Merhabalar. Dun gecem uykusuz gecti ama buna degdi dogrusu.Yer Aydin/Davutlar/Sevgi Plajinin 1km Kuzeyi yem yengeç.Boyu hemen hemen 50 cm falan geldi. Agirligini olcemedim 2 kilogramcivarı sanırım. Hikayeyi ve diger tum bilgileri aksam uyanınca saglam kafayla en ince ayrintisina kadar anlatacagım simdilik beni mazur gorun cok yorgunum. Bu arada bu benim ilk minekopum oldugu için üstadlardan yemek tarifi vermelerini rica ediyorum, Izgaramı yapayım firindami pişireyim
Maşallah, güzel av olmuş valla.Tebrikler kardeşim ,bol nasipler Yemek konusunda http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=5878 linkinden faydalanabilirsin
minekop u ızgara yapamazsın kurur cünkü yagsız balık. minekop u tavada yapacaksın yağlı yağlı cok güzel olur simdiden afiyet olsun...
Tenbel, aramıza hoşgeldin harbiden tenbel misin yoksa bilmediğindenmi İmza ayarlarını yaparsan senide tanımış oluruz diyecektim
tebrikler güzel balık ......... benimde ilk menekop'um 7 kg civarındaydı heycandan ne yaptıgmı hatırlamıyorum hala ..... yenilerine rasgelsin
Valla gaza geldim bak simdi..Acaba bu gece de ben mi sabahlasam???? Tebrik ederim kardesim.Simdiden afiyet olsun..Aman mundar etme.. RAKIm ın fazla olmadıgı biryerde BİRAn once ye kardesim.. Darısı basımıza...
yok be dostum nereden çıkarttın dedeyi yok dostum o balık üvey dedesi olsa gerek tebrikler harika bir balığa benziyor tatar ramazan ğibi sert bakıyor daha büyük balıklar dileğiyle rastğele
Gecikmiş hikaye... Selamlar. Detayları yazıyorum geciktirdiğim için kusura bakmayın. Tarih: 30.06.07 Saat: 04:00-07:00 Yer: AYDIN/KUŞADASI/Davutlar/Sevgi Plajının yaklaşım 1 km Kuzeyi Yem: Kırmızı kurt ve canlı yengeç Takım: 3 Köstekli Dip Oltası İğne: Mustad 496 (5 Numara) Hikaye: Yazlığa gelir gelmez hazırlıklarımı tamamlayıp 3:30 gibi evden çıktım. 3:45 gibi avlak bolgeye geldim. Sahilde benden başka balıkçı yoktu. Denizdede balıkçı teknesi göremeyince oldukça sevindim.Dolunay vardı ve ay denize baktığımda saat 10 yönündeydi. Deniz orta dalgalı ve dolayısıyla orta pislikteydi. Ara sıra yosun ayıklıyordum ancak geçen ay ayıkladıklarım kadar yıldırıcı değildi. İlk 1 saat herhangi bir vuruş olmadı. İçimden bir daha sabah buraya gelirsem demeye başladığım sırada zillerden biri çalmaya başladı. Bir çektim hayatımda gördüğüm en küçük mırmır 4 yada 5 cm. Ulen senin ne işin var buralarda sen git baban gelsin dedim. Beni şikayet etmiş babasına 10 dk sonra babası geldi. Gel bakalım babalık dedim atim kovaya. Sonra gene ziller sustu. Derken saat 07:00 gibi olta sallanmaya başladı hobaa dedim “200-300 gramlık bir çipura geliyor. “ Elime aldım kamışı 40-50 metre uzakta olmasına rağmen acayip vuruyor. Başladım kalama vererek çekmeye. Ama ben hala en fazla Yarım kglık falan bir çipura bekliyorum. 3 dk lık bir ugraş sonucu balık kıyıya iyice yanaştı. an çok heyVücudunun ilk parladığı ecanlandım kuzu gibi bir levrek diye düşündüm attım kamışı kumsala aldım misinayı elime. Ama bir sorun vardı hazırlıksızdım ve kepçem yoktu. Balık kıyıda yüzüyor ben onu karaya çekmeye korkuyordum. Denize mi girsem, tişörtü çıkartıp onunla mı yakalasam diye arpacık kumrusu gibi düşünürken büyük bir dalga geldi ve balığı kıyıya kadar zorlanmadan sürükledi. Banada balığı dalganın içinden hafifçe çekivermek kaldı. Balığı kumsala yatırdım. Kovama giremeyecek kadar büyüktü. Kendi kendime bune balığı diyordum çünkü daha önce hiç görmemiştim. Bugünün hasılatı bence yeterliydi ayrıca balığıda canlı tutamayacagım için toplanma kararı aldım ve etrafımda yürüyüşe çıkmış 3-5 insanın şaşkın bakışlarıyla toplanmaya başladım. Tabiî ki derya denize teşekkür maiyetinde ilk tuttuğum baba mırmırıda tekrar yuvasına geri bıraktım. Balık kovama sığmadığı gibi yanımda herhangi bir poşette yoktu. Balığı gazeteye sarıp hafif belini bükerek mini valizimin içine sığdırıp evin yolunu tuttum. Yazlıkta günün kahramanı bendim
Harbi baya bi zevk yapmıssın kardesim.Bak sabah yazıyı gorunce gaza gelmistim aksama cıkayım diye hazırlık yaptım fakat yalnız basıma cıkmak bana pek cazip gelmedi.Simdi detayları okuyunca tekrardan gaza geldim acaba cıksam mı diye..
Abi imkanın varsa çıkmalısın bence. Kışın bu güzel vakitleri çok arıyoruz. En kötüsü elin boş dönersin ama zevkli bir akşam geçirirsin. Stresten uzak herşeyden uzak.
Ya bu minekoplarda bir sey mi var? Yakalayan insanlar ne kadar kaliteli dusunceli oluyor. Tesekkurler Erdem, paylasimin super, hele boyle bir avdan sonra mirmiri salmayi dusunmen gercekten takdir edilecek bir karar.Dahasina rastgele... Saglicakla kal...
Tebrikleriniz için teşekkür ediyorum. Ayrıca Hüseyin Abi'ye de mesajı için ayrıca teşekkür ederim. Berke Abi ben forumun denizdeki balıklar kısmındaki balıklardan Minekopu gorunce işte bu dedim. Özellikle Yüzgeç şekli, sırttaki renkler, çene yapısı ve vücut şekli birebir uyuşuyordu. Ağzının içi pembe idi.Sivri dişleri yoktu zımparaya benzer bir diş yapısı vardı. Bir yerde okumuştum sanırım yine bu forumdaydı. Minekop balığı yakalandığında yada paniğe kapıldığında yüzme kesesi şişiyormuş ve yüzmesine mani oluyormuş. Fazla direnmemesinin sebebide bu olsa gerek diye düşündüm. Bahsettiğin Granyoz balığı hakkında herhangi bir bilgim yok. Minekop ile aynı familyadan mı? Yoksa farklı bir fiziksel görünüşe mi sahip?