YAYIN BALIĞI TANIYALIM Derinlerin hakimi, Avrupa tatlı sularının en büyük balığı; evet bu yayın. Siluridae familyasından Silurus Glanis, yurdumuzda yaygın olarak yayın adı ile tanınır. Karabalık, atbalığı, galyanos, Tokat civarında gılyanus, yılanus, gibi isimleri de vardır. Adana'da gelebicin, Sakarya civarında çılpık diye de bilinir; Ankara'lı balıkçılar küçüklerine kelebek der. Yabancı kaynaklarda Wells, European catfish, Danube catfish, Wels catfish, Catfish, Som isimleri ile geçer. Bu balık Türkiye'nin de taraf olduğu Bern anlaşmasının 3 numaralı ekinde Avrupa sularında koruma altına alınmııştır. Türkiye' de Kızılırmak, Yeşilırmak, Meriç, Menderes, Seyhan, Ceyhan, Fırat, Dicle, Sakarya nehirlerinde ve daha küçük sularda bulunur ayrıca derin doğal göller ve baraj göllerinde de vardır. Bır zamanlar İstanbul'da Terkos (Durusu) gölünde ve Sapanca gölünde çok irileri bulunurdu; günümüzde artık bu tür iri balıklara pek rastlanmamaktadır. Terkos' ta 120 kiloluk yayın yakalandığını bilirim. Büyükçekmece gölünde de varlığı bildirilmektedir. Rengi yaşadığı suya göre gri, petrol yeşili; karnı ve yanları kirli sarıdır, sırtında iri siyah lekeler vardır bazen bu siyah renk balığın genel rengine hakim de olabilir. Pulsuzdur, derisi kaygandır. Baş tarafı yukarıdan basık, karnından sonra geri kalan vucudu da yanlardan basıktır. Başına yakın oldukça küçük bir sırt yüzgeci vardır. Diğer balıklar (turna, sazan, levrek gibi) belli maksimum bir büyüklüğe eriştikten sona büyümez iken yayının yaşadığı sürece büyümeye devam ettiği sanılmaktadır. Dev mersin balıklarının yumurtlamak için denizlerden tatlı sulara girmesi dışında yayın tatlı suların en büyük balığıdır. Dünya üzerinde çeşitli bölgelerde bilinen ikibinden fazla türü vardır, bunların arasında da en büyüğü bizim Avrupa yayın balığıdır. Burada sadece Avrupa yayın balığı ele alınmıştır. Avrupa'da pek çok suda bulunur İtalya'da Po nehrinde ve İspanya Ebro nehrinde tam anlamı ile dev boyutlarda olanları vardır; burada bunu da anmadan geçemiyorum yayın balığı İtalya ve İspanya' da yerli balıklardan değildir, İtalya'ya 1957 de Yugoslavya'dan, İspanya'ya ise 1980 yılından (evet 1980) itibaren Tuna nehrinden getirilip salınmıştır, demek ki herkes doğaya bizim kadar kayıtsız değil. 1994 yılında İtalya / Po nehrinde ölü bulunan bir yayının 180 kilo geldiğine dair kayıt vardır, 1949 yılından kalan bir kayıda göre (Berg, L., L.S. Bogdanov, N.I. Kozhin and T.S. Rass, Editors., 1949. Commercial fishes of the USSR. Pshchepromizdat) Aral denizinde (Rusya) yakalanan yayın hala dünya rekorudur 5 m boy ve 306 kilo, 30 yaşında tahmin edilmektedir. Gözleri gece avlanan hayvanların büyük çoğunluğunda olduğu gibi vücuduna oranla küçüktür. Üst çenesinde iki uzun alt çenesinde dört daha kısa olmak üzere toplam üç çift duyu organı (bıyık) vardır (Resim 3). Çenelerindeki bıyık şeklindeki duyu organları oldukça iyi gelişmiştir ve ayrıca kafa kısmından başlayarak vücudu boyunca uzanan bir duyu hattı ile suda oluşan en ufak titreşimleri dahi hisseder. Sudaki hareketlerden oluşan titreşimler yayının hemen deri altındaki duyu organlarına derideki gözenekler vasıtası ile ulaşır, deri altındaki duyu organlarının bulunduğu kanal balığın boyunca uzanır. Yandaki resimlerden bu sistemin çalışma şekli görülmektedir (Resim 1-2). Yanal çizgi olarak bilinen bu duyu hattı tüm diğer deniz ve tatlı su balıklarında da vardır ve çalışması burada anlatıldığı gibidir. Ayrıca yayın balığının koku alma duyusu da çok gelişmiştir. Bu duyularla donanmış yayın balığı rahatlıkla avlanır. Küçük balıklar, kerevid, solucan, kurbağa, su kuşları, suda veya civarında yaşayan memeliler başta olmak üzere boyuna göre bazen yüzen köpekleri yadiği de bilinmektedir. Yayın balığının bazen insana saldırdığı da kayıtlara geçmiştir, yine de bu saldırılar genelde büyük zararlarla sonuçlanmaz. Ağzı çok büyüktür ve kesici diş yoktur, alt ve üst çenesinde sıralar halinde batıcı içe dönük daha çok avı tutma görevi yapacak dişler vardır (Resim 4). Alt çenesini hafifçe uzun olması nedeni ile dipten beslenmeye pek müsait olmayan bir yapısı olmakla beraber dipten de yemlenmekte oldukça maharetlidir. Avını bütün yutar. Genelde gece yemlenir. Nadiren gündüz avlandığı görülmüştür buna da daha çok suları bulanık çamurlu yerlerde rastlanır. Avını gezinerek ve yukarıdaki bahsedilen duyularını kullanarak arar veya gömüldüğü çamurlu dipte önünden geçen ağzına layık bulduğu yeme saldırarak yer. Herşey yiyici sınıfındandır. Yayın balığı kışı derin dip çukurlarında hemen hemen kış uykusunda geçirir. Bu dönemde bazen derin çukurlarda büyük sürüler halinde de toplanırlar. Hareketsiz kaldıkları sürece vücutları kan emen sülüklerle kaplanır. Kader o ki yayın normal aktivitesine döndükten sonra kışın kanını emen sülükler onun için iyi bir besindir, ayrıca sülükler yayın avında iyi yemdir. Kış boyunca sülükler yayının hemen hemen her tarafını sarar. Baharla birlikte suların ısınmasını takiben yayınlar derin dip yamaçlarından hareketlenirler, daha sığlıklarda yemlenmeye ve normal aktivitelerine dönerler. Normal aktivitelerine döndükten sonra 1-1,5 ay içinde vücutlarında sülük kalmaz, bu arada da suların 20 dereceye erişmesi ile en önemli dönem başlar; yumurta dökümü. Bu dönem suya cemre düşmesini takibeden dönemdir ki ülkemizde Nisan ayı ortalarına denk gelir, yaklaşık 3 hafta sürer. Dişi balık, erkek yayının kazarak hazırladığı sığ yuvaya 500.000 civarında yumurta bırakır. Yumurtalar 2 - 3 mm boyutunda açık sarı renkte gruplar halinde birbirlerine yapışıktırlar ve yere de gayet iyi yapışırlar. Bundan sonra ya dişi ve erkek birlikte veya sadece erkek kalarak yumurtaları korur kuyruğu ile suyu hareketlendirerek havalanmalarını sağlar. Karadeniz ve Aral denizinde (Kazakistan / Kulandy civarı) yayın balığının bazen yumurta dökmek için deltalardan nehirlerin denize karıştığı bölgedeki acı sulara girdiği bilinmektedir. (Türkiye ile ilgili kayıt bulamıyorum, zaten buradaki bilgilerin çoğu hatta Türkiye ilgili olanları bile yabancı kaynaklı. Ancak yayın Karadenize dökülen Kızılırmak veya Yeşilırmak deltasındaki acı sulara çıkıyor olabilir.) Havaların normal gitmesi durumunda 3 gün içinde yumurtalar açılır ve yavrular çıkar. Bir müddet daha yuvada korumada kalan yayın yavruları daha sonra onları bekleyen tüm tehlikelere rağmen doğal hayata başlarlar. Yaşamını sürdürebilen yavrular 4 - 5 yıl sonra üreme aktivitesine başlayacaktır, bu yaştaki yayın balığı 60 - 70 cm boya erişmiştir insandan başka doğal düşmanı da kalmamıştır. Yumurtlamayı takiben yetişkin yayınlar yine derin dip yamaçlarına döner ve zaman zaman yemlenmek için buradan çıkarlar, ancak bu dönemde oldukça aç ve aktiftirler ve yaz boyunca özellikle sıcak havalarda iyi av verirler. Bu balığı tanıtan kısa bir klibi izlemek için linke tıklayın. Yayını epey tanıdık biraz da aramak kaldı. Yayın nerede bulunur? Nasıl, ne zaman bulunur? Arayalım. NERELERDE BULUNUR Yayın balığı tam anlamı ile derin dip yamaçlarının hakimidir. Yaşam alanı olarak derin, dibi çamurlu, hafif akıntı altı yerleri sever. Bu derinde yaşame alışkanlığı balığın boyuna göre hiyerarşik bir durum da oluşturur; balık ne kadar iri ise o kadar derine çekilir. Yayın avında bu nedenle balık bulucu özellikle yeni gidilen sularda önemli rol oynar. Sandalla veya motorla gezilerek dip taranır, derin dip yamaçlarının bulunmasına çalışılır. Genelde bu araştırma sırasında balık bulucuda yayın balığını da görmek mümkün olur. Balık eğer yamacın en derin yerinde bulunuyor ise işiniz zor pek aktif olmayan o anda yemlenmeyi düşünmeyen bir balık var karşınızda demektir. Ama bu konuda da yapılacak bir şeyler vardır altta okuyacaksınız. Eğer balık yamaca doğru çıkışa yakın duruyor ise o zaman daha fazla şansınız vardır. Geceleri avlanmak için sığlıklarda gezinir, parlak güneşli günler yayın avı için uygun değildir. Böyle günlerde gündüz avcılık yapılacak ise gölgelik kıyıları, az güneş alan köşeleri, su bitkili bölgeleri tercih etmek gerekir. Dibi çamurlu, balçık olan yerler taşlık kırmalık yerlere göre daha fazla yayın barındırır. Kıyıdan avlanmalarda gece avlarında iri balık yakalama şansı olabilir. Sıcak havalarda iyi av verir sığlıklara sokulur, havaların soğuması ile pek aktif olmaz avlanması zorlaşır. En aktif olduğu saatlerin sabahın erken saatleri ile gece geç vakitler olduğu bilinmektedir, tecrübeler gösterir ki sabah oldukça aktif olan ve gayet iyi av veren yayın aynı günün gecesinde pek aktivite göstermez. yani aynı gün içinde ya sabah erken yada akşam geç saatlerde aktiftir, hem sabah hem akşam aynı miktarda vuruş beklenmemelidir. Ay ve hava durumu kombinasyonu da yayının beslenme alışkanlıklarını etkiler. Genel olarak dolunaydan sonraki yani ayın ikinci çeyreği ve aysız döneme doğru olan zamanda hafif rüzgarlı havalarda daha iyi vuruş beklenebilir, dolunay ve durgun hava vuruşu azaltır. Ayın ilk çeyreğinde de ikincisi kadar olmamakla beraber iyi vuruş beklenebilir. Ayın vereceğiniz tarihe göre durumlarını gaösteren bir internet sitesinin linki ve açıklaması Meteoroloji sayfamızda var. Ama buradaki bilgilerin her zaman istinası mümkündür. İşin özünde yayının sıcakta daha aktif soğukta daha az aktif olduğu en doğru çalışan tespittir. Geri kalan tüm tespitler sadece gözlemler ve tecrübelerden çıkartılan sonuçlardır. Yayın, evet genelde gece avlanır ama bazen gündüzleri de yemlebilir ve gayet iyi av verebilir. Dip balığı olmakla beraber oltanın illa dibe yatırılması gerekmez dibe yakın indirilen yemin de eğer balık civardaysa şansı dipteki yemdem az değildir.