Selamlar değerli balıkseverler. Geçen yıllarda avlanmayı denediğimiz fakat pek verim alamadığımız avlağımıza bu yıl da gitmeye karar verdik. Gökhan Yücel abim, ben ve kardeşim avlağa doğru yola koyulduk. Benim birkaç av haricinde pek tecrübem yoktu. Alabalık nerde yatar, nerde avlanır pek bilmezdim. Gökhan abi iyi bir ala avcısıdır. Sağolsun tecrübelerini, bilgilerini benimle paylaştı. Kısa süreli bi sohbet ve yemek faslı sonunda avlanmaya başladık. Lakin 3 saat kadar tek bir vuruş bile alamadık. Malum derede av yapmak zor. Devamlı suyun içinde, kayaların arasında yürümek zorundayız. Doğal olarak bu süreç sonunda baya yorulduk. Umutlar azaldı, yorgunluk arttı. Belirlediğimiz noktaya kadar gitmeyi planlıyoruz. Ama pek ulaşılabilecek gibi değil. Ben bu olumsuz düşünceler içinde kendimi heba ederken Gökhan abinin aha demesiyle ve sudan zıplayan balığı görerek irkildim. Balığı kıyılayamadı. Amaa ne yorgunluk ne de o olumsuz düşüncelerden eser kalmadı Biraz zorlamanın (4 kez yakalayıp kaçırmanın) arkasından günün en büyük balığını yakaladım. Artık balığı kıyıya alıyorum derken misina koptu, balık suyun sığ kesimine düştü. Gökhan abinin kendini balığın üzerine atması ve zorlu bir uğraş vermesi sonucunda balığı kenara almayı başardık. Bir balık aldık ya dünyalar bizim... -Hadi Nihat devam devam. -Tabi devam abi sıra sende Bulduğumuz güzel yerlerden güzel güzel alalar çıkardık. Kaçırdıklarımızın çetelesini tutamadık. Ama ben dedim 'Gökhan abi sorun senin iğnelerde' diye. Toplamda 6 adet balık yakalamıştık. Bulmuşken suyunu çıkartmaya gerek yok dedik. Avdan aldığımız zevki ve geçirdiğimiz güzel günü de bahane ederek avı sonlandırdık Hepinize rastgele. Saygılar...
güzel ve göreceli olarak maceralı bir av olmuş balıklar güzel ama sanki ortadaki balık ufak gibi keşke bıraksaymışınız
Furkan kardeşim, paylaşım için tebrik ve teşekkür ederim. Güzel bir av olmuş, yorgunluğunuza değmiş. Sağlık ve muhabbetle kalman dileklerimle. Rastgele.