Yarali Istavritler! Arkadaşlar, Çoğunuzun farkettiği gibi son dönemde İstanbul boğazda yakalanan balıkların muhtelif yerlerinde yara benzeri lekeler var. Bununla ilgili son günlerde değişik haberleri medyada görmüşsünüzdür. Bu konu hakkında aydınlatıcı bilgisi olan arkadaşların bilgilerini paylaşmalarını rica ediyorum. Bu bir hastalıkmı? Bu balıkların yenmesinde bir sakınca varmıdır yokmudur? http://video.haberturk.com/video/index/40453
Yok hocam bişey çinekop familyası ısırıp duruyor balıkları onunla alakalı ben yedim son haftalardaki tüm tuttuğum balıkların arasında muhakkak oluyor yaralıları ama bir problem yok gönül rahatlığıyla yiyebilirsiniz.
Bende başlarda olayı çinekop ısırığı olarak nitelesemde, tutulan bu tür bereli balıkların gitgide artması, bu seneye kadar ısırmayan çinekoplar, bu senemi ısırmaya başladılar diye düşünmeye başlamam nedenleri ile fikrimi değiştirdim. Bu balıkları yemek yada yememek tamamen kendi tasarrufumuzda olan bir konudur. Ancak ileride ortaya çıkması olası bir takım rahatsızlıkları şimdiden bilememiz mümkün değildir. En azından, konuya ilişkin yetkili birisinin yapacağı bilimsel bir araştırmanın sonucunun beklenmesi düşüncesindeyim.
Çinekop ısırığına örnek olması açısından aşağıdaki resimi eklemek yerinde olur. Tabii hep bu şekilde olacak değil, ama izlerin kesinlikle çinekop ısırığı olduğun düşünmüyorum.
Yukarıdaki fotografı Yasin (m-a-v-i) çekti. Tutan da bendim. Yiyen de çinekop. Gerçekten çinekop böyle ısırıyor. Kene veya başka bir böcekten bahsedildiğinde de hep şunu düşünüyorum: Niçin hiç bu keneyi yada ısıran şeyi göremedik? Onca aynı şekilde yaralı istavrit alındı, bir tanesinde buna neden olacak keneyi veya başka bir canlıyı görmedik. Bence bu bir parazit salgını. Deriye yerleşen ve orada lezyona neden olan bir çeşit parazit. Akvaryumcular bilirler, pulların arasına giren ve balığa yerleşen parazitler vardır. Bunlar gibi birşey. Yenmesinin sakıncalı olduğunu düşünmüyorum çünkü kızartırken 200 dereceleri görüyor tavada bu balıklar. Elbette çiğ yenmemeli. Ama bu balığın üremesinde, yaşamında bir sıkıntı yaratacak derecede etkin salgınsa o zaman istavrit avucumuzun içinden akıp gidiyordur, buna bir şekilde engel olmak lazım gelir. Bence asıl önemli olan, bu hastalıktan ötürü bizim bu balığı yiyip yiyemeyeceğimiz değil; neslini tehtid eden bir salgınla karşı karşıya olup olmadığıdır. Bu konuda başvuru mercii Hıfzısıhha kurumudur. Bence, hepimiz 3-5 bu şekilde yaralı balıkla kuruma başvurarak resmi kanaldan bu konuda araştırma yapılmasını sağlamalıyız.