Sayın Gül hanım, sigarayı kendi kendine bırakanların %99 u devamlı bir ızdırap içine giriyor. Bunun sebebi nikotin değil. Bunun sebebi yıllardır beynimize kazınmış olan sigara ile ilgili bilgiler ve bizim kurduğumuz bağlantılar. Size bir örnek veriyorum. Akşam yemeğinizi yedikten sonra elinizi banyoda yıkayın sonrada balkona çıkın. Durun şimdi beyninizi dinleyin size nediyor? Allah aşkına sizce canınız sigaramı istiyor? Hayır istemiyor. sadece beyninizde balkon=sigara olduğu için beyniniz size sigara yaktırıyor. Şimdi kuru kuru (telefonla konuşma, sohbet etme, birşey içme, okuma) balkonda bir sigara için. Ne oldu Nikotin ihtiyacınızı körelttiniz değilmi? Bu size en az 20-45 dk arası gidecek kadardır. Şimdide hemen mutfağa gidin ve kendinize bir türk kahvesi yapın veya çay koyun. Balkona çıkıp oturun. İçeceğinizi yudumlayın ve beyninizin ne düşündüğüne kulak verin? Ben söyliyeyim size SİGARA lambası yandı değilmi? Eeee hani siz Nikotin bağımlısıydınız? 5 dk önce içtiniz sigara ve nikotini karşıladınız. en az 20-45 dk idare etmesi lazımdı sizi. Beyniniz neden sigara istediki? Şaşırmayın bunu sadece siz yaşamıyorsunuz. Bunu bütün sigara bağımlıları farkında olmadan yaşıyor. İşte bütün kilit nokta burda. Lütfen bunun farkına varın. Sigara içmek %5 Nikotin %95 Psikolojik bağımlılıktır. Bana inanın, bırakmak gerçekten çok kolaymış. http://www.sigarabirakmakicin.com/Anasayfa/index.asp Bu linkten yardım alabilirsiniz. Oldukça profesyoneller.
Tekrar merhaba Selcuk, Umarim inatla ve tum iradenle sigarasiz hayatin tadini cikartmaya devam ediyorsundur. Adem cok guzel bir noktaya deginmis. Sen de demissin ki "sigaraya yilda 5000 TL harciyordum" . Artik bu butceyi en sevdigin hobine yani balikciliga harcayabilirsin. Ustelik kimse seni oltalara bu kadar para harcadigin icin suclayamayacak. Her yil 5000 TL`lik olta takimlari, kamislar, cikriklar aldigini dusunsene ... Sirf bu amacla dahi sigara birakilir yani . Kendini iyi etut etmissin belli ki. Irade ile degil, kendini tanimakla biraktigini soyluyorsun. O zaman bir daha da baslamazsin, biter gider. Yeni hayata tekrardan hosgeldin Darisi diger icenlerin basina... Simdi bir de nefesi, cigeri, dumani, sigarayi cagristiran `Diyafram` kullanici adini degistirsen tam super olacak. Mesela O2 filan gibi temiz havaya dair yeni bir isim nasil olur?
İbo selam. Kesinlikle irademle sigara içmemezlik yapmıyorum. Tam tersi irademle bıraksaydım 10 saati geçmezdi (denedim). Öncelikle sigarayı neden içtiğimi öğrendim. Şunu sakın unutmayın, Sigara içmek içenlerin kendi tercihi değildir. Sigara bağımlılıktır. Bağımlılık yapan hiçbir maddeyi kendi tercihimizle kullanamayız. İlk kullanımdan sonra tercih olmaktan çıkıp mecburiyet sınıfına girer. Fakat birçok bağımlı sigarayı bırakamayacağını düşündüğü için "bu benim tercihim, sigarayı seviyorum" der. Bana bu sözleri söyleyen arkadaşıma dedimki "sen 1 hafta boyunca sigara içme, sana 2000 tl vericem". Sigara içmenin kendi tercihi olan biisi için bulunmaz bir fırsat değilmi sizce. Tamam dedi arkadaşım ve iddaya başladık. 2 saat sonra yanıma geldi ve ben bu iddadan cayıyorum dedi. Bunun anlamı belli. Sigara içmek Kesinlikle kendi tercihimiz değildir ve sigara içmeyi hiçkimse sevmez sevemez. Diyafram bana sigarayı çağrıştırmıyor. Aksine onunla savaşıyor, Yanılabilirim Fakat yaptığı görev beni çok etkiliyor. Diyafram kası Göğüs boşluğunun alt kısmını kaplayan yassı bir kastır. Aşağı-yukarı kasılıp gevşeyerek göğüs boşluğunun hacmini değiştirir. Bu nedenle akciğerlere hava girişi ve çıkışı kolaylaşır. Ayrıca göğüs kasları kasılıp gevşeyerek kaburgaların açılıp kapanmasını ve akciğerlere havanın girip çıkmasını sağlarlar. Sağlıcakla.
Değişik ülkelerde Formula-1 yarışlarını izleyenlere, yarış otomobillerinin üzerindeki reklamlardan hangilerini hatırladıkları sorulduğunda, 100 izleyicinin 53'ü iki Amerikan sigarasının adını veriyor... İşte bu nedenle belli sigara üreticileri şimdilerde Formula-1 yarışlarının ana finansörü olarak bu alana milyarlarca dolar akıtıyor SİGARA ÜRETİCİLERİNİN ÜRKÜTEN İTİRAFLARI....! Ergün 19 Ekm 2008, 19:54 Sigara ve tütün üreticisi yabancı şirketler, hazırladıkları raporlarda özellikle gençleri hedef müşteri olarak seçtiklerini itiraf ediyorlar. Sigarayla Savaşanlar Derneği tarafından yapılan açıklamada şirketlerin pazarlama stratejilerinin, 5 yaşından başlayarak 12-18 yaş grubundaki gençler üzerine kurulduğu belirtildi. İşte yabancı şirketlerin gençler üzerine kurdukları pazarlama stratejisi ve itiraf niteliğindeki araştırma raporları: Philip Morris: 13-19 yaş bizim için çok önemli Philip Morris´in Richmond´daki Pazarlama Müdürü Robert B. Seligman´a Araştırmacı Myron E. Johnston tarafından yollanan rapor (1981): "Bugün 13-19 yaş arasında olanlar, yarın için potansiyel ve sürekli müşteri olacaklardır ve sigara tiryakilerinin çok büyük bir yüzdesi bu yaşlarda sigaraya başlamaktadırlar. Kırmızı Marlboro´nun başarısı büyük ölçüde bu yaş grubundaki müşterilerine bağlıdır. Kırmızı Marlboro büyüme çabası içinde olan çocukların büyüklük göstergesi haline gelmiştir. 13-19 yaş grubunun sigara içeme alışkanlığı Philip Morris için çok önemlidir." Brown & Williamson: Asıl hedefimiz liseliler Brown & Williamson Sigara Firması´nın avukatı Addison Yeaman´ın, sigara şekerleri üreten bir fabrikaya yazdığı 1946 tarihli mektupta şu ifadeler yer alıyor: "Şimdiye kadar, bizim markamızın kullanılıyor olmasından hiçbir rahatsızlık duymadık. Bizim reklamımız için hiç de kötü değil. Bizim işimizin temel hedefi lise öğrencileridir." Çocuklar için ballı sigara üretilmeli Brown & Wilkinson Araştırma Raporu: "Ergenlik çağındaki çocukların tatlı sevdikleri bilinen bir gerçektir. Bu durumda sigaralara bal konulması düşünülebilir." Lorilard Raporu: "Araştırmalara göre, gençler sigara markası seçimlerini daha çocukluklarında, beş yaşından itibaren belirliyorlar. Genç sigara kullanıcılarının bağımlılığı hakkındaki araştırmalar, onların ilk başta bağımlı olmayacaklarını düşündüklerini, ancak pişman olduklarında ise çoktan bağımlı olduklarını gösteriyor." R. J. Reynolds´un 1977-1986 Pazarlama Hedefleri Raporu: "Araştırmalar, 14-18 yaş grubunun giderek artan bir oranda sigara içtiğini göstermektedir. R. J. Reynolds bu pazarı iyi değerlendirmeli ve bu gruba yönelik yeni bir ürün piyasaya sürmelidir, böylece endüstrideki payımız uzun bir süre büyüyecektir." 1975 R. J. Reynolds Raporu: "Camel büyümesini garantiye almak için, yeniliklere açık olan ve geleceğin sigara işini temsil eden, 14-24 yaş grubunu hedeflemelidir." Imperial Tobacco: Reklamlar gençlere yönelik yapılmalı Imperial Tobacco Şirketi´nin Raporu 18 Ekim 1977: "Ergenlik çağındaki çocuklar, özgürlüklerini bir sembolle ortaya koyma eğilimindedirler, sigara yetişkinlikle özdeşleştiği için ve yetişkinler sigarayı çocuklara yasakladığı için, en önemli semboldür. Sigaraya yeni başlayanların bugün hissettikleri, endüstrinin geleceği için bir göstergedir, araştırmanın bu bölümüne çok dikkat edilmesi gereklidir. Proje 16 sigara alışkanlığının oluşumuyla ilgili her şeyi öğrenmeyi hedeflemektedir. Lise öğrencilerinin sigara için bugün düşündükleri gelecekteki tütün kullanımları için bir öngörüdür. Özellikle 12-13 yaş grubunun bu konu hakkındaki görüşlerine önem verilmelidir. Ergenlik çağındakilere yönelik reklamlar yapılmalıdır, bu reklamlar yapaylıktan uzak ve dürüstçe yapılmalıdır." Alıntıdır
Nedir konu? Selçuk kardeşimizin sigarayı bırakması, kendince kölelik olarak nitelediği bir girdaptan çıkışın sevincini paylaşma isteği ve bunun forumda ilanı. Eh, hayırlı olsun. Sağlık ve afiyette, kötü kokulardan uzak huzurla yaşasın inşallah. Öyle ya, hiçte sıradan bir iş değil. Yıllarca ömrünüz törpülendi, basit değil. Kişi esiri olduğu köleliğinden kurtulacak. Ve, yaşasın özgürlük. Pekala; Sorulmayanı dahi cevaplama gayreti ve ikide bir link verme çabalarına ne demeli? Niçin biz üyelerden “çok güzel, tebrik ederiz, gayet iyi bir iş başarmışsın, hep böyle kal, helal olsun” gibi tebrik ve taltiflerin ötesinde daha fazlası bekleniyor? Olay bilimsel ve de profesyonel. (mi?) Kardeşimizin bir “denek” için fazlaca teknik bilgiyle donanmış olması olaya sırf bir kutlama havasında yaklaşımımızı engeller nitelikte. Denek dedim zira olaya bilimsel açıdan bakıldığında, bir duruma konu edilmiş kişi/şey/varlık/olay ve elde edilen sonucun paylaşımı olarak nitelendirilebilecek düzlemde konu ele alınmış. Bir konu açıp masumane bir çağrıda bulunsam “haydi arkadaşlar sıra sizde, ben kurtuldum, sizler de kurtulun” desem yetmez mi? Sayfalar dolusu konunun özünden olmayan izah ve ikna çabalarımın yanında, fazlasıyla teknik ve taktik bilgi vermeme gerek var mı, sorarım? Yapılan şey, sigarayı bırakmış olmanın lezzetini tatmaktan çok, belli konum ve durumdaki kişilerin yani sigara içicilerinin/tiryakilerin nihayetinde ticari bir adrese yönlendirilmesi görevini ifa ediyor. Ticaret elbet, reklam elbet ancak; kendi ortamında-kendi mecraında. Kusura bakılmasın bu durum “denedim, faydasını gördüm ve tavsiye ederim”den daha çok, ticari endişe tütüyor ince-ince. Selamlar…
Nuri bey selamlar. Her forumda oldugu gibi buradada sizin gibi at gözlüğü takanlar var mutlaka. Bunun için sizi ayıplamam. Herkesin fikrine saygım vardır. Fakat konu benim yazdığım yazıya karşı tarafınızdan karalama ve iftira atmaya gelince o zaman gerekeni yaparım. Lütfen yazdığım yazıyı okurken doğru anlamaya çalışın. Ticari olarak düşünüp Reklammı yapıyorum, yoksa 25 yıldır UĞUŞTURUCU BAĞIMLISI OLAN ben, bu illetten kurtulduğuma çocuklar gibi sevinip içim içime sığmayacasına, bütün katıldığım sosyal ortamlarımda dilimin döndüğünce, öğrenip uyguladıklarımı ve benim bu illeti bırakmamdaki en büyük yardımcı olan kişileride ortaya çıkarmam sizi neden bukadar rahatsız etti? Bu forumun yöneticileri beni iyi tanırlar. Ben bu konuda Reklam yapıp Ticari amaç gütseydim sizden önce Forumun yöneticileri beni hemen uyarırdı. Siz rahat olun bu Forumu Kullanıpta Para kazanmak isteyenler çok farklı hesaplar peşindedir. Konumuz SİGARA. Nedir bu SiGARA? SİGARA=UĞUŞTURUCU BAĞIMLILIĞI Nuri bey, ben denek olarak kullanılmadım. 40 yaşında aklı başında bir yetişkinim. Kullandığım sistem bütün dünyada kabul görmüş kullanılan bir sistem. 25 yıldır sigarayı bırakmama sebebim, beni bu illetten kurtaracak yöntemin olmadığına inanmamdı. Bu yöntemi uzunca bir araştırmadan sonra edindiğim olumlu bilgilerle kullandım ve başarılı oldum. Bir denek için fazla bilgiye sahip olmam sizi neden bukadar üzüyor? Tabiki bilgi sahibi olucam ve yararını gördüysem elimden geldiğince herkese ısrarla anlatıcam. NURİ BEY benim bu anlattıklarım (sizin buna REKLAM dediğiniz) illaki DAM marka olta alın demek olsaydı o zaman beni DAM markasının bir ajanı bu sitede devamlı reklam yapıyor deyip idam ettirebilirdiniz. Ama dikkat edin konumuz çok farklı ve ben kimseye İLLAKİ DEMİYORUM. Konu başlığı SİGARA. Bu böyle olunca SİGARA ile ilgili konuşmayalımda ne konuşalım. Okumak istemiyorsanız konuya girmeyin olsun bitsin. YETMEZ. Sizin gibi at gözlüğüm olmadığı için bana yetmiyor. Ne oldu bu bir kusurmu? Edindiğim bütün bilgiyi buraya aktarmam suçmu oldu sizin gözünüzde. Yoksa sizin Sigara satan bir Ticarethanenizmi var? Konunun özünden farklı olarak ne mesaj yazdım anlamıyorum. Bütün yazılarım Sigara ile ilgili. Okumak ile anlamak farklı durumlar. Ben sigarayı bıraktığımı yazdığımdan beri oldukça fazla özel mesaj aldım. Nasıl bıraktığımı sordular. Bende devamlı özelden cevap yazmak yerine Konunun içine kullandığım yöntemi ve özelliklerini hatta uyguladığım yerin Linkini verdim. Nuri bey benim sigarayı bırakma sebebimin başında bu başlık altındaki yazıları okurken verilen linkleri inceleyerek Allen Carr yöntemine güvenip uygulamam oldu. Bu yöntemi kullanıp bırakan arkadaşımın bu başlıktan verdiği linkle ben sigarayı bıraktım. Şimdi soruyorum sana çok faydalı olacağına inandığın bir LİNK vermek (at gözlüğü takmadan bakarsan) Ticari reklammı sorumluluk gerektiren bir mecburiyetmi? Sağlıcakla.
Aleyküm selam. Atgözlüklerimi çıkarıp bakınca ya hiçbir şey göremiyorum yahut başka şeyler gördüğümü sanıyorum. Gözlüksüz olmuyormuş, neyse sağlık olsun. “çok güzel, tebrik ederiz, gayet iyi bir iş başarmışsın, hep böyle kal, helal olsun” Sağlıcakla.
Selçuk abi çok teşekkür ederim benim gibi daha önünde uzun yılları olan birini bu illetten kurtulmaya teşfik ettin.Sigarayı bırakmak istiyordum fakat nasıl olacağını bilmiyordum kendime eziyet edercesine bırakmak da istemiyordum o yüzden sağlık bakanlığı sigara bıraktırma hattını aradım ve randevu aldım randevuya gitmeden önce elimde sigara forumda dolaşırken bu yazıyı gördüm verdiğin linkteki videoyu izledim. İlk olarak sigara bağımlılığının ne olduğunu öğrendim sonra ondan nasıl kurtulmam gerektiğini.Allen carr yöntemini uygulasam mı acaba diye düşündüm ama video bile o kadar etkili oldu ki son sigaramı söndürdüm ve bıraktım dedim, bırakacağım demekle bıraktım demenin arasındaki farkı görebildim sonunda sonuç ise şu 1 saat sigaradan ayrı kalamayan ben (uyanık olduğum saatlerde) 113 saattir sigara içmiyorum ve aklıma dahi gelmiyor vücudumu o illetten kurtardım
Muvaffak abi hayırlı olsun, "öptüm yanaklarından.. büyüksün..." sözüne uygun bir kardeşimiz daha oldu. Onurcum senin alnından öpüp, gönülden tebrik ediyorum. İzlediğin Video, yöntemin temelini oluşturuyor. Sigarayı sen bıraktın. Yöntemler sadece yol gösterir. İyi anlayıp uygulamaya koyunca herşey muhteşem olmaya başlıyor. Bu saatten sonra 14 gün boyunca neler yaşayacaksın bakalım. Eğer çok zorlandığın bir durumun olursa beni mutlaka özelden yolladığım cep telefonumdan arayabilirsin. Hiç çekinme istediğin saatte ara beni. 1. Gün Kutlayın ve yazın… Şu andan itibaren hayatınızda yeni bir döneme başlıyorsunuz. Birçok şey size alışılmadık ve farklı gelebilir. Bir değişim sürecinde olduğunuzu lütfen unutmayın. Bunca yıllık tiryakiliğinizden sonra bu çok normal. Sürekli sigarayı düşünüyor ve kendinizi iyi hissetmediğiniz anlar oluyorsa, bu anları mutlaka sigarayı bırakma kararınızı güçlendirmek için kullanın! Nasıl mı? Mutlu olun! ÖZGÜR olmak, şahane bir duygu, değil mi ? Kendinizle gurur duyun. Sigara içmeyen birisiniz artık. Lütfen kendinize birkaç dakika ayırın ve sigarayla ilgili tüm olumsuz yaşantılarınızı ve neden bırakma kararı aldığınız yazın. Çok kısa bir zaman içinde kendinizi çok iyi hissedip bunları unutacaksınız! Bu yüzden yazın ve zaman zaman okuyun ! Aslında sizden istediğimiz tek şey: Biran evvel hayatınızı yaşamaya devam edin, iyi günleriyle ve zor günleriyle… 2. Gün Uzun zamandır belki ilk defa vücudunuzu 24 saat rahat bıraktınız ve saat başı sistematik bir şekilde zehirlemediniz! Ve olumlu değişimler hemen başladı. Şu an vücudunuz inanılmaz bir arınma sürecinde: Kan basıncınız normale döndü, nabzınız bir içmeyen kadar yavaşladı, el ve ayaklarınız ısınmaya başladı, kanınız karbon monoksitten arındı ve dolaysıyla tüm organlarınıza artık ihtiyacı olan oksijen ulaşabiliyor (beyninize dahi). Bunlar muhteşem değişimler, kendinizi çok kısa bir zamanda çok güçlü hissedeceksiniz. Ve sakın unutmayın: Aklıma geliyor demek, asla canım istiyor demek değil! Tabi ki aklınıza gelecek, endişelenmeyin...
3. Gün Nikotin bağımlılığı bitti, bitti, bitti Kimseyi dinlemeyin “yok bir hafta bekle bakalım, seni bir ay sonra göreyim…” Her tiryakinin başarmak istediğini Siz başardınız. Bundan sonra her geçen gün kendinizi daha iyi hissedeceksiniz. Tekrar bağımlı olma korkunuz da tamamen yok olacak. Bu arada, Koku dünyasına tekrar hoş geldiniz Uzun zamandır farkında olmadığınız kokuları keşfedeceksiniz…örneğin eşinizin parfüm kokusu güzel değil mi? Yavrunuzu kucaklayın ve kokusunu uzunca ve derince içinize çekin, mükemmel bir koku değil mi? Yanından koşturarak geçtiğiniz çiçekçilerden artık yavaş geçin ve kokuları alın. Ve sakın unutmayın: Aklıma sigara geliyor demek, asla canım istiyor demek değil! 4. Gün Bugün sigara her aklınıza geldiğinde derin bir nefes alın! Çünkü artık solunum yollarınız gevşedi ve bunun sonucu olarak nefes alıp vermeniz rahatlıyor. Bu o kadar önemli bir değişim ki !Tüm solunum yolunuz fonksiyon görmeyebaşladığı için sekresyon (balgam) miktarı artabilir, hatta öksürmeye başlayabilirsiniz. Şaşırmayın lütfen! Hava yollarınız kendi kendini temizleme becerisine sahiptir merak etmeyin.Ancak yıllardır bu becerisini durdurmak zorundaydı çünkü siz onu düzenli bir şekilde zehirliyordunuz. Artık işkence bitti! Rahat rahat ve derin derin nefes almanın keyfini çıkartın. Ve sakın unutmayın: Aklıma geliyor demek, asla canım istiyor demek değil! 5. Gün Vücudunuz size teşekkür etmeye başlıyor! Derin uykudan uyanmak nasıl geldi size? Enerjiniz ne kadar arttı hissediyor musunuz? Hem fiziksel hem zihinsel özgürlüğünüze kavuştunuz! Ne olur, “ama halen aklıma geliyor” diye panik olmayın. Tabi ki aklınıza gelecek, bunca yıldan sonra, niye gelmesin ki? Aklınıza geliyor olması, “canım istiyor” anlamına gelmiyor, hep bunu hatırlayın. Bu artan enerjinizle neler yapmayı planlıyorsunuz biraz da bunu düşünün. Daha fazla hareket size iyi gelecektir… Nasıl mı? Örneğin; Asansör yerine merdiven tercih edebilirsiniz. Arabanızı biraz daha uzağa park etmek zorunda kaldığınızda gülümseyebilirisiniz. Boş zamanlarınızı TV karşısında geçirmek yerine 20 dakika veya daha uzun açık havada yürüyebilirisiniz. Belki evinizin boş bir köşesine bir yürüyüş bandı alabilirisiniz. Ağırlıklı oturarak çalışıyorsanız size birkaç adım attıracak molalar verebilirisiniz. Belki küçük bir çocuğunuz vardır, on dakikalığına onun temposunu yakalamaya çalışabilirisiniz..
6. Gün Diş Doktorunuzdan Randevu Alabilirsiniz … Evet, önünüzdeki günler için diş doktorundan randevu alma vakti geldi Ağız içi temizlenmeniz tamamlansın ve etrafınıza çekinmeden gülümseyin. Sararmış dişlerden ve dişlerinizin aralarında biriken “…” o herneyseden kurtulmanız bile hayat kalitenizi artıracaktır. Sevdikleriniz belki güzel ve bulaşıcı gülmelerinizi uzun zamandır özlemiştir. Tüm dünyaya gülümseyin! Gülmenin bağışıklık sistemi üzerindeki faydaları uzun zamandır kanıtlanmıştır. Gülmek tüm iç organlarınıza masaj olduğu gibi, bir çok kasınıza da antrenmandır ve çok rahatlatır. 7. Gün Süpersiniz … Tekrar geçmiş olsun. Bir hafta oldu sigara hapishanesinden kurtulalı! Bugün kendinize bir ödül alın veya kendinizi şımartın veya uzun zamandır yapmak istediğiniz bir şeyi yapmak için zaman ayırın. Zaten fark etmişsinizdir, sigaradan kurtulalı hem daha fazla zamanınız oluştu hem cüzdanınızda para birikmeye başladı... 8. Gün Sağlıklı Yaşama Doğru … Sağlıklı bir yaşama doğru çok önemli bir adım attınız ve bu yolda hızla ilerlerken bir konuyu daha bundan sonra önemsemenizde fayda olacaktır: Beslenme tarzınız… Tüm metabolizmanızın rahatlaması, hareket gücünüzün artması ve tat duyunuzun tamamen iyileşmesiyle birlikte iştahınızda bir açılma olabilir. Sakın “sigara kullanarak kilo kontrolü” sağlıyordum diye yanlış bir inanışa kapılmayın. Hatırlayın, Obez insanların 3/4 aynı zamanda sigara kullanıyorlar. Sigara kilo kontrolünde işe yarasaydı böyle bir istatistik olamazdı. İrade gücüyle sigarayı bırakan kişiler kilo alırlar çünkü sigaranın yerine başka bir şey koyma ihtiyacı duyarlar. Sizin böyle bir sorununuz yok, sigara sorununuzu başka bir soruna dönüştürmediniz! Sigara sorununuzu yok ettiniz. Ancak tat duyusunun iyileşmesi ve “yemeği sonlandırma şartlanması” bir süreliğine beslenme alışkanlıklarımızı etkileyebilir. Bazı unsurlara dikkat ederek yaşam boyu sağlıklı bir beslenme tarzı geliştirebilirsiniz: Beslenme alışverişle başlıyor, dolayısıyla haftalık programınızda muhakkak Market/Pazar alışverişi için zaman ayırın ve bunu önemseyin (offpuff yok!) Taze ürünleri mevsimine göre tercih edin. Paketlenmiş tüm ürünlerin içerik açıklamalarını okumayı bir alışkanlık haline getirin, anlayamadığınız kadar garip isimli ve numaralı bir şeyler yazıyorsa, ürünü tekrar rafa geri koyun. Doğal besinlerin vitamin ve mineral oranları vazgeçilmez olduğundan mümkün olduğu kadar bol sebze ve meyve tüketmeye özen gösterin. Farklı pişirme yöntemlerini öğrenmeye açık olun, hatta hazırlanması kolay tarifeler toplayın. Tam tahılların liflerinden faydalanın, Vücudunuzu susuz bırakmayın ancak su içme oranını da abartmayın, azı ne kadar zararlıysa fazlası da bir o kadar zararlı! Veeeeeeee Şekeri ve şeker içeren her şeyi (içecekler dahil) mümkün olduğu kadar hayatınızdan çıkartın! Tüm bu maddeleri peş peşe okuyunca, birden fazla gibi gelebilir, ancak beslenme tarzımızı tüm alışkanlıklarımızda olduğu gibi, doğru bakış açısıyla, kararlı olarak ele alırsak değiştirmesi kolaydır.Hadi ilk “sağlıklı” alışveriş listenizi yazın ve gününü, saatini belirleyin.
9. Gün Keyifli bir akşam programı …. Bu akşam keyifli bir akşam programına ne dersiniz? Sosyal ortamlardan sakın uzak durmayın, tam tersi gidin ve eğlenin! Neden uzak durasınız ki? Ortada vazgeçmeniz gereken hiç bir şey yok! Sinema aralarında o dumanın içinde dikilmek zorunda kalmamak çok keyifli! Arkadaşlarınızla buluşmak ve sigara içmek zorunda olmamak çok keyifli! Size göstermeseler de size “kahraman” gözüyle bakıyorlar biliyorsunuz değil mi? Şahane bir yemeğin tadını sigarayla bozmamak, sigara içilmeyen durumlarda dışarıya çıkmak zorunda kalmamak, çocuklu arkadaşlarımızın evinde mutfaklara muhtaç olmamak, sigaram bitti/yetmeyecek gibi saçma sapan panikler yaşamamak, eve dönünce iğrenç kokmamak ve ve ve.. Sigarasız hayatın ne kadar çok keyifli yönü var, çıkın ve keşfedin. Bir şey olacak diye beklemeyin, siz artık sigara içmeyen birisiniz! Nikotinin esiri değilsiniz! Sigara şirketlerini istatistiklerinden çıktınız. 10. Gün Özür dileme zamanı …. Her geçen gün sigarayı daha gerçek yüzüyle görüyorsunuz değil mi? Her geçen gün biraz daha o sinsi tuzağın oyunlarını fark edin lütfen. Size bugüne kadar hiçbir şey sağlamadığını, sağladığını zannettiğiniz her şeyin beyin yıkama olduğunu şimdi daha da iyi görüyorsunuz değil mi? Ancak her şeye rağmen halen etrafınızda bir sürü beyin yıkamalara maruz kalıyorsunuz! Hem medyaya dikkat hem en yakınlarınızdaki yengeçlere dikkat! Sigara dumanlarını yüzünüze üfleyerek bunun ne kadar keyifli bir şey olduğunu size anlatacaklar ve bunu tekrar tekrar deneyecekler. Hiç aldırmayın, gülümseyin, asla tartışmalara girmeyin! Sizin bu kadar sakin, huzurlu ve mutlu olmanız mutlaka onları da düşündürecek ve bırakmak için motive edecektir. Diğer yandan içmeyen arkadaşlarınız ve yakınlarınız vardır! Onlardan özür dileme zamanı da geldi! Bunca yıl onları da zehirlediniz, iğrenç kokulara katlanmak zorunda kaldılar, ne kadar anlayışlılarmış,artık farkında mısınız? Sevdiklerinizden, gerekiyorsa çocuklarınızdan ve tüm yakınlarınızdan özür dilemeye bugün başlayın. Belki bir telefon, belki minik bir mektup veya e-mail ile, belki de sarılarak… 11. Gün Kendi Kendinizin Uzmanı Olun …. Sigarayla ilgili herkes size akıl verecektir. İçen, içmeyen herkes uzman. Eczacınız, köşedeki bakkal sahibi, taksi şoförü, en yakın arkadaşınız, v.s.. Hepsinin bu konuda önerileri ve verebileceği bin çeşit örneği var. Ne olur tüm anlatılanları, söylenenleri, kulağa ne kadar hoş da gelse, ne kadar etkili sunulsa da, duymazlıktan gelin! Siz bilmeniz gereken her şeyi biliyorsunuz! Asla kararınızdan şüphe duymayın! Şüphe duyduğunuz veya merak ettiğiniz bir şey olursa da öğrendiğiniz kuralları uygulayın. Allen Carr – Sigarayı Bırakmanın Kolay Yolu kitabı da size sigarayla ilgili tüm yanlış bilinenleri açıklar. Unutmayın hayatınızda bundan sonra da iyi günleriniz ve zor günleriniz olacak, ancak iyi günlerinizi daha da keyifli zor günlerinizi ise daha rahat yaşayacaksınız.…
12. Gün Halat Çekme Oyunu …. Günlük hayatınızda olan “sigara şartlanmaları”nın bir çoğu, hatta belki de hepsi silindi artık. Çay-sigara, kahve-sigara, telefon-sigara, araba-sigara, içki -sigara… Kaç kez yaşadınız ve onsuz da hayatın ne kadar normal devam ettiğini gördünüz. Her geçen gün size sigarayı hatırlatan unsurlar daha da azalacak ve bir gün yine aynı durumlarda hiç aklınıza gelmedi diye şaşıracaksınız. Muhtemelen bunu yaşadınız bile. Sigarayı bırakmak ne kadar keyifliymiş değil mi? Siz artık o sinsi nikotin tuzağından o kadar uzaklaştınız ki. Bugün etrafınızda olan tüm nikotin bağımlılarını gözlemleyin ve beyinlerindeki yaşadıkları “halat çekme oyununu” nu hatırlayın lütfen: Her sigara içicisinin beyninde yaşadığı bir gel-git vardır, hatırlayın. Biliyorum hemen unuttunuz çünkü sizin artık böyle bir sıkıntınız yok! Bir taraftan; “Sigara içmek iğrenç bir şey, beni köle yapıyor, sağlığıma ve maddi olarak bana zarar veriyor, kötü kokuyor, hayatımda pek çok sorunu hallettim bir şundan kurtulamadım….Diğer taraftan; “Sigara benim arkadaşım, benim eğlencem, bana destek veriyor, tek keyfim... Gerçek şu ki; Burada söz konusu olan korkuların çatışmasıdır. Bir tarafta “sigaranın yüzünden kötü bir şeyler olacak” korkusu, diğer tarafta da “sigarasız hayattan zevk alamayacağım” korkusu. Sigara içmenin gerçek bir eğlence veya gerçek bir destek olmadığını artık anladınız ve hatta yaşadınız. Her iki uçta yaşanan korkulara sebep olan şey, içtikleri her bir sigaranın içinde olan nikotindir. Sigara içmeyen insanlar bu korkuları yaşamazlar! Çünkü onların hayatında bu korkuları yaratan sigara yoktur. Siz de 2 hafta öncesine kadar bunları yaşıyordunuz! Bu kabuzsun bitmesi şahane değil mi? 13. Gün Beyin Yıkamalar …. Beyin yıkamalarınızdan kurtulduktan ve nikotin alımını kestikten sonra artık sizi özgür olmaktan hiçbir şey alıkoyamaz. Artık sigara içmeyen birisi olursunuz.Önemli olan biran evvel kendini bir sigara içmeyen olarak hissetmektir. Yaşam koşullarımızda herhangi bir şey değiştiğinde yeni duruma uyum sağlamamız ve alışmamız gerekir. Sigarayı bıraktığımızda da olan budur. Kişilerin değişime uyum sağlama süresi farklıdır ancak zaman her zaman sizin lehinize çalışır. Unutmayın: Sigarayı bırakan insanlar aslında hiç bir şeyi bırakmış olmazlar 14. Gün Geçmiş Olsun…. Bazılarınız sigarayı bıraktıklarını unutmuşlardır bile…Öyle hissetmiyorsanız henüz, endişelenmeyin, siz de yarın veya birkaç gün sonra çok daha rahat ve güçlü hissedeceksiniz. Vücudunuzun sigara içmeyi çoktan unuttuğu kesin. 21.Yüzyılın insanı sigara içmiyor… Aynen sizin gibi… Geçmiş olsun…
