Musa kardeşim, konu üzerinde ki hassasiyetinizi çok iyi anlıyorum. Yalnız şunu bilmenizi özellikle istiyorum. Gerek Jandarma ve gerekse sahil güvenlik, bu konuda art niyetli ve illegal avcılık yapanların korkulu rüyasıdır. Bizler dış pencereden bakarak yorum yapıyoruz ve duyumları yazıyoruz; mış, muş. Birde içeriden dışarıya bakmakta yarar var. İlgili bölgelerin konumları nedeniyle, günde 70-80 ihbar var ve % 90' ı asılız. Birde yapılan ihbarlarda kimlik verilmesi şartı aranır. Bir çoğumuz kimliğimizi vermekten kaçınırız. Kimlik beyan edilmeden yapılan ihbarlar asılsız sayılır ve işleme alınmaz. Gezdiğim ve gördüğüm bölgelerde, ilgili güvenlik kuvvetlerinin yaptıklarıyla ve bölgelerinde ki icraatlarıyla inan onur ve sevinç duydum. Tabii, kaideler istisnayı bozmaz. Bunlarda inan ki, bir çuvalda, 1-2 tane bile denmeyecek kadar azdır. Bu nedenle, layıkıyla görev yapan bir kurumu, duyumlara dayanarak itham etmek, bence haksızlığın en büyüğüdür. Sevgilerimi iletirim.
bu avın haberini sabah radyoda dinledim. balıgın acıkta yakalndıgını 10 ton balıgın tekneye alınabildiğini 15 tonluk balıgın da aglarla sürüklenerek limana sokuldugunu anlatıyordu..ne kadar dogrudur bilemem ama işallah kıyılardaki balıgı süpürmemişlerdir..
Tevfik abi,Ben hiç kimseyi veya kurumu zan altında bırakmak maksatlı bişey yazdığımı düşünmüyorum. idk Kaldı ki olanı, başımıza geleni yazdım,arkadaşımın ihbar ettiği yer ağcıların çok rağbet ettiği ve bunuda Samsunda bilmeyenin olmadığı bir bölgeydi. İsmini ve telefonunu vermesine rağmen maalesef gelen giden olmadı. İnşallah birdahaki ihbarlarımızda Kadirin dediği gibi yapmayı düşünüyorum. Saygılar..