Lidyalılar zamanında icat edilen para, ister madeni İster banknot olsun, İnsan hayatına damgasını vuran en önemli sembollerden biridir Para kağıt icat edilmeden önce, deniz kabuğundan kıymetlii metallere kadar çeşitli mallar değişim aracı olarak kullanıldı. Tarihteki ilk madeni para basımı I.Ö. 550 yılında Anadolu' da Lidyalılar tarafından gerçekleştirildi. Shot at 2007-08-02 Lidya imparatoru karun devrinde para icad oldu - dolayısıyla enflasyon da- ancak yaptıgı bu zararlı icattan dolayı karun gerekli cezaya da çarptırıldı. Ülkemizde Karun hazineleri diye bir söylence ve hatta müzelerde bölümler olsa bile Karun'un bir mezarı yada torunlarına bırakacak bir serveti yoktu. Persler tarafından altını para olarak basıp mundar etmesine sinirlenilerek korkkunç sekilde öldürüldü. Şu an karun hazineleri dedigimiz şeyler lidyanın daha eski devirlere ait valilerinin mezar sunularıdır. Sonra bu para basma işini bazı lidyalıların perslerin aklına da soktugu muhakkak ki persler de para basmaya basladılar ve bu populer bir gelenek halini aldı. T abi mali kriz dönemlerinde altına bakır katma gelenegi de hemen gelişmeye baslayacaktı. Bu hile farkedildigi anda o devletin para degeri dusuyor ve enflasyon başlıyordu. Paranın degerinin dusuk olup olmadıgı sık sık dişlenerek yumusaklıgı denenerek anlasılıyordu. Dünyanın ilk büyük darphanesi ise Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul Simkeşhane' de kuruldu. M.Ö. 118 yılında deri para kullanan Çinliler, MS 806 yılında da ilk kağıt icat parayı yaptılar. Şu marco polo nun Mogollardan bedelini ödeyerek alıp papaya örnek olarak getirdigi ve papa tarafından ateşe atılıp yakılan paradan bahsediyoruz. Bu tip tutuculuk batıda o dönemde çok yaygındı. Batıda kağıt paraların basılması ve kullanılması 17. yy sonlarına rastlıyor. Batıda ilk kağıt para'nın 1690' lı yıllarda ABD ve İngiltere hükümetleri tarafından basıldığı ve dolaşıma çıkarıldığı, 1694 yılında İngiliz Merkez Bankası ve diğer ülke merkez bankalarının kurulması ile de yaygınlaştığı biliniyor. Osmanlı İmparatorluğunda ilk kağıt paralar idari, sosyal ve yasal reformların gündeme geldiği Tanzimat Döneminde tedavüle çıkarıldı. İlginçdir ki uzun yıllar süren moğol istilası ve çinlilerle munasebetler kagıt parayı anadoluya getiremedi. Kagıt para uygulaması batıdan ülkemize geldi. İlk Osmanlı Banknotları Abdülmecit tarafından 1840 yılında "Kaime-i Nakdıye-i Mutebere" adıyla, bugünkü dille "Para Yerine Geçen Kağıt", bir anlamda para olmaktan çok faiz getirili borç senedi veya hazine bonosu niteliğinde düzenlendi. Matbaada basılmayan ve elle yapılan bu paraların her birine resmi mühür vurulurdu Osmanlı Yönetimi, 1842 yılından itibaren de matbaada para basmaya başladı. Birinci Dünya Savaşı sırasında da 1915 yılından itibaren altın ve Alman hazine bonolarını karşılık göstererek dört yıl boyunca , yedi tertipte toplam 160 milyon liranın üzerinde banknot çıkarttı. Bu operasyon Almanya lehine savaşa girilmesinin karsılıgı olarak Osmanlıya ödenen paralar ve verilen mali destegin de bir göstergesiydi. Bu banknotlar "evrak-ı nakdiye" adı altında Türkiye Cumhuriyeti' ne intikal etti ve Cumhuriyetin ilk yıllarında kağıt para bastırılma-dığından 1927 yılının sonuna kadar tedavülde kaldı. Shot at 2007-08-02 sonraki gelişeleri malesef hepimiz aşağı yukarı biliyoruz.
. imzandaki "genelde "A rh pozitif" ibareside onun kısaltılmışımı acaba? genelde "Anarşist ruhu pozitif" . Benimkide farklı bir bakış açısı olduı
tabi yoruma açık. övgü olark kabul ediyorum yeni açılımınızı. zamanında aileme çok çektirmişim. şimdi hedef alanımı genişlettim:=)))
baba hakkaten eski devirler için fazla kusursuz bir baskıymış. tabi önceden bilmeyince insan "ahanda ne buldum" diye atlıyabiliyo olaya.Paranın yüzü sıcak dedikleri bu olsa gerek. gerçi eski devirlerde de kalpazanlık olayı var. Ancak bukadar iyi bassalardı her halde ozaman da yakayı ele verirlerdi. accık gevezelik yapıyım. Müzeye gitmemen de ayrı bir folklorik renk katmış olaya . Eger gidip oradaki yetkililerle konussaydın seniuyaracaklar hatta para gerçekbile olsa sana aynen sunu diyeceklerdi " depoda yaklasık iki ton kadar var. sen simdi bunu saklayacakmısın yoksa bize mi bagıslayacaksın çunku bagıslarsan bir sürü prosedür birde bedelinin %30 unu alırsın bır bır bır dır dır dır. . para hele bir de bronz sa yandı gülüm keten helva. gerçekten okadar okadar çoklar. Kulakları çınlasın eski hocalarımdan Prof Muzaffer Ürekli " çocuklar Anadolu tarihindeki en yoksul yüzyılını yaşıyor şuan" demişti. aslında definecilik her ne kadar yaygınsada ulkemizde bulunan altın ve gumus paralar dahil herşey o kadar çok ki . Şans eseri çok ender bir parça bulmadıkça ciddi degeri bile olmuyor. Define işinde böyle sahte parçalar üretip herkese kakalayanlar - düsün sahte tarihi eseri bagda taşların arasında buldun- birde dedektör satıcıları voliyi vuruyor. yinede bizbiz olalım her ne bulursak hemen müzeye gidip tescil ettirelim nede olsa hepsi milli degerlerimiz. ve bizim en degrsiz buldugumuz parcalar- çanak çömlek parçaları taş eserler- aslında en degerlileri. bid ehelalinden degerinin%30 unu vrgisiz alıyon oda cabası. yad ayerindenbilekaldırmadan çagırın şaşkın müzecileri onlar gelip alsın. en dogru ve titiz hareket bu olacaktır aslında.
Namık nasıl sahteymiş ya, Kalpazanlık tarihi o kadar eskiymiş demekki Kim nasıl koymuş peki o sahte parayı oraya ,, O kısmını anlamadım.? Bu amerikalı seni kandırıyor olmasın?
yok yok baba para 1970 basım gibi kusursuz. baksana eski devirde nerde öyle baskı. birde figurler çok 20. yy stili. tarih bölümünden firar biri olarak çeyrek oranda uzmanlık alanıma girer.:=)
Allah Allah çok enteresan geldi bana, Herhalde daha sık müzeye gitmem lazım. Bende SİDE'de aşağıdakilerden bir küp bulsam bari. AE-Dupondius 170/171, Rom. 11,87 g.
Demiştim Ben N@mık demiştim sana bak , Adam Sana nereden bulduğunu felanda sordumu , hani detaylı anlatım felan. Jonny şimdi elinde kürek , kazıyordur sizin oraları
