tekneden balık avlamak için birlikte organizasyonlar yapalım

Arkeoloji çok sevdiğim bir bilim dalı. Lise yıllarında aslında girmeyi çok istiyordum. Fakat bir geleceği olmayacağını düşünmüştüm. Ban çıkıpt kimse bak yükseğini okursun falan demedi, arkeolojide meraktn öteye gidemedi tabi. Meraklı olduğum bu konuda birşeyler bildiğim anlamına da gelmiyor tabi. Ülekemizde yayınlanan eserlerin makalelerin kitapların sıradan insanların da anlayabileceği dilde olması gerektiğini düşünüyorum. Açıkcası öyle yayınları falanda takip etmiş değilim. Bir konuyu okuduğunuzda aslında o konunun daha alt konuları olduğunu görüyorsunuz arkeolojide. Yanılıyor olabilirim tabi ama ben bu şekilde algılıyorum. Okuduklarım sadece okuduklarım olmaktan ileriye gidemiyor. Tabi bütün bunlar arkeoloji dendiğinde kulak kabartmama engel olamıyor tabi.

Ege bölgesindeaslında pek çok şehri gezdim. O yapıları asla mermerden şekiller binalar olarak göremedim. Hepsinde bir ustanın emeği ve teri vardı. Binlerce yıllık yapılara dokunduğumda mermerin soğukluğu yerine onu yapan ustanın elinin sıcaklığını hissettim. Başka insanlar gibi helal olsun yapmış adamlar diyemedim. Nasıl yaptılar acaba dedim hep kendi kendime. Mesela sütun başlarının sütunların yapılmasında erkek ve kadın vücutlarının orantılarının esas alındığını öğrendiğimde çok şaşırdım. Bunu bildikten sonra mermerden bir kolon olarak nasıl bakabilirsinizki o sütuna.

Arkeolojik buluntuları izlerken hep kandırılıyormuşum hissine kapılırım. Sanki bunlar bugünün teknolojisi ile yapılmışda eskitme ahşap gibi işlem görmüş müzelere konmuş gibi gelir hep. Tabi bu kadar kusursuz eserler yapılabilmesi için zamana ihtiyaç olacağı kesin. Bunları yapanların o konuda sıkıntı çekmedikleri gün gibi ortada aynı zamanda.

Mitolojji de beni etkiler hep. Mesela efelerin başlarına giydikleri feslerin eskiden yanılmıyorsam venüs için yapılan tapınma törenlerinden geldiği, sarıkız efsanesindeki üç eteğin mitolojik bir kaynağı olduğu. Demek istediğim inkar etsekde kültürümüzde mitolojinin önemli bir yeri olduğunu bilmek bile güzel. Halikarnas Balıkçısı bu konuda mücadele vermiş bir insan. Aslında Yunan medeniyeti denilenlerin has be has Anadolulu olduğunu söylemiş hep. Ne güzel de söylemiş.

Tarihi yerleri gezerken medeniyetin o topraklardan, o duvarlar içinden doğduğunu bilmek ve bunun bir parçası olmak insanı heyecanlandırmayacak, meraklandırmayacak bir şey değil elbette...

Yaptığın yapmak istediğin işine çok saygı duyuyorum. Ve bunun bu vatan için yapılabileck en güzel şeylerden biri olduğunu düşünüyorum.