Yaaa, şey biz hava almaya gidiyoruz:laughing: :laughing: Bakalım pedal İbrahim hocanın ayağının altında Nereye basarsa oraya gideceğizmrsparkle hooked
Vay vay vay.... Şans eseri neler okuyoruz. Aldığınız hava sizin olsun. Çektiğiniz balıkları görelim. Kazasız belasız, rastgelsin Bol fotograf çek Çağrı. Manzara falan... Kılım döndü gibi bahaneler kabul etmem ona göre.
bak şimdi bir sinarit, bir akya, bir iskarmoz, bir granyoz, bir de grida yakalamadan dönmüyorsunuzhihi hihi Levrek olayına hiç girmiyorumhihi hihi Rastgele size.. Tekirdağ dışı olduğu için rapor açarsınız artık:thumb:
Sen yeterki fotoğraf iste Abim bak geliyor daha gitmeden:laughing: Gökçetepe mevkii buralar abim, kısmet olursa birgün yine gitmeyi düşünüyorum ama kafa dinlemek için
Birşey sorabilirmiyim konu kamışlardan açılmışken .. Ben yeni kamış aldım OKUMA LURE MANİA bilgileri .. 2.13 cm 7''1 5-20 atarlı bir kamış WTD yapabilirmiyim ben kamışın ucunu güzel hareket ettirebiliyorum evde denedim .. Peki yapılırmı ?
Bunlardan bolca istiyorum işte. İneğin gerisini çekmesen de olur Saat epey geç olmuş Herkese iyi geceler. Rapor açmasan da balık fotograflarını özelden atarsın artık.
Yaparsın Ege. Aynı kamışı elimde tuttum, salladım V system alırken. Çok esnek değil, boyda uygun. Güzel wtd yapılacağını tahmin ediyorum. Çok ta hafif. Paraya göre güzel kamış. Hatta bir ara düşünmedim değil ama boyu bana az geldi ondan vazgeçtim. Wtd için güzel seçim:thumb:
Balıklar biraz ilginç canlılar. O bahsettiğin şeyler havyar olabilir mi? Maalesef değil büyük ihtimalle. Peki ne? Onlar daha çok olgunlaşmamış ve olgunlaşamayacak havyar oluyor. Balık, bir şekilde o havyarı üretsede, onu olgunlaştıramıyor. Ama sudan, ama yediklerinden vs. neyse. Sonuçta havyar dökmesine yol açana hormonlarda devreye giremiyor. Bu hormonlar ortaya çıkınca, pek çok balığı yemekten içmekten keser. Balıklarda bu olayın asli sebebi, hermofrodit olma yatkınlıkları. Yani erkekken dişi olabilme, dişiyken erkek olabilme gibi. Levreklerde bu durum pek sık görülmez, hatta çok çok nadir görülür. Fakat genlerindeki bu özellik, bazen üremenin, havyar üretiminin aksamasına sebep olabilmekte.
Anladım, gayet mantıklı duruyor. O zaman şöyle bir değerlendirme de bulunmak sağlıklı mıdır : Slikona atlayan balık, içinden bizlerin havyar diye tabir ettiği cisimler çıksa bile bu sezon üremeye etkisi olmayacak balıklardır ve almakta bir sakınca yoktur bu balıkları. Böyle bir sonuca ulaşılır mı, senin verdiğin bilgilere göre. Çünkü yazdığından birçok kişi bu düşünceye kapılacak? Cinsiyet değiştirme levrek te varmı bilmiyorum ama daha çok sargoz türü balıklarda var diye biliyorum. Yalnız ilginç bir noktaya gitti olay verdiğin bilgilerle. Bakalım zamanla nasıl gelişecek, umarım bilgisi olanlar katılır konuya. Yanlış bişeyler yapmayalım. Teşekkürler.
Cinsiyet değiştirme, insanda bile var aslında. Gerçi öyle değilde, daha çok aynı anda çift cinsiyetli olma gibi bir durum insandaki. Bilhassa levrek, çupra gibi balıklarda bu olgu daha net. Bunların bazısı kesin cinsiyet değiştiriyor. Bazısında ise işte böyle arada kalmalara sebep oluyor. Havyarlı balık, silikona atlıyorsa, bu onun doğurganlığının askıda olduğunu gösterir. Fakat, askıda kalıp kalmayacağı, levrek için belirsizdir. Yani belki su biraz daha ısınınca, biraz daha yağmur yağınca vs. bu durum değişebilir. O nedenle, havyarlı olanları gene salmakta fayda vardır. Fakat, asıl mesele, bu havyar döneminde, bunları tutmaya kalkışmamak olacaktır.
Abi zaten yine tuttuğuna dair haber gelirse, ya serhat abi gidip halden balık alıyor ve bizimle dalga geçiyor, ya da bizhakikaten bahtsız bedevileriz derim ben Bendeki alumina bekliyor abi, ne zaman ihtiyacın olursa bi alo de veririm ben sana, hatta istersen forcemasteri de verebilirim nasılsa bendebi iş yaptığı yok kamışların Bu arada penn fierce makinayı bilmem ama yemli için kullandığın makinaya bayıldım abi, gecenin karanlığında insan kendini diskotekte falan hissediyo sen makinayı çevirdikçe
Benim anladığım sonuç olarak balığın içinden çıkanlar havyar. Ama olgunlaşmış ama olgunlaşmamış. Sonuçta havyar. Ayrıca olgunlaşmaması, ileride şartlar değişince olgunlaşmayacağı anlamına da gelmiyor. (senin son yazından çıkan sonucu yazıyorum, her yazında farklı bir sonuç çıkıyor gerçi de ) Belki de zamanı bekleyen bir süreçtir. Şöyle açıklayayım. İnsan 9 ay'da doğurıyor. Levrek te diyelim 9 günde doğursun. Yumurta oluşmasından itibaren diyelim 5 gün yemlenmeye devam edip son 4 gün yemeden içmeden kesilebilir mi? Bir diğer açıdan bazı levreklerde ağzına kadar havyar oluşumu oluyor, onlar bile yeme atlayabiliyor. Senin yazdığın üreme hormonu salgılayan hayvanın yemlenmesinin bitecek olması kesinlik arzediyor mu? Yoksa yalnızca büyük oranda yemlenme isteği düşer mi? Yani sonlanmaz ama çok azılır mı? Sanki bana bu daha mantıklı gibi geliyor, gördüğüm tecrübeler neticesinde. Ayrıca tam levreklerin havyarlandığı Ocak ayı tamamı, şubat ayı ortası arasındaki zaman diliminde nedense spin avla levrek avcılığı doruk noktasına çıkıyor. Bu da yumurta dökecek balığın yeme meğil etmemesi bilgisiyle tezat bir durum oluşturuyor reelde. Daha düne kadar yumurta kollestrolü çıkartırmı, düşürür mü tartışmaları yapılıyordu bilim adamlarınca. O yüzden hiç bir ansiklobedik bilgiye kesin gözüyle yaklaşmam. Heran ters köşe olacak bir bilgi edinilmesi olağandır. O açıdan sizi çürütmeye değil, en yakın gerçekliğe ulaşmaya çalışıyorum. Ansiklopedik bilgiyle realite tutmayabilir, gözlemlerim ve diğer avcıların gözlemleri benim için daha bir değerlidir. Levreğin av verme yönünden en zirve yaptığı aylarda havyar durumu nedeniyle peşine düşmemek çok insancıl görünmekle birlikte, bir spinci için realite de çok zor. Bir ay önce havyar oluşmadan yakalanan anaç levrek ile bir ay sonraki yumurtalı anaç levrek arasında ne fark vardır? Bu kadar sağ kalmışken bari yumurtasını döksün mantığı dışında. O açıdan tür tehdit altında değilse limitlere uymak şartı ile çok kesin karşı durduğum bir durum değildir esasen. Bu hassasiyetin ilerletilmişi yalnız sportif avcılık yapmaya çıkacaktır, daha ilerisi olta takımlarını satmaya, daha ilerisi vejeteryanlığa.
O makinayla ilgili bi konu vardı forumda, gördün mü hiç. Görmediysen linkini bulup, atayım. Nasıl, süper ama demi makina. Çok havalı göründüm zannedersem, kolu çevirirken. :laughing: :laughing:
Konu ile hiç alakam yok ama Anaç türde ki balıkların doğaya dönmesi taraftarıyım..Bunun ne balığı olduğu sanırım fark etmez... Şimdi benim anlam veremediğim bir nokta var bu balık havyar döneminde yakalanması yasak değil mi...Tebliğ de böyle bir durum belirtilmiyor mu abi? Bir de abi senin görüşüne katılmadığım bir nokta da havyarlı dönem de avcılığın zirve yapması..Hani akın levrek filan muhabbeti sizin olduğunuz koylara girmesi bu levreklerin... Belki bunlar tesadüf değil sizin oraya yumurta dökmek için de giriyor olabilir o hayvanlar... Kimseyi iğnelemek gibi bir düşüncem kesinlikle yok volkan hocam... Sadece ben kendi av disiplinimden yola çıkarak yorumluyorum.. Örnek vermek gerekirse sazan yumurta dökme zamanı kıyılar yani açıkta dökmez yumurtasını ve bu dönem balığın en bitkin düştüğü ve de aç olduğu bir zaman..(yani yakalamanın en kolay olduğu bir zaman dilimi) Hani levrekte de böyle bir durum olabilir mi?? Bir de türü tehdit altında olmayan sanırım bir biz kaldık onun dışında gelişen teknoloji vs.. sebebi ile her tür tehdit altında) Özellikle sizin gibi anlatım gücü yüksek bir avcının daha duyarlı olması lazım
Estagfurullah, böyle kaliteli yazdıktan sonra iğnelemek falan düşünmem. Haklılık payına bakarım. Benim yanıldığım durumlar da olabilir. Yanlış sonuçlara ulaşmış ta olabilirim. Sonuçta insanız Yazdıklarınızda haklılık payınız yüksek olabilir. Özellikle Çay ağızlarına gelen veya çaya giren levrekler oraya yemlenmekten ziyade üremek için de geliyor olabilirler. O bölgeler üreme noktaları da olabilir. Üreme sonrası yumurta döktükten sonra levreğin yakalanmasının kolay olacağını, hayvanın aç, yeme isteğinin zirvede olacağını duymuştum diğer avcılardan. Belki de çay ağızlarında ondan daha kolay yakalanıyor levrek. Dar bir alandan girmek ve çıkmak zorunda kaldığından. Bu balığın yıl içinde yasak bir zamanı yok. Boy limiti dışında bir limiti yok. Bir de günde 5 kg lık standart limit. Ben hassas değilim, buldum mu anasını ağlatacağım. Şu an çok yaklaştım, şimdiden yolunu yapıyorum yazısı değildir bu yazı. Çok olsa yakalayıp alıkoyduğumu, siteye rapor şeklinde anlatmayarak ama tanıdıklarıma, diyaloğum olanlara özel mesaj atarak kendi aramızda kutlar tepkilerden kaçarım. Benim daha önce de yazılarım da vardı çok eskilerde. Okuyanlar hatırlar, siz belki denk gelmemişsinizdir, normaldir. Ben becerebilirsem 4 kilo üzeri anaç balıkları salma taraftarıyım. Mevsim havyar gözetmeksizin. Havyarlı balıkların toplayalım yazısı değil bu esasen. 1 ay önceki 4 kiloluk balığı alkışlarken, trofe, hey maaşallah derken. 1 ay sonra havyarlanınca sanki cinayet işlenmiş muamelesinin abesliği ve iyi bişey yapmak isterken şaşırmışlığın bir davranış şekli gibi gördüğümü belirtiyorum. Hassasiyet halbuki mevsim gözetmeksizin tüm anaç balıklar üzerine yapılması lazım bence. Ondan biraz da şaşırtıcı ve vurucu yazdım. Fikirlerinizi çok güzel ve zarif şekilde dile getirdiğiniz için teşekkür ederim. Keşke herkes sizin gibi dile getirse. Rastgelsin.