niye kızdığınızı anlamadım ne demek araştır bulursun ben sizin kim olduğunuzu bilmiyorum derneğinizide bilmiyorum eğer bu siteyi kullanarak yararlı birşey yapmak istiyorsaniz derneğinizin ismini bilmeye hakkımız var açık yazamıyorsanız bilemem özelimede gönderebilirsiniz artı bir icriat tutturmuşunuz gidiyorsunuz alttaki linke tıklaryıp videoyu izlerseniz burdaki arkadaşların duyarlılıklarını daha iyi anlarsınız ve en azındam bana icraat lazım gibi lafları söylemeden önce bir daha düşünürsünüz siz derneğinizin adını saklarken buradaki arkadaşlar videolarını buralara koyuyorlar http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=14344
Bak arkadaşım bende senin kim oldugunu bilmiyorum ister satıcı ol ister olma ama bir şey yapmak istiyorsan lafla değil icraatla yap. dernegim rastgele imzamda linki nevcut ancak şu nu bilmelisin benim amacım formu kullanmak değil daha evvel yazdım bem 7 tane forma üyeyim bunlardan b6 tanesinde kiş bu form dahil isim veremediniz. 1 tanesi isim verebildi. ben zaten istanbul ankara erzurum çorum adana daha sayım mı satanları biliyorum benim bu formdaki amacıma gelince bütün formlar elele verrip bir şeyler yapmak o link deki gibi. ben çok şükür üstüme düşeni yaptımda yapıyorumda yakında dernegimizin linkinde de bunu okursunuz ancak bir şeyi daha hatırlatayım o da tek elin sesi çıkmaz gördügüm kadarı ile her formda gel birlikte yapalım diyor ama hiç bir form resmi hüviyet altında birleşmekten kaçıyor. neden? formların bana devlet kapısındaki gücünü dernekten fazla oldugunu söyleyebilirmisin. Tırıvırıyı Türkiyede yasaklatan kim desem acaba bilebilirmisin?
ben korkmuyorum korkmadıgım içinde burada aleni telefonumu ve mail adreslerimi verebiliyorum korkan varsa tırıvırıyı satan olmalı zira bir kaç kuruş ugruna dogaya zarar veriyor. kazandıgı paraları ise nesline yediriyor. Yazık hepimiz çoçuk yetiştiriyoruz. Ticarette helal kazanmak gerek. Daha yazayımmı?
ben sizin gibi zaten elimden geleni kimseden çekinmeden yapıyorum ayrıca çeşirli 4 tane derneğe üyeyim ve daha öncede yöneticilik deneyimim var derneklerin ve vakıfların yaptırım gücünüde bilirim kötüye kullanıldığı zaman rant kapısıda olduğunu tek elin sesi çıkmayacağında size katılıyorum ayrıca formların neden birleşmediğini ben bilemem ama böyle bir konuda birleşmiyolarsa yanlış faka dediğim gibi yöneticilerde bazı şeyleri araştırıp bir karar veriyor olsa gerek yada başka bir amaçları ben bilemem ama gerçekten art niyetli iseler yazıklar olsun hepsine tırıvırıyı yasaklatan lar sizin bulunduğunuz dernekse alkışlarım fakat biz bunu yaptık kimse birşey yapmıyor zihniyetide yanlış siz bunun gibi sitelere üyesiniz fakat buranın farkını zamanla daha iyi anlarsınız daim olursanız
sizin bu üsteki düşüncelerinize sonsuz derecede katılıyorum da şeyi anlamadım herkezi şikayet edelim mantığı yanlış siz birlik olalım dediniz üsteki gibi ve benzeri şeylere karşı fakat sizin bu zihniyetteki savaşınızın yanlış olduğunu söylüyorum
Ali Galip bey, öncelikle hoşgeldiniz. Sizi az çok tanıyorum ve yaşınıza da hörmet ediyorum (bu arada imzanıza yaşınızı da eklerseniz seviniriz. Böylelikle arkadaşlarımız da yaşınıza göre hitap edeceklerdir.) ancak, ben tavrınızı biraz sert buldum. Bu forum 2,5 seneden beri varlığını sürdürmektedir ve emin olun, en azından Koral arkadaşımız gibi eski üyeler, tırıvırıyı kimin yasaklattığını da, bu yöndeki savaşımları da bilmektedir. Forumlar neden birlik olmuyor demişsiniz. Biz site olarak, zaten kendi belirlediğimiz, bu amaç için çalışan sitelerle işbirliği yapmaya çalışıyoruz ancak şunu belirteyim, buraya samimiyet kurup üye ayartmak için gelen ve ardından da buradan ayrılıp site kuran, tek amacı bir sitem olsun demek olan hiç kimse ile işbirliği içinde bulunamayız. Kaldı ki, tırıvırı için yasaklatalım, savaşalım diye bas bas bağıran insanlardan bazılarının, ertesi gün gidip kıraça tuttuğuna da, yasal olmayan av yaptığına da şahit oldum. Oysa balıkçılığın tek ve en büyük sorunu tırıvırı değildir. Bu, sadece sorunlardan bir tanesidir. Ve siz, tüm bunları bilmeden, her forumla işbirliği yapılmasını öneriyorsunuz. "Tırıvırıyı yasaklatanın kim olduğunu biliyor musunuz?" diye sorgulamadan önce, forumlar arasındaki ilişkiler hakkında da biraz bilgi edinmeniz gerekirdi diye düşünüyorum. Bunun yanısıra, kişisel girişimlerin, kurumlardan ayrı müdahalelerin bir işe yaramadığını belirtmişsiniz. O halde neden diğer forumlarla işbirliği içinde bulunup boşa kürek çekmemiz gerektiğini anlayabilmiş değilim. Hepimiz bir olsak dahi, bir kurum olmadan, önerilerimiz ya da itirazlarımız bir değer arzetmeyecek. Bu bağlamda, forumların birlikte olmasından ziyade, bu forumların derneklerle işbirliği yapmasını daha uygun buluyorum. Kimse, kimse ile ilişki içinde olmasın, sadece derneklerle işbirliği içinde olsun ve destek versin kanısındayım. Yanlış anlamanızı istemem ama, benim için Tarık Ersal, Atilla Beşiroğlu, Tuncay Uyanık, Hakan Başar gibi isimler, dernek çatısı altında bulundukları için, forumlardan daha sağlıklı referanslardır. Bu nedenle de, gerektiğinde bu isimlerle telefon, mail ya da msn aracılığı ile sorunları görüşüp bir şeyler yapmaya çalışmak bana daha sağlıklı geliyor.
Barış ; Beddua okumak çözüm değil! Gördüğün zaman İhbar et Kimemi? Sahil güvenlik ,Jandarma Hatta polise. Bayramın üçüncü günü biliyorsun ağır sağanak ve fırtına vardı ve ben sırf gönlü hevesi kırılmasın diye oğlumla havaya aldırış etmeden bir şey çıkmayacağını bile bile Samimi bir arkadaşım ve onunda oğlu yanımızda olmak kaydiyle Mudanyaya doğru Gidelim dedik Burgaz Feribot iskelesinin Dalgakıranında Fenerin hemen dibinde havanın biraz olsun sakinlediği anlarda dalgakıranın dış ağazında olta attık. Seninde anlayacağın gibi kayda değer bir şey olmadı sadece bir kefal kaçırdık bir ikide istavrit aldık bu arada 10/12 lapin geldi ama onları saldık her neyse yağmur şiddetini arttırınca malzemeleri toplayıp arabaya yöneldiğimizde liman içine yasak olmasına rağmen olta atan 4 kişi vardı yanlarına uğradım; Rastgelsin bişey varmı diye sordum var var dediler kovalarına baktım 30'un üzerinde çoğu küçük lapin bu arada birisi oltasını sudan çıkardı ucunda TIRIVIRI ve bu illete takılmış dört tane daha lapin Arladaşlar bu kullandığınız malzeme yasak siz ne yapıyorsunuz dediğimde sirkülerde varmı hem bunun satışı serbest her yerde satılıyor dediler buz gibi oldum. Cebimden sirlüleri çıkardım gösterdim ve bunları hemen topluyorsunuz yoksa karşıda sahilgüvenlik var sizi ihbar ederim dedim gülüştüler siz bilirsiniz deyip yanlarından ayrıldım ve hemen sahil güvenlik botuna yöneldim bir askeri çağırıp durumu bildirdim bir başka asker baarakadan çıkıp yanımıza geldi onada aynı izahati yaptım avlananları göstererek.Asker ne dese beğenirsin ;Bize Tırıvırı ile ilgili yasak olduğu konusunda bir bilgi gelmedi, Ben Trabzonluyum bizim memlekette her yerde bununla avlanırlar deyince sirküleri onada gösterdim ve bu size yaptığım ihbardır bu ihbarı dikkate alıp sirkülere göre müdahale etmek asli görevinizdir gereğini yapın eğer yapmazsanız Jandarma bu konuya daha duyarlı aynı ihbarı onlarada yapacağımı söyledim ve oradan ayrıldım. Tabi resmi tatil olduğu için başlarında sb. ast.sb yoktu benden sonra ne oldu bilmiyorum. Sonuç Tırıvırı Hala imal ediliyor ve satılıp satın alınıyor gördüğümüz yerde ihbar edelim bu bizim vatandaşlık görevimiz istisnalar kaideyi bozmaz ama bir çok av bayii hala bu illegal işe devam ediyor bizler bıkmadan usanmadan bu illetle mücadele edelim edelimki bunu kullanmaya veya satmaya cesaret edemesinler.Ayrıca Sahil güvenliğe de bir mail atıp Tırıvırı ile yapılan av hakkında bilgi isteyeceğim. Sağlıcakla kal... RASTGELE..
Sevgili arkadaşlar, 19.10.2007 tarihinde resmi gazetede yayınlanan 1/1 Ticari ve 1/2 Amatör Su Ürünleri Avcılığına ilişkin tebliğlerde yer alan "tırıvırı-paraşüt olarak adlandırılan av aracının üretimi, satışı, istihsal yerleri civarında bulundurulması ve su ürünleri avcılığında kullanılması yasaktır." hükmünün, yaptığımız araştırmalara göre yaptırımı ve dayanakları aşağıdadır. Su Ürünleri Kanunu’nun Genel yasaklar, tahdit ve mükellefiyetler başlıklı 23. Maddesinin (a) bendinde “Su ürünleri istihsalinde kullanılan istihsal vasıtalarının haiz olmaları gereken asgari vasıf ve şartlar ile bunların kullanma usul ve esaslarının yönetmelik ile belirleneceği" hükmü yer almaktadır. Su Ürünleri Yönetmeliğinin Genel Yasak, Sınırlama ve Yükümlülükler başlıklı 16. maddesinin son fıkrasında ise; Su ürünleri avcılığını düzenlemek üzere, sağlık, memleket ekonomisi, seyrüsefer, su kirliliği, istihsal yerleri, mevsimler, zamanlar, istihsal vasıtaları, avlanma yöntemleri, su ürünlerinin cinsleri, ağırlıkları ve büyüklükleri yönünden yasak, sınırlama ve yükümlülükler Bakanlıkça belirlenerek, tebliğ (Değisiklik R. G. 19.10.2007 Sayı : 26675) şeklinde Resmi Gazete’de ilan edileceği yer almaktadir. Yönetmelikteki bu düzenlemeye uygun olarak 19 Ekim 2007 tarih ve 26675 sayılı Resmi Gazete’de ilan edilen; Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen 1/1 Numaralı Tebliğin Diğer yasaklar başlıklı 21. Maddesinin birinci fıkrasının (o) bendi ve Amatör (Sportif) Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen 1/2 Numaralı Tebliğin Diğer yasaklar başlıklı 13. Maddesinin 10. fıkrası gereğince “Tırıvırı - paraşüt olarak adlandırılan av aracının üretimi, satışı, istihsal yerleri civarında bulundurulması ve su ürünleri avcılığında kullanılması yasaklanmıstır.” Bu düzenlemeye aykırı hareket edenler hakkında Su Ürünleri Kanunu’nun Cezalar başlıklı 36. maddesinin (h) bendinin birinci fıkrasında “23. maddenin (a) bendi ile (b) bendinin birinci fıkrasına göre çıkarılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket edenlere, beşyüz milyon lira (500 YTL) idari para cezası verilecegi” hükmü bulunmaktadır. Maliye Bakanlığınca düzenlenen 2007 yılı için Yeniden Değerleme oranı ile birlikte adı geçen idari para cezası miktarı beşyüzdoksanbirmilyon lira (591 YTL.) dir. Ayrıca tırıvırının üretimi, satışı, istihsal yerleri civarında bulundurulması ve su ürünleri avcılığında kullanılmasının yasaklanmıs olması, bu aracın mevsimler ve zamanlar bakımından tamamen yasaklandığı anlamına geldiğinden, aynı maddenin “Aykırılığın bu Kanuna istinaden bölgeler, mevsimler ve zamanlar bakımından konulacak düzenlemelere uyulmayarak işlenmesi halinde, gemiler haricindeki istihsal vasitaları da zapt ve mahkemece müsadere edileceği”ni düzenleyen ikinci fıkrasındaki hükmün de yerine getirilmesi gerekmektedir. Bilmeyenlere ve/veya bilenlere, özellikle bildikleri halde bu illeti piyasaya süren veya kullananlara duyurmak, okutmak, bu illetin yok olmasi konusunda fayda sağlayacaktir. Saygılarımızla, Tarık ERSAL RASTGELE-DER Yönetim Kurulu Adına Başkan
Nihayet sonuç geldi ! Bu kararın çıkmasında emeği geçen tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim. Tırıvırı satan ve kullananları hangi birimlere şikayet edeceğimiz hakkında açık bir bilgi verirseniz, gerektiğinde bizler de katkıda bulunmak isteriz.
Para cezalarını az buldum Şikayet konusuna gelince Bölge zabıta karakol amirlikleri, İlçe emniyet müdürlükleri İlçe jandarma karakolları İlçe tarım il müdürlükleri Bence şu anda satışı yapılan bu illet için sonuca gidecek mercii CUMHURİYET SAVCILIĞI
Geçen gün samsunda tatlı suda bir yerde avda idim ilerde bazı kişiler olta atmış bekliyorlardı ben küspe filan sermişlerdir dedim ana bi baktım adamlar sudan boyuna tırıvırı çekiyor allahtan bi yere takmadılar sonrada balıkları alıp toparlanıp gittiler nerde bunun yasağı ben her tatlı suya gitmemde en az 10 tane tırıvırı kullanan görüyorum tanımadığım şahıslar bişe de diyemiyorsun
Arkadaşlar bugüne kadar sitemizde Tırıvırı olayı ile çok şeyler yazıldı çok şeyler söylendi bazı arkadaşlarımız zan altında bırakıldı bende bugüne kadar farklı konularda bu konuda yazdım ama bu satırları görünce bende birşeyler yazmak istedim hepiniz biliyorsunuzki ben Ankarada oturuyorum az veya çok malzemecilerde takılıyorum malzemecilerden balıkçı müsveddeleri o kadar çok tırıvırı talebi yapıyorlarki aklınız şaşar herhangi birine gidin malzeme alıyormuş gibi orada oyalanın yarım saat içinde en az 15 kişi bunları talep ediyor maliyeti az karı yüksek ve çok talepte olduğu için bazı kendini bilmezler bunu yapıp piyasaya sürüyorlar bunu satmak için dükkanada ihtiyaç olmadığını söylemeden geçemeyeceğim Ankarada dışkapı bölgesinde balık malzemecilerin olduğu bölgeye gidin 150 - 200 adetini yarım saatte satarsınız ve çokta tatlı para kazanırsınız. Hal böyle olunca bunun önüne geçemezsiniz para yasağı getirmek bu işe çözüm değil yetkililer çok etkin ve düzenli olarak görev yapacak sivil ekipler kurarak sürekli hareket halinde kontrolleri yapar ve işin üzerine giderse bu iş azalır ama yinede bitmez. Size bir anımı anlatayım birgün ihtiyaçlarım için malzeme almak için malzemecinin birisindeydim oraya bir şahıs geldi ve tırıvırı istedi satıcıda olmadığını söyledi şahısda kendini tanıttı ben şu ilin valisinin şoförüyüm şu hakimle beraber ava gidecekler lütfen bana yardımcı olun erkenden bulup götürmem lazım dedi satıcı da malzemecileri dolaş birinde mutlaka bulursun dedi. Anlatmak istediğim olay vali bunu arattırıp balığa gitmeyi düşünüyorsa varın gerisini siz düşünün bu yüzden dolayı talep olduğu sürece bu işin sonu gelmez biz burada yazdığımızla kalıyoruz ve buda beni çıldırtıyor. Hepinize iyi çalışmalar dilerim.
su ürünleri kanununun tırıvırıyla ilgili 'nihayet!!' yapılan düzenlemesi çok önemli ve olumlu bir gelişme ancak türkiyemizde kanunlar çıkartılıyor daha sonra uygulama aşamasında sonuç alınamıyor sözün kısası kağıt üzerinde kalıyor, bir kere müsadere ve cezai işlem için suçüstü hali gereklidir,tırıvırının kullanım alanı da genelde iç sular olduğundan ve bu alanlar genellikle il merkezi dışında bulunduğundan jandarmanın görev alanına girmektedir,nehirlerimizin uzunluğu,kıyılarının ağaçlık olması nedeniyle tırıvırı kullananların kolayca gizlenebilmesi ve göl kıyılarının da geniş bir bölgeyi kapsaması denetimi güçleştirmektedir,ayrıca jandarmanın bundan başka uygulamak zorunda olduğu birçok görevleri bulunmaktadır. benim görüşüm bu kanunun ve iç sularımızda diğer yasak yöntemlerin denetimini ve cezai işlemlerini yapacak çevre ve orman bakanlığı bünyesinde bulunan orman koruma memurlarına benzer bir yapılanmaya gidilmesidir. nasıl ki kırmızı ışıkta geçen bir araca anında makbuz kesilerek ceza uygulanıyorsa bu denetimi yapan ve sadece bu işle görevli bu memurlar da bu yöntemle kanunu ihlal edenleri,yapanların men edilmesini ve cezai işlem uygulanmasını sağlayabilirler. bu durumda uygulanacak ceza idari bir ceza olacağından savcılıklarımız da meşgul edilmemiş olacak ve daha etkili bir denetim ve kanundaki caydırıcılık etkisi ortaya çıkmış olacaktır. tırıvırının çevreye verdiği zarara da dikkat çekilerek su ürünleri kanunun cezalar başlıklı 36. maddesine bu konunun da eklenmesi için konuya duyarlı tüm arkadaşları http://www.cevreorman.gov.tr/Iletisim.html adresine mesaj atmaya davet ediyorum. katkıda bulunacaklara şimdiden teşekkür ederim.
geçen pazar yesil ırmakta balık avına gıttım bırkactane tal(tatlı su kefali) yakaladım neyse oltam takıldı saga cektım gelmedı solacektım gelmedı tek care mısınayı koparmaktı mısınaya ıyıce asılınca bosa cıktıve bır dırıvırı içinde üc adet balık omurgası bırtanesıde yenı çürümeye baslamıs ordakalsa daha bırcok can alacaktı yesıl ırmakta bundan bınlerce var yasak olmasına ragmen halen cogunluk bunlarla av yaoıyor
geçen ava gittiğimde sözüm ona ingilizce öğretmeni bir arkadaşla tanıştım.adam bagajdan tırıvırı çıkarıp inanmayacaksın bununla 1.5 kiloluk levrek çektim dedi.ben de tırıvırıya karşı olduğumu söyleyince sen de aynı balığı çek bakalım karşı mı oluyorsun dedi.yani eğitimci bir insanın bile gözü kararmış.diyeceğim fazla birşey yok sanırım bunun üzerine...
