Karadeniz'de Balıkçılıktaki Değişimin Nedenleri

Konu, 'Makaleler' kısmında karayel tarafından paylaşıldı.

  1. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    KARADENİZ'DE NE OLUYOR? Jelimsi Organizmalar ve Balıkçılıktaki Etkisi Nelerdir?
    ___Karadeniz'in Türkiye balıkçılığında özel bir yeri vardır. Halen avcılık yoluyla elde edilen su ürünlerinin % 76.3 ü bu denizimizden sağlanmaktadır. Ancak son otuz yılda Karadeniz’de balıkçılığın dramatik biçimde bozulduğu konusunda hiçbir şüphe yoktur.

    ___Karadeniz’de balıkçılığın azalmasının nedenleri aşırı nutrient (besin elementleri) ve kirletici girdisi, yabancı jelimsi türlerinin (deniz anası ve medüzlerin) aşırı artışı, aşırı avcılık ve fiziksel yada mekaniksel etkiler olarak sınıflandırılabilir.

    ___Düzenli olarak ötrofikasyonun yükselmesi (bitkisel canlıların aşırı çoğalması) ve bölgesel kirlenmenin artması plankton kominitelerinde büyüklük, taksonomik yapı, yoğunlukta derin ve ani değişimlere yol açmıştır. Ötrofik (aşırı bitkisel organizma gelişimine uygun) Karadeniz’de klasik fitoplankton-zooplankton-balık beslenme zinciri değişimler sonucu alternatif olarak fitoplankton-zooplankton-fırsatçı türler olarak 1980’lerde ortaya çıkmıştır.

    ___Ötrofikasyon Karadeniz için balık miktarının azalmasında tek olgu olarak düşünülemez. Aşırı avcılık orta ve büyük pelajik balık avcılığının ani biçimde düşmesine neden olmuştur. Aşırı avcılık sonucu büyük balık avcılığının azalması küçük ve daha az değerli olan planktivor (plankton ile beslenen) balıkların (başlıca hamsi ve çaça) ekosistemde dominant predatör (baskın avcı tür) hale gelmesine neden olmuştur.

    ___Küçük pelajik balıkların endüstriyel balıkçılığın hedefi haline gelmesiyle 1980’li yıllarda bu balıkların avcılığı düşmeye başlamış ve yeni jenerasyonda balık boyları gittikçe küçülmüştür. Balık gruplarının ve balık miktarının azalması sonucu jelimsi organizmalar (özellikle Aurelia aurita) ve diğer fırsatçı türler (örneğin Noctiluca scintillas) ortamda yerlerini almışlardır.

    ___Jelimsi organizmalar Karadeniz ekosisteminde meydana gelen değişimde önemli rol oynamışlardır. Özellikle 1080’lerin sonunda gemilerin balast suları ve diğer faktörler ile Karadeniz’e gelen jelimsi zooplankton (makrozooplankton) Mnemiopsis leidyi yüksek biyokütle artışları göstermiş, özellikle balıkçılık düzeyinde ani krizler yaşanmasına neden olmuştur. M. leidyi türünün zooplankton üzerinden beslenmesi 1988 ve 1991 aralığında plankton komunitelerinin (topluluklarının) yapısında çok etkili değişimleri beraberinde getirmiş balık yumurta ve larvasını da içeren zooplankton bolluk ve biyokütlesinde ani düşüş tespit edilmiştir. Bu nedenle M. lediyi Karadeniz’de ekonomik öneme sahip hamsi (Engraulis encrasicolus ponticus) stoklarındaki azalmanın önemli bir nedeni olarak gösterilmektedir.

    ___Yukarıda da bahsedildiği gibi Karadeniz’de avlanan balıklar toplam üretimin %76.3 ünü oluşturmakta ve bu oranının içinde hamsi avcılığının payı %85 dir. Karadeniz için önemli olan hamsi avı 1989-1990 ve sonrasında oldukça azalmış ve dikkatleri üzerinde toplamıştır. Hamsi avı, 1988’de 295.000 ton iken 1989’da 97.000 tona inmiş, 1990’da daha da düşen av, 66.000 tona gerilemiştir. Bu, avın 1988-1990 arasında neredeyse dört kat azaldığı anlamına gelmektedir. Küçük pelajik balıklarda görülen bu önemli düşüşler Karadeniz’deki olumsuz değişimin ciddiliğini göstermektedir.

    ___Karadeniz’de Cnidaria ve Ctenophora filumundan toplam 5 adet jelimsi zooplankton (makrozooplankton) türünün (Cnidaria filumuna ait Rhizostoma pulmo, Aurelia aurita, Ctenophora filumuna ait Pleurobrachia pileus, Mnemiopsis leidyi ve Beroe ovata) bulunduğu bilinmektedir.
    [​IMG]
    Rhizostoma pulmo
    [​IMG]
    Aurelia aurita

    [​IMG] [​IMG]
    Pleurobrachia pileus______ _______Mnemiopsis leidyi

    ___Bu türlerden bir yada ikisi yıldan yıla ve yıl içinde çeşitli zaman aralıklarında aşırı çoğalma göstererek balık yumurta ve larvaları ile küçük balıkların beslendiği plankton üzerinde ağır baskılar oluşturmaka ve av sezonunun dengesizleşmesinde önemli rol oynamaktadırlar. Tanrı'nın bir lütfu olarak en tehlikeli sonuçlara neden olan Mnemiopsis leidyi yi yiyerek beslenen Bereo ovata gibi türlerin Karadeniz'e gelmesiyle dengesizlik nispeten kaybolmuşsa da giderek artan kirlilik ve özellikle Marmara ve Boğazlardaki ses, ışık kirliliği de dahil tüm kirlilik tiplerinin ve aşırı avcılığın artması düzelmeyi geciktirmektedir.
    [​IMG]
    Bereo ovata
     
    Son düzenleme: 12 Ocak 2007
  2. sanalbalıkcı

    sanalbalıkcı

    Mesajlar:
    294
    Şehir:
    samsun mrk.
    Favori Kamış:
    tırıvırı hariç hepsi
    En İyi Avı:
    Önümüzdeki hafta tutacağım.
    Hocam yine güzel bilgileri vermişsin bizlere teşekkürler..yanlız bir sorum daha olacak, karadenizde son yıllardaki levrek artışını neye bağlıyorsun..
     
  3. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Karadeniz'de levrek ve gerçek istavrit (tanesi 750 gram gelen) 1970 li yılların başında dinamitçilik ve ülkemiz Karadeniz kıyılarında elektrikle aydınlatmanın yaygılaşması gibi nedenlerle kıyılarımızı terketmişti.
    En azından dinamitçiliğin azalması ve 1985 sonrası diğer Karadeniz ülkelerinin kıyılarının da bizimki gibi yoğun bir şekilde elektrikle aydınlatmanın artması nedeniyle ha orası ha burası farketmeyeceğinden 1986 dan itibaren önceleri sadece ıssız alanlarda bulunan levrek tüm Karadeniz kıyılarmıza yayılmaya başladı.
    Bunun dışında:
    1- Sahil dolgularının levrek yaşamına uygun yapay resifler oluşturması,
    2- Balık çiftliklerinden kaçan oltayla avlanabilir levreklerin artması,
    3- Levreğin ağlarla yakalanmasının hemen hemen imkansız olması,
    4- Levreğin ortağı olan kofana, torik, kötek gibi balıkların azalması...

    gibi pek çok nedenden ötürü levrek sahaya yerleşme fırsatı bulmuştur.

    Peki isavrite ne oldu derseniz, levrek için sayılan pek çok özelliğe sahip değildir ve dünyanın balık canavarı olan gırgırların başlıca hedef türüdür. Kıraça avı, hatta cücüllerin avlanarak balık unu yağı fabrikalarına gönderme gibi nedenlerle asla o boyutta büyümeye fırsat bulamayacaktır.


     
  4. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Neden Aydinlatma Balikçilikta Sorundur?

    AYDINLATMADA AŞIRILIK SADECE BALIKLAR İÇİN DEĞİL GÖÇ EDEN VE DOĞADA BARINAN TÜM CANLILAR İÇİN SORUN OLUŞTURUR.

    Aşağıda dünyanın gece görüntüsü var. Sizce bu ışık kirliliği nehirleri, dağları, ayı ve yıdızları takip ederek göç eden canlıların şaşırmasına neden olmaz mı?

    [​IMG]
     
    Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı: 12 Ocak 2007
  5. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Kirlilik Alametleri

    Denizlerde kirliliğin en önemli belirteci bitkisel organizmaların artmasıdır.
    Bitkisel organizmaların çoğu (yeşil renkli olanlar) klorofil içerir. Uydular yardımıyla çekilen kızıl ötesi fotograflar klorofil miktarını gösterebilir. Dolayısıyle kirlilik miktarını da görmüş oluruz.

    Aşağıdaki 1. fotograf 21 haziran 1980 de çekilmiş.

    Haritanın altındaki cetvelden de anlaşılacağı gibi renk maviden kırmızıya gittikçe kirlilik miktarı artıyor. Burada Azak denizi, Dinyeper-Dinyester ağzından Tuna nehri ağzına, oradan İstanbul boğazı çevresine doğru kirliliğin arttığı görülüyor.

    [​IMG]


    Geçen yıl (2006) haziran 20-25 arasında alınmış fotografta ise Karadenizin her yanında kirliliğin (daha doğrusu ötröfikasyon yani bitki çoğalması) arttığı görülüyor.

    Bu fotografta Akdeniz ve Egenin lacivertliği verimsiz denizlerin tipik rengidir.
    Sadece Saros Çanakkale boğazından gelen Marmara akıtısıyla kirlenmiş bir anlamda verimli hale gelmiştir.
    [​IMG]
     
    Son düzenleme: 12 Ocak 2007
  6. diren

    diren Diren

    Yaş:
    50
    Mesajlar:
    3.321
    Şehir:
    İstanbul ama daha çok Kocaeli
    Favori Kamış:
    şeker kamışı
    En İyi Avı:
    Hayallerim, aşkım ve çipuram.
    Verdiğiniz bilimsel bilgiler için teşekkürler. Aramızda akademik çalışmalar yapan arkadaşlar var mı bilmiyorum ama bu yöndeki bilgilendirmede kaynakçaları da belirtirsek iyi olur. Sonradan bulmaya çalışmak oldukça zaman alabilir.
     
  7. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    :)

    ERDEM, Y., 2007. Karadeniz Balıkçılığındaki Değişimin Nedenleri, http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?p=111295#post111295

    Şeklinde kullanabilirsiniz.

    Alıntı değildir...

     
  8. diren

    diren Diren

    Yaş:
    50
    Mesajlar:
    3.321
    Şehir:
    İstanbul ama daha çok Kocaeli
    Favori Kamış:
    şeker kamışı
    En İyi Avı:
    Hayallerim, aşkım ve çipuram.
    Ben tüm yazının alıntı olduğunu düşünerek yazmamıştım. Ama bunları yazarken elbette bir yerlerden bir takım bilgileri okudunuz ve bunları derleyip bize bu şekilde sundunuz. Yoksa tüm bu planktonları tek tek inceleyip davranışlarını mı gözlemlediniz? :D Demek istediğim örneğin kullandığınız resimlerin altına (eğer elektronik ortamdan alınmışsa) www.***.org.uk gibi, kitapsa Yakup Erdem, Karadeniz Balıkçılığındaki Değişimin Nedenleri, *** Yayınları gibi notlar düşmenizdi. Tekrar tesekkür ederim.
     
  9. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Bence bu yargılara varmadan önce google de "yakup erdem" yazıp bir aratma yapmanızda fayda vardı... İyi niyetli fakat çok peşin hükümlüsünüz.
    ya da tıklayın aşağıdaki linke...
    önce buna
    http://www.balikavi.net/forum/showpost.php?p=102675&postcount=24
    sonra buna
    http://www.google.com.tr/search?hl=tr&q="yakup+erdem"&btnG=Google'da+Ara&meta=

     
    Son düzenleme: 12 Ocak 2007
  10. kbülent

    kbülent

    Mesajlar:
    79
    Şehir:
    izmir
    Favori Kamış:
    olta
    En İyi Avı:
    ıldır levrek 1 kg
    Diren kardeş yakup hocamı tanımadığınız anlaşılıyor kendisi sinop ta su ürünlerinde hocadır.
     
  11. Mehmet PEKMEZCİ

    Mehmet PEKMEZCİ

    Mesajlar:
    736
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    olta
    Hocam sağolun ufkumuzu aydınlattığınız için. Bu bilgiler aslında insanlar tarafından en azından biz amatör balıkçıyız diyenler için öyle her yerde kolaylıkla bulunabilecek cinsten bilgiler değil. O yüzden bende değeri daha fazla.

    Sabah işe gelirken yanımdaki iki bayanın çalıştıkları hastanedeki uygun olmayan koşulları konuştukları ama bir kere bile "şöyle çözülebilir" sözünün geçmediği muhabbetleri yüzünden güzellik uykumu uyuyamadım:eek: . Kendi kendime ordan burdan düşünürken aklıma siz geldiniz:) . Acaba hocam her hafta bizlere bir konu anlatsa ders verir gibi bizler bunları çalışsak ay sonunda da bir sınav yapsa soruları yazsa biz maille cevaplarını göndersek diye. Dışardan su ürünleri fakültesi bitirsek mezun olsak diye:rolleyes: .

    Uyumayınca böyle şeyler geliyor insanın aklına:) . Ne yapayım sabahın köründe bir saat yol uyumadan bitmiyor be hocam:D
     
  12. zarganacı34

    zarganacı34 önder

    Yaş:
    45
    Mesajlar:
    518
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    lineaeffe s-curve kamış+Okuma synex 660 makina, Lineaeffe fire spin trabucco makina
    En İyi Avı:
    Levrek
    Hocam bende birşeyi eklemek isterim. Ötrofikasyon olayında aslında yine insanların kabahati var. Nedeni ise tarımda kullanılan suni gübrelerde bulunan azot. Azot toprakta tutunamadığı ve kolay yıkanabildiği için derhal yer altı sularına karışarak ana su kaynağına taşınıyor. Bu da sudaki bitkisel kökenli canlıların aşırı çoğalmasını tetikliyor haliyle ve meydana gelen fermantasyonlar sonucunda oksije hızla azalarak balıkların ve diğer canlıların ölmesine neden oluyor. Bence ötrofikasyonun önlenmesinde öncelikle tarlalarda kullanılan gübrelerin aşırı kullanılması engellenmeli ve bir yandan da su kaynaklarına yakın oturan çiftçileri organik tarıma teşvik etmek gerekli. Çünkü organik tarım hem daha karlı hemde çevre ve insan sağlığına daha faydalı.
     
    Son düzenleme: 13 Ocak 2007
  13. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    keşke benim mesajımın sadece ötrofikasyonla ilgili bölümü kalsaydı, gereksiz tekrar olmuş... Bi zahmet mesajı edit yapıp alıntı yaptığınız mesajımı silin.
     
  14. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Teşekkür ederim Sayın Mod'um ve Sevgili kardeşim Mehmet.
    Bilgilerin bir kısmı tabi ki bazı kaynaklardan yararlanılarak derlendi. 18 yılı aşan bir birikim de sanırım yok sayılmamalı, zira bu konuda bir master iki de doktora yönettim.
    Arkadaşımız iyi niyetle bazı ilaveler yapmış. Aslında haklıdır, fakat alıntı olan şey sonuncu hariç fotograflardır. Onların da orjinalleri elimizde ama nette varolduğundan link ile eklemeyi yeterli gördüm.
    Alıntı olan fotogrfların kaynağı fotografın üzerine ters tıklayıp görülebilirken, gerçekten bilimsel amaçlı kullanmak isteyen iyi niyetli kişilerin yazının sahibinden akademik yeterliliğe sahip bilgiler istemesinin doğru olduğuna inanıyorum.
    Forumda detay isteyen amatör balıkçı arkadaşların elinin altında bulunması için bu tür bilgileri aktarıyorum. Dilerim işe yarar.
     
    Son düzenleme: 12 Ocak 2007
  15. Mehmet PEKMEZCİ

    Mehmet PEKMEZCİ

    Mesajlar:
    736
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    olta
  16. REİS

    REİS Mahir Ersin

    Yaş:
    79
    Mesajlar:
    2.389
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Torikler-Kofanalar
    Yakup Hoca'ma teşekkür ederek, ışık kirliliğiyle ilgili bir hatıramı nakledeyim.
    Kaynak: Babam(Allah rahmet eylesin.):)

    Bir gün , kefal avından bahsederken dedi ki:
    ''Oğlum, bu köprü eskiden tahta idi(Anadoluhisarı'nda Göksu Deresi üstünde bulunan, şimdi araç trafiğini yüklenen köprü) bunun iki yanına yolu aydınlatsın diye iki gaz lambası(Fener) koydular. Balıkçılar hemen itiraz etti.
    Bu fenerlerin ışığında kefal dereye girmez, bunları kaldırın diye.
    Sonra geldiler, fenerleri köprünün iki ucunda 30'ar metre uzağa götürdüler.''
    ...
    Ne dersiniz, eski balıkçılar, iş bilmiyorlar veya aşırı mı avlanıyorlarmış?
     
  17. Yakup hocam emeğinize sağlık ,teşekkürederim.

    Sevgili Diren arkadaşımız fotografların kaynagını merak etmiş,bende bunun üzerine küçük bir bilgi vermek istiyorum.Forumlarda görmüş oldugunuz bir resmin üzerine mausenizi getirip sağ tıklayıp özelliklere tıkladıgınızda karşınıza çıkan tabloda adres(URL) karşısında kaynagı rahatlıkla görebilirsiniz

    Örnegin;Yakup hocamın vermiş oldugu bazı resimlerin kaynağı gibi

    http://blacksea.orlyonok.ru/images/178.jpg
    http://www.caspianenvironment.org/mnemiopsis/images/mnem_method4.jpg
    http://www.lifesci.ucsb.edu/~haddock/plankton/Beroe.jpg
    http://web.deu.edu.tr/atiksu/ana09/blacksea4.gif
     
  18. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Sevgili Mehmet;
    Bu yıl hamsi gözlerimin önünde bitirildi.
    Bakın size net ve gerçek rakamlarla açıklıyayım.

    -Yaklaşık 70-80 bin ton balık unu yağı fabrikalarında işlendi.
    -Tam o kadarı da kasalanarak insan tüketimine sunuldu.
    -Bunun 2 katı da öldürülüp denizde bırakıldı.

    80 + 80 +160 = 320 bin ton...

    Karadeniz'den ülkemiz tarafından avlanabilecek hamsi miktarı buydu ve ya avlandı ya da ...................................


    Bir mola da 350 tonbalık sarıldı.......................



    bunun içinden 1500 kasa (1500 X 20 kg =30 ton) alınıp..................
    (teknenin taşıma kapasites 1500 kasalanmış balıktır da ondan)

    gerisi peçe bırakılarak ölü olarak denize bırakıldı.................


    Aşırı avcılık tabi ki etkili....



    Ya bu olaya ne demeli....


    Namık başka bir konuda ne güzel söylemiş.................


    Biz 1 cm nin + 1 balığı hesabını yaparken..................

    Allah bize akıl fikir versin...........

     
    Son düzenleme: 12 Ocak 2007
  19. Mehmet PEKMEZCİ

    Mehmet PEKMEZCİ

    Mesajlar:
    736
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    olta
    Ne kadar ürkütücü değil mi bu rakamlar? Akademisyen olmayan ve buişe yıllarını vermemiş biri olarak dışardan bu rakamlara ulaşsanız yok canım tamamı değildir abartmışlar diyebilirsiniz. Ama Hocamın bizlere sunduğu ve bence gerçekliğinden şüphe edilemeyecek bu rakamlar karşısında insanın dili tutuluyor. Benim anladığım şu bu rakamlardan. Karadenizde hamsinin dibini kazımışlar. Ve bunun büyük bir miktarı ne insanların kursağına gitmiş nede un olup yem olup değerlendirilmiş. Balık satılmadığı için muhtemelen çalışanlar parada alamamışlar. Bir hiç uğruna o kadar balık heba edilmiş. Yazık değilmi o insanların emeklerine, yazık değilmi bu ülkenin kaynaklarına. Evet Mahir Amcanın sözü çok doğru. "İnsan kendine yakışanı yapar". Ama "insan" yapar. Başka birşey değil.
     
  20. zarganacı34

    zarganacı34 önder

    Yaş:
    45
    Mesajlar:
    518
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    lineaeffe s-curve kamış+Okuma synex 660 makina, Lineaeffe fire spin trabucco makina
    En İyi Avı:
    Levrek
    Ben de sizin yazınıza bildiğim taraftan yorum yaptım hocam. Yanlış anlayacağınızı hiç düşünmedim. Bu konu ufak bir ayrıntı gibi duruyor ama aslında çok önemli bir konu. Bir ziraatçi olarak söyledim Yanlış anladınız. kusura bakmayın