Direkt ve dolaylı yasakları düşünmek lazım. Sirkülerde, kefal için bir boy yasağı var. Çarpma ile 10 cm bir ilarya tutarsan, bu yasağa takılmaz mı? Sıradan olta ile tutarsan, geri salarsın. Peki ya çarpma ile tutunca ne yapacaksın?
acaba bu sirküleri yazan arkadaşlar,bunu düşünemedilermi dersiniz yada yıllardır sonuclarının ortada olduğu gibi bizleri vicdanımızlamı yüzleştirmek istediler...ilginç???
Sirküleri yazan adamın ne düşündüğü çok mu önemli? Sirkülerdeki yasaklar vs. zurnanın zırt dediği yer aslında. Önemli olan sizin ne hissettiğiniz. Sokakta yürürken, kenardaki kediyi öldürüp geçmiyorsunuz. Arabanızın önüne bir sincap çıksa, inatla ezmiyorsunuz sanıyorum. Ama denizdeki onlardan hiç bir farkı olmayan balıkları böyle öldürdüğünüzü düşünmüyorsanız, o sizin bileceğiniz şey. Çarpma ile ufak balığı yakalıyorsunuz, geri salamıyorsunuz. Öldürüyorsunuz. Elbette bu arada bol bol pul geçiyor elinize. Hiç düşünmüyorsunuz sanırım, bu hayvan o yarayı alınca, ne kadar yaşayabilecek. Göz görmeyince gönül katlanıyor elbette. Sirküler'de, size yol gösteriliyor. Bir çerçeve çizilmeye çalışılıyor. Denize çadır duvar örüp, pompa suyunu boşaltıp avnalmak diye bir yasak yok. Bunu yapacak teçhizatımız olunca, bu yaska değil diye, denizi kurutmamız mı gerekiyor? Sirküler, birilerinin tuttuğu balığı kıskananların yazdığı bir şey değil. Gönül isterdi ki, sirküler hiç olmasın. Herkes gönlünce balık tutabilsin. O kadar bol olsun. Hiç eksilmesin. ama öyle olmuyor işte. Görüyoruz, çarptırmanın nasıl sonuçlara sebep olduğunu burada da pek çok arkadaşımız farketmiyor. Onların gözünden kaçmış olması, bunun kanuni olsa da vicdani olmadığı gerçeğini değiştirmiyor. Elbette vicdanlar ayrı ayrıdır. Herkeste kendi vicdanından sorumludur. Kendi adıma, kaç defa göle gittim, boş döndüm. "Abilerim, ablalarım, başka türlü tutulmuyor, şuradan dinamit kutumu getirin" gibi bir şey aklımdan geçmedi. Bazı arkadaşlar, kışın başka türlü tutlumuyor derken, yavruları iyice kırdıktan sonra, seneye sefere bize "Abi dinamitsiz tutulmuyor" diyecekler sanırım. Başak türlü tutulmuyor diye, "tutamazsam öldürürüm anlayışını, elbet bir kaçı bana nasip olur" anlayışını benim vicdanım kabul etmiyor..
kedi ezmek,sincap ezmek ve vicdan muhasebesi???bazen bu tarz sizin gibi yazı yazanları gercekten hic anlamıyorum???olayı carpıtıp başka yöne cekmekten başka hic bir anlam ve ifade etmiyor...korkarım siz birazdan bunu kullanan arkadaşların arabalarıyla yoldan cıkıp kedi eziceğini,yada ormana gidip sincap avlayacağınıda söylersiniz...nede olsa gercek bir doğa ve hayvan seversiniz...ayrıca yazımda vicdanen bugüne dek istenilen sonuca gelemediğimizi ve artık göllerimizde ve denizlerimizde sona yaklaşıldığını anlatmak istemiştim...bu düşüncedede sirkülere carpma ile avlanmanın yasak olduğunu eklemek çokta zor olmasa gerekti...sonuc olarak siz yasak yaptırımını sirkülere ekleyinki,sonrasında bunun vicdan muhasebesini yapmak gibi, kişilerin bir lüksü ve düşüncesi olmasın...yurdumuzun ,tüm av sahalarında yeterince vicdan politikası uygulanmıştır???
arkadaşım bende zıpkına karşıyım mesela bana da o saçma geliyor düşünsenize gece ışığı tutdumu kaçamıyo bile hayvan nedense çoğu balıkcı çarpmaya karşı ama kendisi balığı tutp büyük veya küçük ölmasini syerdiyor sonrada çarpma işi yanlış diyor hayret verici şeyler bunlar
gece yasağına uyan varmı hiç kendin inanıyomusun sen buna hem gündüzleri de vuruyorlar peki ya trollere ne diyece bunların hepsi hikaye denizde katliyam yapılıyor siz ise bir çarpmaya takmışınız kafayı
Zipkin Riza gece Isik ve Zipkinla dalmak yasak Bak ne güzel, sen Zipkinla avlanmayi sevmiyorsun, bende Carpmayla! Bu kadar basit! Yasak olmayan bir seyi, benim isime gelmese dahi, kinama hakkim yok! Ben saadece kendi Fikirlerimi söylerim, karsimdakinin Fikrini dinlerim ve bir uzlasma yolu ararim. Burada Carpma ile avlanan arkadaslara, saadece selektif bir sekilde avlanmanin mümkün olmadigini anlatmaga calisiyoruz. Laf aramizda, Zipkinla avlanmyi bende sevmiyorum artik 20 Sene öncesi biraktim Rasgele
bak ne güzel diyosun bened aynı şeyleri diyorum yani forumda bi bakıyorumda sanki çarpmayla balık yakalamak dünyanın en vahşi avı gibi lanse ediliyor ben ise ben bu tabirlere karşıyım yoksa herkes istediği gibi yakalar balığını
bak arkadaşım ,ben senin vicdan muhasebene yorum yapamam o sana kalmış...bence etik değil, yalnız bu sirküler noktasında yasakda değil ,işte benim icin sorunda burda başlıyor ve bitiyor...
Bir hususu anlatamadık sanıyorum... Çarpmada, balığı seçemezsiniz. Önüne çıkana ölümcül yaralar açar. 4 kg. balık tutsanız, 20 kg balığı ölüme mahkum etmiş olursunuz. Çarptığı şeyin boyuna, posuna filan bakmaz, öldürür. Zıpkında, tetik sizin elinizde. İlla da bu parmak kadar ilaryayı öldürecem demiyorsanız, tetiğe basmazsınız olur biter. Ama çarpmada böyle bir seçeneğiniz yok. Ataş kadarcık ilaryanın ardındaki parmak kadar ispendeği öldürür. Çoğu zaman bunun farkına bile varmazsınız. Halbuki aynı ispendeği bir şekilde olta ile tutsanız, geri salarsınız (çoğu durumda). Zıpkın ile dalmışsanız, tüfeği doğrultmazsınız. Yapılan işin nitelik olarak dinamitten farkı yok. Dinamit nicelik olarak farklı. Evet, işte bu hususu sanırım bir türlü anlatamadık. Çarpma ile balıklar arasında seçme şansınız yok. Evet, 14 santim bir kefal tutsanız çarpma ile, ne yaparsınız? Bu sirkülere göre yasak. Zabıta görmesin diye geri suya atsanız neyi değiştirir?
serdar bey, arkadaşlar çarpmayı öyle anlattılarki, çatalla tabaktan patates kızartması yemek gibi bir şey sandı millet.. ve de hala direniyorlar,zararı yok diye... anlamak mümkün değil..
Arkadaşlar,bu çarpma olayı sizin bildiğiniz gibi değil.Önce kayalıklarada rus kefalini rahatça görebileceğin biryer bulacaksın daha sonra suyu gözetleyeceksin.Balık suda pas renginde gözükür,mesafe 50 metreden yakın olacakki yakalayabilesin.Balığı suyun içinde görünce birkaç metre açığa ve önüne çarpmayı atarsın balık misinanın altına girince misina çekilip kancanın balığa takılması sağlanır,yani görmeden atma ve kefal yakalama şansı yok.Eğer kanca girmezse sadece pulu kopar ve yaşamaya devam eder,balığın kaçma şansı çok fazladır,çünkü ürkektir.açık renkli elbiseden dahi ürker.Yani korkulacak birşey yok.Ama görmeden yapılan çarpmaya kesinlikle karşıyım.Balıkları telef etmeyelim,yemediğimiz balığı tutmayalım.
musa abi açıklamaların için teşekkür ederim.ben zamanı gelince açıklıyacaktım ama sitedekilerin tepkilerini merak ettim böylesi iyi oldu.kim anlayışla karşıladı kim karşılamadı yargısız infazı da görmüş oldum.herkes zannediyodu ki balık rastgele avlanır ama iyi oldu senin açıklaman anlamışlardır şimdi sanırım.yine de herkese yorumlarından dolayı teşekkür ederim.
OOOoooOOOOOOoOOOOO ustat aramıza hoş geldin nasılsın görüşmeyeli ustat kendi yapım giy projelerin için bi köse acmanı dört gözle bekleyecem saygılarımla