Sizin yazdığınızı değil; genelde yazılanlara bir anlam veremdim demek istedim; sizin yazınıza kısmen yazım var; hepsi değil... Orayı ayırmamışım; karışıklık olmuş sanırım...
Makina yere, betona düşürülüyor; o esnada bir yandan kol basarken; bir yandan makara sabit kalmış olmalı; bu durumda worm-shaftın bir kısmı sıyrılmış; makina çalışıyor ancak sorunlu ve ses yapıyor; belki bir süre sonra daha ciddi sorunlar olacak... Parça sipariş edildi geldi ve değiştirildi; şimdi mükemmel...
Sen düşünedur; her marka makinada başa gelmesi olası durumlar bunlar; o anki mevcut fiziksel durum ve kuvveti ne ölçmek mümkün olabilir; ne hesaplayabilmek... Ters bir yerine gelir olur birşeyler... Yıllardır kullandığım GS9'un rotor kısmı tezgahta düşerken ayağımla yere 10-15 cm. kala stopladım; ancak dengeleyemedim ve o 10-15 cm. yükseklikten tekrar yere düştü ve rotor kırıldı... Yıllarca ciddi miktar ve boy balık yakalamıştım o makina ile birşey olmamıştı; bir 10-15 cm.den düşünce kırıldı...
Hoşaf vs. ile ilgili bir takım atasözlerinin yeri geldi aslında ama neyse. Van staal'ı beğenmeyip catanayla mesut oluyorsan, dediğim gibi denecek pek fazla bir şey yok.
Burada 3 adet yok, bir tane var daha doğrusu aynı markanın farklı renklerdeki makineleri var. Model aynı model yani. Sahi bu canavarların markası nedir? Shimano değildir orası kesin de Daiwa mı yoksa? Bir kataloğu falan vardır herhalde, hiç olmazsa ismini cismini bilek gubani. Niçin zor görecekmişim bir daha? Tutarsın bir daha, görürüz bir daha. Yoksa çıta 8 metreye mi yükseldi de 7 metre tarih oldu, zinhar görülmez artık. Yahut hikayedeki gibi “ben anamdan bir kere doğdum, bir kere yaparım” demiyorsundur herhalde?
O hayvanların neslini tükettikleri için biraz zor görürsün. Zira artık avlanmaları yasak. Makineler diyorsan, van staal. Sağlamlık üzerine yapılmış aletler. Fiyatları da öyle uçuk değl, 900 $ civarında.
Çin malı onlar; gudubet, ucubik şeyler; Amerikalılardan başka kullanan yok; bir zamanlar Amerikan malı idi; milliyetçiliklerindene kullanıyor adamlar...
Çin malı onlar; gudubet, ucubik şeyler; Amerikalılardan başka kullanan yok; bir zamanlar Amerikan malı idi; milliyetçiliklerinden kullanıyor adamlar... El mikserinden farkı yok; ancak yumurta çırpar bunlar...
SHIMANO iyidir. :thumb: Emsal değerlerine göre de, her yönüyle açık ara öndedir. Bunun tercih kıyaslamasını, Dünya'nın hemen hemen her bölgesinde görmek mümkündür. Öyle olmasaydı, bu ilgi, bu tercih, bu öncelik, niye ola ki ? Biz yanılıyor olsak bile, bu kadar kişinin yanılıyor olabilmesi, abesle iştigalden öte olamaz. Tabii ki, neyi, nerede ve nasıl kullanmasını bilemek gerek. Benim gibi, otomobili 3. vitesle kaldırmaya, bazen de geri viteste ileri gitmeye, gaz yerine frene, fren yerine de debriyaja, gaza basarsan olmaz. :laughing: Amma velakin, bu konuda neyi, nasıl ve nerede kullanacağımı bayağı iyi bilirim. :thumb:
fiyat ve görsellikte cici bici olarak açik ara öndedir Tevfik abi bir kaç modeli de kullanilmasi gerektigi yerde, kullanilmasi gerektigi sekilde kullanilinca is görüyor. ha tabi itina ile bakimini yapmak kaydi ile. piyasada taninmasinin en buyuk sebebi fiyatini haketmesinden ziyade reklam politikasi. bu tabiri kullanmayi pek sevmem ama geneli malesef tiriska...
Kullandığımız her türlü ürünün kalitesi kadar, görselliğininde önemi bir o kadar büyüktür; Roy kardeşim. Sabahleyin işe giderken, bir topluluğa girerken, kendimize, üstümüze başımıza bakar, şık görünmek için vs.vs.vs. işte. Hele 18 - 20 li yaşlarda, vay anam vay. hihi Amma velakin ; Tüm bunları yaparız da, malüm bizde bir atasözü vardır, bilirsin; '' Kişiler kıyafetiyle karşılanır, hitaplarıyla, davranış biçimleriyle, kaliteleriyle değerlendirilirler'' Kötünün, 2. bir kez o ilgiyi görmesi, olası değildir. O ilgiyi görmeye devam ediyorsa, sürekli olarak tercih ediliyorsa, vardır bir bildikleri, vardır bir hikmeti.
iste ben de onu diyorum Tevfik abi balik avi, doga, yanlizlik, bekleme, stres atma, zihin dinlendirme, amaca odaklanma. kimse sagimda solumda kullandigim takimin rengine, parlakligina, yeniligine, eskiligine bakmasin. ucuna istedigim baligi bindirdigimde bileyim ki kiyiya getirebilsin. gerisi balik avciligi hobisi çercevesinde benim için önem arz etmiyor.
Roy kardeşim; Burası sanal gibi olsada, inan ki ben bunu öyle görmüyorum ve kişileri sanki 10 yıllık dostummuş gibi görerek değerlendiriyorum. Burada yaptığımız nedir ? Kendimizce güzel olduğuna inandığımız bir hobi, bir uğraş. Bunu yaparken, malzeme alırken, onlarla haşır neşir olurken, ruhen dinleniyorsak ve su kıyısına da oturup doya doya mutlu olabiliyorsak, gerisi teferruat. Tabii bunları yaparken, uğraştığın takımlardan haz almak gerek. Şimdi siz bana 10000 liralık SLR bir makina verseniz, beni mutlu edemezsiniz. Ama hayalimde ki, 300 liralık compac bir makina, beni mutlulukların doruğuna çıkartır. Onla haşır neşir olmaktan, onu kullanmaktan haz alırım, mutlu olurum. Bunun gibi yani. Eee, burada kişiler zaman zaman sorarlar; '' Şu kadar bütçeyle bende mutlu olmak isterim. Siz bu bütçeyle nasıl mutlu olurdunuz veya oldunuz ? '' diye. Burada ki ben ve siz dahil bir çok arkadaş, deneyim ve tecrübeler ışığında o miktarla nasıl mutlu olunacağını, olunduğunu belirterek önerilerde bulunuruz, bulunurlar. Hal, mesele budur. hihi Sevgiler.
hemfikiriz sevgili abim shimano kullanmayi seviyorsun diye tenkit etmiyorum. ne haddime hatta. tercih senin, zevk senin. mesele dedigin gibi mutlu olma meselesi. ben 50 liralik okuma razor ile de mutlu oluyorum. yeri geliyor yaninda milyarlik makinalar ile ayni baligi bekliyor. yeri geliyor o makinalar bekleyedururken mütevazi makina ile mücadeleye giriyorum.
:thumb: :thumb: :thumb: Sonra bir bakmışsın bir pilot var. Ehliyeti 25 yıldır ben gibi cebinde, ben gibi araba sürmesinden bi haber, ben gibi 3. vitesle araba kaldırmaya çalışır. Ama burada bir bakıyorsun, anam, anam, anam, öyle spinler atıyor, öyle spinler atıyor ki, sonra da arabayı 2 teker üstüne kaldırıp sürüyor. Bu konunun başlığından bile rahatsızlık duyuluyorsa ! Sıkıntı burada. Deneyimin, önerin var ise, dersin kardeşim, '' Sizin bütçeniz doğrultusunda ben şunları şunları kullandım ve öneririm, şunları kullandım ve önermem. '' Ya da, '' O bahsettiğiniz ürün hakkında deneyimim maalesef yok'' Yeri geldiğinde '' Söz gümüşse, Sükut altındır.'' derler.
Tevfik abi, sen zırvalamaktan başka bir şey bilmez misin? Zırva: Saçma, saçma sapan, boş, anlamsız söz Saçma: Yersiz, akla aykırı, tutarsız söz Safsata: Boş, temelsiz, asılsız söz Kaynak: TDK Geçen de çarpma toplama vs. meselesinde çuvallamıştın. Safsatayla, zırvalıkla akıl ve fikirle uğraşılmaz Tevfik abi. Ve senin neden bu shimano merakın olduğu da belli, çünkü düşünmüyor, saçmalıyorsun sadece. Akıl ve mantık süzgeci kuramıyorsun. Elbette bu shimano aşkının kaynağı da belli: Tecavüzcüsüne aşık olma durumu, basitçe stockholm sendromu.
Bak ne güzel söylemişsin. Ancak 18-20 yaşlarında aklı bir karış havada toy delikanlılar bu mantaliteyle makine almaya gider. Piyasada bir sürü marka model var, shimano da onların içinde sıradan biri sadece. Ötekiler ne kadar iyiyse, shimano da ancak o kadar iyi. Ve aynı şekilde, ötekiler ne kadar kötüyse, shimano da o kadar kötü. Malzemesi ortada, tecrübeler ortada. Senin sorunun, bu gerçeği görmekten kaçarak, saçmalık ve zırvalıklara kapılıp, shimano ve ötekiler gibi bir saplantıya düşmen. Sanıyorsun ki, shimano başkadır, biriciktir, hiç bir şey onun kadar mükemmel olamaz. Diğerlerinin onun kadar hatta ondan daha kaliteli olabileceğini düşünmüyorsun bile. Neymiş efenim, bozulunca gidilecek yeri varmış. Alba Star'ın ben bildim bileli var bozulunca götürecek yeri. Kısık yıllardır bu konuda sessiz sedasız canavar gibi hizmet veriyor zaten. Aynen Okuma'ların da var ve gene yıllardır Cengiz balıkçılık şahane şekilde veriyor hizmetini. Neymiş efenim, süslü ve püslüymüş. Git bir İstoç'u dolaşta gör, ne süsler var alemin makinesinde. Ama bunları görmek bile istemiyorsun. Ha, hoş, kendin düşersin, kendin kalkarsın, zevk senin, para da senin. Ama sen gidip bu vaziyeti görmeden, amanda shimano pek süslü, amanda arkası sağlam diye milleti keklemeye çıkıyorsan, o zaman bu bir sorundur. Eğer birilerine bir şeyler tavsiye edeceksen, o elindeki döküntüden daha fazlasını biliyor olacaksın. Eğer tavsiye ederken arkası sağlam diyeceksen, arkası ondan daha sağlam olan markaları yok saymayacaksın. Ama kime anlatıyorum ki? Düşünmesini bilen zat, zaten bunları da düşünürdü. Ama boyuna safsata üretmenden de açıkca anlıyoruz ki, bu meziyete sahip değilsin. Doğal olarak ta birine bir şey tavsiye edebilecek meziyete sahip değilsin. Hele o paranın hakkını vermek hesabına hiç girme şahsen, zira, sen daha çarpma toplama yapmayı bile bilmiyorsun. Bu kadar zayıf matematikle Total-Cost-of-Ownership vs. hesaplarını yapabilmen olası da değil elbette.