Hocam daha önce tartıştık sanırım bu konuyu. 0,26 yı bırakın resimdeki slikonlarımda 0,40 asso bağlı. Ve oldukça balık aldım bu misinayla. Ha FC misinanın bir anlamı yok demiyorum. Ama güvenmiyorum. Emrah yinede bağlamak istersen albright düğümü iş görür sanırım. 2 misinayı birbirine bağlamakta kullanırım... http://www.youtube.com/watch?v=s40lmqVux4E
Bu arkadaşın da aynı dertten gidiyordu bir ara. Yani 2 ay öncesine kadar. Geçen sene şubat ayından bu yana atçek avına merak sardım. ilk balığımı ekimde tutabildim. Şimdiki rahatsızlığım ise, toplamda yarım kilo ve en büyüğü bir kilo arası olmak üzere 6 tane deniz turnası yakalamış olmama rağmen, neden levrek ya da lüfer alamadığım. Senin gibi çoook böyle balık tutamama raporu yazdım ben. Başkasının raporunu bile yazdım. -Ben değilim diyerek tabi ki de- İki önerim var. 1-Yanında yönünde atçek ile levrek tutanlar var ise, onların metodlarını denemelisin. Yani çekirge olacan. 2-Sende, misinanda, aksiyonunda, kamışında, yeminde, avlak yeri seçiminde vb. üüüüüü-ü.... kabahat çok. En önemlisi de, nasibin yok, vakti saati gelmemiş diyelim. Ben de bir levrek ya da lüfer ya da çıplak tabir edilen yaladerma-çatalkuyruk tutabilmenin peşindeyim. Ya nasip (Yalnız son raporumdaki Antakyalı dedi ki, iyi ki lüfer tutamadın bu hafta! aha şu 2,5 kiloluk lüfer dedi, ( elinde lüferi tutarak), bu balık dedi senin misinanı kafa darbeleriyle kesinlikle koparttığı yetmezmiş gibi, yemini de götürür, makinanı da bozar atar dedi, yalnız, kamışın iyi kamışına bişey diyemem dedi. Belki de dua etmelisin, şöyle 1,5 2 kiloluk bi levrek gelse, 30 dolarlık sahteni götürse ya da misinanı koparsa daha mı iyi. Ama şunun uğuruna inanıyorum. Bazı usta avcıların yazdıklarını hafızandan geçirerek atış yap. Onlar ne yaptım diyorsa sen de onları yap. Hem düşün, hem at-çek yap. Yanına poşet alma. Bıçak alma. Elinde kamış, motor ve sahte yem, ha bir de tırnak makası olsun. Göreceksin bak, balığı tutacaksın, bir poşet arayacaksın sağda solda, içi biralı bir poşet bulup iğreneceksin filan. Çok mu uzun oldu Not. Birader kusura bakma, aradakileri okumadan yazmışım. inan olsun ben de aynı dertten gidiyom. Geçen şubat ve mart ayında o senin dediğin gibi bazen yirmi tane 20-25 cm lik levrek geldi peşinden, fareli köyün kavalcısı gibi, hipnotize oldular, kıyıya kadar geldiler vurmadılar. GES kullanıyor idim Ardından on metre yana geçtim attım. Kol gibi iki tane geldi. Vurmadan geri döndü. Ben bi on-onbeş gün atçek yaptım GES ile, aksiyon verdirmeden GES tamamen aksiyona dayalı bişi. GES ile aksiyon verdirmeden mesela, balık tutamayacağına yemin ederim. Ama dalarlılarla yemin edemem. Günlerden bir gün, şu GES'i dedim şöyle T.Karaaslan gibi yapayım bakayım aslı var mı dedim. Daha ilk atışlarımda aha şu yukarı yazdıklarımı yaşadım hem de neredeyse her atışımda. Yani on adım yana git at. On adım yana git at. Aynı noktadan atarsam rota deşifre oluyor. Bu sene ben de deneyecem kısmetse. FC misina olsaydı bence balıkları almıştım. Deneyememin sebebi, Mayıstan beri levrek tutabilen atçekçi yok. Levrek gelmek üzere, henüz gelmedi hatayda.
Bu biraz algıda seçicilik sorunu. Her yerde, 0.40 misina ile aynı randımanı alacağız diye bir şey yok. Bizim burada, feribot yanaşır, suyu kabartır, bir köpük, bir hengame. O ara silikon atarsınız, rapala atarsınız, küt levrek veya iri istavrit yapışır. Denir ki, gemi balıkları getiriyor. Zahirat ve algıdaki seçicilik budur işte örneğin. Oysa balıkların bir feribotun peşinden gezmeleri mümkün değil, o balıklar oradaydı zaten. Peki ne oldu, su biraz bulanıklaşınca, sizin misina, kurşun vs. zor görünür oldu, balığı ürkütmemeye başladı, olay bu. elbette birazda ortalığın yem, kurt, savrulmuş balıklar vs. ile dolup, balıkların yeme çılgınlığına girmiş olmasının da etkisi büyük. Zira aynı noktada ben herhangi bir zamanda uygun bir takım kullanıp patır kütür levrek vs. alabiliyorum. Balıklar zaten orada, ama su temiz, kolay yem az olunca, nazlı oluyor, misina, sahte, kurşun vs. seçiyor, hepsi bu. Aynısı diğer durumlar içinde geçerli. Sizin 0.40 misina ile levrek alıyor olmanız iyi, güzel. Ama birde FC deneyin bakalım, fark oluyor mu, olmuyor mu? Sorun şu ki, eşit koşullarda FC ile normal misinayı karşılaştırmadan yorum yaptığınızı düşünüyorum. Şöyle bir şeyden bahsedeyim. Zargana olsun, levrek olsun, benim takımlara asla takip olmaz öyle. Küt diye yapıştığını görürüz hemen. Oysa yanımızdakiler balığı ayağının dibine kadar getirir takip ettirerek. Sizce bu neden olabilir? Evet, onlara benim takımlar farklı. Eğer aynı olsa, deriz ki, nasip kısmet. Ama bir fark var ve bu da ava bir fark olarak yansıyorsa, o zaman av sonucuna yansıyan farkın, takımdaki/teknikteki farktan kaynaklandığını görmek gerekiyor elbette. Benim genelde kullandığım Cabela's ProLine 0.28 FC misina. Bu güne kadar, 1.5m köpekbalığından, 6 kg kefalden, 4-5 kg'luk kofanadan, 7-8 kg'luk levreğe varana kadar bir sürü şeyi çekip çıkardım bununla. Bir sağlamlık vs. sıkıntım olmadı. Velakin, vuruş almada, balığı kandırmada anahtar rol oynadığını kesin bir şekilde biliyorum. Bu ciddi ciddi yapılmoş bir sürü denem ve gözlemin bir sonucu. Yoksa, FC misina üreten bir fabrikamız veya satan bir dükkanımız filan olduğundan değil.
Hocam algıda seçicilik sizde var Baştan dedim zaten FC misinanın anlamı yok demiyorum. Sadece güvenmiyorum dedim Berkley in 100% FC sini kullandım beğenmedim. Dediğim gibi belkide hata bendeydi. Düğümü doğru atmadım veya misina tercihim yanlıştı. Diğer söylediklerinize katılıyorum. FC konusunda yardımcı olursanız sevinirim. Mesela albright düğümü doğru tercihmi? Klipsdeki düğüm ne olmalı? Misinam şu an yanımda değil ama Berkley Vanish 0,30 du sanırım. Doğru tercihmi? Bahsettiğiniz misinaya bakmaya çalıştım ama cabelas da problem var sanırım. Aradığım sonuçlarda çıkanlarda monofilament olduğu yönünde. 100% FC mi? Cabelas açılırsa ordan daha sağlıklı bir şekilde bakarım...
Elbet bir gün bizim sahtemize de binecek. Biz de gerine gerine fotoğraf çekilip Rapor yayınlayacağız İNŞALLAH...
Arkadaşlar olmayınca olmuyor 3. sene bende daha alamadım levrek, envaye çeşit sahtem var misina deseniz hem kalın hem ince denedim yok yok yok yok olmuyor. Evvelsi gün sabah ezan okumadan gittim akşamınada at çek yaptım dün akşam gittim bu sabah yine karanlıkta gittim şimdi yine gideceğim yağmur başladı evde kaldım ama birazdan giderim galiba. Ben diyorumki nerede hata yapıyorum çokmu hızlı çekiyorum yada çokmu ses yapıyorum. Avlandığım yerlerde güzel yerler bu sabah sağımda dere solumda dere vardı ortada T bir sağ bir sol denedim hatta avi biraktiğimda çantami acamadim ellerim buz olmuş anlamadimda. Yani istekli avlanıyorum ama olmuyorrrrrrrrrrr. Pes etmek yok yola devam diyorum ..
vazgeçmek yok Selam abicim.senin derdine bende düştüm.tam bir ay sabah 5 te uyanıp levreğin sevdasına kayalardan atladım,dalgalarda ıslandım.karadenizde levrekçilik inan çok zor.çevremde alanlar oldu,yemimi takip edenler oldu ama bir türlü alamadım.vazgeçmeyi denedim ama levreğe resmen aşık olmuştum Denemediğim,almadığım sahte kalmadı.spin kamış,makara misina hepsini düzdüm,ama levrek yok..Hatta levrek öyle bürümüştüki gözümü,bu avlarda aldığım 370 gr ve 415 gr.lık iki lüfer ve onca sarıkanata dahi pek sevinemedim.. sonunda Allah yüzüme baktıda bir akşam suyunda 42 cm.lik bir levrek aldım.hemde remixon marka bir kaşıkla acizane levrek hakkında söyleyeceklerim misinanın gayet ince olması.örneğin 0.22 yada 0.24 olanlarından.Levrek sahteye ilk daldığında takım dibe takılmışçasına çakılı kalıyor,ilk zamanlar mücadele edip dipte savaşsada çabuk pes edip kuzu kuzu gelmeye başlıyor. yeme gelince pek yem seçtiğine inanmıyorum.bir arkadaşım 3 liralık daiwa marka mavi yeşil bir sahteyle tam 11 levrek aldı 1 ay gibi bir zamanda.pelikan,strike pro,daiwa gibi markaların kefal,gümüş,kayabalığı benzeri tüm yemlerine dalıyor.biraz ağır çekin ve ara ara hızlandırarak balığı kıskandırın.illaki dalacaktır.iyi haberlerinizi bekliyorum. rastgele
FC konusunda yardımcı olursanız sevinirim. Elbette.. Sorun şu ki, bu gibi ayaküstü genel geçer konularda değilde, arşiv niteliğinde, teknik konularda, ne bileyim, düğümler, misinalar vs. gibi konularda bu hususları zaten sık sık açıkladık. Mesela albright düğümü doğru tercihmi? Değil. Zira FC misina düğüm tutmaz. Zira uzayıp esneyip birbine iyice sarılmaz. Üstelik içteki misina, diğerine tek kat ince bir noktadan dikine yüklenir. Bu iki misinanın gerilme kuvvetlerinin birbirini keser gibi asılmaya çalışması ve zayıflatması ile sonuçlanır. Çünkü esneyip sarılmayan FC, o sarımlar tarafından tutulamaz. Ama normal misinada, o sarımlar misinayı kavrar, o noktadan yük binmesini bir hayli azaltır. FC misina için, kaygınız sağlamlıksa en iyisi şu düğümdür: Elbette, yumuşak sıkmak, misinayı ıslatmak gibi hususları atlamamak elzemdir. Klipsdeki düğüm ne olmalı? Onun için en iyisi, Palomar veya örgü (Berkley braid) düğümüdür. Trilene düğümüde genellikle gayet tatminkar netice verir. Bilhassa bu üstteki düğümleri atmanın bir takım zorlukları, daha hassas davranmak gerekmesi gibi sebeplerden, trilene düğümü seçilebilir. Genel olarak, palomar düğümü ile FC misinanın sağlamlığı %25 azalacaktır. Bunu akılda tutmakta fayda vardır sanıyorum. Berkley vanish atışta doğru tercih olabilir. Pek sorun çıkarmaz. Ama dayanıklılığı ve düğüm tutmama noktasında biraz problemlidir. Uğraşmana gerek yok. Çünkü Cabela's bu misinanın üretimini bir kaç yıl önce durdurdu. 1500m'lik makara ile satılıyordu. Pekte ehven bir fiyatı vardı. Kalitesi için çok matah bir şey olduğunu söyleyemem, orta karar bir şeydi.
Gayet açıklayıcı olmuş çok teşekkürler. Burda bağlanılan iğne delikli. Deliksiz iğneler için hangi düğüm atılmalı?
Zaten atılabilecek tek bir düğüm var nerdeyse Basitçe, OWNER iğnelerin paketlerinin arkasında basit bir düğüm tarif edilir. Bunu kullanabilirsiniz. Ama misinayı iğnenin üstüne en azından 7-8 kez sarmayı ihmal etmeyin. Çok kullanılan, kösteğin olta tarafını geçiren düğüm, sıkarken köstek tarafına dik yüklendiği için misinayı bir hayli zayıflatabilir. Bu OWNER düğümü, basit görünsede, pratik değildir. Diğeri daha hızlı, daha seri bağlanabilir, ama misinayı zorlar. OWNER düğümü ise ıslatma vs. hususlarına dikkat edilince, misinayı daha az zorlar, düğüm daha sağlam olur.
Mehmet abi hafta sonu planımızı yaptık zaten Ama bu sefer yemli takımlarıda alıcam yanıma, onlarıda atarım dursun levreğe umutsuz gibiyim çünkü ama balık alamazsam da at-çek yaparken vücut hareket ediyor azda olsa ısınıyor insan. Üşümemek için artık sabaha kadar ata çeke devam ederim ben. Serdar abi takım olarak eksiğim yok söylediklerinize baktığımda. Onun dışında eksik yada fark olarak FC misina kullanmıyorum onuda alıcam ama ve FC misina sardım diye hepten gaza gelir bir hafta ongün sabah akşam suyuna giderim. Bakalım gene bişey olmazsa artık nasip kısmet demekten başka çare kalmıyor.
Abi nasip kısmet demekten başka bişey yapmıyoruz zaten Hep kısmete suç buluyoruz ama sahteyi alsın kamışı kırsın ama ben azda olsa o mücadeleyi yaşamak isterim balık yeme derdim hiç olmadı bugüne kadarda ama tutmanın keyfi bağımlılık gibi. Ah be abi işte o zaman roman gibi yazarım raporu Zaten hep o gelmesini beklediğimiz gün için sabır edip beklemiyormuyuz. Yemli ava gittiğim biryerde sürekli denk gelen amca var(kanka olduk gerçi) o anlatıyor '' ilk levreemi tuttuğum da 5yıllık oltacıydım, o levree kıyıya aldığımda sevinçten bağırmaktan g..tü tutamadım hesap et sevinci bağırmayı'' diye anlatıyor(ortalama her denk geldiğimizde anlatıyor ) Pes etmek yok ama arada söyle gaz olsun diye tektük gelsede 2-3ayda bir tane mesela. Daha istekli yapalım Rastgele hemde en irileri.... Sefa kardeş levrek tutmanın kolayını hiç görmedim. Yaşlı balıkçılardan çok duydum g..tün ıslanmadan levrek tutmak olmaz Bizim daha yeni yeni dizlere ıslanmaya başladı bakalım elbet hep kötü talih gidecek değil ya. Şeytanın bacağını kırıcam ama işi tam öğrenir birde güzel, sessiz , sakin avlak buldum mu kendime iki bacağını da kıracam şeytanın bir daha dolanmasın ayağıma diye
Takımı hazırladım. Fırdöndüye palomar düğümü attım. İğneye ise şu düğümü attım. Bahsettiğiniz düğüm mü bilmiyorum. Düğümleri ıslatıp attım. Takımı biraz zorladım, şimdilik kopma yok İlk fırsatta deniyeceğim. Tekrardan teşekkürler Mera hangisi?
Mehmet abi senin kordinatlarını verdiğin yere hiç gitmedim. Büyük ihtimal orayı denerim bişey yapmazsa akşam suya için 1.resimde ki yere yada sonradan eklediğim dere ağzına.
Bu düğüm değil söylediğim ama, çok bir şey farketmez. Dikkat edilecek şey, misinanın içten gelmesi, sıkarken nazik olunması ve düğümün ıslatılmasıdır. Bahsettiğim düğümü şurada adım adım anlatmışlar: http://www.gofishing.co.uk/Angling-...ng-Knots/How-to-tie-the-Domhoff-fishing-knot/ Bu düğüm domhoff düğümü olarak bilinir. O tip iğneler, küçük balıklar için uygundur, o yüzden bu düğüme dair kaynak çok fazla yoktur. Bir tavsiye olarakta, levrek gibi iri olabilecek balıklara bakacaksanız, delikli iğneden vazgeçmeyin diyebilirim. Teknik olarak her model iğnenin deliklisi de bulunabilir. Mustad 1523 gibilerde dahil... Silikonlarda, ragloularda standart olarak O'Shaugnessy iğneler kullanılır ve delikli olurlar zaten.
Her gidişte bu sefer olacak diye gidiyorum ama bu sefer kesin olacak gibi heralde yani Klasik balık tutamayan tribi zaten bu '' Tamda saati ama var bikısmetsizlik''
O iğneleri hayatta kullanmam 6,5 cm ve 8,5 cm lerin kancaları aynı boy. Yapı olarak 8,5 a kısa geliyorlar. Devamlı slikonda büzülme problemine yol açıyor. Kancaya ip sarıp bir şekilde onunda önüne geçerim ama ağız olarak küçük iğneler bunlar. Kullandıklarımdan daha fazla verim alıyorum. Elimde bayağı miktarda var. Onları bitirirsem deliklilerinden alırım. Bu düğümü atarım. DDD Sabah suyuna gideceksen ve dalga yoksa şamandıralı sistem beyaz raglouyu dene Emrah.
Şamandıralı da nasıl olacak gezer şamandıra olmaz heralde normal yada zargan topuylamı yapayım. Bunlarla yaparsam derinlik ne kadar olması lazım çok soru sordum ama şamandıralı nasıl olur bilmiyorumda.