Yem olarak kullanılabilecek canlı balıklar ve uygulamaları

Konu, 'Yemler ve Yemleme' kısmında balikci tarafından paylaşıldı.

  1. balikci

    balikci

    Mesajlar:
    2.184
    Balıkçılar arasında herzaman bilinen bir tabir vardır; hiç birşey doğal yemin yerini tutamaz. Doğal yemlerin arasında elbetteki canlı yem olarak kullanılabilecek balıklar vardır, son yıllarda ülkemizde yapay balıklarla avlanma çok popüler ve zevkli bir hale gelmiştir, ancak zevkli olduğu gibi tecrübe ve balığın yemi farkedip bir şekilde yeme saldırması sağlanmaktadır. Canlı balıkların en güzel avantajı burda başlıyor, özellikle levrek avında en iyi sonuçlar herzaman canlı balıklarla alınmaktadır, canlı balıklarla yakalanacak balığın ilgisi çekmek için bir çaba sarfetmenize gerek kalmaması ve su içinde kendi canlılığıyla hareket eden bir balıkla avınızı yapmanız büyük avantajdır.

    Avcılıkta kullanılacak canlı balığın boyu kıyıdan avlanıyorsak 10cm uzunluğu geçmemelidir, büyük boy balıklar avını yapacağınız balığı ürkütebilir. Bu nedenle ufak balıklar kullanmak en uygunudur. Avda kullanılacak balık fazla hırpalanmamalı, fazla yaralanmamış olması, dipdiri canlı olması ve en önemlisi vakit kaybetmeden hazırlanıp suya bırakılması gerekmektedir.

    Ben ege bölgesinde olduğum için buralarda sıkça kullandığımız canlı balıkları kısaca saymak gerekirse; Kefal, Isparoz, Sarpa(çabuk öldüğü için pek tercih edilmiyor), kaya balığı. Bu balıklar arasında en çok yem olarak kullanılan kuşkusuz kefaldir, kefalin sualtında düşmanı çoktur levrek bilhassa yavru kefalleri yemek için kıyılara yanaşmaktadır, ayrıca kefalin yavrusu çok dayanıklı olup, sualtında saatlerce canlı kalıp yüzebilmektedir.

    Kefal balığından başlamak gerekirse, öncelikle balık yeni yakalanmış olması ve dipdiri canlı olması gerektiğini hatırlatmıştık. Yeni yakaladığımız canlı kefali (10cm uzunluğu geçmemesi gerekmekte) önceden yanımızda bulundurduğumuz bırakma takmına, sol resimdede görüldüğü üzere, ilk iğne sırtından geçirilir ardından kuyruğuna kilit bağı yapılır. "Kilit Bağı Nedir?" ; kilit bağı sadece kefalde kullanılan bir yöntemdir, bu kilidin amacı oltayı denize fırlatırken yükü balığın sırtından alıp kuyruğuna vermesidir, böylece balığın sırtına sapladığınız iğne yerinden çıkmaz, hasar görmez ve balığa daha fazla acı çektirip bayılmamasını sağlayacaktır. Kefalin suda bayılması avın verimsiz olmasını sağlayacaktır, bayılmış bir kefali gören levrek kesinlikle bu yeme dokunmayacak ve ortamdan uzaklaşacaktır. Aşağıdaki örnekte kefalin canlı olarak oltaya nasıl takılcağını görebiliriz:

    [​IMG]

    Canlı kefalin örneğini gördükten sonra, şimdi sırada canlı karagöz ve ısparozun oltamıza takılmasınına gelelim. Oltanıza takılacak karagöz yada ısparoz(İSPARİ) genellikle 10-15cm arasında olur mümkün olduğunca ufak ısparoz seçmeniz avın verimliliğini büyük oranda artıracaktır. Aşağıdaki resimdede gördüğünüz gibi sudan yeni çıkan karagöz yada ısparoz hemen sırtının üst köşesinden iğne bir kere geçirilir ve arka bölgesinden çıkarılır, ısparozda kilit bağı uygulamayacağımızdan vakit kaybetmeden denize bırakırız. Fazla vakit kaybetmezseniz karagöz yada ısparozu oltayla birlikte suya atınca hemen canlandığını göreceksiniz. Aşağıdaki örnekte karagöz veya ısparoz balığının oltaya canlı olarak nasıl takıldığını görebiliriz:

    [​IMG]

    Bütün bu örneklerimizden sonra, denizlerimizde bulunan ve canlı olarak avımızda kullanabileceğimiz balıkları kısaca tanıyalım:

    Kefal (Mugil auratus)
    Liman içlerinde ve kayalık olan sığ bölgelerde yaşarlar, 10cm boyun altındakiler sürüler halinde gezerler.
    [​IMG]

    Isparoz (Diplodus annularis)
    Taşlık ve deniz patlıcanı ile yemlenebileceği her yerde yaşarlar, kıyılarımızda bulunduğu gibi derin sulardada görülebilmektedir.
    [​IMG]

    Karagöz (Diplodus vulgaris)
    Taşlık ve deniz patlıcanı ile yemlenebileceği her yerde yaşarlar, kıyılarımızda bulunduğu gibi derin sulardada görülebilmektedir.
    [​IMG]

    Barbun (Mullus barbatus)
    Kumluk bölgelerde kıyılarımız ve derin sularda görülmektedir.
    [​IMG]

    İstavrit (Trachurus trachurus)
    15 metreden 60 metre derinliğe kadar sularımızda görülebilmektedir.
    [​IMG]

    Uskumru (Scomber scombrus)
    Sularımızda 10 ila 40 metre arasındaki derinliklerde görülebilmektedir.
    [​IMG]

    Hazırlayan & Derleyen: BALIKAVI.NET
     
    Son düzenleme: 25 Şubat 2008
  2. ArtofDragon

    ArtofDragon Cenk

    Mesajlar:
    183
    Şehir:
    Ankara-İstanbul-Bolu
    bir de gümüş balıgının oltaya takılışı ile ilgili resim gönderirseniz sevinirim.yakın zamanda turnaya gidecem de :confused:
     
  3. seyfiuyanık

    seyfiuyanık

    Mesajlar:
    19
    Şehir:
    ankara
    Favori Kamış:
    olta, olta, olta
    En İyi Avı:
    turna, 7 kg, 90 cm
    fotograf yok ama üstad. gümüş balağını üst kanadının hemen altından tek iğneyi takıp atabilirsin...
     
  4. ex.

    ex.

    Yaş:
    48
    Mesajlar:
    396
    Şehir:
    İSTANBUL/ MODA
    Favori Kamış:
    OLTA,KIYI BALIKÇISIYIM
    En İyi Avı:
    KOFANA 1250 gr
    İstavritten canlı yem olur mu üstad..kaç mt. olmalı avlanan suyun derinliğinin..birde bu işlemi kamışlada yapabilir miyiz..kıyıdan açığa atmak kaydıyla
     
  5. silentfisher

    silentfisher emre

    Mesajlar:
    241
    Şehir:
    istanbul/giresun
    Favori Kamış:
    lineaffe 390 spirit surf kamış
    Favori Makine:
    alba star kk 60, okuma avenger 45 lik
    En İyi Avı:
    kasna 700 gr, irice zargana,istavrit kovayla vs vs
    canlı balık bulamıyordum.ispari de oluyormuş demek ki.bundan sonra kullanacağım.teşekkürler paylaşım için...
     
  6. ooztekin

    ooztekin Özgür

    Yaş:
    49
    Mesajlar:
    140
    Şehir:
    Ankara
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Kefal &tesadüfen Akya....ama tartmadım..
    çelik tel kullanılsa

    Merhaba,

    Bu yıl ramazan bayramında Bodrum Yalıkavakta avlanırken oltamın kesilmesi nedeniyle denizde dişli :) birşeyler olduğunu düşündüğüm için canlı balık bırakırken çelik tel kullanmayı, en azından böyle bir takım da yedekte bulundurmayı düşünüyorum..

    Sormak istediğim ise üstü yeşil renk klipsli çelik teller oluyor malumunuz... onların klipsine halkalı iğne taksam (uygun büyüklükte ve yine fotoğraflarda gösterilen teknik ile) levrek rastlar ise ürkütme durumu olur mu ?

    Ben avlanırken oltadaki kalamarı kapıp kaçıran balık için çevredekilerden palamut, istanbul kaçkını lüfer :eek: ve lambuka diyenler oldu ama benim tek görebildiğim suyun 50 cm altından füze gibi giden siyah ve mermi gibi bir karaltı idi..
    böyle bir şeye rastlamak ihtimali de olabilir diyerek bırakma canlı balıkta çelik tel kullanmayı kafaya koymuş durumdayım ama yöntemi nasıl olmalı fikir belirtirseniz sevinirim..
     
  7. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    59
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Öztekin bey;
    O balığın balon balığı olma ihtimali var. Kesin öyleyse yem yapacağınız balığı israf etmenize gerek yok, çünkü her yeme gelen bir balık.

    Kesici dişleri olan balıklar da bellidir, kofana-lüfer haricindekine çelik tel kullanmasanız da olur. Özellikle de levreğe tel kullanmaya hiç gerek yoktur.
    Eğer kullanacaksanız, benim tavsiyem kendi telinizi kendiniz yapın.
    Daha sağlam bir fırdöndü ve daha sağlam sıkılmış bağlama yerleri, olası büyük bir balık atağında takımın dağılmaması için zorunludur.

    Balık dipteyse, bizim Karadenizde kofanaya kullandığımız tarzda uygun bir misinaya, ucunda biri dudak biri sidiklik kancası olmak üzere iki kanca bulunan 20-25 cm lik tel bağlayarak, derinlik 10 kulaçtan fazla ise ağırlık ilavesiyle kullanabilirsiniz.

    Balık dip yüz arasında her yerde bulunabiliyorsa aynı takımda misinanızın uygun mesafesine ufak bir balon bağlayarak, akıntı yönünde sürüklenip tekneden uzaklaşmasını sağlayarak daha veriml av yapabilirsiniz.

     
  8. Avciperdeci

    Avciperdeci SeRDaR

    Mesajlar:
    7.433
    Favori Kamış:
    El Oltası

    Yakup abi, arkadaşın kaçırdığı balık muhtemelen Kofona ya da Lambuka dır tahminimce. Son 1 yıldır iki hafta da bir giderim Bodrum'a. Allaha şükür henüz Balon balığı ile karşılaşmadım. İnşallah böyle bir haberde almam:)

    Yukarıdaki yazınızda ki ufak bir balon bağlayıp akıntıya bırakma fikri ise kesinlike mükemmel. Neden bu zamana kadar düşünemedim ya da aklıma gelmedi diye sinir oldum kendi kendime. Bahsettiğiniz bu yöntemi bu pazar deneyeceğim. İnşallah olumlu sonuçlar alırım. Bilgiler için teşekkür ederim ayrıca;)
     
  9. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    59
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Serdar bey balon bağlayıp yüzeye olta atma akyadan köpek balığına kadar pek çok yüzey balığının avcılığında kullanılıyor. Tekneden uzakta yüzeyde sağlam bir olta bulunması, sizin ise dipte mercana çalışmanızı kolaylaştıran bir yöntem. Amerikada batık avcılığında ve Keywest de açıklarda resif balıkçılığında oldukça yaygın.
    Sevgili Hüseyin Alp Arslan bu yöntemi sıkça kullanan bir arkadaşımız.
    Av hikayelerinin içerisinde bir iki kez denk geldim, keşke kendisi detayı ile bu yöntemi aktarsa.

     
  10. geneben

    geneben Aşkın

    Yaş:
    49
    Mesajlar:
    3.702
    Şehir:
    İzmir/Bornova
    Favori Kamış:
    olta
    En İyi Avı:
    Deniz turnası 70 cm 900 gr.
    Bu bizim misinaya pet şişe bağlayıp tekneden uzak bir mesafede duran canlı yem takılmış takımla aynı gibi duruyor doğru mu?
     
  11. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    59
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Evet hemen hemen aynı.
    Fakat küçük balonu bir nefeste iki yumruk kadar şişirip, basit bir şekilde kendi boynuyla misinaya bağlamak daha pratik oluyor.
     
  12. Avciperdeci

    Avciperdeci SeRDaR

    Mesajlar:
    7.433
    Favori Kamış:
    El Oltası
    Yakup abi daha önce Diren arkadaşımızın Balon kullanımı ile ilgili açmış olduğu konuyu ve Hüseyin abinin anlatımını buldum. Sanırım faydalı olacaktır konu içinde


     
  13. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    59
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    İşte süper ustadan süper anlatım. Ben kaçırmışım. Tüm detayları var ve buram buram tecrübe kokuyor.
    Siz de Alp arkadaşımız da sağolun.
     
  14. ooztekin

    ooztekin Özgür

    Yaş:
    49
    Mesajlar:
    140
    Şehir:
    Ankara
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Kefal &tesadüfen Akya....ama tartmadım..
    Merhaba Serdar Bey,

    Olta malzemelerini aldığım Turgutreisteki malzemeci de bana "lambuka olabilir " demişti..Kıyıya yaklaşıyormuş..Benim oltayı koparan 40-50 cm civarı mermi gibi gibi birşeydi çok hızlı ve yüzeyin çok az altından gidiyordu ..
    Balon balığı zannedersem biraz daha akdeniz civarlarında mevcut..umarım bodruma gelmez..gelmesin de..(hoş o balığın yeni doğmuş yavrularını akvaryumcularda puffer diye tane 5 liraya satıyorlar, içine birazcık tuz eklenen tatlısuda da yaşayabiliyorlar..)

    Fikir belirten tüm hobicilere teşekkür ederim..balon tekniği de ilginçmiş ..denemeli..

    Çelik tel konusunda denemeler için yazı beklemem gerekecek :)

     
  15. chn_35

    chn_35 cihan

    Yaş:
    44
    Mesajlar:
    9
    Şehir:
    izmirrrr
    Favori Kamış:
    olta
    En İyi Avı:
    çupra 2.850 51cm
    merhaba arkadasım balon balıgı insallah gelmez diyorsun ama ben bundan 2 hafta önce kusadası sahilleri civarında 2 adet yakaladım üstelikde en svdigim discovery misinamıda kopardı bunuda nasıl anladım balıgı tekneye aldım tam igneyi cıkarmak isterken balık düştü bende sevindim igneden cıktı diye ama bir baktım ki ignem yok alcak balık misinamı kesmiş bide lambuka dedigin gibi cok hızlı bir balık ben sırtı cekerken sırtıya 2 adet birden atladı ve misina elime oturdu cok sert bir sekilde dalıyor ugrasanların dikkat etmesi dilegiyle....
     
  16. vetserhat

    vetserhat Serhat TORUN

    Yaş:
    45
    Mesajlar:
    482
    Şehir:
    Leszno-Polonya
    Favori Kamış:
    mitchell tele spin; mistrall carp feeder,jaxon xt pro
    Favori Makine:
    shimano alivio,spro passion 730,banax,mistrall carpmax,okuma trinity,albastar,
    En İyi Avı:
    Aynali sazan 4.5kg,Baltik Morinasi 4 kg
    Arkadaşlar merhaba
    hepimizin bildiği üzere amatör balık avcılığı belirli bir sürküler dahilinde uygulanıyor ve bu sirkülerde tutulacak balık boyu ve miktarı açıkça belirtilmiş. burada sirkülere uymayan ve kanun dışı olan resimleri yayınlamıyor, küçük balık tutanları uyarıyoruz.
    ancak benim aklıma takılan konu da canlı yem kullanımı için yavru ve ufak balıkların tutulması ve kullanılması. simdi hepimiz levrek için canlı yavru kefal vs kullanıldığını biliyoruz. Sİmdi bence bu durum tezat oluşturuyor. yani siz bir yavru balığı tutup kovaya koyunca suç oluyor da onu tutup yem yapınca suç olmuyor mu ya da ekolojik dengeye zarar verilmemiş mi olnuyor bu balık yem olunca???
    Değerli arkadaşlarımın bu konudaki fikirlerini öğrenmek ve güel bir tartışma ortamı ile bu konuya yeni bakış açıları getirmektir niyetim :)
     
  17. balikci

    balikci

    Mesajlar:
    2.184
    Sevgili Serhat merhaba,

    Bana göre, abartılmadığı sürece amatör günde 1 adeti geçmeyecek şekilde kefal yavrusu levrek avlamak için kullansın. Biliyorsun kefal denizlerimizde oldukça fazla, ülkemizde ekonomik değeride yok.

    Alternatif olarak ısparoz, karagöz, gelincik, kaya balığı gibi balıklarda canlı olarak kullanılabilir, eğer kasıt Kefal ise :) sonuçta bu balıklarıda avlıyoruz ama denize atmıyoruz (ısparoz ve karagöz'den bahsediyorum) denize atmadığını varsaydıklarını canlı yem yaparak değerlendirebilirsin.
     
  18. Conqueror

    Conqueror Ahmet Fatih Eryılmaz

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    10.402
    Şehir:
    Edirne / Kutlutaş
    Favori Kamış:
    Silstar at makara 50 lik , Silstar Bx makara 50 lik ,Silstar 2,70 m iki adet kamış
    En İyi Avı:
    100 gr israil sazanı
    Ben canlı yem olarak israil sazanı yavrusu kullanıyorum ,hepimizin bildiği israil sazanı ( havuz balığı) ekolojik açıdan zararlı bir balık ve hiç bir şekildebu balıklar için boy ve kilo gibi limit söz konusu değil ... her zaman tutulabilir, bu balıkların eko sistemi bozduklarıda açıkça bellidir ....
     
  19. simendifer

    simendifer Sennur

    Mesajlar:
    9.177
    Şehir:
    İstanbul
    Serhat, Murat'ın da dediği gibi, eğer yavru balık tutma işi abartılmazsa, ekolojik dengeyi sandığın kadar da bozmaz. Yemlik balıkların kullanılması için de tebliğde ayrı bir bölüm var zaten. Orada yavru balıkların boyutu ve sayıca tutulması gereken miktar hakkında limitler var. Nasıl ki balıkları avlarken limit koyuluyor, aynı şey yemlik balıklar için de geçerli.

    Ancak daha önce de bir konuda yazmıştım. Bir de yavruculuk denilen bir sektör var ki, bu sektörde çalışanlar, bu işi ruhsatlı yani yasal olarak yapıyorlar. Amaç, özellikle dere ağızlarında, tatlısulara uğrayan levrek, çipura gibi balıkların yavrularını toplayarak çiftliklere satmak. Ancak bu uygulama sırasında ne yazık ki, hedef balıkların dışındaki yavru balıklar da toplanıyor ve toplamda tutulan balıkların yarısı da nakliye sırasında telef oluyor. Koruma altına alan mevki ile ruhsat veren mevki ise aynı. Bu da ciddi bir tezat aslında. Bu uygulama sırasında, damaksız iğne kullanıyorlar ama sandığınızın aksine, bu şekilde bir hayli yavru balık toplayabiliyorlar. Özellikle levrek balığının azalmasında en büyük rolü oynayanlardan biri de bu sektördür malesef.

    Bu durumda, yine başa dönerek, abartılmadığı, yani hedefin yavru balık avlamak olmadığı yemlik yavru balık temini, dengeyi pek bozacak bir durum değil.
     
    Son düzenleme: 22 Şubat 2008
  20. simendifer

    simendifer Sennur

    Mesajlar:
    9.177
    Şehir:
    İstanbul
    Fatih, şunu hatırlatmam gerek. Pek çok kural gibi, tebliğde bunun için de bir kural var. Ekolojik açıdan zararlı balıkların hiçbirini canlı yem olarak kullanamazsın. Kullandığın takdirde, o balığın oltadan kurtulması durumunda, avlandığın bölgede üremesine ve diğer canlı popülasyonu üzerinde ciddi tehlike yaratmasına sebep olabilirsin. İşte bu nedenle, ekolojik açıdan zararlı balıkların canlı yem olarak kullanılması, tebliğde yasaklanmıştır, bilgin olsun. ;)