Nankör Mırmır

afrodizyak süper çiğ yemek lazım

 

elinize sağlık çolm güzel bir deniz mahsulleri ordövü olmuş bari pişirip yeseydiniz

 

vallahi namık şu menüyü gördükten sonra anladımki sizin mırmırlar gerçekten nankörmüş sülünez bütün balıkların geri çevirmediği bi yemdir demekki sizin oralarda balık bu yemleri daha tanımıyor

 

Sevgili Namık,
bir de Rakı konsaymış tam olacakmış kanımca

 

resimdeki kurt ayaklı kurttur ve mırmırın bayıldığı bir yemdir oltaya takıldığında çabuk ölmediğinden ve oltanın ucunda devamlı hareketli olduğundan balıkların çok çabuk dikkatini çeker denizle kumsalın başladığı yerde çıkan kurda buralarda patlak kurt derler kırmızı ve grimsifosforludur iğneye patlatmadan takması zordur rüzgarlı havalarda iş yapar

 

istanbulda 2 tür kurt var biri kaya kurdu diğeri kum kurdu.Dere kurdu denilen şey de kum kurdu, derede olmasının sebebi dereye karışan kanalizasyonun dere denize açılırken sığlaştığı yerde tortu bırakmasından kaynaklanıyor.Bu kurtlar da organik artıklarla besleniyor.Ege de nerdeyse hiç çıkmıyor az tuzlu yerlerde daha çok var.Kolay bulabileceğiniz yerleri seçmesi çok da kolay.Ya arayacağınız kumsalın yakınında kanalizasyon olmalı, ya doğal deniz balçığı olmalı, ya da kıyıya ölü yosunların çokça vurduğu bir yer olmalı.Kaya kurdunun bulunduğu yerde midyeli ve kahverengi yosunların bulunduğu yerler.Bu arada iki kurdun arasında fark yok görünüş olarak.ancak kaya kurdu kum kurduna nazaran biraz daha kalındır.Kum kurdu yumuşaktır ve el ile rahatlıkla kopar, oysa kaya kurdu çekince esnek değildir ve kolaycada kopmaz.Her iki kurt da çok iyi yemdir, ancak kaya kurdu uzun süre kalınca suda sanırım kokusu kalmıyor, bir süre sonra balık vurmayı kesiyor.Kum kurdu düzgün takılırsa iğnede 1mm bile kalsa ona hala balık gelmeye devam ediyor.Hatta kum kurdu taktığım boş iğneye bile balık geldiğine şahit oldum.Buralarda hemen hemen her sahilde satan birileri var.%90 kum kurdu satılıyor, bulunmadığı kış ayları ve sonrasında da çıkarması kolay olduğundan kaya kurdu satılıyor....

 

Hey maşallah bu kadar yeme gelmeyecek balığa, altın tepsi ile en canlı en iri kurtları da sunsan yine yemez yine yemez... Bunun kısa ve net bir cevabı var: Balık Yokkkk... Maşallah bu ne çeşit böyle benim ağzımın suyu aktı.

Hatırlıyor musun kışın o soğuklarda bir taraflarımız donarken hep yazın hayalini kurardık, atacağız sandalyeleri suya ayaklar suyun içinde balık tutacağız... Yine atarız sandalyeleri, yine sokarız ayakları suya da; balık?
Bu seferde balık yok... Eee hep birşeyler eksik olmuyor mu zaten. Hava müthiş, yemler öyle gel gör bu defa da balık yok.

Demek ki neymiş abi, mırmır için olan malzemeleri bir kez daha gözden geçirmek lazımmış; o zaman baştan alalım: Teneke, bir çuval odun, bere, parmakları kesik eldiven, ayakları sıcak tutmak için bot, üşümemek için kanyak, haaa bir de çok önemli değil ama olta ve yem

Aralıkta görüşmek üzere Namık....

 

namık arkadaşım üzme tatlı canını bugün olmassa yarın olur...

fakat ikinci fotoraf gözlere şenlik iznin olyrsa bilgisayarıma atıcam muhteşem