istanbul büyükçekmecede ikamet etmekteyim. tanıyan arkadaşlar bilir. bizim buralarda ister tuzlu ister tatlı su. bir yanın deniz bi yanın göl (dü) ... göldü diyorum çünkü artık gölden eser kalmadı. büyükçekmece gölü bitti. terkos deseniz zaten sular yarı yarıya çekildi. birde ağ atanlar işin içine girdi. en büyük ayıbıda İSKİ yaptı. kalktı terkosa onlara göre ''yasal sınırlarda'' TUZLU SU bastı. suyun tadı bir garip olmuş. ne tatlı ne tuzlu. her zaman gittiğim meramda aldığım 1 sazan ve 2 turna aynen iade edildi. sazanında turnanında üstünde mantar gibi kara akra benekler vardı. bizden daha usta oalrak tanımlayabileceğimiz sohbet ettiğimiz dayılarımız yaklaşık 1-2 aydır terkosta ki tüm balıklarda bunların görüldüğünü söyledi. Tuzlu suyun balıkalra kötü bir hediyesi. biz insanoğlu musluklarından içmek için bile değil sadece kullanmak için su aksın diye bir avuç canlıları bile bile gözgöre göre yok ediyoruz. hangi eski merama gittiysem durum aynı.Korkuyorum ki uzunca bir süre istanbul meralarından balık alınamayacak. doğa bir gün bize bunun hesabını illaki soracaktır !!!
3. havaalanı, 3. köprü ve kanalistanbul projeleri ile İstanbul'un Kuzeyinde kalan son ormanlar büyük bir hızla yapılaşmaya açılıyor. Bunun neticesi olarak yakın bir gelecekte İstanbul ili sınırları içinde doğal hayattan söz etmek mümkün olmayacak. Bırakın tatlısuyu denizlerde bile büyük bir çöküş yaşanacaktır. Ormansız bir ekosistem düşünülemez bile.
Katılıyorum. Rant uğruna doğal hiçbirşey kalmayacak. Yaparlarsa da bir kaç yeşil alan yapılacak onuda gözümüze soka soka yapacaklar ve işi ticarete dökecekler. siyaseti hiç sevmem hiçte siyasetten konuşmayı sevmem ama işin özü bu.
Genel olarak sitemizde bu tip haberler ve gözlemler pek rağbet görmez.Hele hele toplumumuzun çok çok yüksek bir kısmının umrunda bile olmaz.Çok önemli değil bu konu.Asıl siz o sazanı hangi takımla,turnayı hangi rapalalarla tuttunuz,tam nokta atışı hangi otluğun üstünden attınız;onu anlatın....Çok daha fazla ilgi görecektir!!!!!!!!
"Korkuyorum ki uzunca bir süre istanbul meralarından balık alınamayacak. doğa bir gün bize bunun hesabını illaki soracaktır !!! " Bence olayı özetlleyen cümle, ana fikir budur. :thumb:
Büyükçekmece diye bir yer yok zaten. Tamamen bitirdiler. Aç gözlü şerefsizler yüzünden, ne denizde nede gölde yaşam sıfırlandı.
Elimizde son kalan boğaz da kanal istanbul ile yok olunca, akıntısız pislik yuvasına dönünce çok geç kaldığımızı anlayacağız.. Ama doğa bunun intikamını alacaktır. Belki bizi susuz bırakarak, belki başka bir şekilde.
Doğanın intikam alma gücü olsa kendini en çok kirleten ülkeleri peş peşe deprem, fırtına, tsunami, şimşek, dolu vs ile cezalandırırdı. Oysa insanoğlu kendi kendini cezalandırıyor. Yani açgözlülüğün ve kıymetbilmezliğin cezasını KITLIK olarak çekiyor. Diş fırçalarken, tıraş olurken, duş alırken İSRAF ettiğimiz su günlük kaç bin ton sizce ?? Gereksiz araba ve elektronik cihazları kullanarak günde kaç bin ton karbondioksit salınımı yapıyoruz ?? Geri Dönüşümlü ürünleri tercih etmeyerek en çok kime zarar veriyoruz ?? ya Golf Sahası yapmak için kesilen binlerce ağaç ?? hep tüketim.. hep tüketim.. peki yerine ne koyuyoruz ? mesela aramızda kaç kişi ağaç dikti bugüne kadar ? Dünya nüfusu 150 yıl önce 1 milyardı, bugünse 7 milyarı geçti. Sürekli ürüyoruz ama yeni nesillere yeterince doğa sevgisi aşılamadan.. Yani insanoğlunun bu çekirge istilası her gün kızışmakta.. Kırılma noktası acı olacak, milyarlarca cana mal olacak, bazı canlı türleri ise ebediyen yok olacak.. Yaklaşan tehlikeyi sezip tedbir almayan insanoğlu bu cezayı hak etmektedir.. Musibet mi insana gelir, yoksa insan mı musibete koşar adım gider ?? en vahşi hayvan bile kendine yetecek kadar yem ve yuva bulunca sakinleşirken, bizim iştahımız yedikçe neden açılıyor ? tıka basa doydukça neden daha çok acıkıyoruz ? insanoğlu nefsini terbiye etmeye yanaşmayıp onun kölesi kalmaya devam ettikçe bu tablo değişmez.. ateşe odun atmakla ateş söner mi ? nefsin her istediğini vermekle nefis hiç susar mı ??
hep tüketim.. hep tüketim.. peki yerine ne koyuyoruz ? mesela aramızda kaç kişi ağaç dikti bugüne kadar ? Dünya nüfusu 150 yıl önce 1 milyardı, bugünse 7 milyarı geçti. Sürekli ürüyoruz ama yeni nesillere yeterince doğa sevgisi aşılamadan.. Yani insanoğlunun bu çekirge istilası her gün kızışmakta.. Kırılma noktası acı olacak, milyarlarca cana mal olacak, bazı canlı türleri ise ebediyen yok olacak.. Yaklaşan tehlikeyi sezip tedbir almayan insanoğlu bu cezayı hak etmektedir.. Musibet mi insana gelir, yoksa insan mı musibete koşar adım gider ?? en vahşi hayvan bile kendine yetecek kadar yem ve yuva bulunca sakinleşirken, bizim iştahımız yedikçe neden açılıyor ? tıka basa doydukça neden daha çok acıkıyoruz ? insanoğlu nefsini terbiye etmeye yanaşmayıp onun kölesi kalmaya devam ettikçe bu tablo değişmez.. ateşe odun atmakla ateş söner mi ? nefsin her istediğini vermekle nefis hiç susar mı ??
bu konuyu açarken fazla kimsenin umrunda olmayacağını biliyordum. Elvis nickli abimizin de dediği gibi burada bir av bölgesi yada av malzemesi raporlamadığımız için fazla ilgide çekmeyecektir. ama unutulmaması gereken birşey vardır ki, o raporlar için bu sulara ve bu meralara ihtiyacımız var. dediğim gibi büyükçekmecede oturuyorum, ve Çatalca İlçe Emniyet Müdürlüğünde Polis Memuruyum. bölgeyi çok iyi biliyorum. avlaklar meralar akarsular göller... ve arkadaşlarımla eşimle yeğenlerimle gittiğim her yeri sırf meraktan ve can sıkıntısından 2 arkadaş avlanma amaçlı değil sadece gezme amaçlı tüm gün dolaştık. sonuç: hüsran... İSKİ dere yataklarının başına koyduğu pompalarla suları terkos ve b.çekmeceye aktarmaya çalıştğından derelerin %90 ı tamamen kurumuş. kısmen değil tamamen!!! çilingozdere den tutunda ormanlıya, sinekliden danamandıraya kadar heryeri dolaştım. inceğiz gölet alanı özel bir teşebbüse SATLMIŞ!! ve satın alan tarafından da bilerek setler yıkılarak kurutulmuş. orman ve su işleri bakanlığı danamandıra göletinden elini ayağını çekmiş. göl %30 seviyesinde ve pislik içinde. her tarafta bira şişeleri, prezervatifler, ve daha neler neler... balık tutmaya çalışan(!) 2 genç arkadaşla konuştuk sabah sahurdan sonra gelmişler ve öğlen saat 13:00.. bir tane limit altı takılmış ki balığın hareket edecek kabiliyeti kalmamış. oksijen yetersiz. biz bitmişiz ağlayanımız kalmamış anladığım kadarıyla. şu an Mübarek Ramazan Ayı diye İSKİ suları kesmiyor. ramazandan sonra su kesintilerine de hazır olun.
Benim yaptığım tabiki bir karamizahtı...Maalesef birçoğumuz doğal gidişatın farkında olmadan,bunu hiç umursamadan ve bu konuyla ilgili hiçbirşey yapmayarak yaşamaya devam ediyoruz.Maalesef özellikle yaşı genç arkadaşlarda daha çok görüyorum;balıkçılığın ruhuna uymayacak bir şekilde sadece olayın 'tüketim'kısımına odaklanarak,güzel avların sağlıklı bir doğanın sonucu olduğunu göz ardı etmektedirler.Hangi 'rapalanın'nerde iş yaptığına verdiği emeğin,sordu soruların,gösterdiği alakanın beşte birini doğamız ile ilgili gelişmelere göstermeyenlerin çoğunlukta olduğu bir ülkedeyiz.Maalesef,levreği aldığı rapalanın renginin bilgisi,birçoğumuz için HES lerin şu anda mevcut doğamıza verdiği zararın bilgisinden daha önemli...
Abi çok haklısın. Her gün işe giderken o Büyükçekmece gölünün haline iç çekip geçiyorum. Kıyıköyden, Rumelifenerine Çatalca Silivri ve Eyüp'ün hemen hemen tüm köylerini tüm meralarını dolaştım. O iskinin karadenize dökülen dereleri kuruttuğunu gördüğümde nevrim döndü. Başka bir yolu yokmudur bunun? ekosistemi mahveder calıları katlederk mi? İnsanımız ayrı bir pis genel oalarak. Çöpümüzü toplama alışkanlığımız yok. Oysaki her gittiğim merada benim olamsa dahi etrafımdaki çöpleri topluyorum. Ertesi gelişimde 2 kat daha fazla çöp görüyorum. Birde 3 köprünün yolları b irtek ben görmüyorum değil mi yakından bakalım. Toprak tüm müsade verenleri bir gün kusacak.
nasıl umrumuzda olmasın hocam. biz Rabbimizin yarattığı doğayı seviyoruz. afedersiniz odun gibi yaşamıyoruz. dışarıdaki güzellikleri görmeye çalışan ve şükreden insanlarız. bu yok oluşa sessiz kalmak hiç olmaz. her yer rant doğayı düşünen insanlar artsa keşke.
Bu olayları görünce duyunca deli oluyorum yıllardır gidip kafamızı dinledigimiz dogayla iç içe oldugumuz balık çıkmasa dahi oltamı attıgım göletlerin hepsi gitti ormanlarda cabası bahsettiginiz yerden cocuklugumda tuttugum balıkları halen anlatırım arkadaş ortamında istanbulda yaşıyan birisi olarak dogayla başbaşa bir kamp yapmak için kaç km gidicez nereye gidicez nasıl nefes alıcaz istanbulda kentleşe kentleşe her taraf şantiye alanına döndü rantınız paranız batsın yeter bize dogamızı geri verin