Büyük keyif alarak okuduğum, her bir fotoğrafı dakikalarca incelediğim bir av raporu, hatta daha doğru tabiriyle gezi güncesi idi. Ellerinize, yüreğinize sağlık Talip Hocam. Benim için asıl ilginç ve güzel tarafı, çok özlemiştim Antalyamı. Bakıp hasret giderebileceğim fotoğraflar görmek, yazılar okumak istedim. Arama bölümüne en çok görmeyi istediğim anahtar kelime olan "toroslar" yazdım ve arattım. İyi ki de öyle yapmışım. Gerçekten alıp götürdünüz beni oralara. Keçilerini arayan çoban dayımla diyaloglarınızı okurken kulağımda onun gerçek sesini, o şivesiyle konuşmasını işittim adeta. O manzaralar, avınızın detayları, ben yaşıyormuşumcasına canlandı gözümde. Öyle keyiflendim ki mutluluktan gözlerim doluyor. Size ne kadar teşekkür etsem azdır. Sevgili dostlar, memleketin değeri uzaktayken daha iyi anlaşılıyor. Siz siz olun oraların kıymetini bilin. Sahip olduğumuz doğal güzellikler gerçekten imrendiğimiz birçok memlekette bulunmuyor. Sahip olun, koruyun ama keyfine de varın. İzin verin ömrünüze ömür katsın. Derdinizi tasanızı alıp toprağına karıştırsın... Hele bir bahar gelsin de hayırlısıyla dönüş yapayım. Haftasonu beni şehir merkezinde görebilene yemek ısmarlayacağım.
Sevgili Aykut kardeşim, sizin bu yorumu yazdığınız saatlerde ben, Antalya'ya 2. alabalık avı için av çantamı hazırlıyordum. 15.09.2011 Saat 16.00 arabasıyla Hareket ettim ve sabah saat 05.30 gibi Manavgat otogarındaydım. Balıkçı arkadaşlarım hazır kıta beni bekliyordu! İlginç, yorucu, heyecanlı, macera dolu bir hafta sonu oldu. Ayaklarım baş parmaklarımın hemen üstünden leğen kemiğine kadar et kesti; tüm kaslarım yırtıldı! Ayaktaysam oturamıyor, oturuyorsam kalkamıyorum. Her hareket öncesi, istem dışı bir çığlık atıyorum Aman Allahım bu ne kadar güzel bir ağrı böyle!!! Eşyalarım ile birlikte 150 kg yürüyen bir dev olarak 500 metre, bazen araba, bazen ev gibi kayaların üzerinden dağ keçisi gibi atlaya atlaya kanyona indik. Dönüşte ise zik zak çizerek, başka ağaçlık bir yerden dilimiz bir karış dışarda dağa tırmanarak arabamıza artı 500 metre uzaktan yola çıktık Hayatın, yaşamın ve elimizdeki olanakların kıymetini, gerçek zenginliğin ne olduğunu öğrendik! İlerki günlerde bu raporumu da dilerseniz okuyabilirsiniz Yurdum gezileri ve balıkçı arkadaşlarımla birlikte avlarım devam edecektir. Bu sabah tekrar İstanbula döndüm. Ne mutlu ki tek parça Selamlar...
Keşke orada olma şansım olsaydı da bütün yüklerinizi ben taşısaydım. Heyecanla bekliyorum yeni paylaşımlarınızı, yine tadına doyulmaz bir seyahat raporu olacak anlaşılan... Bu maceralarınızı bizlerle paylaştığınız için bir kez daha teşekkürler.
Çok güzel bir anlatım, güzel fotograflar ellerinize sağlık. Yaşamak hiç bir zaman saplanıp kalmak olmamalı ne bir mekana, nede bir düşünceye akıp gitmeli insan, görmeli, deneyim etmeli doğaya yakın olmalı. Diğer yandan yörüklerin bile hayatı davarlarına bağlı, kimse hiç bir yerde sonsuz özgürlüğe sahip değil malesef. Özgürlüğümüz bu kısa gezilerde gördüklerimiz, yaşadıklarımızdaki heycanımız. Biliyorumki burda var olan çoğu dostla bir noktada, oltalarımızın ucunun uzandığı denizde varolmakta. Nice görecek güzelliklere, sağlıcakla...
Teşekkür ederim Gökhan kardeşim bir haftadır kuzey batıdaydım (Ardahan- göle civarı) bu güzel yorumunuzu ancak fırsat buldum ve cevaplıyorum. Aynen sizin dediğiniz gibi bende fırsat buldukça doğaya yakın olmaya çalışıyorum. 16 eylülde Antalya'da kırmızı benekli peşindeydim 21 eylülde ise çok uzun bir yolculuk yaptım 11 şehir dolaştım ve bu gün saat 17.00 Atatürk havalimanına indim. Memleketimiz bir cennet, önümüzdeki günlerde bu güzellikleri sizinle fırsat buldukça paylaşacağım inşallah. Sevgi ve selamlarımla...
Sevgili Talip kardeşim ellerine sağlık defalarca okudum sanki bir roman gibi, yazı yazmak her baba yiğidin harcı değil, ellerine sağlık üstadım, unutma Sivrice seni bekliyor, yakında çipuralar başlıyor, Okan motelde her zaman kulaklarını çınlatıyoruz. selamlar sevgiler hoşçakal.
Teşekkür ederim Orhan ağabey, Uygun zamanda Sivrice'ye sizleri dolaşmaya geleceğim. Seninle teke tek bir deniz av organizasyonu yapmak ve kaleme almak istiyorum. (Okan motel) Hayrettin ağabeyi ve sevimli ailesini hiç unutmadım. Onların yakınlığı, samimiyeti ve verdikleri hizmeti her zaman takdir ederim. Sağ olsunlar var olsunlar... Sivrice’de yaşayan balıkçı ve balıkçı olmayan tüm dostlarımıza selam olsun... Sevgi ve selamlarımla....
Sen ne zaman istersen gel, hava müsaitse hemen denize açılırız, sırtı avları eli kulağında başlamak üzere, Torikler, palamutlar, Sinaritler, Barakudalar yakında bizim denizlerimizde olurlar bu arada lüferde gözüktü, istersen mercan avına çıkarız, derin sularda kafa mercanlar geliyor, seni bekliyoruz, buradan Okan motelden Hayrettin kaptan ve tayfasından sana selamlar sevgiler hoşçakal Talip üsradım, yapacağımız avın hikayesini senden dinleyeceğiz.
İnşallah Orhan ağabey. Sivriceyi listeye aldım! Kasım ayında fırsat yaratmaya çalışacağım, kısmetse ailemle birlikte gelmek istiyorum. Güzel bir program olacağını düşünüyorum. Tekrar selamlar...