Nihayet ilk resimli raporum

Arkadaşlar inanın bu raporu üçüncü defa yazıyorum.İki defa yazdım ''Konuyu aç''ı tıkladım ''Uçtu''

Neyse; 16 haziran günü iş çıkışı hanımı kıvrak bir manevrayla atlatıp kendimi Riva bölgesine atmıştım. Köyden arkadaşlarla buluşup avlaklardan birine girmiş ancak sonuç alamayınca Riva deresine inmiştik. Burada 2 ve 2,5 kiloluk iki sazan yakalamış ancak fotoğraf makinamı kızımın aldığını unuttum için görüntüleyememiştim. Balıkları da arkadaşların attığı çalımı yeyip kaptırmıştım.

20 haziran cumartesi günü akşamı Arif ve adaşım Nejat adlı komşularımla buluşup o sonuç alamadığım göle doğru yola çıktık. Gölde oltaların arasında oynayan balık kendini göstermiş ancak yeme bakmamıştı. Bu akşam için çok çeşitli yemler hazırlamıştım. Hatta önceden kalan susam ve mısır küspelerimi öğütüp sonra da hamur haline getirmiş ve Fransa'dan getirttiğim aparatta ilk boili çalışmamı bana göre başarıyla gerçekleştirmiştim.



Sezon başında genellikle ilk iki haftayı yem denemeye ayırıyorduk.Göle vardığımızda yanımda çalışan ve mangal sofra işlerinde geçen sezon kanıtrlamış Hasan ve Oğuz kardeşim de gelmişlerdi. Balık tutmayı yeni hobi ediniyorlardı.

Kısa bir selamlaşma sonrası herkes bir makina düzeninde üzerine düşeni yapmaya girişti. Arif kamışların desteklerini hazırlayıp yerlerine monte etti. Adaşım Nejat dip oltalarını, ben de şamandıralı oltaları hazırlayıp suya gönderdik. Hasan ve Oğuz kardeşlerimin hazırladığı sofrayı yakın köyden gelen dostlar da şenlendirdi. Getirdikleri iki güzel haberi sizlerle de paylaşmak istedim:

Bulunduğumuz göle önceki cumartesi ağ atmaya geldiği tespi edilen kişi yakalanıp jandarmaya teslim edilmiş. Bot ve ağlara el konulmuş, ayrıca cezai işlem uygulanmıştı. Adam utanmadan bir de kendisinin ''hacı'' olduğunu iddia etmiş. Sanki hacı olmak herşeyi mübah kılıyor. Utanmadan Allahı suçuna günahına ortak etmeye çalışıyor.

Diğer haber de; yakın bir gölde tebliğe,insanlığa aykırı yöntemlerle avlananlar yakalanıp ''kibarca'' uyarılarak ''sağ salim'' jandarmaya teslim edilmişler ve bir daha oralarda görülmemeleri yolunda uyarılmışlar.



Biz sohbet ederken oltalarımızda hiçbir hareketlenme olmuyordu. Balıklar gölde öyle oynuyorlardı ki şapırtıları çakal ve kurbağa seslerini bastırıyordu. Bir ara komşum Nejat '' Eskiden yayınlar bu gölde solucana ne güzel ilgi gösteriyorlardı'' dedi. O zaman ''Ne olur ne olmaz'' diye yolda gelirken bir gübrelikten az miktarda solucan aldığımız geldi aklımıza. Ben hemen bir oltamı solucanla yemledim. Çok geçmeden şamandıra sanki tekme yemiş gibi sarsıldı ve suda boğaz vapuru gibi yol almaya başladı. Hepimiz fırladık yerimizden. Tasmayı yiyen balık fiziği hakkında da fikir vermişti. Sert tepkiler veriyor, kendini agaçların sazların içine sokmaya çalışıyordu. Kıyıya yaklaştırıp Arif tarafından kepçelenerek dışarı alındı.

Ben takımı kontrol ederken arkadaşlar solucanları kendi oltalarına pay etmişlerdi bile. Bu defa doygun Karadeniz ekmeği içiyle hazırladığım yemi denemeye karar vermiştim. Mısır ve vanilyalı yemlere ilgi göstermiyordu çünkü. Çok geçmeden şamandıra tekrar hareketlendi ve ikinci aynalı da çimenlerin üzerine uzandı.



10 oltadan sadece benim 3 oltamın hareketli olması sanırım biraz kıskançlığa neden oldu. Ben de ''Arkadaşlar moralinizi bozmayın. Yarın Babalar günü.Siz yarın kutlarsınız'' diyerek moral katkı yaptım

Üçüncü aynalı maalesef kepçe zamanında gelemediği ve iğne dudağının ucunda olduğu için önümüzdeki haftalarda buluşmak üzere gitti. Sanırım geri dönünce diğerlerini de haberdar etti ki 4 saat boyunca vuruş alamadık. Ve arkadaşlar ''Babalar gününe'' geç kalmasın diye dönmeye karar verdik.

 

Nejat abicim herşeyden önce seninde babalar gününü kutluyorum ayrıca güzel avın içinde tebrik ediyorum ayrıca o bölgenin halkının bu kadar bilinçlenmeside çok iyi bir haber
ama merak ettiğim şey şu köylüler yakaladıkları ağcıyı kibarca uyarırken acaba hangi cisimleri kullandılar

 

Nejat abi, yüklediğin fotoğraflar imageshack'den bir şekilde silinmiş,tekrar yüklemeni rica ediyoruz , rapor için de teşekkür ediyoruz

Aytekin abi kibar bir odun kullanmışlardır heralde

 

Teşekkürler de.. şu imageSack mi nedir, hep aynı resmin formatrrını veriyor. 4 nsaattr uğraşıyorum yahu...

 

Fotoları bekleyecek sabrım yok, onlar nasılsa gelir. Ben asıl, Nejat abimizin böyle şen-şakrak gelişini sevdim. Önceki moral çöküntüsünü atlatmış ve güzel de bir av gerçekleştirmiş.

Tebrik ederim, tekrar hoş geldiniz güzel geldiniz.

 

Sağol Aytekin. Hepimize kutlu olsun. En güzel alet, aletleri yapan alet ellerdir biliyorsun.

 

Çok teşekkür ederim Nuri kardeşim.
Nedense hiçbir balık beni sazan kadar mutlu edemedi. Boğaz'da 15 dakikada 2 kofana aldım, Karadenizde trofe alalar yakaladım bu kadar mutlu olmadım. Bazen bana da garip geliyor.

 

O bölgenin köylüleri ormandan elde ettikleri odundan ekmek yedikleri için
kıyamıyorlar.Ellerini de bir görseniz

 

Sazanın mutlu etmesi büyük ihtimalle ortamındandır.
Öyle bir ortamda,gecenin büyüsüde işe karışınca mutluluk kaçınılmaz öyle değilmi Nejat abi.

 

Nejat abi bu güzel gün için tebrik ederim.

 

Elinize sağlık.Aynalar parlamış

 

Tebrik ederim.Artık pandoranın kutusu açıldı.Yeni resimleri bekleriz.

 

Selam

nejay abicim balıklarda resimlerde güzel hayırlı olsun

 

tebrikler güzel av

 

tebrikler nejat abi,güzel balıklar