Arkadaşlar geçen hafta Dağalası'nın ne kadar büyüyebileceği, hatta Karadenizli dostumuzun bahsettiği Dağalasının aslında yumurtlamak için tatlısuya geçiş yapmış Denizalası olabileceği şeklinde bir tartışam yaşanmıştı. Haftasonu CNR da FutureFish fuarı vardı. Temelde kültür balıkçılığı ve sektör temsilcileri ve su ürünleri fakültelerinin stantları vardı. Karadeniz Teknik Üniv su ürünleri fakültesi öğretim görevlileri ile bu konuyu konuştum: Aslında tüm tatlısu balıkları için büyüme limitinden bahsetmenin mümkün olmadığını, besin miktarı, kirliklik ve diğer etkenlere bağlı olarak değişikliklerin gözlendiğini, 200 kg ağırlığa ulaşabilen sazanların olduğunu ve hatta efsanelere konu olan hadiselerin büyük çoğunluğunun aşırı büyümüş tatlısu balıklarının olduğu görüşündeler. Dağalasına gelince, 2 yıl önce Fırtına Vadisinde 14,5 kg lık Dağalası yakalanmış, ancak jandarmanın da balıkçıyı yakalaması üzerine av karakolda sonlanmış. Bir rivayete görede balık komutanda kalmış ve balıkçı cezadan kurtulmuş. Bu bilgi geçenhaftaki görüşlerin doğruluğunu gösterirken benim kafam 200 kg lık Sazan da kaldı............
Çok güzel bir konu aslında bütün balıkcı sitelerinde olması gereken bir konu başlığı ,,Balıkların biyolojisi,,bende biraz sizin vermiş olduğunuz bilgilere ilave etmek istiyorum,almanyada bir biyaloğun yapmış olduğu çalışmada balıkların çevresinede büyümelerinde bağımlı olduğunu göstermiş bu alman biyalog bir turnayı akvaryumda beslemeye başlamış,turna akvaryum boyuna gelince büyümeyi durdurmuş akvaryum boyunda uzunluğu durmuş ve bir çok balığın suyun büyüklüğüne göre suyun içinde olan balık popilasyonuna göre büyüme yaptıklarına gene suda bulunan besin oranına göre büyüme yaptıklarını anlatıyor,genelde küçük sularda küçük,büyük sularda büyük balıkların olduğunu biliriz ama buna rağmen küçük sularda büyük balık olmazda diyemeyiz bu oradaki besin ve balık popilasyonunada bağlıdır,sevgiler.
Sanıyorum çapak yerel bir isim. İstanbul bölgesinde de kızılkanat'a "çapak" deniyor. Aslında Sazan ailesinin kökeni Asya dır, bu balık için bir arkadaşımız Hintsazanı yorumunu yaptı, doğru olduğuna inanıyorum. Forumun başlangıcında da belirttiğim gibi Su Ürünleri Mühendisliği Öğretim görevlileri ile bizzat görüşmemde Ülkemizde bulunan sazan türlerinin de 200 Kg ma kadar büyüme potansiyeli var. Sanıyorum sizin oralarda aynalı sazan bol olsa gerek ki pullarının dökülmesi gerektiğini düşünüyorsunuz. Siteyi detaylı incelerseniz bu konuda tatminkar bilgi bulabilirsiniz. Balıkların yaşları nasıl belirlenir? Sazanın dişi de yokki dişine bakalım Bu konuda hiçbir bilgim yok Saygılar
Bilimsel araştırmalara göre sazanların yaşı yıl içerisinde gösterdikleri ortalama büyümeyle hesaplanıyor. Ki o da yılda 800-1000gr. civarıdır.Yani 10 kg gelen bir sazan yaklaşık olarak 8-10 yaşındadır.
110 kiloluk bir sazan yakalarsanız neyaparsınız. hemen fotograf makinamı cep telefonu kameramı çıkarır göruntuler kıyıya bile çekmeden suyun içinde salarım balıgı. dedem yasında "milli bir servet" olan balıgı neden öldureyim. Anıt agaç gibi bir sey dostum bu. yakaladın senin şanın olur. ama suda kalırsa suyun şanı olur . her daim ilgi çeker korunur. o koca sazanı ölduren arkadasları kınıyorum. bunun afrikada aslan öldurup cesedine basarak poz vermekten ne farkı var. kimbilir kaç yasındaydı hayvan. birde onun etini yemektense bahçeden bir avuç toprak alır kavururum daha lezzetli olur yani. haksızmıyım.
Iste bu! Baska bir sey diyemiyorum. Memlekette herkes sizin gibi dusunse o gun bu is bitmistir. Cag atladik. Bu kadar guzel bir dogru ancak bu kadar guzel ifade edilebilirdi.Tesekkur ediyorum.
aslında tesekkurler arkadaslar Ama inanın okadar az degiliz. Bence çok insan böyle dusunuyordur. Sadece daha ticari olan "yok etme kültürü" aşılanıyor tum dunyada "özellikle medya tarafından" yoksa insanla rneden böyle kıyıcı olsun.
Bendi mahi yıllar önce Van'a gittigimde Van canavarının şaşaalı gunleri. Bendimahi ırmagını görmustum. Kar kış tabi balık tutmaktan çok suyun buz tutan yerlerinde yürüyüp nezaman suya düşcem diye meraklanmakla vakit geçirmiştim. Orada -buzun üzerinde degil Van 'da- bir su ürünleri doçenti bana "aslında bazı tanıklıklar Bendimahi'den göle giren ve geri çıkmaya çalısan yayınlarla ilgili olabilir" demişti. Baya iri "canavar" boyutlarında yayınlar bazan şaşırıp göle girer sonrada geri dönmeye çalısırlarmış. Günahı onların boynuna 4-5 metrelik "hadi onlar 6 dediler de " yayınlar oluyormuş bölgede. dogrumudur derseniz. Ben çok tutmustum Bendimahiyi; 6 metrelik yayıyı olur mu? Bence olur. O zamanlar baya gizemli gelmişti bana. bi de yeşil ırmakta zaman zaman 3 metrelik yayınların tutuldugunu biiyorum