Çankırı ilinin Eskipazar ilçesinin Bölükören köyünde öğretmenlik görevine başladığım yıllardı.Sene 1992 köydeki gençlerle köyün yakınından geçen Soğanlı çayına balık tutmaya gittik.Bende malzeme yoktu.Gençlerden birisi üçlü bir kanca ve misinayı bana verdi.Hoca hadi at bakalım dedi.Ben kancaya bir baktım.Bunu yutacak balık burada var mı ?dedim.At hele sen dedi.Neyse lafı uzatmayayım attım.Bir sigara yakıp beklemeye başladım.Şunu da belirteyim misina kasnağa filan bağlı değil elimde uzunluğu da 10-15m aniden elimde bir acı hissettim.Misina öyle bir çekiyorki sormayın.Elime oturdu.Baktım parmak gidecek hemen yakınımda bulunan bir çalıya bağladım.2-3dakika seyrettim.Aniden bir küt sesi duydum.Balık kancayı koparıp gitmişti.Köye gelince yaşlılarla konuşurken mevzu açıldı.Bana hoca biz balığı traktörün römorkunda getirirdik öküzün derisini yüzer gibi derisini yüzerdik dediler.Ben anlamıştım balığın yayın olduğunu.Heyt be dedim kendi kendime.
