Merhaba, Adınızı bilmiyorum, o nedenle görmüş olduğum soyadınızı kullanacağım, lütfen kusura bakmayın. Özdemir bey, ben Uluç beyin bu konudaki deneyimini, kolu çevirince makine hakkında fikir sahibi olup olmama yeterliliğini bilemem takdir edersiniz. Buradaki hiç kimse de bilemez. Ben, forum ortamında bugüne dek yaşanmış olanlarla, yine şu anda forum ortamına istinaden durumun ne şekilde yönlendiğine bakarak hareket ederim. Cengiz balıkçılıkla ilgili olarak da, satış sonrası ilgi konusu Uluç bey tarafından değerlendirildiği için konuya girdim, firma hakkında söyleyip söyleyeceğim de Uluç beyin söylemiş olduğundan eksik ya da fazla değildir. Son olarak söylediklerinize dair açıklama da, Uluç beye yazmış olduğum mesajda mevcuttur. Burada tekrar etmemin gereği olmadığını düşündüğüm için yazmıyorum. Bu, yukarıda da yaptığım açıklamalara istinaden, ilgilenmem gereken bir konudur. Herkesten önce, forumda bulunanlar için, ki yanlış anlaşılmaması adına Uluç bey için dahi, gereğini yaptığıma inanıyorum.
Bence doğru bir karar vermişsin Furkan. Aynı kategoride yağ gibi akan catana varken kafa sallayan, daha kötü bir balansa sahip bir makine alınmaz gerçekten. Bencede okumanın birazda bu balans işine eğilmesi gerekiyor.
Merhabalar Sennur hanım, Konuyu polemiğe çevirip daha fazla uzatmak istemiyorum. Yukarıda alıntıladığım mesajınızın "koyu" olarak işaretlediğim yerleri zaten olaya son noktayı koyuyor. Bayan olmanızın getirdiği "bazı şeyleri ifade ederken daha özenli olma" gibi ek özellikler nedeniyle yanlış anlaşılmaların önüne geçilmesi için Uluç beyin mesajına müdahale etme gereğini hissettiğinizi düşünüyorum. İyi günler dilerim..
Tespitiniz doğrudur. Ama bunun bayan olduğum için daha özenli yazılması gerektiğini düşünmemle bir ilgisi yoktur. Dilerim olmaz ama yarın bir gün, keskin bir yorum nedeni ile yöneticiler dışında birileri ile karşı karşıya kalırsanız, o zaman ne demek istediğimi anlayacaksınızdır. Umarım Uluç bey de sizin gibi değerlendirmiş ve kırılmamıştır. Şuna inanın; buraya yazdığınız her bir kelime günü gelir öyle kimseler tarafından öyle bir şekilde kullanılır ki, kendinizi ispatlamak için çırpınır durur, karşınızdakilerin konuyu saptırması nedeniyle de içinden bir türlü çıkamazsınız. Bunları yaşadık arkadaşlar, belki söylediklerimizi yanlış değerlendiriyor olabilirsiniz ama sütten ağzınız yansın istemiyoruz, asıl konu budur. Bunu anlamış olmanız da kendi adıma sevindirici oldu, çünkü yanlış anlaşılmış olduğumuz, ne demek istediğimizi anlamanız için paragraf içinde yazdığım gibi bir durumla karşılaştığınızda anlaşılıyor. O zaman da iş işten geçmiş oluyor. Böyle olunca da biz işin içine girip durumu anlatmak adına, "hayır, öyle değildir" diyoruz ama bu sefer de "bu üyeyi kayırıyorsunuz" deniliyor. Ondan sonra da işin içinden çıkamıyoruz. Her neyse, yine çok uzattım, kusura bakmayın. Anlayışınız için teşekkür ederim.
Konu epey tartışılmış. Ben de Okuma Trio'yu eleştirirdim eleştirirken de dayanağım şu oldu. Okuma Trio ile Shimano Sahara arasında kalmıştım. İkiside çok önerilen makinelerdi. Netteki yorumlarla yetinmeyip makinenin kullanıcılarını buldum. Trio kullanan şirketten bir arkadaşımın tanıdığını yakalayıp bizzat kendisine sordum. Memnun değildi, bir de gidip avmarkette bizzat kendim denedim. Yumuşak olmayan, balans konusunda tatmin etmeyen bir makine olduğuna karar verdim, biraz elime alıp inceledikten sonra. Fiyatı da 120 TL gibi belli bir barajın üstünde bir makine yani çok da ucuz değil. Shimano sahara'yı ise avmarkette inceleme şansım olmadı. Yorumlarına güvenebileceğim Turgay Bey vardı sorabileceğim, kendisine sordum, çok olumlu yorum belirtince cabelastan sipariş verdim, 1 hafta geçmeden de ürün geldi. Şu an inanılmaz memnunum. Yumuşaklığı, pürüzsüzlüğü şaşırtacak derecede. Sahteyi yada jigi attıktan sonra misina klavuzunu kapattıktan sonra misina boşluğunu yerçekimi kuvveti ile alabilecek kadar yumuşak bir makine trofe bir avım olmadı ama irice bir kolyozu sanki balık yokmuşcasına çekti. Yine zargana, kaya balığı, iskorpit, kefal gibi balıklarda iricelerini adeta boşta geliyormuş gibi çekti. Dediğim gibi çok da iyi avlarım yok, ama şu ana kadarkilerden sonra çok çok daha irisi de gelse hiç sorun etmez gibi geliyor. Nitekim inanılmaz trofeleri bu makine ile çekenleri tanıyorum. Bir arkadaşım da catana FB aldı, yine aynı derecede memnun makinesinden. Uzun oldu biraz kusura bakmayın neye istinaden yorum yaptığımı belirtmek için yorum yapmak zorunda hissettim kendimi. Saygılarımla Alpay
Artık güvenle al derim, bugün en zorlu sınavını verdi 44 cm- 1.350 gr ağırlığında deniz alasını ( ya da somon) hiç zorlanmadan aldı karaya
sayın form üyeleri bende bir iki şey ögrenmek istiyorum shimano iyi bir makina olduğu her şeyi ile belli benim bisikletin vitesleride aynı markadan güzel o kadar para verdik aldık hadi bozuldu düşürdük bir parçası kırıldı nerde yaptıracaz yedek parça fiyatları nedir verdik ne zaman geri alacaz yoksa birde aynı markadan yedekmi alacaz şimdi birde okumayı göz önüne alalım ona göre karar verelim
Ben de yakın bir zamanda her iki markayı. Fiyat/Performans, firma destegi, yedek parca konularında değerlendirdim. Tercihimi okuma dan yana kullandım, memnunum. Hatta Spin için okuma 30 yerine 20gr. Ağırlık farkı olan okuma 40 tercih ettim. Drag gücü daha yüksek, ve bu makinayı hafif yemli avlarda da başarılı sekilde kullanıyorum... Ben shimano'nun daha kaliteli ürünler ürettiğine katılıyorum, bu konuda sorun yok, ama üründe bir sorun oldugunda muhattap bulamamak benim için çok önemli , okumayı tercih etmemin tek nedeni distribütör firmanın ilgi ve alakasidir ..
Gereksiz kirlilik olmasn diye eski raporlarımdan birine ek yaptım Okyar, seggiyle kal. http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?p=805416#post805416
okuma trıo s merhaba. bende okuma trio nun yenı serısı olan trio s kullanıyorum ve oldukca memnunum ,bence basarılı bır makına trıo'dakı problemler belkıde s serısınde cozulmustur.
Yalnız bunların drag gücü pek inandırıcı gelmiyor bana; mesela hap kadar 30'luk makina için 9 kg. drag denmiş; mümkün değil; olsa olsa 9 libredir o... 30'luk Stella'da bile var mıdır o kadar drag bilemiyorum...
Spinde kullandığım makinalarımdan biri trio 40s ve üzerinde bojin marka ip var,yaklaşık bir ay kadar önce avlaklarımdan birinde 60 cm lik kemaneyi (sırtından yakalanmış vaziyette) kaloma tam kapalı olarak sadece makina gücü ile kıyıya aldı ve hiç zorlanmadım.Belki fikir teşkil eder...
3-4 kg. drag gücü olan herhangibir makina ile alabilirsiniz böyle bir avı zaten... Yalnız kemane nedir bilemiyorum tabii... Bu esnada drag küçümsenmemeli; elbet doğru düzgün çalışıyor ise; yoksa 50 metre yolalan bir balık olduğunda çoğu makinanın drağı sizlere ömür olur; ve muhtemelen makina dağılır... Benim sözkonusu ettiğim olay doğru düzgün makinalar içindir... Ancak yine de sağda solda duyuyorum bazen çok abartılıyor bu drag değerleri; örneğin geçen gün anılan markanın başka bir ürünü için 30 kg. drag var diye iddia ediyorlardı; ancak yukarıda da yazmış biri sınıfının en iyi makinalarından Stella 18000 25 kg. civarı; Saltiga'nın da bir modeli 30 kg. civarı drag değerine sahipti sanıyorum ki bunların üzerinde drag değerine sahip makina yoktur... Tabii bir de Van Staal diye bir makina ile yine bunun ayarında şu an markasını hatırlayamadığım bir marka var ve Van Staal'da limitsiz diye bir ibare var çok iddialı olarak; ancak bu drag değeri mi; yoksa başka birtakım değerlere mi ima yapılıyor bilemiyorum...
Biri van staal mı dedi? Gerçekten süper makineler suyun içi dışı her yerde çalışır lakin metal aksam olduğu için biraz ağırdır ve pahalıdır. Lakin her şeye sanırım en sağlam makinelerdir.
Kemane balığı vatozun bir türüdür ( aşağıda linkte ), vücut yapısı itibarı ile geniş bir yüzeye sahip olduğu ve sırtından yakalandığı düşünülürse herhangi bir makinanın zorlanmadan çekebileceğini pek düşünmüyorum http://www.ekoses.com/ekolojikyasamportali/bpg/publication_view.asp?iabspos=1&vjob=vdocid,147996