büyük bir ihtima bu konu da karar veren. şahsıyet "makam" , konuyla yakından uzakdan alakası olmayan bir insandır. gunanı almayım ; kazanacagi menfate bakıyordur. kimin umrunda soyu tukenen balıklar. bizim melekette işler hep boyle yurur. saygilar... http://195.140.196.201/bimerwebform/default.aspx tarım bakanlıgı. bilgi edinme adresi.
O kadar imza toplandı protestolar yapıldı sonuç bu mu oldu Kökünü kurutun o balıkların. Egeyi de çölleştirin. Çok değil bir kaç sene içerisinde ispari ve kefallerin dışında bir tane kayda değer balık olmayacak denizlerimizde. Karadeniz ve Marmara'dan sonra Ege'yi de bitiriyorlar. Yunanistan, Romanya, Bulgaristan ve Rusya, o beğenmediğimiz ülkeler sayesinde geriye kalan tek tük balıklar da bitecek. Geçen haftasonu Behramkale'deydim. O ''küçük'' balıkçılar da lafım var. Lüfer sürülerini yumurtadan kaldırıp tutuyorlardı hem de 24 saat boyunca!!! Trolcüler belki 100 tane 500 tane ama o bilinçsiz avlanan ''küçük'' ağcılardan binlerce onbinlerce var. Farkındaysanız yavaştan av raporlarında da azalma başladı. Bu böyle devam edecek. Sesimizi nasıl duyurabiliriz bu tarım bakanlığının saçma sapan kararlarından ve denetimsizlikten nasıl kurtulabiliriz diye kendimi yiyorum!!! Neyse fazla söze gerek yok. Olan oldu-oluyor.Artık balık avcılığı bu insanların insafına bırakılmış durumda. Kabullenmek gerek. Daha doğrusu Türkiye'de yaşadığımızı kabullenmeliyiz...
Arkadaşlar hepimiz fikirlerimizi beyan etmişiz, Umarım Bimerin ilgili saydasında gereken formu doldurup göndermişdir de. Burası Türkiye biz tepkisiz kaldıkça balığımıza göz koydukları günleri arar hale geleceğiz...
Evet, tanbays sözün özünü söylemiş. Kızmak, kınamak, sitem etmek hakkımız ama kendi kendimize söylediklerimiz duyulmuyor ve faydası da olmuyor. Geç kalmış bile olsak en azından sanal yolla tepkimizi gösterelim. Daha önce yapılanları da kimse küçümsemesin. Amatör-profesyonel balıkçıların büyük çoğunluğu, böyle siteler, dernekler, kooperatifler vasıtasıyla binlerce e-posta ve imzalı dilekçeyi Bakanlığa yağdırınca, basından da (az da olsa) destek alınca sonuca ulaşıldı. Av yasağının 1 Mayıs'a ertelenmesi engellendi. Biz iki satır yazı yazdık diye bütün yanlışlar bir anda düzelecek değildi tabii ve öyle de oldu, yasağı erteletemeyenler, uluslararası sular bahanesiyle, konuyu bilmeyen veya kendilerine inanan yetkilileri aldatarak, Ege'de avlanma yolunu açtılar. Yani şimdi durum 1-1. Kabul edip oturursak yenilgi kaçınılmaz olacaktır. Lutfen herkes en azından bir e-posta ile (cevapları bilinen soruları) Bimer üzerinden Tarım Bakanlığı'na iletsin. Elbette, hukuki süreç başlatmak en kesin çözüm olur ama ben bu konuda yetersizim, hukukçular arasında hiç mi balık seven yok? Selam ve sevgiler.
Sitemizde bu konuyla ilgili bir bölüm açılıp mümkün mertebede çoklu katılım ve mesaj yazılarak görüşler beyan edilir ve bu beyanlar bir çıktı ile gereken merciilere iletilebilir diye düşünüyorum.