Akşam matinesi sona ermiştir arkadaşlar, teşekkür ederim. Topla, topla tası-tarağı. Başın selamette kalsın Balliciğim.
arkadaşalr tuttugumuz balığın boyunu metre ile kimse ölçmez ama üç aşagı beş yukarı belli olur ben şahsen bu kadart yazılanı okudugum için kefal yavrusu daha cazip gibi geldi hem vicdanen hemde balık zevki olarak
mırmırve çupra gibi balıkların yem olatak kullanılması hem tebliğlere aykırı hemde mantıksız bir iş olur bence bırakın onlar büyüsün denizlerimizde kaçtane çiflik kaçkını yada kırması olmayan çupra kaldıki oyüzden bu balıkların yemlik olarak kullanılması etikve ahlak dışı. illa canlı yemle, bırakma oltası ile levrek yakalıyacam diyorsan isparoz,sarpa, karagöz,kaya balığı gibi TC kıyılarındaki her yerde kolaylıkla bulunacak balıklardır. Bu balıklar için limit yo belirtilmemiştir. düşünün bir canlı bırakmam avında kaçtane canlı balık yakalıyıp saklıyacaksınız ve kaç olta atıcak sınız bunu hesabını yaptığınızda en az 10-15 mırmır yada çupra yavrusu yakalamak zorunda kalırsınız. buda hiç etik değil
iğneyi taşıyacak boyda 5 balık aldınmı bide sabırlı olup balığı çekip çekip geri atmak yerine sabırla bekledinmi vuruşu aldığın 5 balığın 3 ünü suya salar eve dönersin. ama yemlik balığı atar çeker hasret giderir bidaha atarsan 3. ye varmaz ölür değiştirirsin bidaha tekrar 30 yavru öldürürsün. mesele avcıda yoksa yemlik balığın ne olduğunun anlamı yok. 40 cm yazılı yavrusu 75 cm zargana hepsi yemdir bence eğer lazımsa.
sarpa, karagöz ve diğer saymaktan üşendiğim canlı yem olarak kulanılacak balıklar varken ve bunlar türkiyede hangi denize gidersen git bulunacağı garanti olan balıklar olduğundan bunları yaklamak varken neden çupra ve mırmır?
Tür konusundaki hassasiyetini anlıyorum Kemal abicim. Nadir bulunan balıkların -ki ille de mırmır ve çupra olması da şart değil- yemlik niyetine ve avlanma limitlerini zorlayacak şekilde aşırı sayıda kullanılması bazı yönleriyle tebliğe, bazı açılardan da etik değerlere aykırı olabilir. Ancak, Karagöz'ün de Tebliğe göre 21 cm gibi bir boy limiti olduğunu da hatırlatmış olayım.
Ben Uğur'un düşüncesine katılıyorum Nuri abi, tebliğdeki balıklar gelen olara zaten erişkin hallerinde bile belli bir boyu geçmeyen balıklar. Levrek, mırmır vb. yavruları bırakalım da büyüsün. Büyüsün ki, üç tarafında dört denizli ülkemizde "sürdürülebilir balıkçılık" diğer "sürdürülebilir"ler gibi içi boşaltılmış söylemlere dönüşmesin
marmara boyutunu aşamadınız konuda. Antalyadan bakınca mırmır özellikle yavru boyda ençok bulunan balıklardan birisidir. ikinci canlı yemi tutan levreğe atıyor antalyada biz canlı yemi Kuzu, palamut (Yazılı orkinos), Sinarit, Yaladerma, Iskarmoz gibi balıklara atarız levrek yokluğundan ya da azlığından). mesela kuzuya atacağımız canlı yem yazılı orkinos olurki 35-40 cmden ufaklarını pek kullanmayız. yani durup durup parmak kadar yavru muamelesi canlı yem meselesinin tartışılmasını değil marmara ve kısmen egede levreğe hangi canlı yem kullanılmalı noktasında kalıyor.
hatırlatmadır, (2) a) Denizlerde amatör avcılık parakete , pinter ve sepet gibi tuzaklar hariç olmak üzere; her türlü olta takımı, serpme, yemlik uzatma ağı ve sualtı tüfeği ile yapılabilir. (2) Bir amatör balıkçı livar ya da canlı yem kovası içerisinde, çizelgede yer alan türlerden, en fazla 30 adet yemlik balık bulundurulabilir.
Doğu Bey, Avlanma usulünüz biz amatör balıkçılara asla uymamakta. Verdiğiniz değerlere bakarsak bir sezonda onbinlerce yavru balığı yem olarak tükettiğiniz fikrine ulaşıyorum. Siz olsa olsa kötü bir profesyonel balıkçı olabilirsiniz ki, biz aramızda bu tür kişileri istemiyoruz. Denizlerimizde yapılan yanlış avlanmalar, tebliğe aykırı tür ve boylarda balıkların balık hallerinde Tarım Orman Bakanlığı görevlilerinin gözü önünde mezatta satılması gibi yanlışlıklar bize aynı hataları yapma imkanı veremez. Tam doğruya ulaşmak istiyorsak işe bir yerlerden başlamalı ve işimizi olabildiğince doğru yapmalıyız. Size bu satırları yazdığım şu sırada bile denizlerimizin bazı yerlerinde dinamitler patlamakta ve troller çekilmekte. Bunu pekçoğumuz bildiğimize göre, hadi hep beraber yasa dışı ava çıkalım ve 2-3 sene sonra bugün nadirde olsa avlayabildiğimiz türlerin resimlerini duvarlarımıza asıp sadece orada görebilelim.
en fazla 30 adet olmak üzere, Yemlik balık boyu azami 12 cm olup, bundan büyük boylar, avlanabilir balık sınıfında değerlendirilir.
Sanırım anahtar kavram "hedef balık" olsa gerek. 12 cm.lik kefali veya çaçayı Akdeniz’in Kuzu’suna yem yapmak ne derece etkili bir sonuç verir tartışılır. Dolayısıyla avlanacak hedef balığa göre yemlik balık kullanımı şart. Yemlik sayısı 30 adetten fazla olmayacak. 12 cm.den büyük avlanabilir boydaki balıklar yemlik olarak kullanılacaksa, günlük 5 kg limitini aşmayacak. Avlanabilir balıklardan yemlik kullanılacaksa yasal avlanma boy limitinden küçük olmayacak. Yasal günlük miktar limitinden de fazla olmayacak (mesela yazılı orkinos için 45 cm ve 2 adet) - Hedef balık, - Yemlik sayısı - Günlük limit. Ve bir bir örnek: 1 kg olan 45 cm boyunda 1 adet yazılı orkinos yemlik olarak kullanılarak, hedeflenen balıklardan da 15 kg.lık bir kuzu (kuzu için boy limiti yok) yakalandığında toplam balık miktarı “avlanan yemlik” + “avlanan hedef balık” 16 kg olacaktır. Yapılan av yasal(?) olmakla birlikte tebliğin 5 kg ile kayıtladığı günlük avlanma limiti de hayli aşılmış olacak. Yukarıdaki maddeleri nasıl bir ortak payda altına almak gerekir ki; vicdani, etik ve yasal bir av gerçekleştirmiş olalım? .
Nuri abi, ava iki kişi giderse ve bir yemlikleri diğeri de kuzuyu tutarsa sorun kalmaz Tamam, tamam.. Şakaydı Daha nesnel ve ciddi yanıtları ben de merakla bekliyorum
