Sevgili dostlar; Geçtiğimiz hafta, bu sezon hiç turna yakalayamamanın verdiği üzüntü ve heyecanla, Cumartesi gününden, Engin dostumla, daha önceden güzel av yapacağını düşündüğümüz yere, o zalim turnaları yakalamak için planımızı yaptık. Pazar sabahı 04:30 da uyanıp 05:00'da yola koyulduk ve 1 saatlik araba mesafesinden sonra avlağımıza vardık. Avlakta bol bulunan ufak balıklardan bir kaç tane yakalayıp hemen şamandıralı takımlarımızı suyla buluşturduk. Avlağın ne kadar güzel olduğunu gösteren bir kaç resim aşağıdadır; Baktık ki şamandıralıdan tık yok, biraz at çek yapalım dedik. Gerçi ben at çekle turna yakalamanın ne kadar büyük bir sabır ve şans gerektirdiğini bildiğimden, bir kaç atıştan sonra sıkılıp, sandalyemde bıkkınlık ve mutsuzlukla şamandıralardan gelecek haberi beklemeye başlamıştım. Tabi Engin de at çekten nasibini alamayınca baktım o da yanımda yerini almış ve o da bıkkınlık emareleri göstermeye başlamıştı.. Bu arada biz sazan sezonunun açılmasını beklerken, bizim olta attığımız yerin yaklaşık 10 metre sağında ve solunda oldukça büyük olduğunu gördüğümüz sazanların su üzerine atlayışlarını ve bizimle dalga geçmelerini izleyip kendimizden geçmemiz günün ayrı bir nüansı olarak hafızalarımıza kazındı. Avlağımızdan balık alamayacağımızı anlamamız saat 11:00'e kadar sürdü. Ha şimdi ha sonra derken ikimizde de heves yavaş yavaş bitmek üzereydi. Biz de bu durumu fırsat bilip yakındaki marketten paket mısırları alıp avlağı bol bol yemleyip sezon açılana kadar balığı alıştırmaya karar verdik. Yemleme işlemi bittikten sonra yemeğimiz yiyip, avlağı terkedip, tatlı su levreği alacağımıza inandığımız başka bir avlağa doğru yola çıktık. Bu meramızda yine şamandıralı, canlı yem sistemiyle 5 tane limit üstü, bir tane de limit altı levreği kancayı çok derinden yuttuğu için alıkoyduk. Meradan bir görüntü; Engin'le aynı anda tuttuğumuz levreklerden, seninki büyük benimki daha büyük kavgasını ölümsüzleştirdiğimiz anımız; Bunlar alıkoyduğumuz balıklar; Bu da 6 tane limit altı olup da suya iade ettiğimiz balıklardan bir tanesinin videosu; http://www.youtube.com/watch?v=_CaWwo09O-E&feature=youtu.be Bu da ufacık bir yılanın masum bir kurbağayı bacağından yakaladığı an; http://www.youtube.com/watch?v=_jMmdSp6C2I&feature=youtu.be Ben şahsen perch avcılığını turna, sazan ve yayın avcılığından çok daha fazla seviyorum. Balığın şamandırayı batırışı, çekerken uyguladığı karşı koyma çabası, balığın yakışıklılığı ve her şeyden önemlisi neredeyse hiç bir balıkta bulamadığım tadı, beni bu balığın müdavimi yapmaya yetiyor. Balığın vurmayı kesmesinden, ve günün getirdiği yorgunluktan sonra kalkmaya hazırlanırken yanımızda bütün gün balık tutmak için çabalayan bir grup, bizim balıkları görünce adeta kahroldular. Abi nasıl tuttunuz biz hiç bir şey alamadık muhabbetinden sonra gerçekten de livarlarının bomboş olduğunu görüp, tutmuş olduğumuz balıkları bu arkadaşlara verip, güzel bir dostluğun da temelini orada kurmuş olduk.. Son bir not olarak, her avlakta olduğu gibi bu avlakta da tırıvırıcı bir aile, herkesin gözüne baka baka tırıvırı kullanmaya kalkınca yoğun tepkimiz ve jandarmayı arayacağımızı bildirmemiz üzere tırıvırı kullanmaktan vazgeçmiş, bol bol bedduamızı almış ve moralimizi de bozmuştur. İmla, kural, hitap konusunda herhangi bir yanlışım olduysa affola. Hepinize bereketli ve bol muhabbetli avlar diliyorum. Sevgiler Soner
tebrikler.avlağınız gerçekten çok güzelmiş resimlerden çevre de çok temiz görünüyor inşallah hiç bozulmaz hep öyle kalır.