Nil nehri ve İskenderiye' de ne tutulur.

Umur bey, bu levrek amerikanın koca ağızlı, bizim ata sözlerimizdeki sazana eş akla sahip levreğine benzerse de... sivri kafası ve dişleriyle, hatta aksiyonuyla tam bir canavar. Tekneden sırtıyla ve kıyıdan at çek ile av verir.
Yalnız Asuvan'a gitmek kolay değildir. Kahire'den yaklaşık 700 km yol vardır ki, Şhamelşeyk bile bu yolun ancak 3 de biri kadardır. Asuvan'a varabilirseniz, aşağı barajda pekçok gezi teknesi olduğunu görürsünüz. Saatlik kiralamayla hem tekneyle yol boyu hem de vardığınız kayalık bir kıyıdan balığı avlama olanağınız vardır. Tekneciler balığın nerden çıktığını iyi bilirler, yaklaşık 20-30 km yol yapıp balık avlayabileceğiniz bir alana ulaşabilirsiniz.
Olta konusunda çok kasmanıza gerek yok, doğru misina ve kalama ayarıyla trofeleri olmasa da 2 kg ya kadar Nil güzellerini alma olanağınız olur. Sadece rapala ve shashilerin fosfor ve kırmızı renkler ağırlıklı ve 15 cm den büyük olmalarına dikkat ediniz.

 

İlk sorun, Kahire'de misin, İskenderiye'de mi?

Kahire, turların başladığı yer. Buradan Nübye'ye gitmek zordur. Ama ebusimbel'e ve assuan'a sürekli vesait bulunur. Tavsiyem uçaktır, benim zamanımda her gün egyptair buralara gidiyordu. Ebu simbel pek bir uzaktır, Assuan ondan biraz daha yakındır. Ama, Ebu simbel'e gitmeyi daha çok sever turistler, o nedenle gitmek daha kolaydır..

Mevkii kolay.. Nasser gölü şöyle bir şey. Bir çöl var, bir de göl.. Gölde de balıklar.. Çölde dikilip, göle olta atıyorsunuz, yayın yakalıyorsunuz, araplar size gülüyor.. Sizde onlara "haci bir derman" diyorsunuz, onlarda sizi kayalıklara götürüyorlar. Pis pis sırıtıp bahşiş istiyorlar.. İşte püf noktası bu. Kayalıklarda zemin formu değişik sanırım, bu nedenle balık pek bol.. Kayalıklara gitmek için ısrarcı olun...

Neyse kayalıklara gidince, rapala ile at çek yapıyorsunuz. İri bir şey olsun, bu nehirde balıklar genelde kördür, zor görürler. Kırmızı olursa tercih sebebidir. Her neyse atıp çekiyorsunuz, birden bir şeyler oluyor, misinanız kopup gidiyor.. Çünkü bu misinalarda ince. Dyneema kullanmayın. Eğer kalınca dyneema sararım derseniz, o deli levrekler vurduğu gibi siz kayalıklardan aşağıya alır götürür, kamışı bırakacak fırsatınız bile olmaz.. Araplar gene size güler, "kıh kıh kıhhh" diye.. En az 15 kg luk, tercihan 25 kg çekerli, iyisinden monofilament kullanın. Makaraya en az 200m sarmalısınız.. Diğer yandan yanınızda yedek misina olsun muhakkak makaraya saracak.. Bir tane tuttuktan, kaçırdıktan veya bir şey vurdu herhalde vs. dedikten sonra, misinayı muhakkak kontrol edin, zedelenmişse değiştirin..

Herşeyimiz tamam, artık yakalayacaksınız.. Balığın vurduğunu hissetiniz, ohhh dediniz.. Ama kaçtı.. Çektiniz baktınız, ne olmuş? Rapalanın yarısını almış gitmiş, iğneyi almış gitmiş.. Bunlar olağandır. Piyasadaki çoğu rapala ve iğneleri yeterince sağlam değildir. Oralarda bizdeki alba ve kamış/makine neyse, "Rapala supershad" odur. Bir de countdown modelleri tercih edilir. Sasi vs. kullanacaksanız, 5X mustad iğnelerden edinin.
Daha ucuz rapaların halka ve iğnelerini şöyle sağlam, kaliteli iğnelerle değiştirin mutlaka..

Genede, rapalanızın balıkla birlikte gitmesi kimsenin size gülmeyeceği, sıradan bir olaydır. O nedenle yanınızda yedek 3-4 tane rapala olsun..

Diğer yandan fırdöndüler vs. de sorun olabilir. Türkiyede Mustad bulunuyor, iyi fırdöndü olarak. En az 50kg çekeri olanlardan edinin..

Olurda tekneden seyirtme yapacak olursanız misina olarak 50 kg'luk bir monofilament daha iyi olur.. Çünkü tekneden seyirtme ile alacağınız balıklar, tatlı suda yakalanabilecek dünyadaki en büyük balıklardır.. Kıyıdan daha ufaklar gelir, arada birde kaplan balıkları filan çıkar.. Hoş, bunlarda zevklidir, ama orada, suyun içinde 100kg'luk bir macera yatarken pek sevindirici olmaz..

 

Serdar reis ben 1999 Nisanında tur teknesiyle Asuvan'da gezerken adamın biri balığın ağzına kafasını sokmuş fotograf çektiriyordu... Dedim ki galiba bu bir Türk...
Şimdi anlıyorum ki galiba o sizdiniz
Yaw bu kadar mı güzel anlatılır, 300 dolarlık turlarla gidince ben sizin kadar olaya vakıf olamadım. Siz çalışmak için mi bulundunuz yoksa sırf bir trofe av yapayım diye mi gittiniz Mısır'a?