Güzel çok güzel sorular bunlar. Ülkemizi Birleşmiş Millerler nezdinde ilgilendiren ilk balıkçılık antlaşması 24 eylül 1949 da, Roma’da, FAO gözetiminde imzalanan Akdeniz’deki balıkçılığın düzenlenmesi için Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu (GFCM : General Fisheries Commission for the Mediterranean) kurulması ile ilgili antlaşmadır. Bu antlaşma Akdeniz de kıyısı olan tüm ülkelerin ortak imzasıyla imzalanmış Akdeniz de yapılacak balıkçılığın FAO kurallarına uygunluğunu bir komisyonun belirlemesi prensibini içermektedir. Bu komisyonun konuya ilişkin bir raporu içerisinde bu ayrırımın ne olduğu ve neden yapılması gerektiği yazıyor. Ben garip benim inandığım mantığı içeren o kararı ortaya koydum beyler. Uymadıysa yapabileceğim bir şey yoktur. Zaten yetkililerden kimsenin de bir şeyler yapmaya niyeti yok. idk Yani endişeye mahal yoktur.
Şu konuda zaten haklısınız yetkililerin birşey yapmaya ihtiyacı yok Eğer 1949 yılından imzalanan bir komisyon raporu ise bu zaten o dönemde sportif olta balıkçılığı denen bir şey yeni yeni filizlenmeye ve de avrupa'da bile bu seviyelerde değildi. Ayrıca Akdeniz için hazırlanan bir takım kurallar , ne kadar tatlı su avları için geçerli olabilir ? Çok da önemli değil zaten ama ülkemiz de günün birinde bu şekil bir düzenlemeye gidilirse bir çok durumu göz önünde bulundurmak gerektiğine inanıyorum. O dönemde ki komisyonların kararlarını tabi ki okuyup dikkate almalıyız ama o raporlar günümüzde geçerli olmamalı en azından revize edilmeli diye düşünüyorum. Neyse Tarık bey(Abi) nasıl kabul ederseniz, Hayırlı günler verdiğiniz bilgiler ve de raporlar için de teşekkür ederim kendi adıma. En azından yazılanları okuyan(benim gibi) bir avuç insan için belki bir anlam ifade eder.
Yahu, Allah aşkına ben bu komisyon raporunun 1949 yılında imzalandığını mı yazdım. Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu (GFCM : General Fisheries Commission for the Mediterranean) kurulması ile ilgili antlaşmaya ülke olarak Roma'da imza koyma tarihimiz 24 eylül 1949 muş. GFCM in 81 nolu adı geçen raporunun oluşum tarihi bildiğim kadar 2007 dir. Ne olur sizler olsun, yazılanları bir kez daha sakin bir kafa ile okuyun. RASTGELSİN.
O ayrıntıyı bende sonradan fark ettim ama iş işten geçmişti. O konuda hakkınız var. Uyarı da okuyanlar için güzel olmuş. Biraz acele ile okunan şeyler ve yazılar.Bu şekil karışıklıkların olması normaldir diye düşünüyorum.
Ben öğrendiğimi, bildiğimi ve inandığımı yazayım da isteyen faydalansın, isteyen Tarık kafayı yemiş desin. Eski yazışmalarımdan kopyalayıp yapıştırıyorum. Hani dedim ya, belki bir faydası olur diye. Sportif Balıkçılığı araştırmak isteyen sevgili arkadaşlarım Lütfen BKZ: http://www.cips-fips.com/cips/index_en.html Uluslararası Sportif Balıkçılık Konfederasyonu (CIPS) (CONFEDERATION INTERNATIONALE DE LA PECHE SPORTIVE) Geniş bir kitleye sahip olan sportif balıkçıları temsil eden tek kuruluştur. Daha şimdiden 115 Ulusal Federasyon farklı federasyonlardan CIPS’e bağlı 50 milyon üyeyi temsil etmektedir. C.I.P.S’in merkez binası Roma’da bulunmaktadır. (Palazzo Delle Federazioni, viale Tiziano 70) Uluslar arası Spor Federasyonları Birliği (AGFIS) Uluslar arası Sportif Balıkçılık Federasyonunu (CIPS) tanır, kabul eder. Uluslararası Sportif Balıkçılık Konfederasyonu (CIPS) tarafından da tanınan kurucu Federasyonlar: - Uluslar arası Tatlı Su Balıkçılığı Federasyonu (FIP Sed) http://www.fips-ed.com/index_eng.php - Uluslar arası Fly Fishing Federasyonu (FIPS Mouche) http://www.fips-mouche.com/ - Uluslar arası Deniz Avcılığı Federasyonu (FIPS Mer) http://www.fipsmer.org/ - Uluslar arası Casting Sporu Federasyonu( FIPS Casting) http://castingsport-icsf.com/ Uluslar arası Federasyonlar her yıl Dünya ve Avrupa Şampiyonaları ya da Kupaları ve benzeri uluslar arası turnuvaları düzenlemektedir. Her kıtadan ortalama 30-40 ülkeden 4-6 yarışmacıdan oluşan takımlar bu turnuvalara katılmaktadırlar. Çeviri: İng. Öğr. Gör. Tuncer Efendioğlu Peki CIPS buysa IGFA nedir? IGFA milli takımların katılacağı yarışmalar düzenlemez. Yani IGFA Sportif balıkçıları temsil etmez. Evet, CIPS denizlerdeki yarışma kurallarını belirlerken IGFA’yı bilir kişi olarak sayıp, danışmıştır. IGFA özel yarışmalarda bilir kişi olarak yarışma kuralları koyar. IGFA kuralları ile yarışma düzenleyerek yarışmaya perestij katar. IGFA Rekorların kaydını yapmaya çalışır. Ancak IGFA ‘nın Olta balıkçılığı spor mudur değil midir konusuna cevap verecek yeterliliği yoktur. CIPS olta balıkçılığını Spor dalı haline getirmiştir. NOT: Bu notları derleyip benimle paylaşan AVRASYA DER Yönetim Kurulu Üyesi sevgili İlhan HACIOĞLU'na teşekkür ve saygılarımla.
Bu gün güme gitti bari bir işe yarasın diye yazmakta olduğum gibi, sizlerden de fayda sağlayacaklar olabilir. Geçmişe bir baktım da, bir zamanlar aşağıya aktardığım mesajım ile yardım talep etmişim. Halen bir cevap alamamışım. ========================================================================- SFITUM 2004 yazıp, google de aradığımda ve açılan sayfalardan http://www.eaa-europe.org/fileadmin/templates/eaa/docs/SFITUM I.pdf linkini tıkladığımda Bölüm 2 nin altında ve 11. sayfada Rekreasyon Deniz Balıkçılığı Lisansı, Federatif RF (Rekreasyonel Balıkçılık) Lisansı, Spor RF (Rekreasyonel Balıkçılık) Lisansı başlıklarına ulaşıyorum. Bunların açılımı, detayı nedir? 7. sayfadaki GİRİŞ bölümünü becerebildiğim kadar çevirdiğimde Rekreasyonel Balıkçılık, yani Eğlence Amaçlı Balıkçılık için düzenleyici politikanın İspanya, Fransa ve İtalya için önemli ölçüde farklı olduğunun yazıldığını da görüyorum. Acaba o farklar nelerdir? Huuuuu !!! İngilizce'sine güvenenler. Bendeki bu işe yetmiyor. Sesim geliyor mu? Kalın sağlıcakla.
Ben elimden geldiğince çeviririm bunları Tarık abi ama bu hemen yarın size suanrım değil. Bu başlık altında çevirisini en kısa sürede yayınlamaya uğraşacağım. Baktım kendim çeviremiyorum çevirmen arkadaşıma rica edip çevirmesini sağlarım O kadar mesele değil.. Avrasya-der zaten bu konularda örnek alınması gerek bir dernek ama istanbul ile ve de belirli bir çevre ile sınırlı:S Kolay kolay benim gibi(istanbul dışında oturan) insanların ilhan abi ya da erdinç abi, metin yamak bu tarz insanlarla bir araya gelmesi mümkün değil. Ancak organizasyonlarda denk gelirsek o şekilde olur. Bunun yerine bizim de yerel bazda dernekleşme yolunu seçmemiz lazım. (Bir an önce ) Bursada da var bu tarz bir dernek(Anadolu Sportif Balıkçılık Avcılık ve Doğal Hayatı Koruma Kulübü Derneği) ama bayadır ses soluk çıkmıyor. En azından bana ulaşmıyor.
Abi, şimdi boşverelim elalemin ne yaptığını. Biz ne yaptık, ne yapıyoruz? Şidmi gidip, göle ağ seren adama "sen tutma, ben tutacağım. Sen tutup satar para kazanırsan, ben tutup yiyemiyorum" diyoruz ki, hoppalaaa oluyoruz. Eğer bu ülkede, balığı yemek için tutmayan birileri var olursa, örgütlü olursa ve "sizin o aç karnınız doyacak diye bu canlıları öldüremezsiniz, yiyip bitiremzsiniz efendiler.." babaında bir şeyler söyleyebilir olursa, bu iş çok ama çok faydalı olacaktır otomatikman zaten. Bence artık bir boşvermek gerekiyor, yok amatör balıkçı mı, yok sportif balıkçımı, bunun hangi isimle anıldığının zerre kadar önemi yok. Öncelikle, balığın yemek için tutulmayabileceğini, balık tutma aksiyonun kendisinin onu yemekten çok daha zevkli bir şey olabileceğini göstermek gerekiyor. Bugün, forumumuzda da aktif olan pek çok kişiler için balığın anlamı mangaldan gelen cızırıtdan ibaret. Bunu kötülediğimi sanmayın. Ama şu laflar açıkca edildi, yemeyeceksen niye tutuyorsun, yemeyeceğin balığı tutmanın ne anlamı var ve daha fazlası. İşte öncelikle aşılması gereken bu. İnsanlar bir balık resmi gördüğünde "güzelmiş, bu ne adrenalin yapmıştır çekene kadar" diyebilmeli "afiyet olsun, pek lezzetlidir şimdi onlar" demek yerine mesela. Raporları açın okuyun. Av raporlarına verilen tepkilerin %80'i "Afiyet olsun" değilse, o zaman bir bakın. bir sürü balık tutmuş, o aksiyonu vs. hiç fotoğraflamayıp, özenle masa donatıp, yanına rakı açıp gösterenler var burada. Yapmayın değil elbette söylediğim. Gene afiyet olsun, ama artık birileri de, bu işin o aksiyon tarafını öne, mide tarafını çöpe atabilmeli. Yoksa, sportif, yok amatör, yok yok kremasal, öyle değil miydi, neydi vs. bir takım laflar üzerinde klavye eskitmenin anlamı yok, var olan balıkçılık "mide balıkçılığı"ndan ibaret kalacaktır.
Kardeş, yeter ki siz gençler bu gibi konulara el atın. Hepsi peşi sıra gelecektir. Evet, bu ülkede bu alanda olumlu bir çok gelişmede oluyor. Olmalı da. Yeter ki amaç edinilsin, uğraş verilsin. Ancak ne yazık ki toplumumuzun büyük bir çoğunluğu yazıştığı konunun bile nasıl başlayıp, neler içerdiğini bilmeden aklına geleni yazıyor, rahatlıyor ve rahatmamanın sonrasında o enerji o insan için dibe vuruyor. Ne zaman benzer bir konu açılır da aynı istimi yakalarsa bir daha yazıncaya kadar o kişi rahatlamış, deşarj olmuştur. Ya sorun addettiğimiz konularla kimler uğraşacak? Mesajında adını andığın değerli arkadaşlarım ve adlarını tek tek yazsam birisini unutur, kalbini kırarım diye korktuğum bir kaç avuç değerli insan. Onlar uğraşmakta. Hiç gocunmadan. Üstelik bir de aklına esen her kişinin eleştirdiği bir ortamda. Ama henüz sayısal olarak yeterli değiliz.
Çok çok doğru bir yaklaşım,memleket te ne kadar alabalık kaldığını allah bilir hala alabalık raporları geliyor. Aynı şeyleri sazan,turna, tatlı su kefali ve bilumum tatlı su balığı için de söylüyorum. Denizler için benden daha bilgili ve hakim insanlar var onlar zaten gerekenleri söylüyorlar ama binlerce lira parayı olta setlerine veriyorsunuz sanırım bu karın doyurmak için değil. Balık fiyatlarından yola çıkarsak boşuna olta almayın arkadaşlar gidin balık alın daha hesaplı çıkarsınız.
Tamam kardeş, Seni kırmayayım. Gözü kör olsun GFCM'in. Hadi biz bir şeyler yapalım da dediklerin için fayda sağlayalım. Ciddiyim. Haydi, sen bir, ben iki....... Devamına adam aranıyor. Yakala Bırak örneklerini her fırsatta sergileyerek toplumda bilinç oluşturacak kişilere ihtiyaç var. Bakalım kaç kişi olacağız? Mesela ben kendi avlarımdan bir iki tane naçizane örnek vereyim. Herkes elindekini koysun ortaya ya da çeksin videosunu, bunları derleyip, bir işe yarar hale getirelim. http://www.dailymotion.com/video/xjaiiz_kucuk-veya-ihtiyac-fazlasy-ise-suyuna-iade-edelim_sport http://www.dailymotion.com/video/xjafi1_kucuk-veya-ihtiyac-fazlasy-ise-suyuna-iade-edelim_sport http://www.dailymotion.com/video/xjaggz_kucuk-veya-ihtiyac-fazlasy-ise-suyuna-iade-edelim_sport http://www.dailymotion.com/video/xj9rqk_kucuk-veya-ihtiyac-fazlasy-ise-suyuna-iade-edelim_sport http://www.dailymotion.com/video/xl...sy-ise-suyuna-iade-edelim-aman-dikkat_animals
Yoook kardeş, O kadar da değil. Bana kurallar 25 cm. üzeri 3 doğal alabalık alıkoyma izni vermişse ve ben ya da bir başkası kurallara uygun olarak avlanıyor da avını da ağıztadıyla tüketiyorsa buna kimse bir laf edememeli. Ben yazıp çiziyorum da öncelikle Balık Avcısıyım. Aman ha. Ben avımın etine de bayılırım.
Hatta tarık abi senden ben kendi adıma rica ediyorum foruma yakala bırak tarzında genel bir başlık açarsan bu raporlar orada paylaşılsın bu konu altında değil. Burada gerekli kitleye ulaşamayız gibi geliyor. Millet raporları daha bir dikkatli inceliyor sanırım orada bir işe yarar belki de.
Evet bende severim güzel abim ama iç sularımız hakikaten çok kötü durumda:S En azından belli bir kesim bunu yapsa yeter. Kimseye zaten engel olamayız ama en azından belirli bir yıl boyunca balık alı koyma yasaklanabilir.
Bu arada iç sularda alabalık haricinde yenecek balık bana göre yok ..Yani geri kalan canlıların kaliteli bir eti yok. Tabii bu benim damak tadım.Nereden biliyorum eskiden tuttuğumuz sazanlar göle değil direk tavaya giderdi. Son 3 senedir göle gitmekte. Bu da belli kişilerin sayesinde oldu .Görerek, okuyarak ve de en önemlisi özenerek. Alabalık hiç yakalama fırsatım olmadı belki bu yaz spin avına başladığımda olur. Eti evet çok lezzetli ki düşünün ben alabalık lokantalarında yedim sadece. Kim bilir doğal olan ne kadar lezzetlidir.
Kardeş, şu anda 500 ün üzerindeki kaynakta Amatör Balık Avcılığı külliyen yasak. Bunların 300 den fazlasında doğal alabalığın var olduğu düşünülüyor. Bu da yetmeyecek aklına gelen de yasak koyacak. Yok arkadaş. Yok. Bana ya da diğer Amatörlere resmi gazete aracılığı ile serbest kılınan bir şeyi kimse kısıtlayamaz. Hatta teklif bile edemez. Biliyor musun ki, 3/1 TİCARİ tebliğde Doğal Alabalık Avcılığının nasıl yapılacağı yazar. Yani Ticari Avcı limitsiz adette avlayacak ben 3 adet avlamayacağım. O kaynağın üzerine kurulumuna izin verilen HES'ler, üretim çiftlikleri kaynağında, içerdiği su ürünlerinin de canına okuyacak faturayı ben kendime keseceğim. Yok öyle bir şey.
biz uğraşsak ne yazaridk etrafda bilinçsiz insan ganiidk devlet görülmemiş yasaklar uyguluyacak..başta o yasağın hükümünü getirmeyen görevliyi cezanlandıracak..öyle bir ceza verecekki..5 10yıl kendine gelemiyecek.. ticarisinden oltacısına kadar ağır yaptırımlar uyguluyacakk.kademe kademe ceza verecek..o cezayı yiyenler balığı dışarıda görünce adeta yolunu değiştirecek düzeyde etkili olacak.. halen yasak dinlemiyormu.. 10 kiloluk 2 tane yağ tenekesinin içine ayaklarını sokacak..betonu dökecek..götürecek denizin ortasına bırakacak deniz uzaksa gölete oda uzaksa..dağdan aşağı yuvarla gitsin bize böylesi ancak tutar...
Forum da en azından balığın yakalanıp bırakılması ile ilgili videolar bölümü olsa ve sabit kalsa , yani hep birinci sırada kalsa , belki bir çok kişinin bakış açısının değişmesine yardımcı olur. Herkes 50-60 parça balığın fotosunu çekip koymak yerine belkide bıraktığı balıkların foto larını ,videolarını koyarlar.