Sevgili barış, senin yaşadığın sorunları hepimiz yaşıyoruz.. İşte bu yüzdende, ezbere 50 gr kurşun, 5 numara iğne, 0.40 misina formülü veremiyoruz.. Genelde insanlar tecrübelerine göre, en yaygın ortam için en optimum çözümü öneriyor.. Ama bu sarayburnu iskele için makul iken, galata köprüsü için makul olmuyor.. "kurşunun ağırlığını akıntıya göre ayarlayın" makul bir söz. Ama bu akıntıyla ne elde edeceğiz? Kurşunun dibe yavaşça inmesini mi hedefliyoruz? Kurşunun dipte gezmemesini? İşte asıl söylenmesi gereken budur ki, pek üzerinde durulmaz.. Basit bir örnek vereyim: Çaparinin, simlerinin bağlandığı iplik mutlaka kırmızı olmalıdır.. Bu cümleye pek çok yerde rastlayabilirsiniz.. Ama "neden?" cevabı olmaz.. Cümleyi şöyle kursak: "Çaparinin simleri bağladığınız iplik kırmızı olursa, ayırtedici bir özellik olan solongaçların kızıllığını verecek, iğnenin balık gibi görüntüsünü pekiştirecektir".. Maalesef, şu şudur ve hatta budur diyebileceğimiz basit cümleler bana ters geliyor. Genelde, meselenin neden ve niçinlerini öğrenmeye, göstermeye çalışıyorum.. Umarım faydalı oluyorumdur..
Serdar Abi, Verdiğiniz "basit örnek" bile benim için yepyeni ve tam da aradığım türden bir bilgi. Özeniniz tüm yazdığınız mesajlarda farkediliyor, zaten ben de biraz bu yüzden "çaktırmadan" size hitaben dert yanmıştım. Ağzınıza, ellerinize sağlık, kendi adıma konuşmam gerekirse, ben çok faydalanıyorum tecrübenizden. Saygılar