Lüfer Raporu 04/Eylül/2009 Alico&Boğaç&Deniz.

Serdarcım 3 dakikaya geliyorum....... güzel yazmışsın.

 

Hadi yav saatlerdir türbüne yerleştim seni bekliyorum burada

 

bende beklemedeyim valla.sıra sende @alico

 

Aşıklar meydana çıkıyor

 

Alico abi tebrikler..Çok güzel bir av olmuş..

 

yine güzel bir aliço klasiği daha tebrikler emeklerinin karşılığını fazlasıyla almışşın ellerine sağlık ustam

 

Ustacım sağolasın var olasın yüzünü görmeye sesını duymaya hasret kalmıştık nerelerdesn bakalım geldi balıklar inşallah iyi avlar geçecek bu sene.

 

Sağolasın diline sağlık inşallah hepimizin başına diyelim.

Aytekinim. evet balıklar geldi dahada gelecek herhalde. sağol dostum benim.

Öndercim. canım arkadaşım sağolasın üzel avlarını gıpta ile takip ediyorum daha güzel av günlerine diyelim.

Çok çok teşekkürler sağolunuz. ellerinize sağlık.

Eşref abim benım yılların dostu sevgili abim sağol varol bakalım balık bu rüzgarlarla beraber indirecek herhalde.

Özgürcan hislerimize ne kadar güzel tercüman olmuşsun o kadar zamandan sonra o İlk balık geldimi oltanın ucuna daha kaklarken tasmalandı garibim.
Süper oldu o kadar özlemişizki sorma gitsin.

Sağolasın ellerine sağlık daha güzelleri hepimize rasgelir inşallah.

 

Hiç art niyetsiz soruyorum. 1. şıktaki hesaptan kim ne anladı? 40.000 TL + 250Lt = 625 TL

 

buralara daha uğramadı o kuzular kıyıdan lüfer tutmak şu sıralar sayısal lotoyu tutturmak gibi 30_40kişiden anca 2-3 kişi balık alıyor oda 1_2 tane

 

evet mazot parası.ama hepsi harcanmamış.

 

Bence şu güzelim ava "para" lafı hiç karıştırılmasa iyi olurdu Ama av sizin, para sizin, ne diyelim "Tam amatör ruhlu" avlara rastgelsin diyelim bitsin

 

Sevgili Alico, gene külliyeten yanlış anlama vakası..

Eğer cebimde 40 milyarım olsa, ilk alacağım şey bir tekne olur.
Cebimde 675 Liram olsa, gene gözümü kırpmam balığa giderim. Defaten kredi kartından avans çekip, kendini napolyon sananlara bile "çüşşş" dedirtecek şekilde o parayla ava gittiğim olmuştur, gideceğimde olacaktır..

O yüzden seni gayet iyi anlıyorum.. Pompa şu para, mazot bu para, kumanya o para, peki o zevk? Hah, o zevke paha biçilemez. Ve inan o açıdan sen ile ben aynı düşünyoruz.

Ama hadi ben salağım öyle yapıyorum, senin paran var böyle yapıyorsun. Peki olmayanlar ne yapacak? İşte benim derdimde bu..

Gidip gidebildiği yer, gidebildiğimiz yer ahada burası mesela:



Buradan, Pazar günü, gırgır gelip o feribotun 10m arkasından bir sürü istavrit, arada levrek lüfer filan kaldırıp götürmüş.. Ben görmedim, gecenin bir vakti.

Ama burada çok lüfer yakaladık. Palamutta.. Lidaki'de.. Torik gibi nerdeyse istavritlerde. Burada hemen hepsi olur. Ama kolay kolay istavritten başkası yakalanmaz.

Elbette benzer yer çoktur. İşte Galata. İşte Haliç. İşte Sarayburnu. Buralara da giden, gidebilene bu zevki yaşatacak bir şeyler lazım. İşte tüm mesele bu. Uğraştığımız, ettiğimiz bu yüzden. Ne yapıyoruz? bir şeyler yapıyoruz, deniyoruz, netice alırsak, emin olursak, gelip burada paylaşıyoruz.

Ne yapmaya çalışıyoruz? Hata toleransı yüksek, yemlerin olası sorunlarını giderecek takımlar yapmaya çalışıyoruz. Ki, böylece daha az ustalık, daha rahat yem temini ile, insanlar iyi kötü bu zevki tadabilsin diye bekliyoruz.

Ne yapmaya çalışıyoruz? Bildiklerimiz buralara aktaralım. Tecrübelerimizi aktaralımda, bizle beraber gitmesin, bizi aşsın, başkalarına faydalı olsun, başkaları alıp bilgiyi bir adım götürsün.

İşte herşey bundan ibaret Alico.

Ve bu bağlamda, benim beklentim, işte bu gariban bizlere, lüfer, palamut vs. tutturacak bir formül bulman, söylemen, göstermen.

Ama sen boyuna "Aman efenim, bizim takımlar ahada böyle palamut tutar" diye geliyorsun. Bana 35 kulaçlık takımı Karaköy iskelesinin yanında nasıl kullanacağıma daişr bir yol bul madem ki, o çapari benim işimi görsün. "Amanda işte böyle döşedim lüferi" diyorsun. İyi, o zaman Sarayburnu'nda bulabildiğim taşın tepesine dikilince, yarımgöz zarganayla uzun olta yapabilmem için bir yöntem bul ki, benim kelime bir merhem olsun.

Senin uzun oltanı, çaparini, yemlerin vs. hepimiz biliyoruz. Ama şunu bir türlü anlamak istemiyorsun: Senin takımların taklavatın süper olabilir. Ama bizim alemimizde maalesef işimizi görmüyor. İşte bizim söylediğimiz, uğraştığımız şey bu. Biz, bizim kısıtlı alemimizde, 24 tane olmasa da, iyi kötü 1-2 tan haftalık değilse de 15 günde birlik, alabilecek bir şeylerin peşindeyiz Alico. Yemlemeymiş, şöyle iğneymiş, böyle şuymuş vs. hepsi bu amaca hizmet için sadece.

Her tekneye binip çıktığımda, ne olur? Teknenin sahibidir, bir bilendir, birisi çıkar, götürür bizi bir taşın tepesine diker. Fi tarihinde orada sağlam bir lüfer tutmuştur. Aha burası der, sabaha kadar ağaç oluruz teknede, tık olmaz. Öbürü götürür bizi bilmem nereye, sonra der ki "Ama burda canlı yem olacak, yada zargana olacak, başka türlü lüfer filan gelmez."

Madem öyle, canlı yemimiz yok, zarganamız yok, ne götürürsün bizi taa bilmem nerelere? Bizi götür o zaman zargana ile, istavrit ile tutulacak bir yere madem ki, haksız mıyım? Derdimiz neydi, kredi kartından avans çekip misliyle kazık yemek sıkıntısına böyle boşa masrafa neden girdik ki?

Biz eğer iki şişe bira içmek yada mangal yakmak derdinde olsaydık, mekanımız bol zaten, neden o masrafa girelim ve boşuna pösteki sayalım? En azından hafta sonumuzu heder edelim? İşte bu yüzden Alico, imkanımız ancak bu kadar olduğundan, bu imkanlarla o lüferi, şu levreği, bu bilmem neyi tutacak bir şeyler arıyor, buluyor kullanıyoruz. Yoksa, lüferi sizin resimlerden başka yerde görüp göreceğimiz yok.

 

ben bi şeyi merak ediyorum.bu kadar cok balığı ne yapıyorsun.sonucta hergün balıktasın diyebilirim.
fazlalıkları forumda dağıt.duacı oluruz.

 

Bizim yaktığımız mazot düşünülüyor verdiğimiz emek, çaba 25 saatlık mücadelenin demek hiç hatrı yokmuş. anlıyorum ama ne yapalım bunları 2 gündür biz konuşmuyoruz. ama bizim yaktığınız mazot sarfiyatı raporu gölgeler duruma gelecekse evet ne yapalım durum böyle içini kimse bilmez olayların içi bizi yakar sadece.

O yüzden ne yapalım sariyat olmayacak diye gidip teknelerimizi satıp. aynen solumuzdaki insan gibi bizdemi balık tutalım ne yapalım bizim kısmetimiz böyleymiş avcılık metodumuzda bu şekilde herhalde kıyıdan olan arkadaşla bir fark olacak olmalıda ama bizim emeğimiz bizim sevgimiz maalesef hiç ama hiç sayılmış.... hayır anlatamadığımız. Serdar koylu elinde olta ben tutarım balığımı diyecek biz. bu kadar techizat bu kadar sorunla bu kadar balık yakalayacağız. ve konu herşey bitti ordaki güzelim lüferden sonra gelecek harcanan mazota yok öyle birşey kabullenemiyorum ben.....

Kusura bakmayınız parasal konular fazlaca bizide bozuyor ama. madem fayda zarar analizi yapılıyor. buyrun burda herkes birbirine yakın.eş dost insanlar Faydasını zararını analizini siz yapın.. ki biz yaptık komple zarardayız. ama mutluyuz. bir tane balık tutsak dahı mutluda olurduk......

 

Çözüm basit Bundan sonra raporlara sadece fotoğraf ve kullanılan malzemeler ile ilgili bilgi yazılır, böyle saçma bir şey avı gölgelemez Şahsen çok üzüldüm.

 

Serdarcım sen herşeyi neden kendine bu kdar dert edıyorsun ne xaman dersen emrinde tekne hangi gün hangi saat dersen. buyur gel. sen bırak bu işleri düşünmeyi sana açık davet gel tutarsın lüferleri sezon boyunca ondan sonrada bırakırsın bu tür takımları taklavatları yemlemeyı falan.

 

Ben gereksiz mesajları kendim sildim arkadaşlar kusura bakmayınız. Bizim raporumuz bundan ibaret dahası ve güzelleri diğer arkadaşlrıma gelsin.

 

Çok sağol Alico, en derinden teşekkürlerimi sunarım nazik davetine.

Ama emin ol ki, benim lüfer tutmakla derdim yok. Belki 24 tane değil ama, konu komşuya da düşecek kadar götürüyoruz eve en azından.

Ama benim derdim bitince, buradaki 6 bin yada 600 yada olsun diğer 6 olsun, üyenin derdi bitmiş olacak mı?

Ben benim durumumda, benzer durumda olan pek çok arkadaş için, şahsen kendi nasırıma yakacak bir kına peşinde gezdim kaç sene ve randıman veren, iş gördüğüne kesin kanaat ettiğim bir şeyleri aktarıyorum. Hiç kimse, evet bir allahın kulu daih çıkıp tarif ettiğimiz şeyleri yapmasa, umrumda dahi olmaz. Ben, üstüme düşeni yaptım, gönlüm rahat.

İş görmek? 20 dk en fazla içinde, 5 iğne ile full çekmece, koca bir kovayı taşmaca palamut dolduran çapari de var şurada elimde. Galata köprüsü, yanımızda görüp palamut çaparisi açanlar, zoka atanlar vs. sıfır iken hemde. Ama bak, bu şöyle yapılır, böyle yapılır filan diyor muyum? Balığın bir acayip haline denk gelmiştir, bir çiçekle bahar gelmez, ben o takıma, çapariye tamam diyemem, millete gereksiz masraf ve/veya vakit zayi ettiremem.

Hüseyin efendi, teknesi vardır, adamı vardır, yeri vardır, yer kapacak zamanı vardır. Gidiyordur balığa, alıyordur nevalesini. Halinden memnundur. Hüseyin Efendinin benim tarif ettiğim takımla, taklavatla ne işi olur? Elindeki düzen neyse, buyurur devam eder.

Ama Kazım efendi, gidiyordur, tuttuğu balıktan memnun değildir. Evine boş geliyordur. Teknesi yoktur. Evi Dağın başındadır, balık olan yere gelene kadar, dikilecek taş kalmıyordur. Bir arayış içindedir. Denk gelir, görürse, aklına yatarsa, benim tarif ettiğim takımları, şunları bunları kullanır. Verim alamazsa, netice vermezse !

Malzemecilerde bildiğin mantar, hazır lüfer takımı filan kıyamet gibi. İnternete gir, sebil gibi lüfer takımı tarifi bulursun. Al, kullan, memnunsan, devam et. Serdar KÖYLÜ gelip seni dövecek değil ya, neden bunu kullanıyorsun diye?

Kazım efendi denemekle ne kaybeder? En fazla 10 TL para harcar, hepsi bu.

Peki, denedi, bu parayı harcadı. İş yapmadı benim takım.. O zaman ne yapar? Arkamdan yedi sülaleme rahmet okumaz mı? İşte o yüzden Alico, emin ol, iş yapmayacağına garanti olarak bakmadığım, defaten ve hep iyi netice vermeyen hiç bir takımı, tekniği, düzeneği vs. çıkıp bu kadar insanın önüne kimseye tavsiye etmem.

Sadece şunu beklerim. Balık işi bir konsept işidir. Mantarı böyle yapıvermekle sihirli değnek değmiş gibi halloluvermez. Yemi, takılması, misinası, kamışı, iğnesi şusu busu bir bütündür. Bunlar arası uyumdur benim tarif ettiklerim. Bu uyumu bozacak bir modifikasyon yapıp, sonucu benim sırtıma yüklemesin kimse, bana kafi..

 

Serdar cım raporumuza gösterdiğin alaka için teşekkürler ben 61 nolu mesajdan sonraki tüm mesajlarımı sildim attım haklısın arkadaşım. biz bu kadar balık tutabiliyoruz dahası senin başına.