Karadeniz'de Balıkçılıktaki Değişimin Nedenleri

Konu, 'Makaleler' kısmında karayel tarafından paylaşıldı.

  1. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Türkiye Balıkçılığının Rakamsal Durumu

    Ülkemiz yıllık 650 bin tonluk üretimiyle dünyada ilk 30 ülke arasında yer almaktadır.
    Kaynakların akılcı ve planlı kullanımıyla yıllık su ürünleri üretimimiz 2 milyon ton düzeyine çıkarılabileceği tahmin edilmektedir.
    Üretiminin yaklaşık % 86 sı denizlerden sağlanmaktadır.
    Denizlerde üretilen tüm su ürünlerinin %76.3 ü Karadeniz,
    %13.1 i Marmara,
    % 7.6 sı Ege ve
    % 3 ü Akdeniz’den elde edilmektedir.
    Avlanan su ürünlerinin % 67 sini Karadeniz’den avlanan hamsi oluşturmaktadır.
    Balık dışında kalan midye, karides, ahtapot ve mürekkep balığı gibi su ürünlerinin toplam üretimdeki payı % 7.5 civarındadır.
    Ülke üretiminin büyük bölümü (%22) balık unu-yağı sanayinde kullanılmakta, yılda 56.502 ton su ürünü ithal edilirken 32.804 ton ihraç edilmektedir.
    Kişi başına yıllık su ürünleri tüketimimiz 8 kg civarındadır.
    Toplam sayısı 18 bine ulaşan balıkçı teknelerinin
    433 adeti trol,
    400 adedi gırgır,
    342 adedi hem trol hem de gırgır ağlarını kullanabilen çok amaçlı tekne
    306 adedi balık avcılığı ve yetiştiriciliğinde taşıyıcı olarak kullanılan tekne olmak üzere endüstriyel balıkçı teknelerinden oluşmakta,
    16.472 adet tekne de kıyı balıkçılığında kullanılmaktadır.

    Kaynak: Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından 2006 yılında yayınlanan 2004 yılına ait balıkçılık istatistikleri kullanılarak hazırlanmış, Balık Avlama Teknikleri Ders Notları
     
    Son düzenleme: 12 Ocak 2007
  2. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Balıkçı Teknelerimiz

    Balıkçı teknelerimizin sayısıyla ilgili olarak;
    "Toplam sayısı 18 bine ulaşan balıkçı teknelerinin 433 adeti trol, 400 adedi gırgır, 342 adedi hem trol hem de gırgır ağlarını kullanabilen çok amaçlı tekne, 306 adedi balık avcılığı ve yetiştiriciliğinde taşıyıcı olarak kullanılan tekne olmak üzere endüstriyel balıkçı teknelerinden oluşmakta, 16.472 adet tekne de kıyı balıkçılığında kullanılmaktadır." demiştik.

    Karadenizde kullanılan bir hamsi-palamut gırgır teknesi bereketli av sezonunda 15 bin ton a kadar balık avlayabilir. Bu şekilde Karadenizde kullanılan tekne sayısı 60 adet civarındadır. İyi bir sezoda avlayabilecekleri balık miktarını hesaplayalım (teorik kapasite)

    60 adet X 15 bin ton = 900 bin ton...

    Bir trol ortalama yılda 300 ton balık avlar...

    433 + 342 = 775 adet...
    775 X 300 = 232 bin 500 ton...

    Gırgır trol toplam: 900 bin ton + 232 bin 500 ton = 1 milyon 132 bin 500 ton...

    Ülkemiz toplam resmi avcılık üretim rakamı 450 bin tondur...

    Daha Karadeniz dışında kullanılan 340 gırgır ve 16.472 adet küçük sınıf tekne hesaba katılmadı....

    Sanırım bu hesaplarla teorik te olsa ülke balıkçılığının hastalıkları hakkında daha fazla bilgi edindik...
     
    Son düzenleme: 12 Ocak 2007
  3. Iskarmoz

    Iskarmoz

    Mesajlar:
    771
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    Her cins Olta
    En İyi Avı:
    1988 Dalyanköy Levrek 4.7 kg
    60 adet X 15 bin ton = 900 bin ton...

    Bir trol ortalama yılda 300 ton balık avlar...

    433 + 342 = 775 adet...
    775 X 300 = 232 bin 500 ton...

    Gırgır trol toplam: 900 bin ton + 232 bin 500 ton = 1 milyon 132 bin 500 ton...

    Ülkemiz toplam resmi avcılık üretim rakamı 450 bin tondur...

    Daha Karadeniz dışında kullanılan 340 gırgır ve 16.472 adet küçük sınıf tekne hesaba katılmadı....

    Sanırım bu hesaplarla teorik te olsa ülke balıkçılığının hastalıkları hakkında daha fazla bilgi edindik...[/quote]

    Yakup hocam, konuyu ilgi ile takip ediyorum. Paylaşımınız için çok teşekkürler.Her zaman olduğu gibi değerli bilgiler ediniyoruz sayenizde..

    Resmi üretim rakamı olan 450 bin ton ülkemizin bir yılda avlanmasına izin verilen balık miktarı mıdır? Eğer öyle ise ve teknelerin de avlanma kapasitesi 1.132.500 ton ise iki şık var..
    Ya tekneler yani balıkçılar aç kalıyor,
    Ya da biz seneye tavuk yemeye ağırlık vereceğiz:)
    Bu konuda , özellikle Balıkçılık konusunun AB görüşmelerindeki durumu da dikkate alındığında Tarım ve köy İşleri Bakanlığımız yada kısaca Devletimiz ne yapıyor önlem olarak..? ( Elbette sorunun muhatabı siz değilsiniz ama konuyu biliyorsunuz en azından..:)
     
  4. REİS

    REİS Mahir Ersin

    Yaş:
    79
    Mesajlar:
    2.389
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Torikler-Kofanalar
    Cihangir dostum.
    Ben Yakup Hoca'nın dediklerinden, teorik olarak, kayıtlara geçenden çok daha fazla üretim yapılabileceğini anladım.
    Bir başka açıdan da avlanan balıkların tamamı, kayıt altına girmiyor denebilir.
    Ah! şu kayıt dışı;)
    Bir bakış açısı da şöyle olabilir.
    Sen henüz siteye katılmadan önce Su Ürünleri Mühendisi adayı bir kardeşimiz, bize trolun faydalarını:p anlatmaya çalışırken konu uzamış ve yıllık üretimin sadece %3'ünün trollarla elde edildiği belirtilmişti.Buna göre de trolun zararları gözardı edilebilir gibi görünüyordu.
    Şimdiki hesaba göre trol, toplam üretimin (teorik de olsa) %20'sine yakın balık tutuyor.
    Kim ne derse desin, trolun denizden çıkardığı balıklardan satışa sunulan miktarı, hiç bir zaman, denize ölü olarak dökülen miktardan az olmuyor.
    Ben de buna bakarak trol medeni bir alet ama kullanılış biçimi dolayısıyla balık stoklarımıza ciddi zararlar veriyor diyorum.
    Yani faydası zararından az.
     
  5. Iskarmoz

    Iskarmoz

    Mesajlar:
    771
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    Her cins Olta
    En İyi Avı:
    1988 Dalyanköy Levrek 4.7 kg
    Evet Mahir Abi, ben de ayni düşüncedeyim. Resmi rakamın iki misli de kayıt dışı avlanıyorsa ki ona araç gereç olarak kabiliyetimiz var; yakında balık yerine tavuk yer olmamız o yüzden çok olasıdır maalesef.. :(

    Ama diğer yandan adamlar trilyonluk tekne ,ağ , araç,gereç donatmış, devletten belgesini,avlanma yetkisini almış,tayfaya elde tutabilmek için yaz kış 12 ay, av olsun olmasın ,maaş veriyor. Ona diyoruz ki daha az avla.. :):)
    İşte bir kısır döngü daha.. :confused:
     
  6. REİS

    REİS Mahir Ersin

    Yaş:
    79
    Mesajlar:
    2.389
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Torikler-Kofanalar
    Çok doğru.

    Dahası da var.
    Adamlar bankadan kredi almış, hiç ara dönem olmadan 12 ay ödemek zorunda ama senenin bir kaç ayında balık tutmak yasak.
    Borcunu nereden ödeyecek?:p

    Madalyonun iki tarafına da bakabildiğimiz sürece, bir çözüm üretemesek bile en azından kimsenin hakkını yememiş, tanımadığımız insanlara haksız yere ithamda bulunmamış oluruz.
    Güzel bir noktayı yakalamışsın. sağol.
     
  7. blackboy55

    blackboy55 Musa Karaoğlan

    Yaş:
    48
    Mesajlar:
    780
    Şehir:
    Samsun
    Favori Kamış:
    Okuma Salina Seaspin 2.85
    Favori Makine:
    Okuma Salina 40
    En İyi Avı:
    2410gr Gökala -3000 gr levrek
    Yakup abi verdiğin bilgiler için çok teşekkürler.
     
  8. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Hafta sonu olması nedeniyle internete girme olanaklarım kısıtlı, bu nedenle geç ve kısa yazmak zorundayım. Lütfen kusura bakmayın.

    ======Ülkemizde av miktarına yönelik bir sınır yok, yasalara baktığımızda ticari balıkçı serbest olan sahalarda, serbest av araçlarıyla ve serbest zamanda istediği kadar balık avlayabilir.
    ======Trol için verilen rakam Karadenizde gözlenen rakamdır. Karadenizde sezonda günlk 150 kasa (1 kasa = 18 kg) balık avlayan troller Ege'de 30-40 küçük kasa (karides - barbun =12 kg Akdenizde 20-25 küçük kasa balık avlar.

    Kapasite hesabı ve uygulma birbirinden farklıdır. Fakat sizlerin de sonraki mesajlarda belirttiğiniz gibi kişisel tahminim avın 1/3 ü kayıttan geçmiyor.

    Bu da denizden avlanan su ürünleri miktarının aslında 600 bin ton, iç su ve yetiştiricilik te ilave edilince 750 bin ton civarında olabileceği anlamına geliyor.

    Tam kapaite hesabı yapıldığında bunun 2 milyon ton civarında olduğu görülüyor. Bunun gerçek av miktarından %50 fazla olması normaldir. Fakat bu kadar fazla olması aşırı avcılığı etkileyen en önemli faktördür.





    Yakup hocam, konuyu ilgi ile takip ediyorum. Paylaşımınız için çok teşekkürler.Her zaman olduğu gibi değerli bilgiler ediniyoruz sayenizde..

    Resmi üretim rakamı olan 450 bin ton ülkemizin bir yılda avlanmasına izin verilen balık miktarı mıdır? Eğer öyle ise ve teknelerin de avlanma kapasitesi 1.132.500 ton ise iki şık var..
    Ya tekneler yani balıkçılar aç kalıyor,
    Ya da biz seneye tavuk yemeye ağırlık vereceğiz:)
    Bu konuda , özellikle Balıkçılık konusunun AB görüşmelerindeki durumu da dikkate alındığında Tarım ve köy İşleri Bakanlığımız yada kısaca Devletimiz ne yapıyor önlem olarak..? ( Elbette sorunun muhatabı siz değilsiniz ama konuyu biliyorsunuz en azından..:)[/QUOTE]
     
    Son düzenleme: 14 Ocak 2007
  9. yucey

    yucey yusuf

    Mesajlar:
    3
    Şehir:
    sakarya
    sevgili arkadaşlar bu başlığı başından sonuna kadar okudum ve çok ilginç yorumlar buldum.
    sitede bir akademisyen olması ve bize istatistik ve bilimsel olarak bilgiler vermesi güzel ve yerinde ancak herşey onunla olmuyor (hocam cüretimi bağışlayın).
    sayın hocam
    ilk olarak teorikte olsa bir trol yılda 300 ton balık avlayamaz masa başında hesaplansa bile imkansızdır diyebilirim ve sözümğnde arkasındayım.
    yıllardır iskelemizde 2 zaman zaman 3 adet trol teknemiz vardı. 2006 da sattık ve denizi terk ettik. karadenizde bir sezonda trolculuk yapılan her bölgeye özellikle balık sürülerinin hareketlerini takip ederek gittik daha çok karadenizin batısında. orta su trolu ile hamsicilik yapanlar haric günlük 100 kasanın üzerine sene bir veya 2 kez ancak çıkabilirsiniz. özellikle palamaut sezonun da barbun haric hemen hemen hiç bir trol mahsulu değerinde satılmayacağı için hemen hemen bütün trolcüler suların soğumasını piyasayı etkileyen palamutun karadenizi terkini ve balıkların soğuk sularda dibe çöküp sürü oluşturdukları zamanı bekller yanı balığın kulağına kar suyu kaçmasını..her nekadar istatistiki olarak kayıt tutmamış olsamda bir trol teknesi bir av sezonunda en fazla (hava koşulları sebebiyle)150 gün avcılık yapabilir. bunuda arıza ağın dibine takılıp yırtıldığı, sahil güvenliğin teftişlerinden kaçmak, denize çıktıktan sonra ki hava muhalefetleri sabah güneşinden sonra balığın havalanması gibi sebeplerden ötürü yarım günleri de çıkarırsak 120güne ancak düşer. işte bunları hesap ettiğinizde bir trol 300 ton balığı mümkün değil yakalayamazTrol için verilen rakam Karadenizde gözlenen rakamdır. (Karadenizde sezonda günlk 150 kasa)bu hesap yalnıştır hocam ...gelelim gır gır hesabına...bir gırgır teknesi yılda 15000 tondan kat kat daha fazlasını yakalayabilir...kapasiteleri daha yüksektir. ancak balıkçıların arasındaki rekabetle sürekli hamsinin üzerinde sonarlarla gezinmek hamsi sürülerini etkiliyor ve sularımızı çabucak terk ettiriyor bu benim değil bütün balıkçıların fikridir.. sayın hocam sonarların balık sürülerine etkileriyle alakalı çalışmalar varsa bu konu hakkında bir aydınlatma yaparsanız sevinirim. karadenizdede de her tekne başına 15000 ton balık stoğunun bulundupunuda hiç sanmıyorum bu konudada stok tespit çalışmaları yine hocalarımıza düşüyor..
    ayrıca bir arkadaşımızın trolun zararları hakkında ki görüşlerinede kısmen katılmıyorum...
    evet trolde ıskarta balık fazladır denize dökülür hiç bir itirazım yok ama bu ağların modifiye edilmesi ile ortadan kalkabilir...
    toplumumuzda hep aynı düşünce var trol denizin dibini tarar balık yuvalarını bozar...bu tam bir saçmalıktır... trol sadece denizin dibinde kumluk yanı takılacak bir seylerın olmadığı alanlarda kullanılır ve ekım ayından sonrada 40 metre derınlığin altında hemen hemen hiç avcılık yapılmaz yumurtlayacak balık kaldıki nisan ayından sonra kıyılara iner.... yakup hocamız soylesın istavrit barbun vs hangisinin yuvası vardır yumurtalarını nasıl dökerler yumurtaları su sutununda dolaşmazmı.bır kovukta yuva yapacak balıklar zaten taşlık alanları seçer buralarda zaten troller bulunmaz.. bır operastonda trolun toplan taradığı alan ortalama 3-4 milx 10m dir buda 74000 metre karedir ve yerden sürünen malzemelerin toplam ağırlıkları 350 kg yi geçmez.. denize elimizle 1000 kasa istavrit veya cinekop veya başka bir balık bırakalım ve trolcuye diyelim çık avla akşama kadar limana 100 kasa balık ancak yetrır 1000 kasalık bır stoktan bunda denizel canlılığın devamı için ortama seneye dol bırakacak bıreylerın trolle daha cok kaldıgını gosterıyor...

    bir de gır gırı ele alalım.. ülke balıkçılığımızın %80 kıyı balıkcılıgıdır yanı butun balıkcılık falıyetlerı hemen hemen sıg sularda olmaktadır. bır gır gır teknesının yapmıs oldugu operasyonlarında %80 de aglarının altı dıbe degmektedır
    gırıgır plajık balık avlar ama agların derınlıgı 150 kulac olan tekneler mevcuttur 150 metrede bıle operasyon yapsa aglarının altı zemıne deger. sımdı balık yuvalarının koruyucuları soruyorum ortalama bır gırgır agının altında kacton kursun vardır ne sıklıktadır.. agın altını buzmeye yarayan tel en az 15 cm kumun altına gırıp orayı taramazmıboyu 1000 kulac olan bır agın olusturdugu daırenın alanında taranan yer bır trol operasyonunun taradıgı alandan azmıdır. ayrıca elımızle denıze 1000 kasa balık koysak gırgır onu bır operasyonda alır lımana goturur yanı hıc bır balıgın kurtulma sansı yoktur bır seferde dogru pazara...trolde denıze atılan urunden bahsettık gırgırda hıc bırsey denıze atılmaz buyuk kucuk hepsı kasalanır cunku bır seferde buyuk mıktarlarda avlar yakalanır ve bunları hıc bır enayı secıp kucugunu denıze atmaz,, an az trol kadar ıskarta kasalarda mevcutur.. bunları bılmeyen ve gormezden gelen hatta sozum meclısten dısarı kulaktan dolma bılgılerle ahkam kesen toplumumuz öğrenın bunları konusurken dıkkattlı konusun akademık camııayıda tecrubelerınızle yonlendırın posta gazetesınde hıc bır bılgısı olmayan muhabırlerın haberlerıne bakıp da trol denızı bıtırdı demeyın.. zararsız olmadıgını kabul edıyorum ama karadenızdekı tukenıs hamsının yanlıs avcılık polıtıkasının ve asırı gırgır balıkcılıgının sebebıdır cunku karadenızdekı canlılığın hemen hemen tek kaynagı hamsıdır..

    gec vakıtte acele ıle yazdım ımla hataları olabılır özür dilerim..
    herkese saygılar .. hocam musaıt zamanda sızınle bu konular hakkında gorusmek ısterım sakarya karasudan yusuf
     
  10. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Bunlar da sizin yorumlarınız.
    Ben trol taraftarı biri olarak anılırım. Demekki yeterince trol taraftarı değilim. :)
    Benim rakamlarım sağlıklıdır. Ben bu denizin insanıyım ve teknelerde tayfalık yaparak bu mesleğe başladım.
    Gırgır yılda 15 bin tondan fazla balık avlar diyorsunuz.
    O zaman neye itiraz ettiğinizi hiç anlamadım.
    400 gırgır teknesi X yılda 15 bin ton av = eder yılda toplam 6 milyon ton av...

    resmi rakam 400-450 bin ton...

    eeeee???

    Tabi ki herkesin fikri olacak ama, bana düşen taraf olmamaktır.

     
  11. yucey

    yucey yusuf

    Mesajlar:
    3
    Şehir:
    sakarya
    rakamlarınız dogrudur hocam ama su rakamların nasıl olusturuldugunu sız daha ıyı bılırsınız.. kım gelmıste ıstatıstık tutmus. rakamlarınız dogrudur ama denızde okadar balık varmıdır . istatıstıklerde bu sene hamsı coktur heralde 350 bın ton satılmıstır veya işleme fabrıkaları 150 bın ton almıs 150bın de satılmıstır. bır lımanda balık cıkarken ozellıkle hamsı 10 kamyon fabrıkaya gıder guverteye vurulmus 300-500 kasa tezgahlara gıder.. kapasıtesı olmak ayrı sey yıllık rakamların gercekten az oldugunu savunmak ayrı sey.. eger dedıgınız rakamlar kadar tekneler balık avlayabılse (yılda 300 ton ,,15000 ton)sımdıkı ortamda balıkcılıkla ugrasanların hemen hemen tamamı sezona borc mazot alıp cıkmazdı. ayrıca 350 tonluk stoktan 30 ton alınıp denıze dokuldugunu ıdda edıyorsunuz bu dedıgınız olaylar 15-20 sene once gerceklesırdı.. 350 ton hamsı yaklasık 15 kamyon eder. bunu sarıp ıcıne kıdal vuracak teknenın peşınde en az 2 yedek gezer ve bunlar bu mıktar balıgı bulsa bayram eder işlemeye gondermek ıcın sıze bır eleştırım yok ama rakamlarınızı aldıgınız kaynaklar abartılı bence .. bende sektorun ıcınde oldugum ıcın hakkınızda bır az bıseyler ogrendım zaten ama sızın tayfalık yaptıgınız donemlerle 2000 lı yıllar cok farklı karadenızde stok tespıtı yapılmadan konusmak ezbere 29 ekım sıırı okumak gıbıdır bence.. her yılkı sırkulerde istatıstıkı rakamlar gıbı ankardan cıkar sadece buyuk balıkcılar konsusur dıgerlerı onaylar gercı sızın gıbı akademısyenlerden rapor bıle ıstemek tenezzulunde bulunmazlar cunku balıkcılık falıyetlerınıde her yerde oldugu gıbı sıyaset yonetır.. karadenız balıkcının asırı avlamasından bılgısızlıgınden veya dıger balıkcılık desteklı etkenlerden dolayı bıtmemıstır yalnıs yonetım ve kanunları sektordekı ensesı kalın kıslerın koyması ve hep uclarının acık bırakılması sonucunda bıtmıstır. hıc sırkulerın cıkacagı donemlerde toplantılara katıldınızmı..orda hersey ortada soz buyugun sükut kucugun, bogazdakı dalyanlar neden kapanmaz yaz sonunda karadenıze gececek balıklar oralarda bırılerıne peşkeş cekılmıyormu bır arkadasımız yazmıs yakında balık degıl tavuk yerız dıye dogru işte kırlı yonetımlerımızın sonucunda tavukta yıyemeyecegız... bır unıversıtenın (adını unuttum kusara bakmayın su ürünleri sempozyumu mu neydı ) toplantılarını buyuk balıkcılar sponsor etmıs bazı projelere maddı destek saglanmıs eee sonucta ıstedıgı gıbı cıkmıstır.. dıye bızım kulaklarımızada bırseyler gelmıyor degıl o yuzden sızın ve sızın gıbılerın ıyı nıyetlerı bu denızı kurtarmaya yetmez bılgılı ınsanların ankaralarda bellı noktalara gelıp sektoru yonetmesı gerektıgı ınancındayım..
     
  12. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Bu konuda benim üzerimden bir şeyler söylenmesine karşıyım.
    Uzun ve yorucu bir yazıydı. Hemen hemen her şey düşünülerek yazılmıştır.
    Benim varsayımlarımı iddiam mış gibi algılıyorsunuz.
     
  13. Vedat Abayoğlu

    Vedat Abayoğlu Vedat Abayoglu

    Yaş:
    75
    Mesajlar:
    7.065
    Şehir:
    Canakkale
    Favori Kamış:
    Shimano Game ARC
    Favori Makine:
    Okuma V system
    En İyi Avı:
    Sarıkuyruk
    Değerli Hocam
    Olağanüstü yararlı anlatımlarınız her türlü takdirin üzerindedir.
    Sizi herzaman sevdim ve takdir ettim.Lütfen bunu aklınızdan cıkarmazsanız beni mutlu edersiniz.
    Artık pilim tükenmek üzeredir.Yarım yırtık bayrağımı taşıyacak en gözde insan sizsiniz.
    Gözlerinizden öpüyorum.
     
  14. draco

    draco Kaan

    Mesajlar:
    1.854
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Vercelli Alba Surf, Yamaga Blanks EARLY 94MHR
    Favori Makine:
    JDM Shimano Stella SW8000PG, Daiwa Certate 3012H
    En İyi Avı:
    Tuttuğum ilk ispari. o olmasa burada olmazdım.
    başlıkta anlatılmak istenen şey Yakup Bey'in özenli hazırlanan yazısından rahatça anlaşılmaktadır. Yusuf Bey'in söylediği bir çok şeyin de doğru olduğunu düşünüyorum (özellikle şu ankara işleri).

    sorunlar belli. ancak üzerinde mutabık kalınamayan mevzu bu sorun kalemlerinin tüm pasta içerisindeki zarar oranları.

    şu aşamada çok da mühim bir tartışma olduğunu düşünmüyorum bu oranların. mühim olan, bu sorunları tek tek gidermek için neler yapılması gerekecektir? çorap söküldü, ilmeğin nereden kaçtığını tartışıyorsunuz, yapılması gereken ilk aşamada söküğün herhangi bir yerini yakıp yeni çorap alacak kadar zaman kazanmaktır.

    işte tam da bu konuda Yusuf Bey'e katılmamak elde değil. şimdi bu iş afedersiniz ama iki ucu ..lu değnek. geçici çözümler içerisinde "kaçak avcılığı engellemek ve cezalarını fahiş hale getirmek" en mantıklı çözüm. sonrasında ciddi bir birim kurulmalı. köydeki yaşlılar heyeti gibi, deniz balıkçılığı problemleri heyeti oluşturulmalı, içerisinde hem sektörden insanlar hem akademisyenler olmalı. ancak üye seçiminde titizlik gösterilmeli, mümkün olduğunca patronlar değil işi bilen sektör insanları bulunabilmeli. tabi bu zor kısım. bahsettiğim şey sirküler toplantıları gibi bir şey değil, belirli zamanlarda belirli denizlerin belirli problemleri bir takvim çerçevesinde tek tek değerlendirilmeli ve çözüm önerileri sonucunda oybirliği ile karar çıkartılıp ilgili mercilere görüş bildirilmeli. bu heyetin kararlarının hukuku, "bağlayıcı nitelikte" inşa edilmeli, böylece sektör babalarının veya bu işlerden uzak bürokratların "işlerine geldiği gibi" karar alması engellenebilir.

    çok zor olduğunu biliyorum bu işin, çok fazla baskı olacaktır ancak bu tip bir yapılanma becerilebilirse teori+pratik birleşerek denizlerimizin yararına kullanılabilecektir diye düşünüyorum.

    Yakup Bey bu konu hakkında vermiş olduğunuz değerli bilgiler için de ayrıca teşekkür ederim. saygılar.
     
    Son düzenleme: 12 Eylül 2008
  15. yucey

    yucey yusuf

    Mesajlar:
    3
    Şehir:
    sakarya
     
  16. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Mesele benim açımdan bu değil... Tabii ki katkılarınız için teşekkür ederim.

    Sadece benim söylediklerimi tekrar ediyor, benim MESELA... dediğim şeylerin üstünde fazla duruyorsunuz. Dikkatle baktığınızda pek çok konuda aynı şeyi söylediğimizi görebilirsiniz.

    Türkiyede kesimli modern trol ağını getiren yerleştiren kişi benim. Ortasu trolü ağını ülkemize yerleştiren kişiyim.

    En büyük mesaisini balıkçılarla geçiren, hala ticari balıkçıya ağ tasarlayan biriyim.

    Av jurnallerini ve bunların yazılışını, istatistik toplamaya gelen memurların kayıtları tutuş şeklini
    bunun dışında su ürünleri danışma kurulunun işleyiş biçimini (yıllarca bir üyesi olarak çalıştım) çok iyi biliyorum.

    Zaten benim de kötü dediğim şeyler bunlar.

    Yani; bunlar uzun uzun yazılar arasından zor seçilse de, yüzyüze konuşmada olduğu gibi bunun anında anlaşılması zor.
    Bir amatör balık avı forumunda bu tartışma uzarsa bazıları için bıktırıcı, bazı şeyler için de sakıncalı olabiliyor. Demek istediğim budur.