Sazan Fotoromanı (25/08/2009 - 26/08/2009)

Tarih....: 25/08/2009 == 26/08/2009
Yer.... : Çok dalgınım, unuttum
Yem.... : Mısır, Çekirdeksiz kuru üzüm, Pişmiş hamur
Takım.. : Kurşunlu dip oltası

Uzun süredir aklımızda olmasına rağmen ekibi toparlamak anca nasip oldu. Havanın sıcak ve Ramazan olması sebebiyle biraz tedirgin olsak ta beklemeye tahammülümüz kalmamıştı

Daha önceden kararlaştırdığımız üzere sahuru yedikten sonra; İsmail abi, Tekin ve ben 3 kişi olarak 140 km uzaklıktaki avlağımıza doğru hareket ettik.

Hedef balığımız Sazan olup, 2 gündüz 1 gece kalmayı planlamıştık.

Avlağımıza doğru keyifli bir sohbet eşliğinde ilerlerken gün yavaş yavaş ağarmaya başlamış, yeni doğmaya başlayan güneş güzel bir günü müjdeliyordu adeta.


Saat 07 gibi avlağımıza ulaştığımızda hedeflediğimiz alanın boş olması keyfimizi daha da arttırmıştı. Her zaman kalabalık olan göl her zamanın aksine neredeyse bomboştu.


Vakit kaybetmeden kendimize göre uygun alanları belirledikten sonra oltalarımızı suya attık.



Oltalarımızı attıktan sonra sıra çadırımızı ve gölgeliğimizi ayarlamaya gelmişti. Bu konuda Tekin'in uzmanlığını her zaman takdir etmişimdir.



Oltalar atılmış, çadır ve gölgelik halledilmiş, sıra yemleme için malzeme hazırlamaya gelmişti. Tekin; Buzağı yemi, civciv yemi ve un'dan olan karışımı hazırlayıp kuruması için güneşe bırakırken,


Ben de, ev de bir poşette topladığım kalmış kuru ekmekleri ufalıyarak, göl kenarındaki çamur ile karıştırıp top halinde getirdim ve kuruması için güneş altına bıraktım.



Artık beklemekten başka yapılacak bir şey yoktu.



Saat 11 sularında güneş altına bırakmış olduğumuz yemlerimizin yeterli kıvama geldiğini görünce oltalarımızın üzerlerini yemledik ve ısınmış olan havanın altında kalarak susuzluk sorunu yaşamamak için gölgeliğimizde dinlenmeye çekildik. Fakat çok geçmeden çalan zil sebebiyle üçümüz de yerimizden fırladık. Misinaya ilk ulaşan Tekin'di. Misinayı bir kaç metre çektikten sonra kepçeyi hazırlamamız konusunda heyecanla bizi uyardı. "Kepçeyi iyi hazırlayın gelen balık çok büyük.."

Biz heyecan içerisinde gelen balığı görmeye çalışırken, Tekin büyük zorluk içerisinde ağır ağır misinayı çekiyor bir yandan da "Çok büyük bu" diye tekrarlıyordu. Bu sırada İsmail abi elinde kepçe ile suya bir adım girmiş, gelen bu büyük balığı kaçırmak istemiyordu. Nihayet balığın silüeti yavaş yavaş suda belirmeye başlamıştı. Cinsinin ne olduğu belli olmayan balık gerçekten çok iri görünüyordu. Balık yeterli yakınlığa ulaşınca, İsmail abi elindeki kepçeyi daldırarak balığı almak istedi. Ve balık net olarak görününce önce herkeste kısa bir şaşkınlık ve ardından gelen kahkaha.

Çünkü, yakalanan orta boy bir balık ve iğnenin diğer ucuna tesadüfen takılan 10 litrelik içi çamur dolu bir bidon vardı.

Tekin'in büyük balık zannederek elini misinanın kesmesine aldırmadan çıkardığı ve bizi heyacanlandırdığı trofe balığı



Bu olaya epey güldük. Hatta daha sonra çalan zillerde Tekin koşarken arkasından sesleniyorduk. "Aman dikkat ette yine bidon yakalama! Ya da en azından küçük bişey olsun.."

Öğle sonuna kadar hareketsiz geçen saatlerden sonra, ikindiye doğru ziller çalmaya başladı. İkindiden sonra bıraktığımız limit altı sazanlar haricinde tanesi 1 kğ civarında 4 sazanımız olmuştu.

Fakat yaklaşan iftar sebebiyle yemeklerimizi de hazırlamayı ihmal etmemeliydik.

Tekin Çorba ve salata işini hallederken mangal benden sorulurdu



Bu sırada İsmail abi hava kararmadan yemleri tazeleme derdindeydi



İftarımızı açıp iştahla yemeklerimizi yerken, muhtemelen bizim gibi oruç olan başka bir sazan da iftar menüsünü bizim yemlerden seçmişti. Yemeğimize ara verip sazanı aldıktan sonra yemeğimize devam ettik.

Gece rüzgarsız ve ılık bir havada geçti. Sahura kadar 3 adet daha balık yakalarken, sahur yemeğimiz esnasında yakalanan başka bir sazan çayımızı keyifle içmemize engel olmuştu. Azalan zaman sebebiyle çayımızı tam içememiş olsak ta şikayetimiz yoktu.

Ertesi sabah yine güzel bir hava ve buna paralel çalan zillerimiz devam ediyordu.

Bırakmış olduğumuz balıklar haricinde 12 adet 1 kg ve üstü balık adedine ulaşınca avımızı sonlandırmaya karar verdik.

1,5 Günün hasılatı Tekin ve İsmail abinin ellerinde.



Canlı olan balıkları fazla hırpalamamak için en uygun olan yeşillik alana boşalttık



Balıkları paylaştırmak görevi her zaman olduğu gibi Tekin'de. Fakat balıkları zaptedmek zor


Zor da olsa 3 kişi için paylaştırılan toplam 12 adet balık.



1 tanesini yolda karşılaştığım komşuma tadına bakması için verdiğim balıktan sonra geriye kalan 3 adet



Bu arada, balıkların tamamı mısıra geldi.

 

Tebrikler Yakup Abi.

 

Tebrikler.Çok güzel bir av ve enaz onun kadar güzel bi rapor olmuş..

 

Tebrıkler rapor ıcın tesekkurler gercekten cok guzel.

 

Ne kadar güzel anlatmışsın Yakup abi,gerçekten güzel av ,tebrikler.

 

Yakup abi raporunuz yemede yanında yat tarzından bir rapor olmuş ellerinize sağlık abi paylaşım için sağolun

 

Tebrikler, güzel bir rapor ve bereketli av olmuş

 

Yakup abi senin nezdinde tüm ekibi tebrik ederim , gerek anlatım gerek resimler gerekte raporun harika olmuş, bundan sonraki avlarınızın en az bu avınız kadar güzel ve bereketli olsun.

 

bol resimli, trofeli bir rapor olmus

 

Süper her yönüyle çok güzel bir rapor tam tadında olmuş tebrikler.