Shimano exage kapanma sorunu

İlahi Ümit...

 

Ümit az ve öz konuşur

Bu konuda haklısınız aslında ancak eleştirilerin dozu kaçınca faydadan çok zarar getiriyor kanaatimce; sorun şu ki ben veya benim gibiler örneğin bu makinayı göklere çıkartmasa da yerin dibine sokmaya çalışanlar var; biraz gerçekçi olmak gerek; eğer abartıya kaçılırsa bu son kullanıcıya; bilhassa bu konuda fazla tecrübesi olmayan arkadaşlara yarar yerine zarar getiriyor yanlış birtakım yönlendirmeler ile...

Aslında burada tartışılan konun bu makinanın ne kadar iyi veya kötü olduğunun cihetinde olmamalı; olmamalı çünki ben etrafımda kullanan kim varsa böyle veya başka bir şikayet ile karşılaşmadım; ama bu makinada gerçekten bir sorun var ise bunun tespit edilmesi;yapılacak tespitte kusurlu bir durum var ise bu defa ilgili firmaya müracat edilmesi ve bunun sonucunda ilgili firmanın tavrına göre o firmanın satış sonrası hizmetlerine övgü veya yergide bulunabilmek... Bence anlamlı olan bu...

 

katana için birsey söyledik mi Haluk abi 25 degil isterse 250 yasinda olsun. kullanmadim etmedim bilmem exage kullandik, kullanan arkadslarimiz da var(di). benimkinin teli kapanmiyodu gerçi pek de kullandim sayilmaz iste, makinayi aldim tuzlu suda birkaç av yaptim attim kenara bir sene sonra attigim yerden alip tekrar tuzlusuda avlandim. yani avlanirken cirttt etti siyirdi. günesin altinda 30 derecede sabahin 8inden öglenin 1ine kadar balik kiyilacak diye çapari sallamisim, tam büyük sürü koya girmis herkes patir patir balik çekiyor ve senin makinan cirrttt edip yolda birakiyor. aman ne güzel de cirttladi mi diyeyim hee kullanici hatasi mi? evet %100. 1 40lik makinayla agir takim uskumru çalisilmaz, 2 bakim yapilmadan tuzlusuya sokulmaz. makina dandik mi ? evet fiyat-kalite olarak dandik.

Tecrübe denilen olay sirrrakk diye oturmuyor biliyorsun. zaman gerekiyor. o zaman tecrübemiz daha azdi, aldik 4 metre kamisa 40lik makina taktik, ona da 0.35 misina sardik, 150gram salladik çektik, palamut kadar uskumrulari 2ser 3er 5er tuttuk, bakim yapmadik parçaladik. hee sora gittim okuma razor aldim 65lik 3 tane. livar kazigi çaktim onunla, çaparileri birlestirdim 14lü attim 150gram kursunla, balik kiyiladiginda 8li 10lu aldigim oldu valla fiyat-kalite olarak su razor gibi makina geçmedi elime. ne bakim yaptim ne yagladim. 4 sene araliksiz tuzlu suda kulandim. taktigim kamislarin klavuzlari pasdan iki kere degisti makinalarda tik yok. acayip direniyirler

Tevfik abimle diyalogumuz ise makina konusundan ziyade kullanim sartlari üzerineydi

 

Ağır kurşun atmayla, makina telinin yayının bozulması veya yorulması arasındaki bağlantıyı kuramadım ben,ne alaka..

Shimano Exage,yaramaz makina,uğramayın yanına,son çıkan shimanolardan uzak durun(stella hariç) sanki makina süper,harika dişlilerden yapılma,gövde magnezyum falan,siz kalkmış makinanın yayını tartışıyorsunuz hani insana resmen bu kadarda olmaz dedirtiyorsunuz..
Bu makina yani shimano Exage dandik makina..

Bir arkadaş konu içinde yazmış,bu makinadan ne bekliyorsunuz diye,ryobi marka makinayı iki sene kulandıktan sonra çöplük olmuş makina,işte bu shimano Exagede onun gibi bir makina..

Benden size tavsiye,şayet benim gibi makinayı alıp biriktirme,yani koleksiyon için dolaba koyma gibi bir amacınız yoksa,bir iki makina alın ama kaliteli olanı olsun,öyle exageymiş neydi o daiwanın paçavraları spiderwire mıydı neydi böyle makinalardan uzak durun,alacağınız makina ikinci el olsun ama kaliteli olsun.
Sitemizde ikinci el bölümüde açılmışken,takipcisi olun bu bölümün,gayet iyi makinalar satılıyor bu köşede..

 

Sorun şimanovla değil ki. Okuma, Daiwa, Shimano, Alba vs. vs. herneyse, hepsi aynı meret zaten.

Sorun, bunu böyle görmeyip, şimanovu tanrı ilan edenlerde. Altı üstü 150 TL'lik bir şey, aynen, ama bu sanki o 150 TL fiyatıyla muhteşem, süper, tanrısal bir şeymiş gibi gösterilmeye çalışılıyor ki, işte mesele bu.

Bak işte burada gör kendin. Kapanmıyor, yüzüğü aşınıyor, düzgün sarmıyor vs. deniyor, gösteriliyor. Ki alacak adam farkında olsun, bana böyle de olsa kabul diyorsa hay hay, gitsin alsın kullansın. Ama bak gör, şimano yalaka tayfası ne diyor? Yok, kapanmaz, etmez, tutmaz. Onlara göre şimanov kusursuzdur, noksan sıfatlardan münezzehtir. Bildiğin tanrı yaptılar mereti. Bu neyse, bir de burada apaçık şekilde tecrübelerini paylaşanaları bok atmakla, kara çalmakla, yalan söylemekle falan suçluyorlar aynen.

 

Sırayla gidecek olursak;

Bizim aynı kişiler olduğumuzu düşünmüssün.
İstediğini yap abi, zira o iş için yaptığın aynı bu hurdaları övdüğün gibi sallamaktan öte olamayacaktır.
Azcık ayrıntıcı ve dikkat sahibi olsan sallamadan evvel biraz dikkat ederdin.
Eğer aynı kişiysek sana tüm takımları vereceğime buradan tahattüt ediyorum, ama eğer aynı kişi değilsek senden tüm vitrindeki döküntülerini ben alacağım. Sonra da onları hurdalığa atacağım. Hodri meydan!

Bak sana bir ipucu vereyim
Bu Serdar abinin eli,


Bak bunlarda benim elim


Hadi şimdi aradaki 7 farkı sen bul. Bakalım eller ne kadar benziyor.
Vitrindeki makinelerinin tozlarını sil abi çöplüğe yakışıklı gitsinler.
Biz sana yan yana fotoğraf da çekip atsak diyeceklerin belli.
Seni klonlayıp estetik yaptırmışlar gibi bir sallama cevap olacak
Ya da kimlik göstersek o kimlik yalan dersin.
Siz anlaşmısınız dersin.
Yemek yerken yağ dökmemişsin köftelere falan dersin.
Senin diyeceklerin uydurmadan,bahaneden,çarpıtmadan öteye gidemeyecektir sevgili abiciğim.


Daha çektiğimiz videolardan da sana çok fark buluruz.
Kusura bakma ama senin döküntülerine laf edenlere anca çamur atarsın.

"Tabii ki makinayı ben açacağım. ( Sizin makina kullanım deneyiminiz bayağı zayıf olduğu için)"

Abi sen bunu git sokaktaki bebelere yuttur. Makineyi sen açacakmıssın niyeymiş efendim zayıfmışız.

Soru: Sen beni nereden tanıyorsun ki, bu kadar makineyi inceleyip gözünüze sokuyoruz hala zayıf diyebiliyorsun. Yazmadan evvel içiyormusun abi hayırdır.

Orada tezgahı kuracan döküntünü bana sallatıcan neymiş efendim kapanmıyormuş. Ben burada bu dediğine hodri meydan diyorum. Eline bendeki döküntüyü vereceğim o videdaki gibi kapanırken yüz ifadenle beraber seni çekeceğim hd kamera ile. ( Tabi buradaki gibi kuvvetli sallayacağını varsayıyorum ) Tabiki makineyi ben kapatacağım bol keseden sallayan birine güvenemem.Zira güvendik elimize sorundan başkası geçmedi.
Takımlarının yine çöplüğe atmadan evvel tozunu almanı rica ediyorum.

İşi gücü bırakacakmışız hurdalardan çektiğimiz yetmediği gibi bir de uzak mesefelere ve sallayan bir abimiz için yol tepecekmişiz. Abi insanlar bir kere kandırılırlar bir düşün bakalım senin için ne ifade ediyor bu yazdıklarım.
Senin iyi dediğin kaka çıktı , atılacak bir bok varsa buyur at kıyıları gezerken topladığın hurdalar sana kafi gelecektir.

Şu forumu birkaç senedir takip ediyorum, Serdar abiyi hurdanıza laf ettiği için neredeyse düşman bellediniz, şimdi bir makine tavsiyesi istedik kendisinden dediği gibi varmış onu gördük, sizinde işkembeden salladığınız ortaya çıkınca,hurdanızın ispatlarla videolarla sorununu paylaşınca, bize de karalama kampanyası yapmaya kalktınız.
Güneş balçıkla sıvanmaz. O yorumları yazanlar takdir edersiniz ki deneyimli insanlar ve açık açık size salladığınızı gerek mizahi, gerek direk olarak beyan ediyorlar. Ama anlayana tabi.

Yine anlamadığın işlere girişmişsin saat hesaplamaları falan.Sana zamanında hesap makinesi ile cevap vermiştim hatırlarsın
Günde 15 saat, saatte 4 kere atıp çekersin Vitrinde makinelerin tozlanır. Burada laf ebeliği yaparak karalama kampanyası yaparsın, katalog gezerken baya vaktin olur. Yorumlarında tabi anca o 15dk bir atıp çektiğine göre olur..
Sana en yakın uçuş okuluna gitmeni tavsiye ediyorum. Yorum yazarken redbull içmek sana hiç yakışmıyor.

Yorumlarında Seiko falan demişsin. İşine geleni nasılda bilirsin Seiko,Daiwa,Mitsubishi,Epson aynı zihniyetin ürünleri haberin varmı?

Yazdığın yorumlardan exagenin eski bir versiyonu olduğu anlaşılıyor. 4-5 sene falan sendeki. Benim aldığım son çıkan yorumum onun içindir. Eski hurdanla yeniyi kıyaslama lütfen. Biz markayı değil, modeli de değil, bu senenin modelinin sorununu paylaşıyoruz. Çarpıtmak için elinden geleni yapmışsın.

Daha yazılacak çok şey varda, ağır kurşunda kullanımlar falan bilmemne .
Yani varya lafı neresinden acaba çeviririz diye usta olmuşsunuz bu konuda.
Şurada anlamayan biri olsak..Neyse
Rahmetli babamın da dediği gibi balıkçının sallaması bol olurmuş. Sizin ki de o hesap..
Bizde herşey ispatlı videolu,fotoğraflıdır. Diğer kişilerin benzer yorumları bunları doğrular niteliktedir.
Sizin dedikleriniz gibi olmadığı aşikardır.
Konun başında şunu yapmıştım.
:fish: :fish: :fish: :fish: :fish: :fish: :fish:
Anlaşılan bu işe yaramıyor siz gibilere. Zira kafanıza vura vura da gösterdik fayda etmedi.

Bi ara kamışını çek gel abi kendo yapalım.hihi hihi :laughing: :laughing:
:fencing: :fencing: :fencing: :fencing: :fencing: :fencing:

Umarım bizim objektif incelediğimizi, sizin abarttığınızın çöp olduğunu gösterdiğimizi anlarsın.

 

Saat seiko kullaniyorum
Selim abi klape teli ile agir kursun arasi bir irtibat kurmadim ki anlayasin anlayamaman normal zira yok öyle bir baglanti
Koray parmaklar benziyor. Ikisi de bas parmak sanki
Özel ajan hafiye arkadaslar özelden mesaj falan atmis ayni kisi diye. Okuduk, sildik.

 

Serdar'ı hemen herkes tanıyor. Sen de bir fotoğrafını koy, cismini-cemalini görsün millet. "Parmaklama"ya ne hacet? Seni de bizzat tanıyan birileri vardır, aradaki 77 farkı koyar ortaya.

 

Yok; tamam; bişey demedim zaten; genel olarak elimdeki makina üzerinde edindiğim tecrübeler ile makina kullanımında genel olarak yapılan hatalara değindim sadece... Çevredeki birkaç taneyi de takip ediyorum ve zaten elimde de mevcut; bakalım ilerleyen zamanlarda durum ne gösterecek???

Elbet bu makinadan üst seviye makinaların performansını beklemek de hata olur...

Razor kullanmadım; ancak Okuma'nın öyle bir-iki efsane makinası var; tabii her markada olabiliyor bu; ancak günümüzde üretilen makinalar bazı sebeplerden dolayı daha çabuk problem çıkartabiliyor; tabii bunun birkaç temel sebebi mevcut; mesela makinanalarda daha spesifik malzemeler kullanılmakla birlikte yapıları daha karmaşık; eh... Bir makina ne kadar karmaşık olursa o oranda bozulma riski fazla oluyor; tabii beraberinde getirdiği konforu gözardı etmemek gerek; diğer bir temel nedeni ise genel olarak kullanıcı hatası diye yorumlayalım; eskiden ulaşabildiğimiz makinalar öyle ucuz değildi; işte bugünkü Stella veya Saltiga ne ise fiyatlar o oranda idi ve böylesine kolay da bulunamıyordu bu makinalar; el altından; tezgah altından falan satılırdı; ya da Almanya; Fransa gibi ülkelerde tanıdığınız varsa yaz tatillerinde siparişle getirirlerdi v.s.... Bu durumda yani binbir güçlükle edindiğiniz makinaya da gözünüz gibi bakardınız haliyle.. Böyle yağ çeşidi falan da yoktu piyasada; mesela ben yıllardır vazelin kullanarak hallettim yağlama sorunumu... Eh böyle bakılan makina hele bir parça iyi ve üst model ise arıza falan vermezdi kaza-bela haricinde...

Beklentiler de belki bu kadar fazla değildi; sıralı sarım yapsın; ileri atışı yani misina boşaltması çok iyi olsun; hafif olsun, balans yapmasın v.s.... V.s...

Ehh... Balık da boldu o zaman... Sanırım 1979'da bir maaş vererek aldığım GS-9 ile yıllarca yemlisi idi, çaparisi idi, sıyırtma veya kaşık, prizma ile at-çek idi Boğaz'da avlanılabilecek her şekilde aynı makina ve kamış ile avlandım; aslında gülle gibidir bu kamış makina ikilisi ama o zamanlar serde gençlik te vardı tabii...

Şimdi işler değişti; eskiye göre onlarca seçenek ve malzeme çeşidi mevcut; her av dönüşü makinayı nemli bir bezle olsun silmek ve klavuzunu bir-iki damla yağ ile yağlamak pek de zor olmasa gerek; tabii bir de kullanırken düzgün bir şekilde kullanmak; hepsi bu...

 

Nuri abi,
Şimdi yeni fotoğraf koysak ona da inanmazlar. En azından geçmişten birkaç örnek verirsem daha inandırıcı olacağını düşündüm.

 

Atışlar sert; kurşunlar ağır; bu modelde kilit sistemi yok; yani makina belli bir pozisyonda sabit kalmayın atış esnasında tel oynayabiliyor v.s.... Neyse bu makinayı Boğaz'da kullanmadan pek anlaşılmaz anlatmak istediğim ki pekçok makina aynı şartlarda aynı problemi yapıyor zaman içinde...

Makina magnezyum falan değil; Shimano'da tek magnezyum makina Aero Technium MGS'dir... Bir makina eğer Boğaz'da 2 sene o şartlara dayanıyor ise çok iyi bir makinadır... Boğaz'da av zamanı hemen her gün kullanıyorlar bu makinaları; tabii bu şartları anlayabilmek için görüp yaşamak gerekiyor...

Exage veya başka marka yakın fiyatlı makinaların tercih edilmesinin sebebi ise ya ekonomik olmasında; ya da Stella-Saltiga gibi makina fiyatlarının tüketici tarafından akılalmaz bulunmasından ve ben bu parayı bir makinaya vermem demesinden kaynaklanıyor...

Sonuçta Stella veya Saltiga'da olsa Boğaz'ın bilhassa zorlu yerlerinde ve anılan şartlar altında dayanacağı süre 3-5 yıldan öte değildir kanımca...

Shimano'da Stella'dan başka model kaliteli makinalar da mevcut; Daiwa'da da Saltiga'dan...

 

Serdar Shimano'ya her zaman; her şekilde muhalif; tepkileri de bunun için alıyor; eleştirilerini düzgün şekilde yapsa ve "Sezar'ın hakkını Sezar'a" verse kimsenin gıkı çıkmayacak...

Bu arada Daiwa; Seiko'dan ayrılalı; ya da Seiko; Daiwa'dan ayrılalı uzun süre oldu sanıyorum; Epson ile Seiko halen devam ediyor olabilirler; belki de etmiyorlardır; Mitsubishi ise tam bir karteldir... Neyse aslında burada Daiwa'yı Daiwa yapan; Seiko'dur; yani başarı Seiko'nun; ancak ayrılsalar bile Daiwa'nın bilgi birikimini gayet güzel bir şekilde kullandığını ve güzel ürünleri piyasaya arzettiğini de gözlemleyebiliyoruz; ancak Daiwa'nın alt seviye makinalarında spesifiklik ve üst kalite beklememekte yarar var; onlar da parası ne kadar ise o kadarlık makinalar... Yani bir Regal Exage'den daha kalitesiz bir makina...

Makinan gene pek düzgün sarmamış...

 

Silkelemeler ve sarsıntı; zaman içinde zaten çok kaliteli olmayan yay kendini bırakmaya başlıyor; tabii klepe telini fazlaca açıp-kapatmakta; burada bir lüfergiller spincisi 150-250 gr. kurşunlar ile bir av gününde rahat 150 at-çek yapar sanırım; ve pekçok avcı tüm av sezonu boyunca kullanır makinayı....

Sadece Exage değil; pekçok marka makinada böyle problem oluşuyor zaman içinde... Üst seviye makinalarda böyle bir problem olmuyor haliyle...

 

Hala saltiga, stella...

Bende ikiside var. Geç bunları, bunlar "Le Saltiga" ile "La Stella" sadece. Namlarından başka pek bir şeyleri yok, en azından boğazda.

Gidip 2000 TL verip makine alıp 20 sene kullanmaktansa, 40 TL'lik makina alır, her sene atar yenisini alırım daha iyi mesela. 2000 TL'ye 50 tane makine alıp istiflesem, torunlarıma bile yeter sanıyorum.

Boğaz avcılığı abartıldığı kadar zor bir avcılık değil. Elbette şurada gümüş tutmak gibi bir olay değil tabi. Kötü durum, boğaz avcılığının ortada kalması. Ne coarse, ne de big game. Yani ne küçük balıktan çok tutmaca, ne de büyük balıkla güreşmece. Bu yüzden markaların tam olarak boğaza cuk oturan makineleri de yok nerdeyse. Hasbel kader, daiwa'nın Emcast ve Emblem serisi iyi oturuyor sadece biraz.

Olay iki sene yada yirmi sene kullanmak değil, olay, kullandığın süre boyunca adam gibi, konforlu kullanmak.

 

Olmaması gerekiyor ama aslında var.

Bir exage alın. Geri dönüşü kilitleyin. Rotoru elinizle tutun çevirin. Nerdeyse yarım tura kadar kasılarak geri döner. Gevrektir, gevşektir rotor mekanizması. Biraz yüklenirsen de kırılır, sıyırır vs. elinde kalır. Yarı parasına olan nexavenin rotoru mesela, taş gibidir, ben burdayım der.

Böyle gevrek bir rotor taşıyor o yayı vs. Ağır kurşun olunca, rotor tasarlandığı konumda sarmıyor geri, kasmış halde sarıyor ve o yayların vs. hepsi başka bir terane okuyor. Sonuçta makine dizayn koşullarında çalışmayıp, yayların vs. çabucak deforme olması ile yüz yüze geliyor.

Neyse, Selim abi zaten açı kve net söylemiş. Eksaje bu, ne tartışıyoruz ki, döküntünün teki işte, ötesi lüzumsuz tartışma zaten.

 

Makinanın yayı deforme olması veya bozulmasının sizin anlattıklarınızla hiç bir alakası yok.
Makinanın yayı metal olan bir parça,metalde zaman içerisinde yorulma olur ama öyle sizin dediğiniz gibi 150 gr kurşun atıyoruz diyede yorulmaz bu yay,şayet öyle olsaydı hiç bir makina ile istavrit üstü balıklar yakalanamazdı,öyle ya balıklar ağır kalır,yayı deforme ederlerdi.
Ha makinanın telini,atıyorum mesela;1000 kere açıp kaparsak,teli harekete geçiren yay yorulur veye laçka olur denirse,tamam derim bende ama 150 gr kurşun atıyoruz ondan deforme oluyor bu yay dersek yanlış olur bu,yani yaya binen yük açıp kapama ile alakalı olta ucundaki ağırlıkla değil..

Makinanın magnezyum olmadığını biliyorum Haluk bey,orada bir yanlış anlatım veya anlama var.

Bir makina o şartlara iki sene dayanıyorsaMı? Ya siz malzeme kulanımında hata yapıyorsunuz,yada benim Türkiyedeki yakınlarım,benim getirmiş olduğum makinalarla zorlu yerlerde değil sorunsuz bölgelerde basit ucuz makinalarla avlanıyorlar,D.A.M distance surf eski modeli,on seneyi geçti bu makina kulanılalı,her avada bu makina gider,tıkır tıkır işliyor hiç bir sorun yok,kulanılan bölge genelde üsküdar sahili ve kandilliye kadar gider avlanır bu yakınım,hiç duymadım daha,abi senin şu makina hata yaptı dediğini,aynı makinadan kayınçoyada getirmiştim aynı senelerde ondanda şikayet duymadım daha.

Benim için marka bir hiçtir,50 ye yakın shimano makinam var halende iyi kaliteli bir modelini bulursam alırım,sorun shimano değil zaten,sorun shimano gibi bir markanın exage gibi bir makina üretmesi ve bu makinayada dünya para istemesi.


Stella bin euro! Yok ya ne satıyorsun shimano arabamı?alt tarafı makina.
Exage 250 tl Vay vay vaaayyy,bu shimano hiç aç kalmamış anlaşılan.

Geçenlerde ikinci el satış yapılan yerde düsseldorflu abimiz yani Boran abinin malzemelerinden bazılarını zorunlu olduğu için elden çıkarmak istediğini gördüm,orada olan abu sorön sx makinası varya,bu sizin öve öve bitiremediğiniz exageden yüz kat daha iyi makina,gel görki o makinayla bu makina aynı fiyat sorun bu işte Haluk bey...

 

İyi de senin o 40 liralık makina daha iki atışta pert olur; demişiz ya; ağır; akıntılı sularda kullanıyoruz; makinaları belleyen de balık falan değil; suların böyle zorlu durumları diye; dilimizde tüy bitti yahu...

Konfor istiorsan Emcast ve Emblem olmuyor; illa Daiwa diyorsan QD5 veya diğer adıyla QD45; veya Tournament serileri; al sana konfor; Shimanoda Power Aero Fliegen; veya Aero Technium Fliegen mesela; veya Kisu ıvır-zıvır; konfor bunlarda; sen o karadüzen makinaları bırak; konfor bunlarda; ancak hayli de fiyatlı bu arkadaşlar...

Saltiga veya Stella ise genelde Anadolu yakasında tercih ediliyor; daha az konfor; ancak daha fazla dirayet; şartlara göre seçimini yapıyor herkez...

 

Sanıyorum anlaşılmamış; balık yakalamak başka şey; atış yapmak başka...

Balık yakalarken tel kapalı; o yaya yük falan binmiyor; tüm yük klavuz ve bağlı olduğu kulakta...

Atış yaparken ise makine ciddi şekilde silkeleniyor; yayı da hafifçe tetikliyor; ancak sorun bu değil; aç-kapa; aç-kapa... Günde 150 kez; belki daha fazla açılıp kapanıyor klepe teli; dolayısıyla yayda bir o kadar çalışıyor; belki çarptırarak kapatma v.s. de oluyor; ya da kol çevirerek; bu daha çok hırpalıyor yayı; zamanla çalışa çalışa yoruluyor yay; zaten ekstra kaliteli birşey değil; bu durumda atışta tam kurulmuyor; bırakıyor kendini ve kelepe teli atış esnasında kapanmaya başlıyor zaman içinde; durum bu şekilde...

Sizin getirdiğiniz makinaları bizlerin kullandığı disiplinde kullanmıyordur arkadaşlar; olay bundan ibaret ve bu kadar basit; daha öncede bahsetmiştim; makinalara çok yük biniyor bizim tarz kullanımımızda; neyse ben bu disiplini artık yavaş yavaş bırakacağım; ya da bırakmak zorunda kalacağım...

Bunu görmemişim; makinayı kullandığı yer Üsküdar'ın neresi; veya Kandilli'nin neresi???


Üsküdar'ın zorlu olan bölgesi "Radar" diye tabir edilen kısım ve eğer at-çek ile lüfergiller veya palamut avlanmaya çalışılıyor ise... Üsküdar'da bir şakalaşma tümcesi vardır...

"Acemiler cami önüne"... Eğer bu arkadaş cami önü veya yeniyoldan atıyorsa zaten makina öylesine zorlanmaz...

Kandilli Park mı???; yoksa zorlu; belalı yeri olan "Akıntıburnu" mu??? Semt kadar; semtlerin belirli yerleri de önemli... Akıntıburnun'da eğer makinaya 0,30 misina sararsanız 250 gr. ağırlığı dibe indiremezsiniz o kadar söyleyeyim...

 

Böyle bir tezde bulunmadım ama madem yazdınız bende ekliyeyim.
Atış yapmadan balık tutamazsınız zaten.
Yoksa siz sadece atış yapmak içinmi kulanıyorsunuz malzemeleri yani balık tutma amacı yok,sadece uzak atış içinmi?

 

Bana makinaların nasıl çalıştığını anlatmayın Haluk bey,ben biliyorum zaten nasıl çalıştığını makinaların makina yayı kurşun ağırlığı ile yorulmaz,bunun aksini idda eden,bana bunu ispat etmeli..

Evet makina yayı,fazla açıp kapama ile yorulma gösterir ama bu öyle bir iki atış ile,bir kaç senede olmaz,uzun senelerde ve fazla açılıp kapanmalarda yay yorulma gösterebilir ve kısaca laçkalaşır...