Açık söylemek gerekirse boğazda atış disiplininde ufak bir kusur var. Klasik omuz üstü atışta bile atışı yapan arkadaşlar kamıştaki kinetik enerjiyi kurşuna yönlendiremediklerinden kurşun çıktıktan hemen sonra "çiouvvvvvvvv" diye bir ses çıkıyor. İşte o ses o atışın yanlışlığını ortaya koyuyor. Resimdeki arkadaşın atış disiplini ve duruşu oldukça düzgün, kamışın yapısına uygun kuvveti tamamen yönlendirebileceği şekilde uzun bir yol izleyerek atışı yapmış. Resimden görüldüğü üzere kamış da bu harekete güzel cevap vermiş. Bu kamışla omuz üzerinden kısa yollu abanırsanız enerjinin yarısını havaya patlatacaktır zira kamış enerjiyi boşaltabilmek için fazlasıyla yola ihtiyaç duyacaktır. Shimano nun surf leader serisi çok kaliteli bir gövdeye ve komponentlere sahip olmasına karşın, maalesef sap kısmı bu kamış için gereğinden fazla kısa. Tungsten denge ağırlıkları bile surf leader i dengeli yapmaya yetmiyor. Benim şu ana kadar shimano markasımda gördüğüm en iyi kamış pek ergonomik olmamakla beraber aspire ax(2 parça) modelidir. Bu modelde de oldukça kaliteli komponentler mevcut ancak parça boyu 2 metre gibiydi sanırım. Atışı mükemmel olan bu kamışın makina yatağı da hareketli olduğundan istenilen yüksekliğe ayarlanabiliyor. Sonuç olarak söylemek isterim ki boğazda 200 gr ve üstü ağırlıklarla avlanmak gerçekten akıl karı değil. Çok üst düzey malzemeler bile bu kondüsyona dayanmakta güçlük çekiyor, en iyisi dediğini makina kamış bile her an elinizde kalabiliyor. 3000$ lık bir takımın bile ömrü en fazla 2-3 sezon oluyor. Hoş, zaten 3 sezon o şekilde av yaparsanız sağ omuzunuzdaki spinal tendom hasar görüyor. Zaten ekipmanlar dayansa bile sağ omuz pert olduğundan 4. sezonu avlanmadan kave içerek geçiriyorsunuz
İç çaplar mı; yoksa dış çaplar mı??? Ucun iç çapını ölçemem ama dış çapı kolay... Hesabı nasıl yapacağız; formülü nedir bunun???
Bora bey ve Mstafa bey öncelikle atışları yapan kişi olarak teşekkür ediyorum.Mustafa beyin 200 gr ve üzeri agırlıklarda avlanma fikrine katılıyorum şahsen avlak durumun itibari ile minimum 180 maximum 200gr kurşun kullanıyorum daha fazlası kesinlikle malzemeyi çok fazla yıpratıyor tabi bizide Bu gramajlar zaten işimi görüyor çok istisna durumlar tabiki oluyor ama sular çok balık dipte 250gr atalım da balıgı alalım bence deymez kendi meramdan bahsediyorum tabi alan geniş bira daha yuruyup indiriyorum zaten şunuda söliyim dediginiz gibi resimlerdeki görüntü yanılta bilir kamışı denemek amaçıyla oldugunca yuklenilmiştir ama o esnemeye ragmen kamış çok hızlı toparlanıyor ve çok keyifli bi atış sunuyor zaten kamışı elinize alıp baktıgınızda tahmin edildigi kadar yumuşak oladıgını görücek ve bence şaşıracak sınız rast gelsin....
Çok yerinde tespitlerde bulunmuşsunuz; atış stili herkezi kapsamasa da oldukça fazla sayıda bahsettiğiniz gibi yapanlar mevcut... Evet ürün en kaliteli malzemelerden yapılsa bile bu şartlarda gün gelince hangi kamış olursa olsun kırılacaktır; bu gerçeği bilmekte yarar var... Ben de genel olarak Antares'ten memnunum; teleskobik ama 3,5 sezon çıkardım hasarsız; geçirdiği bir trafik kazası sonucu hafif hasarlı olarak beklemede Ancak en fazla 185 gr. kullandım bu ürünle; tabii sahte ağırlığı v.s. hariç... 2 parçalar maalesef; bilhassa Istanbul'da taşımak çok büyük problem...
"pehlivanlığın sonu cazgırlık" diye bir laf vardı yenisi icat olacak gibi "balıkçılığın sonu mühendislik"
......... Kamisin koniklik hesabi , kamisin atis anindaki alacagi sekli , yani aksiyonunu asagi yukari tahmin etmeye yariyor. Ihtiyac duyulan veriler,,, 1- Kamisin yere bakan yani topugun capi (Dış) (Milimetre olarak) 2- Kamisin en uc parcasinin halkadan önceki capi (Dış) (Milimetre olarak) 3- Kamisin boyu (Milimetre olarak) Formül : Topuk Capi : En üst parca capi : Kamis uzunlugu Misal, Diyelimki,, burada bahsedilen kamisin topuk capi 24mm , uc parca capi 3mm ve uzunluguda 425cm(4250mm) Formüle uygularsak,, 24 :3 : 4250 = 0,0018.... 17 = Parabolik 18 - 20 = Yarim parabolik 21 .... = Sert kamis
Çok teşekkürler; eğer bu tip kamışlar için aynı formül uygulanabiliyor ise çok makbule geçecek ve kamış tipinin ne olduğunu anlamak için kaba denemelerden kurtulacağız demektir...
........ Cok dogru...Uygulama hep ayni. Yanliz, görüldügü üzere SABIRLI ve dogru sekilde ölcü alma söz konusu . Zira yanlislik , kamisa sinif atlatmaya cok müsait !
sanırım yukarıdaki formül "aynı" malzemeden yapılmış iki farklı kamışın karşılaştırılmasında kullanılabilir
Bu aralar elimden geldiğince bu tip atış esnası fotoğraflar yayınlamaya çalışacağım; ürünlerin çizdiği karakterleri farklı bir boyuttan görebilmek yararlı olacaktır hepimiz için... Bu seferki ürün hepimizin yakından tanıdığı Extreme (klasik); atışı yapan yine pekçok kişinin tanıdığı Cihan; 125 gram ağırlıkla çapari; kamış kuruluyor, ancak Supercore'ye yüklenildiği kadar yüklenilmiyor özellikle belirtmek isterim... Uploaded with ImageShack.us Uploaded with ImageShack.us Hava yine poyraz; ancak o günkü kadar sert değil; keşke ölçüm yapabilecek cihazlar olsa idi elimde...
Yüzde bir hassasiyetli kumpas, mikrometre gibi analog aletler mevcut elimde; eğer ben hata yapmaz isem sanırım ölçü almak bir sorun olmayacak; ama yine de bu formül ile kesin değil; fikir sahibi olmaya yetecek kadar bilgilenebiliriz sanıyorum... Tabii bu görüşümde emin değilim; fırsat bulunca önce elimdeki ürünlerde bu uygulamayı yapacağım; aslında bugün Supercore için ölçü alacaktım ama biraz rahatsızlandım; (mevsim normali), ama onu da en kısa zamanda halledeceğim... Aslında şu hızlı, yavaş v.s. aksiyon olaylarını inceliyorum bir-iki gündür; yabancı dil bilmeyişim beni epey sıkıntıya sokuyor; google-translate gibi programların yaptığı kadar bilebiliyorum... Mesela bir forum buldum; klasik genel olarak bildiğimiz; uca yakın kıvrılan kamışlar hızlı, ortaya doğru bükülenler daha yavaş, komple bükülenler en yavaş olgusuna farklı bir bakış getirmiş ve bu bükülmelerin kamış hızında asli etken olmayacağı; kamışın atış esnasında çizdiği eğriden sonra ne sürede toparlandığının bu konuda temel etken olduğunu; hızlı ve yavaş aksiyon gibi tabirlerin esas buna göre ölçümlenmesi veya değerlendirilmesi gerektiği tarzında birtakım bilgiler vermiş... Sizin bu bahsetmiş olduğunuz; yani verdiğiniz formül Serdar Köylü'nün yıllardanberi bahiskonusu yaptığı bir olguyu aklıma getirdi; belki aynı şeyler; o diyordu ki kamışın aksiyonun ölçebilmek için esas olarak bakılması gereken şey "Taper" değerleri ve hesabı; bu hesaplama kamış aksiyonunu belirler... Aynı olgu sanırım... Neyse kendisi görürse bir açıklama yapar herhalde...
Sev gili Haluk Sanırım beni tanıyorsun.Ben ise seni elbette tanıyorum.Göz rengini motosikletini(Honda mavi)sahip olduğun üst sınıf kamışları falan. Uzağa atış konusunda biraz daha kendini geliştirmen gereğinide biliyorum. Pehlivan yapılı Şener kardeşim ile 2 sene kadar oldu yarıştık.Şemşipaşanın meşhur surfcülerinin abisi ve şok düğüm,surf kamış kullanma,olabildiğincde ince takımla avlanma,olabildiğince ağır kurşun kullanma konularında onların ufuklarını açan,ilkörneklerini bilfiil gösteren,ellerine ilk surf kamışı veren birisi olduğumu sanırım hepsi kabul ederler. Ama arada ben oralarda dolandığımda hafiften posta atmıyorlarda değil. Yani sanıyorlardıki bu 66 yaşına gelmiş ihtiyarın devri geçmiştir,evvelden millete adeta hava atar gibi avlanırken,şimdilerde onu geçeriz sanmaktaydılar. Şenerle ve Enginle atıştık şahitler huzurunda,Eh ikisinede sor bakalım beni geçebilmişlermi.Şahitlerden biriside Yıldıray kardeşimdi. Eh kendini koyvermeyen asla ihtiyarlığı kabul etmeyen bir yapım var.Bu durum beni ayakta tutmakta,halende artık yaşadığım yerlerde güzel avlarıma devam etmekteyim. Gelelim şu yeni kamış meselesine. Bence çok iyi bir kamış. Ancak siz yeni surfcüler şunu iyi bilmelisiniz. Yukarıda okuduğun yeni bilgilerden buraya aktardıkların tamamen doğrudur. Yani burada anlaşılması zorca terimler bir tarafa bırakılırsa,kamış aksiyonları surflerde dahil şu şekildedir. Fast action Medium ve slow yada soft action. Fotolarından incelediğim kadarıyla yeni kamış bir fast action kamış değildir.Medium olması daha muhtemeldir. En büyük artısı olağanüstü inceliğidir.Bu sayede rüzgarı yarma kabiliyeti yükselmiştir.Bu durum ona sair kamışlara oranla ektstra bir 5-10 metre uzaklık sağlar. Serdar bu konuda iyi değildir.Sayfalarca teknik terimlerle bir dolu şey yazsada tatbikatta gayet eksiktir,atışlarını görseniz hakkındaki kanaatleriniz sükut-u hayale dönüverir. Atış tekniği,gücü,kuvveti,fiziği yerinde olan kişilerde avantajlıdır.Şener Şemşipaşanın en uzağa atan surfcüsu olama şöhretini,Lineaffenin ucuzca surf kamışlarından birisiyle elde etmiştir. Bakınız,Lineaffenin sanırım bu aralar gelecek olan gümüşi renkteki Tournament Surf kamışı en iyi en uzağa atabilen kamışların önünde onun elinde rahatlıkla öne geçecektir. Tekniğini iyi geliştiren bir kişi iyi bir takımla, kamış+makara+misina vede en uygun kurşun ağırlığıyla,iyi atış yapabilir.Ancak orta güçte birisiyse,aynı şartlara tam sahip olmasada güclü bir atıcının gerisinde kalacaktır.Şener bu durumu ortaya koyuyor zaten.Pehlivanın tekidir o. Sonuç olarak bu Vega iyi bir kamıştır.Kullanabilenin elinde iyi işler çıkaracaktır. Ha bu Arada Murat Karahan kardeşimiz bu konularda hakikaten kendisini iyi yetiştirmiş,mesleği İngilizce mütercimlik olan,ancak avcılığını ne yazıkki çokca birtarafa bırakmış bir kardeşimdir. Yani teorik bilgileri halende iyi,ancak pratiği sanırımki gerilemiş birisidir. Ha benmi,artık kolu sakat birisiyim.Bir,iki atışlık performansım olduğunu sanıyorum.Dahası kolumun aylarca daha çok ağrımasına sebep olacaktırki,ben o kolu Mayıstan sonraki,Saroz balıklarının en irilerine saklıyorum. Sevgimle kal.
Vedat ağabey; motosiklet markası ve rengi hariç (ki o kadar olur) tanırsın elbet; nadiren de olsa karşılaşıyoruz... (Bu arada beni Halil ile karıştırıyor olabilirsiniz şimdi aklıma geldi; onun mavi Honda'sı var ve bu taraklarda bezi; yani forumlarda pek işi yoktur; benim kırmızı Kanuni motorum var ve 10, yani Balıkesir plakalı)... Ben zaten atış konusunda iddialı değilim; ancak hasbelkader avlanacak mesafelere erebiliyorum; tabii epey bir zaman çalışma ve uygun ekipman seçimi ile buraya gelebildim; takdir edersin ki bu avlaklar gerçekten de zorlu; şükür halimize... Benim bu konuda takıldığım olay diğer site veya burası olsun ülkemizde yeni olan işçilik ve malzeme kalitesi ile beğendiğim bir ürünü amatör balıkçılık camiasına tanıtmaya çalışırken malum diğer sitedeki gibi birtakım gereksiz olayların meydana gelmesi ve pekçok kişinin kendini konu ile ilgili bilirkişi ilan ederek yorumlarda bulunması; dahası olayın belki de kişisel bir boyuta doğru gitmesi... Çokça bahsettiğim gibi o fotoğraflarda perspektif hatası var ve yalnız fotoğrafa bakıp karar vermek doğru değil; ürünü yerinde ve sahada incelemek gerek; konu üzerine ne kadar bilgi ve tecrübe sahibi olunursa olunsun benim düşüncelerim bu şekilde ve sanıyorum doğru olan bu; tabii fotoğraflar bir fikir verebilir... Asli olan ve benim beklemiş olduğum sert eleştiriler yerine ürün hakkında soruların gelmesi idi ki; pek de düşündüğüm gibi olmadı... Ben gene (ki bu kounda çok fazla bilgi ya da iddia sahibi olmadığımı herdaim beyan ediyorum) sorulacak sorulara elimden gelen cevabı vermeye çalışırdım; dahası ürün orada; gidip yerinde incelemek var... Serdar'ı bu konuya katmamın nedeni sadece kamışın Taper değerlerinin hesaplanması ile ilgili... Yoksa iyi bir atıcı olup olmadığını bilemem; ama iyi ya da kötü atış yapıyor diye kimseyi de küçümsemem; bir amatör olarak balık avını ve balıkları sevmesi benim için yeterlidir... Atış konusunda çok iddialı olmasam da pekçok kişiden daha erimli atışlar yapabildiğimi de belirteyim... Bu arada Şener'den başka atıcılar da var Boğaz'da hatırı sayılır... Mesela İbrahim (kolunu kırmıştı hala düzelmedi ama iyi bir atıcı); ya da Arda Hoca ki çok iddialıdır; veya Nuri mesela... Tabi ben bunlarla veya seninle iddialaşamam haliyle... Bu taraflara geldiğin zaman bu ürünleri incelemeni dilerim; sağlıcakla kal... Atış konusunda benim de kol; dahası yıllar evvel geçirilmiş ciddi bir hastalıktan dolayı çok iddialı olmadığımı ama bu halimden bile memnun olduğumu ayrıca söylemeliyim... Elbet benim hatalarım ya da yanılgılarım olacaktır; ürün incelendikçe bilgiler daha netleşecektir; ancak ürün her halükarda çok kaliteli bir üründür...
Haluk Abi, concept cast ve rampage yi inceleme fırsatınız oldumu acaba? kapalı boylarınada ulaşamadım netten sizin bilginiz varmıdır ? saygılarımla http://www.erginbalikcilik.com/Urun/Consept-Cast-420-Surf-pmu2437.html http://www.erginbalikcilik.com/Urun/Rampage-420-Surf-pmu2438.html
Surf Leader CX-G'yi kabaca ölçtüm; bindelik değerleri hesaba katmadım: 25:2:4250= 0,0029411 gibi bir değer elde ettim; evet sizin formüle göre bu sert bir kamış; bu hafta sonu bu ürünün atış fotoğrafını pozlamayı planlıyorum bir aksilik olmaz ise eğer... Italcanna Spitfire: 26,5:3:4400=0,002007575 diye gidiyor; burada ilginç bir durum var eğer rüzgar tam karşınızdan ve çok şiddetli esmiyor ise uygun ağırlıkta açık atışlarda bu ürünün eline su dökebilecek bir ürün belki bir-iki tane ya çıkar ya çıkmaz... Yani kamışın sert olunca atış çok daha verimli olur diye bir durum yok; hesaplamalara bakılınca durum bunu gösteriyor...
Açık konuşmak gerekirse ihtiyacım doğrultusunda yalnız Supercore ve Supercast'ı alıcı gözüyle inceledim; gerçekten de ikisi arasında alım için bir tercih yapmam gerekti; ancak diğer ürünlerine şöyle gözucu ile bir baktım ama Concept Cast'ın kalitesiyle diğerlerine göre hemen gözüme battığını söyleyebilirim; maalesef hiçbir kamışın kapalı boyunu ve taşıma boyunu ölçmedim; zaten kazulet gibi kapalı boyu olan kamışlar kullandığım için buna pek dikkat etmiyorum; ancak küçük kızımın ve benim rahatsızlığım geçince Cevat Ergin'e uğrayacağım; o zaman ölçümleyip verebilirim bu değerleri...
Arda Hocayı tanımıyorum.Engin değil ben İbrahimi kastetmiştim karıştırmıışım Nuriyle bir türlü atışamadık. Ama sanırım oralara gelsemde bu işlere kalkışmamam gerekmekte.Uzun seneler blek güreşi yapmaktan dolayı ve birde son çupra avlarımdan birisinde,demir tarayıp üstümüze yaslanan koca tekneyi iterken oluşan ve aralıktan beridir geçmeyen durum kolumdaki. İbrahim arada kamışta kırar.Hatta birde Stellayı pert etmişliği vardır onun Sevgiler
Yok aslen benim de kastım o değil idi; Engin bu aralar zaten gevşetti; soğudu biraz sanırım... Arda Hoca aslında öğretmen; onun için hoca eklentisi getirdim arkasına; tüm Boğaz'da avlanır vakti oldukça ve sporcu (çekiç ya da gülle atıcısı) olduğu; cüssesi, yapısı ve tekniği iyi olduğu için çok erimli atışlar yapabilen bir tanıdık; konu ile ilgili Boğaz atıcıları arasında ciddiye alınması gereken bir kişilik; malum Şener, İbrahim ve Nuri de keza öyle; seni saymıyorum bile; sen zaten o yaşta bile ben dahil pekçoğumuzu geçersin ve yukarıdaki bazı isimler ile aynı şartlarda yarışmak hiç de adil olmaz... Tabii şu an aklıma gelmeyen birkaç isim daha mevcut...
Fizik hocası Arda Bey den bahsediyorsanız(iki sefer boğazda karşılaşmışlığımız var) bence kendisi atış konusunda TEKNİK açıdan oldukça zayıf. Birçokları gibi şu an kendisinde de spinal tendom(omuzda dairesel dönüşü sağlayan bağ grubu) arızası mevcut. Atışta kendisi sadece fiziksel özelliklerini kullanıyor, su seviyesinde(kumsal) atış yapması halinde şu anki tekniğiyle anca 60-70mt yi bulabilir.
Boğazda 30 seneyi aşkın surf ile avlanmışlığım vardır.İnce misina,önüne şok o zamanlar Hek-bamda rahmetli cevat abide bulabildiğim 175 gr kurşunlarla havam pek iyiydi doğrusu. Hile yaptığım söylenirdi.Gösterirdim anlatrdım ama sadece hıh derlerdi.Surflere kafası yatmaya başlayanlardan kimisi uzun sapının kesilmesi gereğini iddia ederlerdi.Sadık sanırım kesmşti bile Sevgiler
