güçleriyle iş birliğine girdi ve denetimler oldukça seri şekilde sürüyormuş bu bence harika bir durum.Artık Afyonkarahisardaki Göllerde,akarsularda ve baraj göletlerinde avlanabilmek için Amatör Avcılık Belgesi olması ve sirküler gereği yasal oltalar ve adetleri ve tabiki avlanan balıkların boy&kg. ile limitleride Jandarma ve Su Ürünleri ekiplerince denetim altına alınıyor!!! Geçte olsa bir atılıma ön ayak olduğum için çok mutlu oldum inanın,çoklarının düşmanlığını kazansamda bu iş çoktaaan olmalıydı ve bunu başardım. Ne derler <önce TEKDİR, tekdir ile uslanmayanın hakkı KÖTEKTİR>
Mehmet abicim senin afyondaki çabalarını çok iyi biliyoruz ve karşılığındaki başarın bizi çok sevindiriyor senle gurur duyuyoruz abicim. Herzaman yanındayız ve senin destekçiniz. saygılar, hürmetler abicim....
onlara da başka söz yakışmaz zaten mehmet abi.bence herkes bu konuda tavır koymalı biraz duyarlı olmalıyız
Destekleriniz ve yorumlarınız için teşekkürler arkadaşlar.Bu hobiye amatörce gönül vermişsek kaynaklarını tüketmeden devamlılığını sağlayarak sürdürmeliyiz. O nedenle gerktiğinde alkışladığımız gibi gerektiğindede gerektiği şekilde eleştirmek hatta mücadele etmek zorundayız.Ben şahsım adına Allah bana güç,kuvvet,ömür verdiği sürece mücadelemi kendi çapımda sürdüreceğim,hepimizin aynı özverileri göstermesini temenni ederim. Rast gele...
Sevgili Oktay bey kardeşim, Avlanmalarda bireylerin avlanma belgeleri almaları şimdilik zorunlu değil ama eğer bizler yabancılar gibi adabıyla usulüne uygun şekillerde avcılık yapmayı bilmiyorsak bence ŞART olmalı! Nedenine gelince her zaman avlaklar yatılı avcılarla dolu,gereğinden fazla gereçlerle ve yasal olmayan malzemelerle avlanılmasının yanı sıra günlük boy ve limitlerede asla ve asla riayet edilmemektedir ülkemizde. Siz bir avlak adını verin şurada şu kadar balık var diyin görün bakalım neler oluyor! Bizde merkeze yaklaşık 50 km. mesafede bir barajda bu yıl aynalı sazan avı amatör oltaya 1 ay önce serbest bırakıldı, durum şu an nasıl biliyormusunuz?Haftanın her günü baraj etrafı full dolu 1 tek olta atacak yer bulamazsınız.Kişi başı 20 den aşağı dip oltası atan yok1,2cisi tutulan balıkları tutanlar iğne çıkarmaktan bi haberler çoğunda alakasız takımlar kopmuş kırılmış hayvan acı çekiyormuş kimsenin umurunda değil!Her giden en az 15-20 balıkla döndü hatta 2-3 günlük yatılı gidenlerde 80-100 balık tutanlar var,millet öyleki bir birine sudan çıkarmadan takımlarını devredip dönüyorlar!Ötesi 1 yılda her avcının rahat rahat bir çok balık tutacağı sudaki balığı 1 ayda tükettiler. Avrupadan çeşitli av belgesellerini hepimiz izliyor ve büyük haz alıyoruz neden?Çünkü adamlar aşmışlar her şeyleri bilinçli boy,limit,zaman her şey yerli yerinde yapılıyor peki ya bizde nasıl soruyorum elinde olta olanların avcılığıyla onların avcılığı arasındaki fark nedir? Kaçınız acaba balığın ağzından iğne çıkartma aracını kullanıyor? İşte avlanma belgesini alıp yeleğinin cebine koyanların yaptığı avcılıkla diğer çapulcu takımı gibi gidenlerin yaptığı talanın arasındaki fark budur.Ben o nedenledirki her hususta olduğu gibi bu avlanma konusundada bilen bilmeyen ,anlayan anlamayan 20ytl bastıran herkesin olta alıp su kenarına inmesine karşıyım. Belgeye verilen 5ytl. konusuna gelince o para resmi makam olan Tarım İl müd.lüklerince tahsil edildiğinden devlete girdi yapılıyormuş kimsenin cebine girmiyormuş bu konudada rahat olun.Ülke büyük bir krizin eşiğinden döndü malumunuz,dolayısıyla ben eminimki taşlar yerine en kısa zamanda oturmaya başlayacak kanunlardada gerekli düzenlemelerle belge konusu yerini alacak . Burada bazı noktalarda yaptırımcı olmak gerekliliğine inanıyorum.Evet Demokratik bir ülkede yaşıyoruz ama Demokratik anlayış isteyene istediği şekilde davranarak bir takım (Kanunlaşmasada) zarar verici yada bilinsizce davranışlarda bulunma rahatlığını vermiyor. Kişi önce kendi içinde bir takım yasakları kendisi koymalı yada uygulamalı bence. Kara avındada eline 1 kutu fişek alan bir tüfek alan çıksın dağlara,ovalara o halde! Neymiş efendim amatör avcıymış belge istenmemeliymiş!!! Yok abicim öyle şey geçin bunları.Ben kişisel olarak gözlemlediklerim doğrultusunda büyük bir yanlışı gündeme getiriyorum tabiki okuyarak siz değerli arkadaşlarımda fikirlerinizi beyan edeceksiniz ama özel mesaj yazarak değilde sitemizdeki bu forumda açılmış bu konunun içerisinde olmalı bence. saygılar sunarım. Rast gele...
Mehmet Bey, Amatör Balıkçılık mutlaka belge, ruhsat veya adı ne olursa olsun bir kayıt altına alınmalı. Bu konuda sanırım hem fikiriz. Sizinle ayrıldığımız nokta bu belgenin zorunlu olmadığı halde mutlaka kanunlara göre hareket etmesi gereken görevlilerce kanunlara aykırı olarak istenmesinin sizce uygun bulunması, bence de bu uygulamanın zorbalık olarak görülmesi. Bu belgeyi sadece para vererek almak balıklara iyi davranmayı, mevzuata uymayı gerektirmez.Kocaeli de 3.500 civarında insan bu belgeyi aldı.Bu belgeyi almak kurallara uymayı gerektirir mi? Şimdi bu belgeyi alan herkes kurallara uyuyor mu?Bu belgeyi size satarken yanında sirküler benzeri bir şey veriyorlar mı? bu belge sihirli değil ki alın cebinize koyun ve birden bire kurallara uyan, vicdan sahibi bir avcı olun. Bu belgeden bende de bir tane var.Bir kaç yıl önce sirkülerde açık ve net bir şekilde bu belgenin alınmasının ve bulundurulmasının zorunlu olmadığı yazmadığından okuma ve anlama özürlü bir görevli tarafından bir av günümün rezil edilmemesi için almıştım.Bundan sonra yasalarda alınma ve bulundurulma zorunluluğu yer alana kadar da almayacağım.Ama kurallara uymaya devam edeceğim.Bu belgenin sahibi olmamak beni vahşi bir avcı ,torbacı, çuvalcı yapmayacak. Bence bu belgenin alınması zorunlu olmalı demiştim. Bir kitap hazırlanmalı,bu kitap sirküler,sirkülerdeki kuralların gerekçeleri,çevre koruma ile ilgili bilinmesi gereken bilgiler,ilk yardım vs. bilgiler içermeli.Bu kitaptan yapılan sınav neticesinde bu belge verilmeli.Bu sınavı veremeyen bu belgeyi alamamalı ve de balık avcılığı yapamamalı.Bu belge sadece iç sularda avcılık yapmak için verilmeli. Bu yazdıklarım bana ait fikirler değil. Dünyada kimi ülkelerde uygulanan bir model.Bazı ülkelerde bu belgeyi alabilmek için kursa gitmek ve sınavı vermek gerekiyor.Bazı ülkelerde önce bir sınav,vermeyenler için kurs düzenleniyor.Bazı ülkelerde tüm ülke için geçerli olan bir belge verilirken bazılarında bölgelerde geçerli olan ayrı belgeler veriliyor. Bu belgenin alınmasının da en zor olduğu ülkeler hani adamlar aşmış dediğiniz Avrupa ülkeleri.Çünkü adamlar geçmişte aşarken fazla aşmışlar ve ülkelerindeki bütün doğal türlerini neredeyse yok etme noktasına getirmişler.İşte bundan dolayı sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer misali bu ülkelerde en katı kurallar geçerli. İnşeallah bizler ülkemizdeki doğal türleri yok etme noktasına getirmeden aşarız. Bazılarında (Afganistan) belge falan yok hatta roketatarla balık avlamak serbest(internette izlemiştim.) Bizim ülkemizde roket atar kullanılmıyor ama el bombası kullanıldığı duydum.(Kamader olarak Kocaeli İl Jandarma Alay Komutanını ziyarete gittiğimizde bizzat alay komutanı kendisi anlatmıştı.kullanılan yeri de söyledi ama bir tartışmaya mahal vermemek için burada o yeri yazmayacağım.) Biz de ise bu belgeyi alabilmek için sadece para vermeniz yetiyor.Karşılığında size bir belge veriyorlar.Birde bu belgeyi alırken ödediğiniz para karşılığında size bir makbuz falan vermiyorlar.Her Tarım İl Müdürlüğü ayrı tutarlarda bedel alıyor.Bir kaç yıl önce 15 Ytl olan belge ücreti birden her ne olduysa 5 Ytl ye düşüyor.Herhalde bedeli düşen bir tek bu belge vardır. İşte beni rahatsız eden bu uygulamalardır.Rahatsızlık duymayanlar bu belgeyi alabilirler.buna kimsenin bir şey demeye hakkı yoktur.Ancak kanunlarda yeri olmayan bir belge alınsın,hatta görevlilerce sorulsun ben bunu destekliyorum denirse işte buna itiraz edilir.Çünkü kanuna aykırı bir harekettir. Bu belge Türkiye de kanunda yer almadığı sürece istenemez. Ancak ne zaman Su Ürünleri Kanunun da yer alır işte o zaman zorunlu olur. Bir de size özelden yazmış olduğum mesajı forumda yayınlarken size özel gönderdiğim telefon numaralarımı yayınlamasaydınız daha iyi olacaktı. Düzeltirseniz sevinirim. Saygılarımla, Oktay AYDINER