Alper geçmiş olsun inşallah başka bir lüferse senin balığını ısıran sen yakalarsın. Serdar kardeşimin yaşı küçük yazdığı kelimeler uygunsuz onu anladım ama sen Gürol abimizin resmini yada yaşına bakmadan ve hatta seni koruma amaçlı yazdığı yazıya bakmadan terslemişsin ve hatanı anlayıp düzeltmişsin tebrik ederim. Sitemizde büyüklerimize hürmeten abi , dayı , amca ve hatta dede diyerek sıcak bir ortam yaratırız , onlarda bize kardeşmiz diye hitap eder Dediğim gibi Serdar kardeşim kalemi biraz kaba ve kulağını çekmekten biz usandık. Hayırlı bayramlar.
sizede hayırlı bayramlar haklısınız büyüklerime bu güne kadar hep saygılı olmuştum ama bi anlık alınganlıgıma geldi umarım evgili büyügümüz beni anlar vede yaşının verdigi olgunlukla beni affeder hayatımda yapmayacagım birşeyi yaptım vede kendimden cok utandım kendisinden binlerce kez özürdilerim bundan sonra tutacagım butun balıkları ona iltifaten tutacam
Önemli olan farkında olmaktır tekrar teşekkürler. Paylaşımlarını dört gözle bekliyor olacağız iyi günler dilerim.
Olay bana olmadi ama seneler once yanibasimda olta atan Ayhan diye bir abim var ona oldu. Dun gibi hatirlarim. Kiyidan taktigi bakin lufer degil kofanayi cekerken iki buklum oldu, "Buna baska balik atladi " dedi. Ya kofanaya hem de Istanbul da ne baligi atliyacak, saka yapiyor sandim.Ancak baligi cikardigimizda yan yuzunun bastan assagi sanki iki civiyi baliga batirip kuyruga kadar cekmissin gibi baligin zedeli oldugunu kanadigini gorduk. Tabii bu goruntude cok garipti.Yani bizde en azindan kuyrugu falan yarim ay kesik balik olur diye bekliyorduk ...Kostuk buyuklerimizi cagirdik.Simdi rahmetli olmus , topragi bol olsun, Ali Kaptan geldi.Gosterdik baligi. Sorduk hangi balik boyle yapabilir diye.O da dondu hic unutmam, hala gulumsemeyle hatirlarim, "bunu torik yalamis, saglam bir torik yalamis" dedi. Ancak torigin ozellikle cok iri torigin (picuta, altiparmak) agiz yapisina bakarsak igne gibi ince disleri , duzgun kesik verebilecek agzi goruruz.Bizim ornek de oldugu gibi tam yandan yapisirsa agzin uc bolumunde ki disler once ete gececeginden bir de oltayi o anda yuklenip cektiginizden boylesi bir birine paralel , iki tirnak cekigi gibi yaraya denk gelirsiniz. Bu balikta olansa bence enseden kapma olayi. Torik bunu enseden karina dogru kapmis. Oltada cekildigi icin kesmeden cok, balik dis gecirilen yerden parcalanmis. Kesige bakarsaniz yaranin ilk dis gecirilen yerden asagi dogru cekilerek koparildigini gozlemliyebilirsiniz. Karin tarafinda cene ucunun hafif yayi var. Sahsen Bogazda yaptigim balikciliklarda luferlerin yakalanmis bir luferin ardindan geldigini cok gordum. Ama bu luiferlerin yakalanmis lufere atladigini ne gordum, ne de olana rast geldim veya duydum.Zamaninda zibil gibi cinekop tutardik. Istavrit izmarit neyse cinekopta ondan cokta fazla uzak degildi bize. Ama hayatta cinekopu lufere yem yaptigimizi hatirlamiyorum. Kisaca luferin kendisinden kucuk boyda lufere atladigi hakkinda hic bir deneyim veya bilgim yok. Ancak binlerce cinekopun sagindan solundan tartaklanmis, Kanlica sahilinde eski okulun akintisina saplanip kalmis, SIkIsmis , kiyilamis sekilde gordum. Bunlarda abileri tarafindan boyle zedelenmemis , yenilmemisdi. Cunku lufer bastimi govdeden parca alir, yarim ay veya buna benzer iz kalir.Oyle vucutta tirtiklanmis gibi iz birakmaz. Ama torigin palamutun disleri tirtiklanmis gibi, cizilmis gibi izler birakir. Eskilerin soyledigi artik hurafede olabilir, bunu bilemiyecegim ama cinekop sarikanat ,palamut veya irisi torik baliginin en sevdigi yiyeceklerdenmis ...Eskiden seyirtme atanlar hatirlayacaklardir, torik segitmelerinden bazilari cinekop biciminde dokulurdu ve bunlara cinekop seyirtme modeli denirdi. Yunus yapabilir mi bunu?Evet yapabilir...Ancak yunus memelidir. SIK SIK suyun ustune hava almaya cikar.Suruyle dolasir. Boyle bir olayin olmasinin hemen ardindan veya esnasinda mintikada yunusun oldugunu gozle gorebilirsiniz.Kopek baligi yapabilirmi? Gene evet... Ancak ister enseden , ister geriden bassin illaki kesikte hafifte olsa bir yay formasyonu gorursunuz.Kesigin oldugu yerin etrafinda ezilme izi de vardir.Kisaca benim tahminim toriktir, cok kucuk bir ihtimal de orkinos olabilir. Baligin bicakla kesilmedigi bence aciktir...
Artık canını sıkma,dedimya zaman zaman olabilir böyle şeyler.Aşkının dediği gibi önemli olan farketmek ve hatayı kabul etmek.O kadar çok özür diledinki inan bende utandım.Canın sağolsun,bundan sonra daha iyi arkadaş oluruz.Aşkının dediği gibi sen o genç arkadaşa sinirlenip bana çattın ama ben unuttum.Dah iri ve bütün balıklar tutmanı dilerim.
ya beyler bunlar güzel konular eminim hepiniz bu konuda heycan duydunz alper inşallah bütün lüferler kofanalar nasip olur sana...
vay anam vay bu balık hem daha iri bir balığın asılmasıyla hem de oltanın o anda çekilmesiyle kopmuş hem ısırılarak hem çekilerek kopmuş olmasının kanıtı sanırım kesiğin düzgün olması ama ense ve galsamadaki kılçıkların kalmış olmasıdır. lüferin eti yumuşaktır kolay yırtılır, zıpkın atınca anlaşılıyor, kopması bu yumuşaklıktandır sanırım. palamut mu torik mi bilemiyorum ama çok ilginç. hayatımda başıma hiç gelmedi kafa lüfer çekme olayı. kuyruksuz çinekop, üzeri yaralı sarıkanat çektim ama bu ne be arkadaş bence lüferi komple tutmaktan daha güzel bir anı olmuş. lüfer tutacağıma lüfer kafası tutmayı tercih ederim bir sefere mahsus olmak üzere. her zaman olacak olay değil. kendini şanslı hissetmelisin. (rumuzunun sonunda bjk olduğuna göre, bu akşam umarım Metalist i de böyle kopartırız diye alt mesaj vermekten kendimi alamıyorum )
Alp Daha önce epeyce yazdım, bilgisayarın azizliğine uğradım, yazdıklarım kayboldu, şimdi senin yazını okuyunca bir daha düşünelim dedim. Bazen kardeşlerimiz, biri bir yorum yapınca alınıyor, sanki fikir belirtmek, onu yalancı çıkarmak gibi algılanıyor. Umarım sen böyle düşünmezsin. Anlattığın şeylerde birçok gerçek var ama birbirine karışmış gibi. Bak benim hatırladığım, torik, en çok uskumruyu sever, torik seyirtmeleri hep uzun, yuvarlakçadır. Çinekop gibi yassı olanlar, kofana seyirtmesidir, en azından ben öyle kullanıyordum. Palamut, istavriti sever, palamut seyirtmesi, daha kısa boylu ve köşeli gibidir. Lüfer, istrongilos ve izmarit hastasıdır. vs. vs. Boğazda çok fazla yunus var, yunusun ağzını ve diş yapısını düşünün, ezerek koparır, lüfer, kofana jilet gibi keser, ay çıkarır. Şimdi bir de kafası kalan lüferin büyüklüğünü düşünelim. Kopan kısım, bir toriğin ağzına sığar mı? Yara izi çizgiler halinde olsaydı, torik veya kofananın ağzından kurtulmuş diyebilirdik, bu lüfer adeta çekilerek koparılmış gibi görünüyor. (Kriminal laboratuvara hoş geldiniz. ) Amma da inceledik haaa. Bİr de boğazda bu arada hiç torik tutanı duymadım. Selam ve sevgiler herkese, rastgele.
Sevgili Abim, Benimkisi 18000 km oteden fikir yurutmek. Yani kesin bu budur diyebilecegim hic bir sey yok. Eski yasadigim olaylar tecrubeler ve bunlardan cikarimlar.Kesin bu budur dedigimi zaten soylerim ve ardinda biliyorsam eger dururum.Ama ne ordayim, ne olayi yasayan benim.Bir tek "boyle bir seyde olabilir mi?" diye fikir yurutuyorum. Sevgili muhterem Abim, degerli ustadim, bizim isimiz sevdigimiz bir konuda maksat muhabbet olsun, bir faydamiz varsa dokunsundur.Bahsettiginiz konular insanlar arasinda bilgi, anlayis ve mantik sinirlari icinde gectigi surece hic bir zaman alinmam ki sizin gibi degerli bir buyugumle muhabbetim hic bir zaman oraya varmaz.Bu muhabbetler hem eski bilgilerin ortaya cikmasina da fayda saglar.Bu yuzden cok zevk alirim, hele sizin gibi eski tuz bir abimle yapiliyorsa, Simdi sevgili Abim, Ben Bogazda Hamsi seyirtme(ince gobege dogru siskin, ancak her taraftan oval, ignesi govdeye kalipli) Cinekop seyirtme (yassi yuzlu, kenarleri hafiften oval , bir mizrak ucu gibi, ignesi govdeye kalipli olabilecegi gibi oynak tuturulmus bir uclu (carpma tarzi) igne de olabilir.) Istavrit ve kraca seyirtme (dort prizmatik kenar, gobege dogru siskin veya duz, ignesi genelde govdeye kalipli) Bunlarin kucuklerine yunlu derdik, hatta uzerine iki palamut caparisi kostegi atarak veya horozun gogus tuyunu (uctane kadar) yunlunun govdesine saplardik) Kullandim. Ancak kendi tarzim istavrit ve kracayi gerek segirtme olsun gerekse yunlu olsun daha sevdi. Bu oltacilikla kiyidan balikcilik yaptim ve yakaladigim baliklar lufer, kofana, palamut ve toriktir. Ancak hamsi modelleriyle de torik ve palamut cikarani cok gordum. Iclerinde benim ahalim icersinde en az kullanilan cinekop modellerdi. Ama soylediginize bir destek olacaksa bununla ozellikle uclu igneli modelleriyle cok kofana ve lufer tutuldugunu gordum.Ama cinekop modellerle atanlarin bile asil amaci bu cesit yunlu ve seyirtmelerle palamut ve torikti. Luferi ve kofanayi genelde yemli zokali oltalar ve uzun oltayla hedeflerdik. Ama seyirtmecilikte dedigim gibi arada lufer ve kofana da oltaya atlardi. Gerek bambu kamislarla kiskandirarak rihtim kenarlarinda, kiyidan tekneden zokali yemli oltalarla,capariyle, kasikla, kiyidan mantarliyla. tekneden mavrukayla sayisini ifade edemiyecegim cinekop tuttum ama bir kere bile cinekopumun kesildigi vaki degildir , gormedim de... Daha once belirttigim gibi yarali cinekoplar gordum. Bir olayda binlercesinin yarali oldugunu gordum. Ancak kesinlikle diyebilirimki lufer kesigiyle palamut izini ayirabilirim ve o cinekoplar kesinlikle lufer tarafindan zedelenmemisti.Ahalide ayni fikirdeydi. Torigin uskumru sevdigini ve hatta korfezde uskumru kullanilarak iri zokalarla yemli torik tutuldugunu biliyorum.Ancak benim donemimde uskumruyu Bogazda kolyaz baskinlarinda tek tuk arada cikarirdik.Suprizdi.Gokceadadaki balikciligimin otesinde Bogazda hic uskumruyu hedefleyerek balikcilik yapmadim. Buyuklerimden duydugum kadariyla da uskumru balikciligi Bogazdan her sene ciddi olculerde azalarak 1954 yilinda son ciddi avini verip, cekilmistir. Kisaca Bogazda 76-95 yillari arasinda uskumruculuk gormedim.Size anlattigim palamutun (torigin) cinekop sevmesi kendi tecrubem veya cikarimim degildir, eskilerden duydugumdur. Ancak gostermis oldugum cinekop seyirtmesi ornegini sizin soylediginiz bakis acisiyla tekrar gozden gecirdigimde gercekten bu tarz seyirtmeyle palamut veya torik devamli hedeflense de , cikarildigini hic gormedigim gibi , bu tarzla kofana ve luferin cekildigini hatirladigimi itiraf etmeliyim. Bu kofananin cinekop veya sari kanat yiyebilecegini gosterir mi gostermez mi bilemiyorum... Butun bunlarin isiginda uzun bir zamandir ben de Bogazda torik boylarda palamut alinmadigini, alindiysa da bunu duymadigimi biliyorum. Ancak dedigim sebeplerden yunus olabilecegini dusunsemde bunu elimine ettim. Yani gene en destekli fikir yurutmemi torik veya orkinos turu bir baliga yaptim. Torigin o baligin disledigi ensesinden geriye kalanini yiyemiyeceginin farkindayim. Ancak bence gormus oldugumuz kafanin ait oldugu lufer oyle cok da buyuk degil. Dusuncem bir torik buna enseden dalmissa , oltanin cekilmesiyle baligin kafasinin govdesinden yirtilarak ayrildigiydi... Ancak dedigim gibi yukardaki ifade ettigim basamaklardan gecen bir fikir yurutmeydi. Aslen ne olmustur bunu iddia edebilecek gucte degilim. Saymis oldugunuz olasiliklar da elbetteki mumkun olabilir. Bu konuda soyliyecegim bundan ibaret sevgili Ustadim. Mahir Reisim siz beni muhtemelen tanimazsiniz.Aslen bende sizinle hic karsilasmadigimi saniyorum. Ancak yegeniniz Ozlem(Amerikada) cok yakin arkadasimdir.Simdi hayal mayal sizin sanirim Anadolu Hisari Kurek kulubunun tam karsisinda ki , Dere kiyisindaki yalinizi hatirliyorum.Bir ara ortalikta sanirim saglik problemleri yuzunden yoktunuz. Umarim iyisiniz ve keyfiniz yerindedir.O donemde sizinle muhabbeti bu semtlerin cocugu olarak cok istedim ama mumkun olmadi.Insallah bundan sonra olur. Mubarek Bayraminizi kutluyor, muhterem ellerinizden opuyorum. Saglicakla kaliniz.
Mahir Abi bir daha okudum... Ozellikle bu satirda ifade ettiginize kesinlikle katiliyorum. Buyuk bir ihtimalle yanildim abi.Gercekten torik olsaydi o bahsettiginiz cizgiler kopma yerinde de olurdu. Rast gelsin.
Alp Yok, palamut demeyecektim. Kofana dedim, zira kofana palamuta saldırır ama palamut lüfere saldırmaz, ancak torik lüferin ufaklarına saldırabilir. Lüfer sülalesi sakat bir takım, fazla sataşmaya gelmez. Sana da rastgele
Alp, hepimiz fikir yürütüyoruz, hiçbirimiz de kesin budur diyemeyiz, doğrusunu ancak Allah bilir. Ne zamandır niyet ediyordum bir türlü kısmet olmadı ama galiba bundan sonra benim, (antika mı demeli, müzelik mi bilmem) seyirtme zokalarımın resimlerini buraya koymam iyi olacak . Çok güzel anlatmışsın, herkes kendi yaşadığını bilir tabii ki. Ve doğru olan da kendi tecrübesidir. İyi dileklerin, layık olmadığım övgülerin için teşekkürler ederim. Evet, Özlem senden bahsetmişti. Benim de Kanlıca'da körfezde arkadaşlarım vardı(Koray,Oktay,Nil kardeşler). Göksu deresinin kenarındaki evde 17 yıl oturduk, kısmete bak, sandal evin önünde bağlı, ben her fırsatta denizde... Sonra o ev satıldı, biz de Beylerbeyi'nin tepesinde bir yere yerleştik.,senenin büyük kısmını da Tekirdağ Barbaros''ta geçiriyorum ama ne yazık ki orada da balık pek verimli değil. Kısmetten fazla olmaz, ne yapalım. Uskumru konusuna gelince, en son 1960'da tam da 27 Mayıs sabahı, Küçüksu'da bir sandal uskumru tutmuştuk, av anılarında hikayesini anlatmaya çalışmıştım. Uskumrunun intiharı diye, oku bakalım, hoşuna gidecek, seni, hatırlayabildiğin kadar eskilere götürecek mi? Dediğin doğru, her konuda asıl maksat, fikir jimnastiği ve bilgi alışverişi, hani ne derler, bin bilsen de bir bilene sor. Selam ve sevgiler, okyanusta rastgele.
reise ustam öncelikle saygılar biran önce resimlerini vede anılarını dinlemek istiyorum birde beylerbeyi demişsin ben kavacıkta calışıyorum vede oranın sahilini pek bilmiyorum oralarda nerelerde avlanılır akşamları iş cıkışı gitmek istiyorum tecrübelerini paylaşırsan cok sevinirim.forumda yazan bütün arkadaşlarada cok teşekkür ederim.herkese bol balıklı günler diliyorum
Alper Biliyorsun Hisar'da fazla sahil yok, her taraf yalılarla kaplı. PTT'nin önünde küçük bir açık alan var, orası da her zaman balık yapmaz, yaptığında da istavrit, biraz da izmarit. Kandilli'yi zaten biliyorsun. Kavacık'tan, en yakın, geniş ve mevsimi uzun olan, Kanlıca-Çubuklu iskelesi arasındaki sahil var. Ben kıyıdan avlanmadığım için sadece denizden geçerken gördüğümü söyleyebiliyorum. Hisar'da camiyi Kanlıca'ya doğru geçince bir yıkık yalı bahçesi vardı, oradan olta atanları görüyordum, orayı da tel örgüyle kapatmışlar. Aslında Boğaz'da eski düzen kalmadı, eski yalı sahipleri, deniz kültürü olan insanlar kayboldu, yalılar, deniz kültürü olmayan ama parası çok olan insanların eline geçti. Onlar da ilk iş olarak yalıları restore ederken, altlarındaki canım kayıkhaneleri kapatıp, molozla doldurup yok ettiler, yalıların özelliği gitti. Eski sahipler, balıkçılar yalılarının önüne geldiğinde hatır sorar, hatta vakti ise çay ikram eder, balık olursa bizi unutmayın diye sipariş verirler ve rastgele derlerdi. Şimdikiler köpeklerini salmış, uzaktan geçene bile saldırtıyor, buraya yanaşma, ip bağlama, bizim rıhtıma dokunma diye yırtınıyorlar. Maalesef.
reise teşekkür ederim ustam paylaşım için anlaşıldı bizyine bildigimizyerlere yani avrupa yakasında avlanalım. ama artık arupayakazındada birşey cıkmıyor ustam eskiden bebekteki konsoluslugun ordan cok güzel lüfer cıkardı artık bir kac senedir orasıda yapmıyor.ustam dün sahildeydim cok güzel istavrit yaptı sıyırtmayla baya aldım.akşamda cinekopa yattım ama malesef tek bir vuruş alamadım yalnız yanımdaki bie amca bir adet sarıkanat aldı yalnız ben şuna baglıyorum işi havalar hala sıcak sularda sıcak balık buyüzden bogaza pekgirmiyor diye düşünüyorum bu kanıya nasıl vardım dersen istavrıtı yaprak tabir edilen şekilde kesim ineye takarken bile yem elimde dagılıyor üstelik taze yem oldugu halde sanırım havaların birazdaha soguması gerek diye düşünüyorum.ustam düşüncelerini paylaşırsan sevinirim.şimdiden teşekkürler
Alper Yem bıçağın çok keskin değil mi?, bağışla, acemi muamelesi yapma bize diyeceksin ama, bazen bu tongaya ben de basıyorum. Bıçak çok keskin olmazsa, keserken yemi zedeleyebiliyor.Zira hava çok sıcak da olsa taze yem hemen dağılmamalı, ama dışarıda biraz beklemişse o başka. Biz lüfere gittiğimizde, daha sandallarda iç livar usulu yokken, yemleri canlı saklamak için bir torun içinde denizde bırakırdık ve balık nazlı ise her seferinde tek yem keser, kanlı kanlı gönderirdik lüfer beyefendiye ama balık çok salıyorsa o zaman da yem kesmekle vakit kaybetmeyelim diye birimiz av yerine gidene kadar(kürekle) birimiz yem keserdik(iki kişi isek). Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer demişler. Şimdi balığın boğazda yatmasına izin vermiyorlar.
reise teşekkürler hocam cevap için size büyüklerime cok sorucak sorularım var ama biraz kafam bozuk koca şanlı beşiktaşımız mahalle takımından 4 yiyor bu yüzden biraz canım sıkkın reis hocam beni mazur gör senin gibir ustaya cok soracak sorum var ama dedigim gibi canım biraz sıkkın hocam bana zaman ayırdıgın için cok teşekkür ederim başka bir konuda inşallah görüşlerini bekliyorum .hayırlı geceler
İmzamda, baba adım dışında bütün nüfus kaydım var. Ben de Beşiktaş'ı tutarım ama gerçekleri gözardı etmem. BAna göre o mahalle takımı değil, taş gibi, disiplinli bir takımdı ve bunun böyle olacağı İstanbul'daki maçta belli olmuştu. Bana göre Tabii. Neyse artık tüm gücümüzle lige asılırız...inşallah.